@akser_
|
Leyla Karyeli Önce sırtımdaki ileri geri cizgi cizen parmaklari hissettim sonra yavas yavas araladim gözlerimi. Sevgilimin güzeller güzeli yeşillerini gördüm uyandigimi görünce gülümsedi alnıma bi opucuk biraktı. "Günaydın yavrum" "Günaydın" Aklima şuan ne konumda oldugumuz gelince yorgani biraz daha boynuma doğru cekistirdim. Ama Alp hemen sırtımdaki kolunla kendine cekip sımsıkı sarıldı.Yüzüme bir sürü opucukler birakirken kıkırdadım "Alp dur nefes alamiyorum" dahada öptü dahada sarmaladı. Kahkahayla güldüm bu halimize o sirada kapi çaldı. "Alp Leyla hadi kahvalti hazır." "Geliyoruz" diye cevap verdi Alp Bir an dün geceden beri varliğini unuttuğum Demirin evde olmasiyla yüzlestim. Siktir diye bir kufur savurdum dudaklarimin arasindan eh be Leyla ne diye adamı yoldan cikariyosun rezil olduk rüsva olduk. Gerizekalisin gerizekalisin Leyla kim bilir ne dusundu adam ne olurdu biraz kendini dizginlemeyi bilsen iç sesimi duydum bir anliğina "Ne yapalim canim karşımızda böyle haşmetlisi varken yürek kalp malp hicbiri dayanmiyor ayrica akşam hic oyle demiyordun hatirlatirim" Bir an butun cüretkar cümlelerim parça parça aklıma geldi. Allah beni kahretmesin diye soylendim kendi kendime. "Leylam ne oldu daldın bu akşam istememiz var biliyosun dimi" Gülümsedim bu sozune "Var dünya gozlüm var da" "Eeee " "Alp Demire rezil olduk sen niye bana dur demiyosun" koca bir kahkaha attı bu sözüme. Koluna saglam bir sille vurdum dahada buyudu gülüşü "Gülme lan gülme bende akil kalmamiş sendede mi yok" "Yok valla Leylam aldın goturdun" "Kalk artik haydi nasi bakicaksak yüzüne bir de bize kahvalti hazirlamis" Yorganı kendime dolayip ayaklandim dolaba uzanip bir havlu aldım sonra banyoya doğru ilerledim. Aklima Alp geldi hemen durdum "Ben duşa giricem sende giyin aşaği in beni delirtme daha bir dünya işimiz var akşam için" Ben umursamadan duşa girerken o gülmeye devam etti. Duşumu alip üzerime biseyler giydim saçımdaki havluyla islakliklarini alip güzelce taradim ev yeterince sicakti bir ara kuruturum diye dusundum. Elim telefonuma gitti annem hala aramamişti demekki uyuyodular diye dusundum ve mesaj attim. -Ahuyla alışveriş yapicaz biraz öğlen olmadan evde olurum annem. Sonra aşağıya indim ama ayaklarim geri geri gidiyordu. Mutfağın önüne geldiğimde durup biraz ne konuştuklarini dinlemek istedim zira az once adımın geçtığını duymustum. Sesine meftun olduğum adam şen bir kahkaha atiyordu. "Gül sen gül bu akşam görücem ben seni" "Oğlum sus ya Fatih amcayı dusundukçe migrenim tutuyor kesin bu akşam kök söktürecek Leylamı verene kadar" Kikirdamamak için zor dayandım bu sozlerine babam gerçekten kök söktürüyordu. "Vermeyip ne yapacak oğlum Karun eniştem var arada" "Öyle elbet öyle biran önce evlenelim istiyorum Demir hiç yanimdan ayrilmasin istiyorum" Kalbime bir sicaklik yayildi bu sözlerinden sonra Demirede öyle olmuş olmali ki gülümsedi. "İnsallah kardeşim inşallah bir ömür elleriniz bir olur." Daha fazla uzatmayip kapidan girdim. Beni gorünce gülümsedi Alp. Bol sohbetli kahvalrimizdan sonra hazirlanip Ahu'yu arayip evden ciktim. Bu akşam için bir elbise almaliydim. Ve Ahu'nunda yardimina ihtiyacim vardi ben duz siyah giyerdim hep ve bu akşam için beyaz bir elbiseye ihtiyacim vardı. Ahu rengarenk bir kadindi o yuzden ondan baska kimden yardim isteyebilirdim ki. Beraber magzalarin çok olduğu bir sokağa girdik. Ahu'nun daima elbise alip hatta diktirdigi bir yer varmiş oraya girip elbilere bakmaya başladık. Bir turlu gözume hoş gelen birşey bulamamistim. Umutsuzca elbiseleri karıştırırken Ahu heyecanla elinde bir elbiseyle geldi. "Leyla bunu hemen dene sana o kadar yakisicak ki" Elime alip baktim beyaz sırtı ipli gogsu derin etekleri uçuş uçuş mini bir elbiseydi. Bir an aklima rüyam gelince yutkundum. O elbiseye benzettim ama kendimi toparlamaliydim alakasi yoktu her gordugum beyaz elbise aklima bunu getirmemeliydi. Zoraki gülümsedim "Tamam madem deneyelim" Kabine girip elbiseyi üzerime geçirdim sonrada sirtimdaki ipleri bağlamasi için Ahuyu cagirdim. Kabinden çıkıp aynadaki yansimama baktim. Elbise gercekten çok güzeldi üst kismindaki dantel işlemeler bol eteği zarif kollarimi saran kollari bir sure baktim. Ahu dayanamadi "Leyla peri gibi oldun oyle cok yakisti ki" "Ben bilemedim güzel mi ki sanki biraz emanet mi oldu" Emanet falan olmamisti tam uzerime goreydi hatta fazla guzeldi ama yinede icimi huzursuz etti. "Sen bilirsin Leylam ama çok yakisti" Yandaki görevli kadin gülümsedi. "Leyla hanim bedeniniz icin dikilmis gibi yuzunuze ve omuz yapinizada çok yakisti ama tabi karar sizin" Derin derin nefes aldım ic sesim girdi araya bu sira hic susmuyordu saolsun. "Bi rüya için girdiğimiz hallere bak kizim al iste mis gibi yakisti Allah Allah ne biçim bisey oldun korkusuzdun kizim sen" sus Allah askina sus senin dilin bu ara fazla uzadı. Yine gercek olmayan bir gulumseme biraktim. "Tamam bende begendim alalim zaten artik eve gitmeliyiz" Üzerimden cikarip Ahu ya verdim o paketlenmesini beklerken bende üzerimi giyindim. O sirada telefonum çaldı arayan annemdi. "Alo annem" "Hadi Leyla saat kaç oldu vallahi yetişemicez negenemediniz mi bir elbise" "Begendik anne beğendik geliyoruz" "Bak Ferhunde halanlarda geldi sarma sariyolar gelinde şu temizliği halledelim" "Tamam annem 10 dakikaya evdeyiz" "Hadi kizim hadi bekliyoruz" Elbiseyi ödeyip yola koyulduk arkama yaslanip biraz başımı dinlendirmek istedim tam uyuklayacağim sirada telefonum çaldi. Arayan Alp di gülümsedim. "Sevgilim" diyen sesi butun baş ağrımı alip goturdu "Alp cok ozledim" "Yavrum benim istersen geleyim yanina" "Yok simdi eve gidiyoruz zaten aksam bizdesiniz sen neden aradın" "Bende seni özledim sesini birde şey" "Ney" "Ya hatun ben biraz cahilim ama bu Demir daha cahil simdi ben aksam ne giyeyim" sesli güldum bu cumlesine "Gömlegini pantolonunu giy yeter sevgilim bir de belki ceket alabilirsin üzerine" "Tamam sevgilim aksam gorusuruz zaten sonra benimsin" "Gorüşuruz dünya gözlüm" Eve kadar Ahuyla biraz sohbet ettik onunda Demirler işleri oldukça karisikti. Bu sira kendi dertlerimle boğuşmaktan ona halini sorma firsatim olmamisti. Eve gelince hemen temizliğe koyulduk. Sarmalar tatlilar her seyler yapildi. Tabiki Ferhunde halam yanina çagirip "Vallahi ne fenasin kiz Leyla durdun da turnayi gozunden vurdun" adli senfonisini okumayida ihmal etmemisti. Akşam yaklaşınca hazirlanmak için odama çıktım. Ahu dahil kimseyi yanimda istemedim. Tek başima hazirlanmak istemistim. Saclarimi guzelce dalgalandirdim. Yüzüme hafif pembe tonlu bir makyaj yaptim. Elbisemi üzerime geçirince ayakkabilarimi giymeden aynada kendime baktım. "Babam hayal ettiği gibi güçlü bir kiz evlat yaratti elleriyle. Ben Leyla ailemin tek evladi , babamin hayalini kurdugu guclu kizi , sirketinin varisi , kokusuz ve herkesin kadin isi degil dedigi herseyi 24 yasinda basarmis yilmamis bi kadın. İste tam bu sözlerle başladiğım hikayemde artik 2 kisiydim Alp'im sevdigim birkac saat sonra artik hayat arkadaşım olucakti. Pişman miyim derseniz her saniyesinle gurur duyduğumu söylerdim." Yatağa oturup ayakkabilarim arasindaki tek beyaz olan topuklu ayakkabilarimi giydim. Alp hayatima dolabima kiyafetlerime evime her seyime renk getirmisti. Aynadaki kadina baktim son defa. Beyaz kollarimi vucudumu saran elbiseme ellerime simsiyah saçlarima ve makyajima. Hazirdim derin bir nefes alip aşağiya indim. Babamin sesleri geliyordu. "Bana bak Süheyle niye gelmedi bunlar kizimi üzerlerse topunun ayaklarina sıkarım" "Aman Fatih sus da bir işimizi yapalim gelirler simdi sabirsizlanma hem o kravatin ne oyle gel bir düzelteyim" Onlar birbirinle ugraşirken Ferhunde halamın küçük kizi benim merdivenden indiğimi gördu 12 yaşlarinda biz kiz çocuğuydu. "Oha anne Leyla ablama bak gelin olmuş" Bakislar bana döndugunde sebepsiz bir an için çok üsüdum bacaklarim titredi. Babam bana dondugunde buğulanan gözlerini farkettim. "Leylam" "Babam" Yanima gelip sarildi bana annemde hemen yanimiza geldi. "Aman ya yapmayin vallahi simdi agliycam makyajim akicak" diye soylendi. Gülümsedik bu sozlerine sonra onlar tekrar işlerine donerken Ahu yanima geldi oda tatli siyah bir elbise giymisti. Sarildi bana sımsıki "Sakin ol heyecan yapma ben her dakika yaninda olucam çok güzelsin zaten Alp kapidan girdiği gibi akli gider merak etme" kikirdadim bu sozlerine bir nebze olsun içim rahatladi. Annem bana yapicaklarimi ezberletirken kapi çaldı. Kalbim durucakti resmen gelmislerdi. Annem son defa konuştu "Bak Leyla aklin uçmasin beni dinle kapidan girince ellerini öp hoşgeldiniz de oyle alık alik Alpe baka kalma tamam mi ?" "Ya anne ne diyosun ya" "Sus kiz yalan mi yuru hadi aç şu kapiyi Ferhunde sende şu kiza bir nazar duasi oku pek guzel olmus" Hepimiz kapinin onune gectik derin bir nefes daha alip kapiyi actim. İşte karşımdaydı Alp'im dünya gozlü sevgilim. İceri girip elindeki beyaz pembe laleleri bana uzatti gözlerime bakti uzun uzun sonra Karun amcanin sesi duyuldu. "Hadi oğul ya bir içeri geçelim bol bol bakarsin ayaklarimiza kara sular indi burda" Babamin sert oksurugunle Alp herkesin elini operek içeri ilerledi. Herkesi içeri kabul ettikten sonra yerlerimize oturduk. Onlar sohbet ederken Alp bana bakis gülümsedi kulağıma doğru egildi. "Bu elbiseyi baş başayken bir daha giy" Saatlerdir soguktan titrerken bir anda alev topuna donustum yanaklarim kizardi nefesim içimi yaktı. Oksurugumu tutamadim. Babam en tersinden bir bakiş atti bize. Sonra Karun amca bana bakti. "Haydi Leyla kizim bir kahveni içelim artik" "Tabi Karun babacım" Bu cümlem uzerine babam huysuzlandi yerinde. Annemle birseyler fisildastilar ama duyamadim. Kalkip mutfağa gittiğimde annem ve Ahu da arkamdan geldi. Kahveleri koydum ocağa. Annem sirtima destekler nitelikte bir sille vurdu. "Afferin kiz bu kadarini beklemezdim senden" "Ask olsun anne alt tarafi oturuyorum icerde" Ahu araya girdi hemen "Tamam tamam simdi kahvelerde içilsin gerisi kolay zaten" Annem bizi birakip iceri gitti. Bizde kahveleri yapip bardaklara doldurduk. Tam tepsiyi alip gireceğim sirada Ahu durdurdu. "Nereye" "Ahu Demiri gorunce aklin gitti herhalde kahveleri gotürüyorum nereye olucak" "E tuz atmadin" "Saçmalama" "Ne saçmalama Leyla olmaz öyle dur bakayim" Tuzluğa uzanip yarisini Alp'in bardağına boşaltti. "Ahu naptin zehirlenicek" "Birşey olmaz ona gormuyo musun dağ gibi koca adam hadi canim hadi icer o" Hey yarabbim çekerek içeri ilerledim. Suzüle süzüle salona girip aile büyüklerine kahveleri dağittim. En son Alp ve Demirede kahvelerini verip yerime oturdum. O sirada Karun amca söze girdi. "Evet gelelim sebebi ziyaretimize Fatihcim bizim çocuklar birbirini görmüş beğenmiş" "Hadi ordan anca sizin oğlan benim kizi begenmistir" Annem babamı dürteledi hemen "Fatih yapma şoyle" "Tamam hanim yav bir sey demedim" tekrar bogazini temizleyip soze devam etti. "Allahın emri Peygamberin kavli ile kiziniz Leylayı oğlumuz Alp'e istiyoruz" Tamam babam lafa gireceğı sirada Demir buyuk bir sesle butun kahveyi puskurttu. "Bu ne amina koyayim zehir mi koydunuz buna" Allah kahretsin ki Ahu'nun tuz attigi kahve karismisti hemen ayaklandim. "Ay çok ozür dileriz Alp'in tuzlu kahvesi karışmis" deyince herkes gülmeye başladi. Neyseki Ahu hemen bardagi alip ortadan kaldirdi. Ve tekrar gozler babama döndü. "Madem benim Leylam sevmis o vakit benim boynumda kildan ince kalir. Benim kızım mal mülk degildir Karun efendi oyle verdim ettim diyemem eğer oda isterse benim için munasiptir bu evlilik" gülümsedim bu sözlerine sonra bana döndü bakıslari "Sen bu oğlanla evlenmek ister misin kizim?" Bakislarimi Alpe tasidim. Ben bu adamla sadece evlenmek değil canıma bile katmak isterim babam demek vardı ama sadece "İsterim babam" diyebildim. Sonrası gülüş ve sohbet içerisinde yüzüklerimiz takildi. Onlar sohbet ederken biz Alple yan yana sandalyelerimizde oturmus salonu izliyoduk. Karun amca babami lafa tutunca Alp bana dogru eğildi. "Gordün mu bak nasilda aldim seni?" gülümsedim "Ben zaten hep senindim" dedim bunu beklemiyor olmaliydi. Bakislari uzun uzun dudaklarimda oyalandi. "Evlenmeden ölmek istemiyorum dua et yoksa şuracıkta öperdim seni Hatun" Bol gülüşlü bir gecenin ardından günü bitirdik ve o gece yatağa başka çatılarin altinda ama birbirimize sonsuza kadar ait olarak girdik. |
0% |