Yeni Üyelik
6.
Bölüm

Öpücüğün bedeli

@ahen_auro

Ahu'dan

Sabırsızlıkla beklediğim güne büyük bir enerji ile uyandım. Bugün o öpücüğün bedelini onu ödeyeceğim. İlk iş fiziğimi en güzel haliyle ortaya çıkaracak iddialı bir elbise seçmek. Hemen yatağımdan kalkıp lavaboya girdim ve tüm ihtiyaçlarımı karşıladım gardırobumun önüne geçtim kıyafetlerimi karıştırmaya başladım. Hmmm bu olmaz, bu da olmaz off ya ne giysem Hah! Rabia dün gece benim evimde kalmıştı onu uyandırayım o bana seçer bir elbise. Konuşarak misafir odasına gittim kapıyı çalmadan dank diye açtım. Odaya girdiğimde rabia'nın ağzı açık çirkin çirkin uyuduğunu gördüm hahah. Koşarak onun üstüne atladım ve gıdıklamaya başladım. O daha ne olduğunu anlamadan kahkahalar ve isyanlarla uyanmaya başladı.

Ahu: kalk bakalım kalk hadi uykucu. Bugün benim intikam günüm ve hangi elbise seçeceğimi bilmiyorum bana bir elbise seçeceksin.

Rabia: hadi ama Ahu cidden sen kendinde misin. Daha dün zırlıyordun şimdi bu enerji nereden geliyor. Senin Duygu değişimlerine yetişmek çok zor. Neyse ne tür bir elbise istiyorsun.

Ahu: oldukça iddialı bir elbise ama iş yeri için de uygun olacak türden.

Rabia: hmm buldum. Hani hatırlıyor musun geçen AVM'ye gitmiştik daha vitrinde bir elbiseyi çok beğenmiştin onu almıştın ve hala hiç giymemiştin işte o kesinlikle ihtiyacın olacak o elbise.

Ahu: Emin misin o biraz fazla açık değil mi ya. İş yerine göre biraz müstehcen sanki.

Rabia: hayır yanılıyorsun kuzum çok uygun bir kere herkes onu giyiyor yani ama tabii herkes de senin o güzel fiziğin yok. Fakat bunu giyersen inanılmaz derecede intikamını en acı şekilde alabilirsin

Ahu: peki sen öyle diyorsan. Gidip giyeyim bakalım.

Rabia: e git giy bakalım!

Rabia'nın bu sözüne gülerek odama geçtim. Hemen dolabımdaki o elbiseyi çıkarıp üstüme geçirdim sanki o elbise bana özel dikilmiş gibiydi vücut hatlarımı her yerini belli ediyor ve her yerini o kadar güzel sarıyordu ki kendime aşık olabilirdim. Ben her zaman güzelliğinin farkında olan bir kadınım işte bu beni diğer kadınlardan ayıran en güzel özelliğim. Şimdi sıra saç ve makyajtaydı. Boyun girintimin ve ensemin ortaya çıkması hep hoşuma gittiği için dağınık bir topuz yapmaya karar verdim. Tabii ki çarpıcı bir kırmızı ruj dudaklarıma sürdüm gözlerime hafif Dumanlı siyah bir makyaj yaptım çok çarpıcı gözüküyordum altına da siyah ince bantlı bir stiletto giydim. Boydan aynanın karşısına geçtim ve işte hazırdım görelim bakalım Baran bey ne yapabileceksiniz asla bana dokunmanıza izin vermeyeceğim ve uzaktan acı çekerek mahvolacaksınız. Rabia da hazırlanıp çıktık evden. Rabia'nın bir tane veteriner polikliniği var orada çalıştığı için direkt oraya gitti ben de şirketin yolunu tuttum. Çünkü maalesef dün arabamı getirmedim. Bazı mendeburlar yüzünden. Aman neyse modumuzu düşürmeyelim. Şirkete tam vaktinde varmıştım Baran Bey'in kapısının önüne vardım derin bir iç çekerek kapıyı tıklattım. Gir komutu ile içeri girdim. Kafasını yine dosyalara gömmüş bir Baran bey gördüm. Baran bey başını kaldırıp baktı yine başını gömdü kağıdına saniyesinde yine başını kaldırdı. Ve öyle baktı ki her an üstüme saldıracakmış gibi. Hoşta lan!

Baran'dan

Dün ne kadar rahatladığımı düşünüyor olsam da bugün yine dün yaşayanlarla ilgili bir sıkıntı hissediyordum. Sanki içimde bir pişmanlık varmış gibi ama pişman olacak bir şey de yapmadım. Ben doğru olanı yaptım ona yakışan şekilde yaklaştım ve kimse beni bu konuda yadırgayamaz. Hafif baş ağrım ile yataktan kalktım bugün yine çok iş vardı ve en önemli rakiplerimden biri olan Barış ile bir anlaşma toplantısı yapacam. Bugün kesinlikle dikkatimizi atacak hiçbir şey yapmamalıyım çünkü orada neler başıma geleceğini bilmiyorum. Özenle ütülenmiş kıyafetlerimi giyerek saçıma hafif bir şekil vererek evden çıktım. Arabama binip şirketimin yolunu tuttum. Her zamanki gibi büyük bir özgüven ile içeriye girdim çalışanlarımın selamlarına baş işareti vererek adama geçtim. Acaba o kadın işten ayrılacak mı. Yani ayrılmalı bence ayrılmıyorsa eğer gerçekten de ne kadar arsız ve basit bir kadın olduğunu gösterecek bana.

......30 dakika sonra.....

Odamın kapısı çalındı gel komutum ile biri girdi başımı kaldırdım. Gelen kişiye baktım sonra yine indird-...Ne! Hemen başımı kaldırdım bu arsız kadın hala burada mı. Bir dakika onun üstündeki elbiseler aman tanrım hayır bakmayacağım bakmaman gerekiyor. Lanet olsun gözlerimi çekemiyorum aman tanrım. En sonunda gözlerimi vücudumdan çekip yüzüne baktım ama bakmaz olaydım direkt dudaklarına odaklandım o kırmızı ruj insanı dağıtmaya teşvik ediyordu. Yeter artık bu kadar da fazla bunun amacı ne. Bu sefer tamamen yüzüne odaklandım yüzünde Zafer gülümsemesi vardı sanki. Cidden beni etkileyeceğini mi sandı bu. İstemeden yutkundum boğazımı temizleyerek

Baran: işten ayrılmamışsın basit bir kadın olduğumu biliyordum da bu kadar arsız olduğunu bilmiyordum.

Ahu: merhabalar efendim size iyi sabahlar dilerim bugünkü toplantınız saat 12.00'de başlayacak ve tüm hazırlıklar tamamlanmış durumda başka bir eksik yok başka bir toplantımız da yok.

Ne yani şimdi bu benim söylediklerimi duymamazlıktan mı gelecek. Söylediğim o kadar hakarete kulak mı tıkayacak.hıh! Beni bir kere de şaşırt be kızım. Madem üç Maymun oynayacaksın bana da uyar. 3 maymunu oynayacaksam dünü de tekrarlayabilirim. Ayağa kalkarak ona yaklaşmaya başladım daha bir adım atamadan

Ahu: efendim raporum bu kadar bir şey istediğiniz olursa beni çağırırsınız. Kolay gelsin!

Dedi ve telaşla odadan çıkıp gitti. Arkasından bakakaldım yani kovalamaca mı oynayacaktık. Ben oyun oynamayı hiç sevmem hele kovalamayı hiç sevmem çünkü hep kovalanan ben olurum ah ahu sen kendini çok değerli görüyorsun kimsenin bu kadar değerli yapmışsa yazık acıyorum. Maalesef benden böyle bir şey bekleme.

......2 saat sonra....

İşte toplantı vakti geldi ve şu an çok gerginim çünkü en nefret ettiğim insanla Bir anlaşmaya varacağım yani kuzenimle. Barış ve yanında birkaç çalışanı toplantı odasına girdi. Barış ilk olarak geldi elimi sıktı sonra başını yana kaydırıp şerefsiz gülüşü ile yanımda duran ahu'ya elini uzatıp ahu'nun elini tuttu ve öptü. Ahu tepkisizce bakıyordu. Bu kızı hala anlamıyorum bazen nasıl böyle duvar gibi olabiliyor. Çok karışık bazen o kadar cüretkar bazen o kadar korkak bazen o kadar mesafeli ilginç ve bu tanımı sadece bir günde yaptım. Bu kız eminim normal değil. Neyse toplantıya geçelim. Oturduğumuzda Ahu hemen yanımda oturuyordu malum kişisel asistanım ama oturmaz olaydı oturunca eteği daha da yukarı çıktı ve o bacaklar inanamıyorum o bacaklar şu an dokunup hissetmek istiyorum sanki ama tabii ki öyle bir şey yapmayacağım. Karşında oturan barış'a baktığımda sırıtarak ahu'ya baktığını gördüm. Bakışlarından bile anlaşılıyordu ne kadar iğrenç düşünceler içerisinde olduğu. Sanki sen öyle değilsin. Ahu'ya baktığımda sadece dosyaları karıştırdığını gördüm ve istemeden de olsa içim rahatladı. Lan ne oluyor bana toplantı odaklanmam gerekiyor ama bu kız yanında hiç odaklanamıyorum lanet olsun o kadar iddialı bir elbise giymiş ki gözlerimi ondan ayıramıyorum resmen. Hayır yani anlamıyorum neden öyle bir elbise giyiyorsun. İşle ilgili bazı konuşmalar uzadı uzadı ve zaman anlaşma anına geldi . Anlaşma maddeleri okunurken Barış bir anda avukatın sözünü kesti.

Barış: bir dakika bu anlaşmadan önce bir şey isteyeceğim.

Herkes pür dikkat barışa bakarken Barış pis Bir gülüşü ile ahu'ya bakarak

Barış: kişisel asistan'ın benim olacak.

Ne! Bu ne dediğinin farkında mı şu an o kadar sinirlenmeye başladım ki öfkeden köpürmek üzereyim. Biri beni şimdi tutmazsa ona saldırabilirim de ..... Ahu'ya baktım ağzı açık şaşkınlık ile bir bana bir de barış'a bakıyordu . bu beni ilgilendirmiyordu sadece kişisel asistanı mı istiyor ve zaten benim amacım ona acı çektirmek. Ama tabii ki de bunun için onu barış'a vermeyeceğim kesinlikle vermeyeceğim. Ayağa kalkarak

Baran: hayır! Bu asla olmaz kabul etmiyorum

Barış: pekala etmeyin siz bilirsiniz ama şimdiden söyleyeyim sonradan yapacaklarım için asla özür dilemeyeceğim.

Baran: bak Barış benden başka bir şey iste ama ben de kişisel asistanımı isteme

Ahu şaşkınlık ile bana bakıyordu. Aha da bak aklına nasıl da başından alıyorum. Bana Baran evral derler. Ne sandın kızım beni

Barış: neden Baran neden bu kızı vermiyorsun yoksa sizin patron asistan ilişkisi dışında başka bir ilişkimiz mi var.

Bu cümle benim sabrımı son damlasıydı. Çünkü asla beni çalışanlarımın yanında başka bir çalışanım ile bir tutamazlar. Barış'ın üzerine yürümeye başladım herkes kollarımı tutmaya başladı Barış hala oturduğu yerden alttan alttan bana büyük bir kibir ile bakıyordu. Adam cidden bir manipülatör. Pekala sakinleşmem gerekiyor yoksa istemeden bazı kazalara yol açabilirim. Gözlerimi barışın gözlerine diktim o da bana bakmaya başladı bir süre öyle bakışırken bacağında bir el hissettim. Kimin eli olduğunu biliyordum bunun sonra hesabını soracağım. Bende o elin üstüne elimi koyup eli sıkmaya başladım bir daha kafasına göre bana dokunamasın. Yanımda bir can çekiş sesi duydum ve bu benim hoşuma gitti. Bu sırada hala barış ile bakışıyorduk. Sonra barık bakışlarını benden çekip toplantı odasına bakışlarını yönlendirdi

Barış: eee ne diyorsun?

Bu kime diyor başımı o tarafa döndürdüm. Ne! Ne ara ne oluyor burada

işte bir bölümün daha sonuna geldik. Ve sizi temin ederim ki bundan sonraki bölümler oldukça heyecan verici olacaktır. Kitabım daha yeni başlıyor 😉😏😎

 

 

 

 

 

Loading...
0%