evet, kapıyı açınca karşımda esra teyzeyi ve oğlu araz'ı görmeyi beklemiyordum, bunların ne işi vardı burada, ne yani annemin benden sakladığı misafir bumuydu, hani tanımıyodum,kafamın içi sorularla doluydu...

annem esra teyzeleri içeri buyur etti onlarda hızla aykkabılarını çıkardılar bende hırkalarını almak için uzandım ama araz benden önce davranıp hırkayı kafama atıp salona geçmişti bile içimden araz'a saydıktan sonra hırkasını astım ve esra teyzedende hırkasını aldım esra teyze

" hazalcım tatlı kızım benim nekadarda büyümüşsün çok güzel bir kız olmuşsun maşallah"

" teşekkür ederim esra teyze sağol"(senin oğlunda bi değişiklik yok malesef hâla ayı)

" hadi esra geçelim içeri yemekler soğumasın"

" lale bide yemek mi yaptın ya valla ayıp oldu "

" yok canım ne ayıp olması esra hazırladım işte yiyelim içelim nede olsa kaç yıldır göremiyoruz birbirimizi "

" peki o zaman ben geçiyim "

Esra teyze içeri geçtikten sonra anneme kaş göz yaptım

" hani tanımıyodum"

" üff kızım iyice abarrtın ne olmuş sanki"

" annee niye söylemedin napıcaktın niye sakladın benden"

"Aman kızım o an canım söylemek istemedi söylemedim ne var bunda"

" yalan söyleme anne kesin benden bişey saklıyosun dimi"

Annem bana hiç aldırış etmeden içeri gecti ve oturdu bende annemin yanına oturdum uyuz araz yine telefonuyla ilagileniyor du

                         ****

Çocukken çok oynardık arazla çok bakmıştı bana allah var çok eylenirdik evet çocukkende gıcıktı ama bana kıyamazdı ve bende bu fırsattan istifade edip her dediğimi yaptırabiliyordum birde ablası vardı arazın nilay abla oda hep bize kızardı çok oyuncaklarını kırardım evet kızardı ama sonra affederdi hep evlenmek isterdi çocukları olsun isterdi o yoktu burda acaba evlenmişmiydi umarım istediğı olmuştur... Aslında annem ler bi düğünde arkadaş olmuşlardı esra teyzelerle nasıl tanıştıklarını hep anlatırdı annem bana

                          *****

Hazal koşa koşa pistin oratsında dönüyordu pembe elbisesi göz alıcıydı ortada gelin ve damat dans ederken oda onların etrafında dönüyordu ( çocukları pistden alalım) duyurularına aldırış etmiyordu derken ayağı kaydı ve yere düştü annesi onu görmedi hazal bağırsada annesi duymadı çok fazla ses vardı bi çocuk geldi hazalın yanına elini uzattı " iyimisin gel ,bakalım yarana" küçük kızı elinden tuttu va kaldırdı pistten uzak bir yere götürdü onu böylece artık sesleri daha iyi duyabiloyolardı

"İyimisin " dedi hazalın bacağına bakarken biraz soyulmuştu

" iyiyim " dedi hazal ağlamaklı bir ses tonuyla çocuk hazalın bacağındaki soyulmuşları temizledi

" ismin ne senin " dedi çocuk

" hazal "dedi" senin" diye devam etti hazal

"Araz" dedi oda, kücük kızın ela gözlerine bakarak hazalda arazın yem yeşil gözlerine bakıyordu .

Annesi hazala bağırıyordu hazal annesini gördü

" anneee" dedi araz elini uzatarak onu yerden kaldırdı ve annesinin yanına götürdü

" hazal iyimisin kızım ne oldu seni arıyorum kaç saattir"

" düştüm anne ama o buldu beni"

Araz ensenini kaşıdı

" birşey yok soyulmuş sadece" derken arazın annesininde sesi duyuldu

" araz oğlum nerdesin sen "

" buradayım anne kıza yardım ettım"

Anneleri çocukları masalrına götürdüler ve çok geçmeden arkadaş oldular...

                      ***

Yemeler bitmişti yemek boyunca annemler çocukluk anılarını anlatıp duruyordu bende arazda hiç konuşmadan sadece yemiştik annem ve ben masayı topladıktan sonra çay içmek için salondaydık

" eee arazcım sen neler yaptın bakalım askermişsin duyduğuma göre" dedi annem

Neee oha çocuk asker olmuş aslında bunu farketmek zor deyildi kocaman cüssesi bunu belli ediyordu ama aniden asker olduğunu duyunca ister istemez şaşırmıştım.

"Evet doğru duymuşsunuz askerim "

"Vaybe afferim sana araz afferin"

"Teşekkür ederim"

"De senin izin günün varmı da şuan burdasın" ded sorgulayıcı bir ses tonuyla

"Annem çok önemli bi mesele var dedi gelfim yoksa izin günüm yok zaten hazall"

Anlaşılan annesi onada buraya geliceklerini söylememişti

" benim kızımda avukat oldu esra teyzesi"

" afferin hazal cım sende adaleti korursun "

" sen niye burdasın ozaman " dedi araz

"Benim tayinim daha yeni çıktı yarın şırnak' a gidiyorum"

"Ne orası nekadar tehlikeli farkında mısın"

"İşte sizi buaraya bu yüzden çağırdık çocuklar" dedi annem sorgulayıcı gözlerle baktım

"Kızım senin tayinin oraya çıkınca bende seni oraya göndermek istemedim ama senin inatlaşacağını bildiğim için bunu sana söylemedim oyüzdende esra teyzengilin geldiğini sana söylemedim yani işin aslına gelicek olursak"

"Sen ve araz ikiniz birlikte gidiceksiniz şırnak' a ikinizde birbirinize emanetsiniz" dedi esra teyze

"Ne" dedik aynı anda arazla beraber

"Ben asla bunununla bir yere gitmem "

"Bende gitmem" dedi araz

"Mecbursun kızım seni oraya tek başına gönderemem" diye cevapladı annem

Şaşkınlığımı gizleyemiyordum

" hadi hazal neyse ben ne alaka askerim ben" dedi araz sinirle

"Pardon, ben ne alaka, ben kendimi koruyabilecek yaştayım araz"

" Tabii canım tabi tabi oralar buaralar gibi deyil hazal sen bilmeszin"

"Bana bak araz"

"Üf tamam yeter ikinizde beraber gideceksiniz orada birbirinizi koruyacaksınız hadi hazırlanın itiraz etmeyin siz ne kadar inatsanız bizde okadar inatız ne olursa olsun oraya birlikte gideceksiniz"

Evet sanırım inatlaşmaya gerek yoktu annem gayet net konuşmuştu

Ayağa kalktım ve hızla odama geçim osinirle uyumaya çalıştım...

​​​