Leyla Karyeli

Derin bir nefes vererek kendimi sakinleştirmeye calistim. Yaklaşık 1 saattir uçaktaydik ve Alp 5 dakikada bir bidi bidi yapmaya devam ediyodu. Rizeye gitmeyi kabul etmistim cunki gercekten kafami dagitmaya ihtiyacim vardi üstelik donuncede babamla tekrar konusup duğunumuzu yapicaktik. Karnim kendini belli etmeden aradan cikarmak istiyorduk. Boyle bir dugun hayal etmemistim ama Alp yanimdaysa her sey benim icin masal gibiydi. Alp yine bana donunce sinirli bir nefes verdim

"Leylam iyisiniz dimi bebegimizde iyi"

"Alp 25 kere sordun iyiyiz dedim ya"

"Ne yapim baharim korkuyorum acaba gelmese miydik?"

"Bak Alp ne olur yapma boyle benide üzme şurda 3-4 gün eğlenmeye geldik"

O sirada Demir atladi yan taraftan

"Ne konuşuyosunuz bidir bidir hayirdir yenge birşeyin mi var"

"Of Demir fenalik geliyor bir de sen başlama Alp sen Ahuyla yer değiş bakalim biraz konuşalim biz"

"Tabi Leylam emret yeter"

Gülümsedim bu haline sessiz sedasiz yer degistirdiler. Ahu bana dolu gözlerle gülümsedi.

"Leyla ya çok yakisti sana"

"Ne yakisti"

"Annelik iste"

Derin bir nefes verip gülümsedim. Tek istediğim bebeğimi sapasağlam kucağima almakti. Doktorum riskli bir hamilelik yaşıyorsunuz dediğınden beri kalbim ağzımdaydı sanki. Ona birşey olmasi ihtimali kalbimi sıkıştiriyodu. Kendi kendimi sakinlestirmeye calisarak Ahu ya baktim.

"Eee sizin işler nasil"

"Kim biz"

"Ahu vallahi her seferinde bilmemezlikten geliyosun Demirle sen iste"

Biraz sesim yüksek çıkmiş olucak ki Demirle Alp ayni anda bize baktilar. Allah seni Leyla simdi karisti iste ortalik.

"Buyur yenge" diyen Demirin sesi duyuldu yuzünde inanilmaz bir keyif gülüşü vardı.

"Şey diyodum ben ya Ahuya sen ben Alp Demir bir karadeniz turu yapar miyiz o siradada sesim biraz gür çikmiş"

Alp boş boş göz kirpistirdi önce sonra sinirlerimi ziplaticak cumle dökuldu dudaklarindan.

"İyide ben kendi adimi hiç duymadim sadece Demirle sen dedigini duydum"

"Ay yalan mi söylicem canim hamileyim ben üzerime gelmeyin artik" diye çıkıştım.

"Tamam Hatunum tamam sustum vallahi biz Demirle uyuyorduk zaten dimi Demir"

"Yok kuzen az önce beni tembihliyordun ya yengeni yorucak her aktivite kattiyen yasak diye" sinirle başinı ovuşturdu Alp.

"Ulan gerizekali sen bana ceza misin?" Demir gülerek arkasina yaslanirken bende tekrar Ahuya dondüm. Gözlerine bakip bir cevap bekledim.

"Bakma öyle yok bir şey bildiğin gibiyiz"

"Biz dağ evindeyken Alpte kalmissiniz hic mi konuşmadiniz"

Bir süre düsündu boşluga bakti sonra bana döndü.

"Yani biraz ama"

"Neyse üzerine gelmiyim gece konuşuruz simdi duymasinlar" basini sallayarak gülümseyip onayladi. Bir anda uyku bastirdi. 1 aydir hep böyle oluyordu bir anda uykum geliyor ve kivrilip yatiyordum. Gozlerim kapandi ağır ağır sonra Alp'in miriltili konusmalarini duydum. Bir ara kulağıma sevdiğim diye sayikladigini duydum ama uykuyla uyaniklik arasinda oldugumdan bir sey diyemedim. Kokusunla beraber bir ortü üzerime örtüldü.

Uykuya biraktim kendimi ellerim bebeğimi sarmaladı. Bu dünyada bana ait 2 şey vardı birini kendim içimde büyutüyordum biride kalbinle sevgisinle beni buyüten sevdiğimdi.

Bedenime vuran soğuk havayla gozlerimi araladım. Alp'in kucagında olduğumu anladigimda istifimi bozmadan dahada sokuldum ona. Eskiden olsa yorulma derdim ama bir süredir hic sesimi cikarmiyordum cunki gercek manada halsizdim birkac ay idare edebilirdi bence.Arabay binince gozlerimi açtım.

"Uyandin mi güzelim?"

"Uyandim ama daha gelmedik mi?"

"Geldik geldik Ahuların evine gidiyoruz şimdi"

Kapiyi kapatip surucu koltuğuna oturdu. Arka koltukta yanimada Ahu oturdu. Camdan dışarısini izlemeye basladim. Dağlar , deniz , yemyeşil ağaçlar Alp'imin gözlerine benziyodu gülumsedim bu düşünceyle. Sessiz sessiz yolu izledik hepimiz varana kadar. Sonra büyük bir eve geldik. Etrafı oldukça kalabalikti büyük kazanlarda yemekler kaynıyordu. Alp arabayi park etti herkes inerken Alp gelip kapimi açtı ne yalan söyleyeyim doğumdan sonra bu hallerini özlemiyecegimi soylesem yalan olurdu. Elinden tutup indim arabadan. İleride sari ama çogunlukla aklar dümüş saçlari olan güler yuzlü cüsseli uzun boylu bir adam bize bakarak gülümsedi.

"Evlatlarim gelmiş Hülya gel de gör"

Ahunun babası olmaliydi içimi isitti bu cümle bizide evladi saymişti. Üstelik beni daha tanimiyordu bile. İceriden yeşil gözlü aynı Ahuya benzeyen ama kısa boylu tombul yanakli bir kadin çikti.

"Ah Yavuz nasil buyümüşler baksana"

Yanlarina gittik teker teker hepimizin elini sıkıp hoşgeldiniz dediler en son Yavuz amcanın bakislari beni buldu.

"Hanım kizimiz kim?" diye bir soru yöneltti Alpe

"Karımdır Yavuz amca tanıştırayım Leyla Yavuz amcam Ahu'nun babası" diyerekte bana dondu. Tatli bi gülümseme kuşanip cevap verdim.

"Memnun oldum çok"

"Bizde kizim bizde tekrardan hosgeldiniz buyrun oturun size bir çay getirsinler"

Hep beraber ilerideki buyuk masaya oturduk. Alp hemen sırtıma bir yastik yerleştirdi bu siralar bel ve kasık ağrılarim hat safhadaydi. Yemek için birkac birseyler getirilince istahla masaya baktim ama yine yumurta midemi bulandirmisti. Yuzumu burusturmadim ama huzursuzlugumdan Alp anlamis olucak ki Hülya teyzeye döndü.

"Hülya teyze sana zahmet veriyoruz ama yumurtayı kaldirsak"

"Neden oğlum sen seversin"

"Leylam hamilede biraz midesi bulaniyor"

"Alp tamam onemli değil belki Demir ve Ahu yemek ister kalsın" çok mahçup hissettim ama Hülya teyze hemen lafa girdi

"Yok kizim olur mu oyle sey bende Ahu ya hamileyken çok rahatsiz olurdum simdi kaldiririz bir seycik olmaz"

"Çok teşekkur ederiz" dedi Alp. Yemeğimizi yedikten sonra çaylarimizla oturmaya devam ettik. O sirada Ahu gülerek sohbete girdi.

"Küçükkende ailecek gelirdik hatirliyor musunuz?"

"Unutur muyum" dedi Alp

"Demir bir defasinda kolunu kirmisti"

"Ya oğlum hatitlatma ya sizin yuzunuzden"

"Biz ne yapmisiz ya" diye cilveyle güldü Ahu.

"Yapamazsin dediniz atladim bende 2 metrelik duvardan"

Buyuk kahkahalar yükseldi masadan o sirada Yavuz amca geldi yanimiza.

"Neşeniz bol olsun"

"Eyvallah" dedi Demir.

"Eee sen nasilsin evlat işlerin nasil gidiyor yurtdisindasin saniyorduk hala"

"İyi sağolun kendi işimi kurucam burda sıkildım oralardan yeterince gelistirdim kendimi"

"Sevindim senin adına Ahu da avukat oldu duymuşsundur" Demirin gozleri Ahuyu buldu ama babasi oldugu icin uzun uzun bakamadi.

"Gordüm bende sizin adıniza sevindim"

"Az hergele değildin bayaği durgunlaşmissin"

"Hayat Yavuz amca yoruyor insani sen hep derdin inanmazdim oyleymis"

"Üşüdüyseniz içeri geçebiliriz"

"Ay evet olur ya ben biraz usudum de" gülüstuler bu halime Alp hemen sardı kollarini bana.

"Haydiyin o zaman akşam büyuk bir yemek var zaten eş dost akraba gelicek sizde dinlenin o saate kadar."

Hep beraber eve dogru ilerledik. İçini çok merak etmisti cunki disaridan oldukça görkemli bir evdi. Kocaman bir salon ve bir ev dolusu misafir karsiladi bizi. Karşıdan kumral mavi gözlü zayif ama guzel bizim yaşlarimizda bir kiz geldi süzule süzüle beni Alpi ve Ahuyu es geçerek tam Demirin önüne dikildi. Yuzüne bakip gözlerini kirpistirdi nazli nazli once sonra elini uzattı.

"Demir hoşgeldin"

Hepimiz birbirmize baktik bu noktoda gözlerim yavas yavaş Ahuya döndu. Buyuk bir şaskinlikla olanlari izliyorduk. Demirde en boş bakişini atti.

"Eyvallah Feride" dedi bu kizi taniyor olmaliydilar. O sirada Alp kulağima eğildi ve fisildadı

"İste simdi gercek eğlence başliyor sevdam"

Kikirdamamak için zor dayandim bu sözlerine daha sonra Hülya teyze merdivenlerden indi.

"Alp Leyla kizimla odaniz hazir siz geçin dinlenin malum hamile yorulmuştur."

"Sağolun" deyip soguktan buz kesmis elimi avuçlarinin arasina aldı. O sirada Feride lafa girdi.

"Hülya ablam sizin ev kalabalik yer yoktur Ahu'nun kendi odasi var zaten Demir bizde kalabilir isterseniz"

Demir çaresiz bakislar atarken Ahu hemen lafa girdi.

"Olur mu oyle sey onlar bizim misafirimiz baska yere yollanmaz sagol Feride evde bol bol yer var biz misafirimize yer buluruz elbet"

Demirin yuzunde muthis bir gülümseme yayildi. Olaylari dahada merak etmistim ama Alp beni cekistire cekistire odamıza çıkardı. Kabanimi cikarip valizin üzerine biraktim. Sonrada yatağa uzandim Alpde gelip yanima yatti. Saclarimi parmaklarinla geriye doğru taradı. Sonra alnima şakaklarima ve yanaklarimdan boynuma suzulen öpücükler birakmaya basladi. Her defasinda kokumu içine cekti. En son dudaklarimizi birlestirdim. Yanimda bile bu kadar özlemem normal miydi bilmiyorum ama çok özluyordum. Olur olmadik yerde tutup öpmek istiyordum . Uyku gibi yemek gibi su gibi bi ihtiyacti sanki.

"Hatun hatun"

"Hmmm" diye bir mirilti cikardim.

"Sen ol da ister yar ol , ister yara ; Lütfunda başım gözüm üzerine kahrinda"

Gülümsedim daha bir sokuldum kollarina

"Kimin bu şiir"

"Şemsi'nin"

"Benim için mi ezberledin" diye bir sesli gulucuk biraktim ortaya "Hoşuma gitti hep oku böyle"

"Okurum" diye mirildandı "Sen iste ben hep okurum"

"Alp ben biraz daha uyuyayim ama mutlaka uyandir olur mu insanlara ayip olmasin"

"Tamam bitanem tamam uyu sen"

"Yanimdan kalkma ama olur mu kokun giderse uyanirim"

"Gitmem hic gitmem kovsan bile gidemem"

_____________

Ahu Kılıç

Sinirlerimi koryabilmek adına derin derin içime çektim karadeniz havasini. Önumde duran çaydan buyuk bir yudum aldım. Sonra omzumda bir el hissettim basimi kaldirip baktiğimda Demirin gülen yuzünle karsilastim.

"Neden geldin gitsene "

"Nereye Ahu"

"Nereye olucak Feride'nin yanina görmüyo musun nasilda özlemiş seni"

Sakince yanima oturdu önce etrafa bakındi. Babamla annem birkac iş için merkeze inmisti , Alp ve Leyla da yukarida dinleniyordu , bahçenin arka tarafinda bizden baska kimseler yoktu. Kollarini yine belimden sarıp yüzunu saçlarima doğru sakladi.

"Demir nabiyosun gören olucak"

"Benim burdan baska gidicek hiç yerim yok Ahu"

Parmaklari ince sac tellerim arasinda gezindi. Nefeslendi yine saçlarimin içinde.

"Bu kokudan baska bir sey bilmem ben"

"Demir dur simdi biri gelicek babamin kulağına gidicek"

"Gitsin bilmiyor sanki"

"Neyi bilicek Demir delirdin mi bak simdi biri gelicek dur"

Ellerimi yuzunu cekebilmek icin yanagina koydugumda dahada sokuldu sıcağıma.

"Evet deliyim ustelik raporlu"

Sozleri butun sinirimin uzerine soguk su dökmüstü sanki ellerini cekistirmeyi biraktim bir anligina tuttuğum nefesi verip sirtimi ona biraktim. Bi süre kipirdamadi.

"Demir bak babam gelicek Allah askina "

Elleri çözuldu yavasça bende yüzümu ona döndüm. Tam konuşacagim sirada mutfak kapisindan gelen Ferideyle tekrar sinirlerim altüst oldu. Kivira kivira gelip tam karşımıza oturdu.

"Ay burda miydiniz bende kac saattir sizi ariyorum aciktiysan birseyler hazirlayayim Demir"

Bakislarim Demire döndü oda yandan bana bir bakis atip gülümsedi.

"Yok Feride sağol ben az once yedim"

"O zaman çay koyayim"

"Yok istemem sağol"

"Eee nasildi yurtdisi pek zor diyorlar oralarda yaşamak"

Demir bu sefer net bir şekilde bakislarini ve yuzunu bana çevirdi. Sonra hic gozlerini kaçirmadan sözlerine devam etti.

"Zordu çok zordu oralarda yaşamak nefes aldiğımi sanirdim ama buraya geldim anladim ki nefes burasiymis"

Geçen gün sirkette soyledigi sözler geldi aklima

"Napiyosun"

"Nefes alıyorum"

"Bunu yapmadan da alabilirsin"

"Bunu yapmazken aldığım nefesi nefesten saymiyorum"

Bu sözleri banaydı Feride'nin yüzü düsunce küçuk bir zafer gülüşu biraktim. Ve içimdeki küçuk Ahu konustu"Ne istediğinide belli değil istiyor musun istemiyor musun dağ gibi oğlan gormuyor musun kaparlar vallahi"Yine kendi ic sesine sinirlenende ilk benimdir herhalde diye icimden gecirdim. Sonra ayaklandim içeri gidicektim eğer burda onunla oturmaya devam ederse sonsuza kadar onunla olabilirdi. Ama eger arkamdan gelirse Ferideye bir güzel avcunu yalatirdim.

"Ben içeri gidiyorum siz rahatinizi bozmayin"

Tam ilerleyeceğim sirada Demir'in tok sesini duydum.

"Ahu bende geleyim üşudum de biraz odamı gosterebilir misin?"

En cilvelisinden gülümsedim.

"Gel tabi gösteririm benim odamın yani zaten Feride iyi hava almalar sanada canim"

Demir arkamdan gelirken bende kivir kivira eve ilerledim. Kizsamda sovsemde inat da etsem benimdi bu cocuk. Herşeyimle bendi. Dunya yerinden oynar ama Ahu ve Demirin arasindaki bağ bir cm yerinden oynamazdi. Yine en cilvelisinden merdivenleri cikarken arkamdan Demirin gülüsunu duydum. Odamin yanindaki boş odanin kapisinin önünde dikildim.

"Buyur odan burasi"

Yine koridoru kontrol etti. Birseyler geldigini anlamistim ama bir anda beni içeri alip kapiyi da kapatip uzerimize kilitlemesi beklediğim seyler arasinda değildi.

"Demir nabiyosun"

"Sen beni kiskandin mi?"

"Ne munasebet saçmalam banane hem istiyosan o kadar kalsaydin aşağida"

"Ahu" diyerek uzerime yaklaştı. Şuan o kadar yakindi ki dudaklarima eğer konuşursam durdamicamiz anlarin devami gelebilirdi o yuzden sadece ben oldugumu kabul eden bir mirilti cikardim.

"Hmm"

"Öpeyim mi bir defa" sözleriyle bozguna ugradim ne soruyosun be adam öpsene öpüceksen öyle sorunca ateş basti iste.

"İstemezsen öpmem"

Şuan dudaklarim öpmesi için deli gibi karincalanirken bir an bizim evde oldugumuz aklima dustu. İçli içli gozlerime bakan gozlerini gorunce yine butun bildiklerimi unuttum. Basimi onaylamak adina yukari aşaği sallayinca bir saniye düşunmeden bulusturdu dudaklarimizi. Allah kahretsin ki bu hissi çok ozlemistim bir defa yaşamamiza ragmen gunlerce aklimdan silinmemisti. Her hareketine karşilik verdim. Kollari belime ve sirtima dolanirken bende omuzlarina tutundum. Tam o sirada bir an kapi kirilicak gibi çalindi.

"Demir oğlum benim Yavuz amcan bir şey konusacaktim ama seninle"

Dudaklarimiz aninda ayrildi.Annem ve babam merkezden gelmis olmaliydi. Siktir diye bir kufur savurdu Demir.

"Ne yapicaz babam girerse biteriz" diye fisildadim. Etrafima bakindi once sonra bana baktı.

"Dolaba gir"

"Demir ben kapali alanda duramam"

"Sadece 2 dakika Ahu soz veriyorum babani asağiya indiricem"

Derin derin nefes verdim.

"Tamam tamam" Hemen dolaba girdim sessizce yere çoktüm. Önce kapinin kilit sesini sonrada babamin cumlesini duydum.

"Hayirdir evlat"

"Giyiniyordum da Yavuz amca malum ev kalabalik bir yanlislik olmasin diye kilitlemistim"

"Iyi yapmissin gel bakalim oturalim şoyle"

"Yok aşaği inelim ya bunaldim inanir misin Yavuz amca sanki ateşim var yaniyorum cayir cayir"

Gülmemek icin elimle agzimi kapadim. Zira az once yasadigimiz atesli dakikalardan sonra babamin karşisina cikinca sudan cikmis baliga donmus olmaliydi. Bende hala içimde çikicakmis gibi atan kalbimi duyabiliyordum ama sirasi şuan hic degildi. Adim sesleri uzaklasinca dolaptan ciktim. Huzurlu bir nefes verip sessiz adimlarla kapiya geldim. Tam Demirin odasindan ciktigim sirada annem de tuvaletten cikti. Allah kahretsin be hayat bes dakika sadece bes dakika sevdigimiz adama yelkenleri indirdik basimiza bir taş yağmadiği kaldi.

"Ahu"

"Annem"

"Ne isin var senin orda"

"Nerde annem" başinla Demirin odasini işaret etti

"Orda iste"

"Eksik gedik var mi diye kontrol ettim misafir sonucta"

"Ben hazirladim yoktur eksik gedik"

"Yokmus annem"

"Yurü düs önume " piti piti adimlarla annemle beraber mutfaga indim. O sirada balkonda babamla oturan Demire en cilvelisinden bir bakış attim. Yerinde huysuzlanisina gülup annemin yanina ilerledim. Akşamki buyuk yemek için olan hazirliklara yardim ettim.

__________________________

Ballarim çok eğlenceli bir bolümle geldim umarim begenirsiniz destek yorumunuzu beklerim öptüm çok 🤍