Başrı sizce nasil ortaya çıkıyordu?.

Cesret , azim ile . Bende oyledim ve halada öyleyim .

Gorev sorunsuz devam ediyordu ama ...

İcimde garip bir his var sanki biri bana'boku yedin ülgen ' diyor du

Hey o ben oluyorum .

Olayin icine sicrama sükrü . Lütfen.

Düncerimden ayrılıp önüme döndüm.

Koruma bana donerek "iceride sizi bekliyor hanfendi"dedi kalin sesi ile .

Onu aldırmadan kapiyi açtım ama iceride gokalp yoktu . Zaten o çıkımısti . Kulakliktan bana cevap verdiğine göre öyleydi yani.

İcime bir kurt duşmedi de degil ama

"Otur istersen ceydam " dedi sırıtarak. Suzme kaşar iste .

Cilveyı beceremeyen bir odun oldugum icin cansu gibi davranabilirim yani . Umarım.

Yuzume sinsi bir siritışla adamin yanina oturdum .adam bana yaklaşmaya başladi .

Kozumu bozmadim ama eger öpecek olurda ecdadini sikerim. Dip not .

Adam biraz daha yaklaşıp burnumuzun birbirne degmesine neden olacak kadar yaklaşıp. O bok kokulu nefesi ile konuştu.

"Karsında keriz yok oruspu" dedi fısıldayarak.

Elinde ne zaman şıringa olduğunu sorgulasamda ,şırıngayı bana bir anda saplayıp çıkardı.

Tabi ben dururmuyum .

Ciktim adamin ustune . Vur anam vur . Ama nereye kadar .

İgnenin etkisiydi sanidim şuan bilincimi yitirmeme neden olan.

Yavas yavas gozlerim kapanyordu .

Sonrası karanlıktı.

....

​​​​​Baş ağrisi ile yavaş, yavaş açtim gözlerimi.

Etrafıma baktim ; koyu tonlarda ,buyuk bir odadaydım

Ellerim tavadan bir zincir ile bağlıydı . Bağli olmazsa zaten gülerdim qmk.

Etrafima baktim . Arkamadaki berjerde oturan biri vardı.

Etraf karanlık oldugu için cok göremiyordum .

Adam yanındaki komidinin üstündeki lambayı acinca neyin ne bok olduğu anlaşıldı.

Halit .

Adama tükürsemde nafileydi benden uzaktaydı çünkü. Olsun yinede tukurdum hahah.

Suratıma bir sırıttış katıp "pişt pisi pisi " dedim goz kırparak devam ettim ."sen hayırdır lan sıkim kafalı "dedim sorna kendi dedigme güldum kahkaha atarak .

Cidden ülgen bide bu halinle gülüyormusun yani?

Ne varmış ki halimde . Ustumede bir gariplik hissedince baktım .

Sacede ic çamaşırları ile duruyordum.

Umursamdim . Onun onunde boyle durmaktan . Bananeydi sanki daha önce kadin vucudu görmemiş qmk.

Şimdi böyle diyorsun ama Ülgen acısı akşam çıkar bunun . Taciz edildin ama bunu kendine bile aciklamamıyorsun . Sen dilini kendine lal ettin , ne olacak senin bu halin

Ona baktım tip tip , ban sıritarak baktı ve güldü .

Simdi kac kişiyle yatip kalmıştır bu şerefsiz. Seni o sikinden tavana asmayan şerefsizdir ananı... Koyim senjn .

"Cok konuşma istersen kimliği ne bok olduğu belirsiz. Anlamışsindir umarım halinden "dedi bana bu sefer kahkaha attarak .

"Gec bunlari halit . Senin sikinni elimle kesip tavana asmayan pic kusurusu olsun amk "dedim hala gülerek.

Halit bu dediğime sadece gülup "hayaller ve gerçekler seni sürtük "dedi ve çıktı odadan Çalan telefonu ile .

Cidden bu zincirlerden kurtulamıyacağmı mi zanneti o dangalak .

Kafamdaki tel tokalardan birini zorda olsa cıkartıp obur elim ile diger bileğimdeki zincire sokup biraz uğrastrisada cikarmiştim.

Sira öbüründeydi .

Onuda çıkartıp odadaki gardolaba direkt ilerledim . Kapagini açtim ve baktim

Erkek kıyafetleri mi ? .

Yani erkek kıyafetleri ni giymemde sıkıntı yok . Suan cuval olsada giyedim ama boyle bir pićin bulunduğu yerde eski bir odadanin bir erkege ait olmasi garibime geldi aslinda .

Kadin pazarlayan biri icin buranin eski bir bayan odasi olmasi daha mantikli olurdu .

Neyse ne qmk suan bununla uğrasamam.

Ustume bir tişört ve bol kesim bir kot pantolon giydikten sonra pencereye doğru ilerledim .

Korumalar.

Evet . Dışarısı koruma doluydu . Kaçamam . Kacmasina kacardim ama kacmama nedenim buraya kadar gelmişken bos gittmemek .

Bilgi toplamam lazim .

Buraya doğru ilerleyen ayak sesleri duyunca ,kapinin arkasına ilerledim.

Kapının kolu agir bir sekilde açılınca iceri bir kadın girdi .

Elimi boynuna yan sekilde vurup bayıltım .

Kadına bakılırsa evin hizmetlisinsen baska bir bok degildi.

Kadının üstündeki kıyafetler iş gorurdü.

Hizlica kadınin üstündeki kıyafetleri giyip kadini benim zincirlendigim yere zincilendim.

Belki kontrole gelebilirlerdi ​​​​​​İşimi sansa birakamam.

Kadın elbet uyanacakğıicin ağzına gardolaptam çıkardığım tişörtu bağladım . Kafasına gardolapdan bulduğum kucuk bir örtüyü ortup yuzunun gorunmemesini sağladıktan sonra cikma zamaniydı.

Kapıyı acip ciktım seri adımlar ile medilenlerden aşağı indiğimde karsima korumalardan biri ciktı .

"Sen su yeni gelen hizmetlimisin ."

Demek bu kadin yeni gelmişti buraya çalışmaya.

Hemen role kapılıp "evet . Neden sordunuz" dedim duz bir sesle ."bende seni ariyordum . "Dedi . Ettrafina bakip durdu

"gel zamani geldi . " dedi otoriter bir sesle.

Zamanı geldi mi?

Her ne kadar merak etmsemde istifimi bozmdan onu takip ettim ...

Bodurum kata indikden sonra odalardan birine girip çekmeceleri karıştırdı.

Elime bir telefon verdi ve " bu telefon konumunu ,yerini ve hic bir şekilde sesini dinlemeye almicak . O yuzden bir sorun olduğunda 33 yazıp ara . İşte o zaman yerini konumunu oğreneceğiz . " Adam derin bir nefes alip devam etti "zaten pek ihtiyacin olduğunu zannetmiyorum. Cunku sen zaten bir suikastcisin ışık ".

Demek kadinin adi ışık ve bir suikastci ha .

Bunu oğrenmem iyi oldu .

​​​​​​Bu telefon da iş görür . Albaya ulasmam için. Sonucta konum , ses ve hic bir sekilde beni riske atamaz .

"Merak ettme . Gerekeni yaparım . " Dedim adamda süphe uyandırmamak için.

Cekmeceleri biraz daha kurcaladıkdan sonra elline bir kac dosya alıp bana uzattı "bu emanetelri al sakla . Kimse gormesin . Sonra patronla iletişime geçersin . Gerekli bilgileri o sana verir "

Dedi ve elime dosyaları tutuşturdu.

Cidden bunlar keriz qmk.

Lan bana dosyalari verdi varoş .

Her ne kadar ışık olarak bilsede beni insan bir parola yi soyle falan der .

Ülgen bunlar olgunlaşmamis ibne oldukları için normal karşıla canim.

Şuan ilk defa ic sesime katıliyor olsamda istifimi bozmadım.

"Bana güvene bileceğinizi biliyorsunuz. Artik işin içindeyim. Ben yanarsam sizde yanarsıniz . O yüzden dikkatli olamam lazim. Biliyorum geç bunları" dedi tok sesle .

"Batı tarafindan 50 metre sonra sağa dön hemen sen . Her an baskin yiyebiliriz. "Dedi ve bana yaklaşarak omuzlarımi tutu . Lan noluyor acaba anladımi ?"sana güveniyoruz isik . Basini derde sokma dikkatli ol"dedi .

Bumuydu sürtük. Bende dedim acaba açığamı çıktım ne .

...

Evden çıkınca anladim . Eski yikik terk edilmiş bir konakta olduğumu .

Burası dağlık kirala bir alandı .

Adamin da dediği gibi bati yonune ilerlicek degilim .

Sonuçta baskin Yapıcak kisiler bizim askerler olduğu icin onlaradan uzaklasmam ,kacmam MAL lik olurdu .

​​​​​​Evden baya bir uzaklasip az dinlenmek icin bir ağacın dibine oturdum.

Yakalsik iki saattir yürüyorum.

Bence artik anlamışlardır ısik olmadığımı .

Ama cidden ne kafasizlar aminakoyim .

Adam bülbül gibi şakidi , tüm dosyaları da verdi ha .

Tere yağindan kil cekmek bu olsa gerek.

Dosyalar tamda albayin isteği bilgiler vardi . Ek olarakda halit piçinin tüm kişisel bilgileride elimizde artik.

Elime adamdan aldigim tuşlu telefonu alıp albayı ne olur ne olmaz diye gizli bir numaradan aradadım .

Tabi aradigim numara cep telefonu degil . Görevler icin alabaya ulasicak ayri bir numara vardi .

Ard arda aramam rağmen bir türlü ulaşamıyordum .

Tabiki şebeke çekmiyordu. Ahh!

Ağacın altından kalkıp yürümeye başladım. Zaman kaybi yapamazdım .

1 dk nin kiymetıni sonra pişmanligim ile anmak istemiyorum .

Duz ilerleyerek yoluma . Ana yola cikmaktı hedefim .

Yalasik yarım saatin ardından koşarak vardığimda nefesimi kontrol altına almak için durudum soluklanmak için.

Zaten yolun yanındaydım. Arkama baktım agaçlik alan .

Timim hala gelmediğini umarak beklemeye basladim . Zaten beni görmeleri için buraya kadar gelmiştim ve yakalanma riskini taşıyamazdım elimdeki dosyalarla ve usb cihazıyla.

Aklima gelen fikir ile ayağa kalktım ve elime telefonu numarayi tusladim

Albaya ulasmam lazim mutakak . Bursa kurbanlık koyun gibi bekleyemem.

Sonunda ceken telefon ile tebesum etttim . Telefon bir kaç saniye sonra açılinca

"Yüzbaşı ülgen "

"Ülgen? İyimisin kizim . Nerdesin " dedi endişe ile albay .

"İyiyim albayim ama elimde dosyalar ile burda cok duraram . Time ulasmam lazim ." Dedim tok otoriter bir sesle.

"Haklısın. Timin zaten oraya coktan varması lazim . Sen nerdesin? yüzbaşı gokalp a ulasıp seni yanlarina almalarini emredeyim . "

"Ormandan ciktim kuzey yonunde yolun kenarinda agaclarin arasındayım albayım " dedim etrafima bakarak .

"Tm ulgen . Dikkati ol kizim "

"Emredersiniz"

Dedim ve telefonu kapatim ardından.

Ağaçların altında kurumus yaparak lar oldugu icin sesler geliyordu. Elimdeki dosyalarlı alıp agacin dibine koyup ustune toprak yiğdım .

Sesin geldiği yerden yabani bir tavşan kosuyordu . Muhtemelen onun sesiydi .

Oturup bekledim . Yapabileceğim en mantikli sey suan buydu zaten.

Yaklaşık 10 dakikanin ardından ağaçların arasından bir takim seslee geliyordu. Ses git gide yaklaşıyordu bu tarafa doğru.

Sesiz ve dikkatli attigim adimlar ile bir agacin arkasina gizlendim .

Yanimda bir silahim yoktu . İs basa düştü ellerim .

Gelen kişi tamda düşündüğüm gibiydi ama suratı görünmüyordu . Simsiyah bir kamuflaj ile gizlenmişti .

Tam benjm gizlendiğim ağacın yanindan gecerken arkasina gecip elimi boynuna , ayagina celme takıp yere yatirdum saniyeler icince .

Bu sefer dirseğimi boynuna ellerini arkasında bileştirip göğüs üstü, suratı topraga gelecek sekildeydi .

Ama uzun sürmedi omuzları sayesinde kendini sarsıp bacakları ile ters donup kolarımi tutup bu sefer ben onun altinda ,belim yere sabit şekildeydi .

Yüzündeki maske yüzünden suratini göremiyordum .

Acikta kalan tek sey gözleriydi . Okyanusu andiran mavi .

Ama soluk bir mavi .

Kalkmak icin cırpınıyorudum ama nafile.

Hareket dahi edemiyorum cunku bacaktımi bacaklari ile kitlemişti .

Sinirl ile suratina bakip ,öfke ile soluyordum.

"Sakin ol benim ülgen "dedi o tanidik ses

Suratim duz bir ifade ile ona bakıyordu. Evet şaşırmıştım ama ben duygularımı suratıma yansitmamayı uzun zaman once bırakmışdım zaten.

Üstümden kalkıp elini uzatti , elini tutum ayaga kalktım. Elleri cok sıcaktı benim ellerime kıyasla .

Üstümdekileri yaparak ve kumları temizlerken bir yandan "Albaymı haber verdi?" Zaten albay haber vericekti baska kim olabilirdi ki ?

En başka nerden bilebilirdi burda olduğumu. Kafasina gore gelicek degil ya . Dangalak olmamasi lazim yani .

"Evet . Öyle"dedi etrafını kolacan ederken.

"Dosyalar yanında değilmi?" Diye sordu gözlerime bakarken o gür kirpileri den gözlerimi alamasamda düz bir tonda "evet " dedim ve dosyaları sakladığım yerden cıkartıp yuvarlayıp bürup ona uzatım.

Dosyayi alıp kamfulajinin içine kattı .

"Silah varmı . Ve görev ne şuan. Zatem kimliğim açığa çıktı operasyona gelmemde bir sakınca yok"dedim duz tok bir sesle .

Gözlerimin içine bir müddet bakıp "yok . Geleceksin . Zaten tim şuan seni bekliyor. Süleyman istihbarata konağın içinde bize bilgi verecek. Halit bize canlı lazım . Ona zarar verme bu arada "

Ne yani ben o siik kafalıyı tavana montalayamayacamıyım ?

"Tamam "dedim el mecbur . Oyuncağı elinden alınmış çocuklar gibi .

...

Timin yanına gelip kamflajimı giyip bir kaç müimat alıp beraber yola çıktık . Zaten konaktan çok uzakta değildik . Tim beni almak için burda durmuslar .

Tim ile konağın etrafını sarıp tetikte süleymandan gelecek haberi bekliyorduk.

Zamanın geldiğini anlamam süleymanin kulakliktan haber vermesi ile operasyon başlamıştı.

Tim olarak hepimiz yüzbaşım gökalp den gelecek emri bekliyorduk.

"Yüzbaşım "dedi Gökalp kulaklıktan.

"Emredin"

"Konağin arkasindaki korumalar sende , daha sonra arkamızdan geliyorsun" dedi . Ne ?

Beni öylece arka plana atamaz birkere. Bencillik gibi olacak ama herşey benim sayemde oldu .

Orupu kılığına girip adamı kandıran benim , o değil !

Odanın ortasında bir pic yüzünden çıplak şekilde esir tutulan bendim ,taciz edilen bendim! O değil.

Dosyaları.USB cihazlarını alan benim o değil!

Beni öylece arka plana atamaz birkere .

"Yuzbasi-"daha lafımi bitimeden lafımi kesip"bu bir emirdir yuzbasım"dedi .

"Ama-"

"Bu bir emirdir yüzbaşım "dedi tekrardan .

Amk koysunlar senin diye homirdandim sinirden.

"Birseymi dediniz yüzbaşım"dedi tekrardan.

"Yok!"diye terledim sinirden .

Arkadaki adamları hızlıca halledip içeri onlarla sıkabilirim en azından.

Yüzbaşından emir gelince konağin arkasına doğru yol aldım .

Arkamı ,önumu kontrol ede ede kendime bir alan buldum ve gizledim.

Konağin arkasindaki sürtükleri Nisan alıp hepsini vurdum .

En az 5 kişiydiler zaten .

Ellimi kulaklığa götürüp "temiz. İçeri geliyorum" dedim soğuk bir sesle .

Herhangi bir ses duymadım.

Konaktan gelen silah sesleri hariç.

Başlarına birşey gelmesinin ihtimali çok düşük ama merak edemende edemedim.

Avluda 4 kişi vardı .

Halledebilirim.

Birini nişan alıp vurduktan sonra yerim belli olduğu için olduğum yerden çıkıp az ilerdeki duvarin arkasına bir yandan koşup ,bir yandan da kendimi korumak için bir kackere tetiğe bastım ve duvara yaslandım .

Kaldı iki kişi .

Duvarin arkasında çıkıp vuracakken .

Adam o anda bana doğru ateş ederken başimi eğip silahı karnına dayayıp atesledim .

Adam elimde can çekşirken diğeri ateş ediyorudu .

Elimdeki ölü adamı kalkan olarak diğerinin de işini bittirine seri hareketlerle içeri sizdım .

Alt ve üst kat leş lerle doluydu .

Bunlar nerdeydi .

Bodrum kat ...

Tabikide .

Koridorun sonuna doğru tedbirli koşarken odalardan birinin çıkması ile kafasından vurmuş oldum .

Zaman kaybedemem zaten kulaklıktan ulaşamıyorum. Yanlarına gittmem lazım bir an önce .

Koridorun sonundaki kapıdan içeri girip merdivenlerden asagı bir elim tetikte hızlı adımlar ile iniyordum .

Sesler ...

Sesler yeni yeni geliyordu işte .

Buraya ilk geldigimde çok incelememiştim ama üst kattan daha geniş gibi ve çok fazla odalar vardı .

Odalara tek tek batım sesin geldiği yerden .

Sonda açtığım odada sanki daha önce birileri burda hapis tutulmuştu . Çünkü gördüğüm görüntü karşı karşıya birçok hapishane vardı . İçeride baygın baygın yatan kadın ve çocuklar vardı ...

İçeriye dikkatle girip ilerledim birazdaha .

Hücrelerden birinde cengiz ,Enes . Gül ve Aras vardı .

Hemen onların yanına gidip"burda ne işiniz var sizin " dedim ilk defa onlara endişeli halim ile yaklaşarak.

"Komutanım" dedi Enes yüzündeki morluklar ile .

Hepsini hırpalanmışlardi şerefsizler.

"Komutanım tuzak var acil gidin! " Dedi cengiz ciddi bir sesle .

Onu böyle ciddi ve endişeli görmek beni şaşırtsada "kafasızmisin olm . Ne gittmesi " dedim ve aramızdaki demirliklere dokunarak bir çıkış yolu bulmaya çalıştım.

Gül bana doğru yaklaşarak "komutanım siz Gökalp komutanım yanına gidin . Bizi daha sonra gelip çıkarırsiniz . Kimse gelmeden çabuk gidin !

Bu oda nin yanindaki 4. kapıdan içeri girin sonra sağa dönün . En aşagida birtane daha bodrum katt var Gökalp komutanimıza zarar gelemden lütfen gidinin " dedi gözlerime yalvarır gibi bakarak .

İçimdeki bu duygu da ne bilmiyorum ama pişman değilim .

"Lütfen"dedi gül birkez daha .

Başımı salladim ve hızlı adımlar ile dediği kapıdan içeri girdim .

Hangi tarafa donecem ben şimdi

Gül sağ demişti. Evet .

Sağa dönüp gizlice ilerledim. Ve gizledim bur kuytu köşeye.

Herşey Gül'ün dediği gibi gerçekten de .

Gökalp işkence görüyordu Halit ve adamları yüzünden.

Onu böyle görmek beni üzsede asi davranmayacagim duygularim yüzünden . riske giremem.

Gizlice onları izlemeye ,ne yapabileceğimi tahmin ettme çalışıyordum .

Bıçak kesikleri ,sert darbelere rağmen hala onlara sırıtıyordu Gökalp .

Asker olmak böyle birşeyi işte .

Vatanın uğruna herşeyini vereceksin bir asker , türk vatandaşı olarak .

Öyleydi de ...

Birşeyler yapmam lazımdı yoksa Gökalp daha fazla dayanamayıp bayılabilirdi.

Bu şuan istiyecegim en son şey olabilirdi.

Yada hiç ...

"Sana sozkez söylüyorum şerefsiz KONUŞ! . O sürtük kadın ile asker olduğunuz belli . Konuş ! "Dedi ve elindeki ısıtılmış demiri Gökalp in vücuduna batırdı .

Gökalp açıdan inlemek yerine kahkaha attiyordu. Ama onlar bilmiyorduki can acısından güldüğünü.

"Sürtük senin kalıbında var ,doğru ya senin kalıbın bile yok . Ülken bile ."dedi ve daha fazla güldü .

Bu halitin zoruna gidecek olacaki ,eline kolanyi alıp Gökalp in yaralarına döktü.

Acıdan kirmizi olan ama çıtı çıkmayan Gökalp "ne yaparsan yap ben senin gibi ülkeme ihanet ettmem picc kurusu"diye fısıldadı.

Daha fazla duramazdim böyle , birşeyler yapmam lazım .

Düşün Ülgen .

Etrafına baktım küçük birşey arama umudu ile .

Evet!

Taş . Minik bir taş vardı yanımda onu kullanabilridim.

Tası direkt karima attıp bekledim.

Birkaç saniye sonra taşın sesi kulaklara ulaşınca dikkatlerini çekmeyi başardım.

Halit korumalarına işaret verip gokalpe yaklaştı ve çenesini kaldır di ardindan yüzünü inceleyip gülerek geri çekildi.

Karşıya attığım taşın sesine doğru gelen iki korumaya direkt olarak ateş edip artık açığa çıktım .

Kaldı bir koruma ve Halit .

Onu yarrandan asacam öldürmüyecegim ama .hehehe.

Halit bana bir yandan şaşırarak bir yandan da sinirle bakarken yanındaki koruma bana ateş edeceken ondan önce davranıp ben ateş ettim .

Kaldı elde bir . Halit.

"Aaaa Halit sendemi buradaydın? . Bilmiyordum bak tesadüfe bak " dedim dalga geçercesine .

"Hala nasıl gelebilirsin ki sen . Çok iyi rol yapıyorsun. Peki bunu bu yanımdaki sürtük biliyormu . Seni esir aldığım zaman ne yaptığımı " dedi beni tehdit edercesine.

"Aklından bile geçirme pic kurusu!" dedim sinirle. Ona yavaş yavaş yaklaşıp topuğuna ateş ettim .

Lanet olsunki susumuyordu "çok güzel bir vücudun vardı . Benim için en iyi deneyimdi"dedi kahkahalar atarak .

Boğazıma bir yumru otudu o an ...

Gokalpe baktım baygın bakan gözlerine rağmen bana şaşırarak ardından sınır ile halite "bunun bedelini odeyeceksin !"dedi .

Halitin iki topuğuna birkez daha sıkıp,Gökalp i baglandigi sandalyeden açtim .

Halite doğru yürüyüp "kendime bir söz vermiştim ben . Ve ben sözümde Duran bir insanım ." dedim ve aletine doğru ateş ettim. .acı ile kıvranan Halitin kanayan topuğuna basıp . "Bakalım şimdi bir bok yaoacakmisin "dedim ve sinirden kahkaha attım .

Gökalp bana yaklaşarak"öldurme onu Ülgen. Esirleri tutuyor yerlerini öğrenmemiz lazım ."

"Buldum ben . Önce şunun icabina bakacam ama . " Dedim .bana sasirak bakan gokalpi aldırmadim. Nede olsa zayıf noktmi öğrendi bugün bu pic yüzünden.

ardından boş olan sandalyeye bağladim . Köşede duran benzini alıp üstüne dokrtum . Halitin yalvarini takmadan işime devam ettim .

Tüm benzini doktukden sonra yüzüne sert bir yumruk geçirip suratına tükürdüm

Gokalpe dönüp "dosyalar hala sendemi "dedin soguk bir ses le .

Artık onunla arama daha fazla duvar ormem lazım . Çünkü bana acımasıni , öğrenerek bakmasını görmek istemiyorum.

Gökalp köşede duran bir dola ilerleyip çekmeceden dosyaları çıkardı "benden aldıklarında buraya kodular . "Dedi ön bilgi vererek .

Başımı tm anlamında salladım ve cebimdeki sigrami çıkardım . Ağzıma bir dal alıp gokalpe uzatım bir dal . Reddeti . Aldırmadim.

Gökalp ne yapacağıma dikkatle bakıyordu. Cebimdeki çakmağı çıkarıp sigramin ucunu atesledim.

Yanan sıramın ateşini halited eydirmem ile alevlere tutulması saniyelri aldı . Boğazımdaki yumru daha fazla dayanamarak yere çöktüm . Göz yaşları yavaş yavaş akıyordu gözlerimden ansızın .

Sonra hüngür hüngür ağlamayı bende beklemiyordum.

13 yaşında babası tarafından taciz edilen ülgenden sonra hiç ağlamıştim ...

Gökalp ne zaman yanıma gelipdigini bilemsemde geniş omulari ve büyük kolları ile beni göğüsünde sarıp sakinleştirmeye çalıştı."Şşşşs geçti . "Dedi ve saçımı okşadi .

Bu his . Bu his çok güzeldi . Sevilmek demek böyle hissdi ...

Aradan ne kadar geçti bilmiyorum ama halitin artık öldüğu kensindi . İğrenç yanık kokusu bunu belli ediyordu

"burdan gitmeliyiz artık Ülgen " dedi Gökalp beni anlayan bir nazik bir sesle tebesum ederek .

Başımı kaldırım ona baktım göz yaşlı gozllerim ile . Nerde olduğunu sorguladım o an onun gozlerine bakarken . Gözleri çok yakınımdaydi ...

Aniden onun kollarından çıkıp "kurura bakma . " Dedim ve aramj döndüm. Timin olduğu yere doğru ilerliyordum . Arkamdan geldiğini biliyordum gokalp in. O yüzden bakıyordum ardima .

Bence artık onun yüzüne bile bakamam bundan sonra ben ...

Timi esir tutuldukları yerden çıkarıp diğer kadın ve çocuklarına ilk yardimi yapıp hastaneye yönlendirdik . Durumları hiç iyi gibi değildi...Zaten daha sonrada bizde karargaha gidip görev raporu verip dosyaları albaya teslim ettik Gökalp ile . O ana kadar Gökalp ile göz göze gelmemeye çalıştım.

Tim benim bu denli sinili ve soğuk halimi garipsesede daha fazla yanlarında durmak istemedim. Onlarında rahatsız ettiğimi düşünüyorum artık ...

Benim gibi birine katlanıyorlardı ne de olsa ...

Kendimi çok kötü hissediyordum çünkü.

Evime gidip soğuk suyun altında iyice yikandim . Üzerimde bir kır olmasada o picin bana dokunmasi zoruma gitmişti. Beni guçsuz ve maskesiz aciz halimi gören Gökalp i saymıyorum bile .

Ne kadar duş başlığının altında kaldım bilmiyorum ama üstümü giyinip yatmak için odama gittim .....

​​​​

​​​​​​

​​​