Yeni Üyelik
1.
Bölüm

1. Bölüm

@akser_

Hayat Demirhan

İsmim Hayat bunu annem istemis çok ironik çünki ben onu hayattan koparirken o benim adımı hayat koymuş. Dogduğum gün annemi kaybettim bu yüzden doğum günlerimi kutlamam babamda saygi duyar ve üzerime gelmez. Babam annemi çok seviyormuş aslina bakarsaniz bunu herkes anneannemin yada Karun dedemin anlattiği kadar bildigimi sansada oyle değil. Ben zaten babamın annemi ne kadar sevdiğini görebiliyordum. Aradan geçen 18 seneye rağmen hayatinda tek bir kadinin dahi esamesi okunmamis , duvarlarda hala annemin her gün bir yenisi eklenen resimleri , bana izlettigi videolar ve yokluğunu aratmamak için herşeyi yapmaya çalismasi. Babam 18 seneyi zaten onunla yaşamis sayilirdi. Ben ne mi yaptim? Hic , oyle annesiz cocuklar ne yaparsa onu yaptim. Büyudüm ama eksik , okula gittim ama eksik , aldiğim nefes bile hep eksik hep yarım. Yüzumu dayadigim okul sirasindan biçimli ellerin yuzumdeki saçlari kaldirdigini hissetim. Yuzume suzulen ışıkla kaşlarimi çattim. Bunu yapan Alaz'dan başkasi olamazdi çunki ben uyuklarken yanima oturan oydu.

"Uyan güzellik tenefüse dört dakika var"

"Tenefüsle ilgilenmiyorum Alaz"

Derin bir ofuldamayla arkasina yaslanadi. Kollarini birlestirip beni süzmeye devam ederken içinden "Bunuda bir türlu adam edemedik" dediğini hisseder gibiydim. Zil çaldığında Simay'in tiz ve mükemmel itici sesi doldu kulaklarima. 175 boylarinda ince ve zarif fiziği olan kızil sacli ve kahve gozlü bir kızdi. Okulun sarsilmaz gündemleri arasindaydi güzelliğini inkar edecek degildim ama başari adina hicbir cabasi yokken bu kadar dedikodunun baş malzemesi olmasina anlam veremiyordum.

"Ay Hayat yine mi uyuyor hadi Alaz aşağıya inmeyecek miyiz zaten 3 tenefustur siniftayiz?"

Bu kiz başima belaydi. Benimle işleri yoktu Korelle ikisi Alaz'ın arkadaşıydilar ama dolayli olarak yüzgöz olmak zorunda kaliyordum. Simay'in Alazdan hoşlandiğini anlamamak için kör ve sağır olmak lazimdi zira her firsatta sirnaşmakta üzerine yoktu. Ben yanindayken rahat edemiyordu cunki biz ayni ortamdaysak genelde yanyana olurduk Alaz yanimdan ayrilmazdi. O yuzden her firsatta ben ve Korel olmadan Alaz'ı alip tenefüse çıkmaya çalisirdi. Umrumda değildi çünki Alaz'ın onu sevmediğini biliyordum. Aslinda sevmemek derken aşık olmadigina emindim cunki bir defasindan balkonda sohbet ederken onun iyi bir arkadaş olduğundan ama fazlasinin yersiz olduğundan bahsetmisti. Yerimden huysuzlanarak kalktim ve Alaz'a yol verdim.

"Lütfen al onu ve çık bende burda huzulu bir uyku uyuyayim" diye fisildadim. Bu lafima minik bir kahkaha atarken büyuk birkac adımla cikip gittiler. Ama Korel hala durmaya devam ediyordu.

"Gitsene sende bir tenefus daha sinifta gecirmek zorunda degilsin sadece uyiycam"

"Olsun yinede otururum"

Ben yan siraya yani Alaz'in sandalyesine otururken oda benim yerime oturdu. En arka ve en köşede duvar kenarinda oturuyorduk. Korel simsiyah saclı ve mavi gozlü iyi görünümlu bir çocuktu. Kiz gruplarinin aranan yüzleri arasinda olduğuna emindim ama dediğim gibi benim için hepsi sadece Alaz'ın arkadaşlariydi.

"Bir sorun mu var?" diye bir soru yöneltti. Ben o sirada Alaz'ın az önce üzerinden çıkardigi ceketi basimin altina yastik yapmaya çalisiyordum.

"Hayir neden sordun?"

"Bilmem sen biraz-"

"Neyim soğuk mu yada suratsiz"

"Hayir Hayat üzgün gibisin"

"Bir derdim yok merak etme"

"İyi bakalim öyle olsun"

Başımı tekrar yerine yerleştikten sonra yine Simay'ın iç giciklatan sesinle bir sabır çektim.

"Ay Alaz inanmiyorum ya çok güzel bir şans degil mi?"

Cevap vermeden Korele kaş göz yapti ve o kalkinca yerine oturup bir bardak dolusu kahveyi önüme iteledi.

"İç şunu bidahaki ders fizik Burhan hoca uyursan sözlunu düşuk verir."

Zorlukla basimi kaldirarak elimi bardaga doladim ve içmeye koyuldum. O sirada Korel bir soru yöneltti.

"Neymis o güzel şans?"

"Muzik hocasi gelirken koridorda durdurdu ve Alaz'a onümüzdeki hafta müzik yarışmasinda keman çalmasını teklif etti" diye atladi Simay

"Kabul etmiycem" diye konuya noktayi koydu. Ahu halamin sesi çok guzeldi küçükken bazi geceler beni ninniyle uyuttuğunu hatirliyorum ve Demir amcaninda gitar calabildigini duymustum. Yani ailesi böyleyken onunda kişisel gelisimi acisindan 3. Siniftan beri gitar kursuna yolluyordu.

"Neden?" diye çıkıstim bir an üçüde bunu beklemiyor olmali ki bakislar bana döndü. Alaz ensemden tutup kendine çekerken kaynayan kahveyi dokup ikimizide yakmamak adına masaya biraktim. Oda bana sarilip eşşek eşşek güldu.

"Uykun açildi anlaşılan"

"Konuyu dağıtma Alaz neden kabul etmiyosun?"

Bıkkin bir nefes verdim kesinlik Simay yolda gelirken bu konu için yetmiş kere onu darlamisti. Ama o kiz umrumda değildi benim dersim yeteneğini saklamasiydi.

"Gerek yok Hayat evdekilere çaliyorum işte hem haftaya sinavlar başlıyor kafami dagiticak seylerden uzak durmaliyim" zil çalinca Korel Simayi siniftan suruklerken ofuldanarak çıktılar. İkisi gidince kollarindan ayrilip yuzune sert bir ifadeyle baktim.

"Bu konu kapanmadi akşam konusucaz"

Ellerini yukari kaldirarak teslim olmuş gibi yaparken gülümsedim.

"Emredersiniz" dedi. O sirada Burhan hoca gelince onümüze donup dersi dinlemeye koyulduk ben sayisal dersler hariç pek dinlemez uyurdum. Ama sayisal zekam küçümsenemicek kadar iyiydi. Babam sık sık bu konuda anneme cok benzedigimi onunda kivrak bir zekaya sahip olduğunu belirtirdi. Bende annemden birşeyler bulmak hoşuna gidiyordu ve onu anliyordum çunki bende anneme benzetildigimde mutlu oluyordum.

Leyla Demirhan ben onun kiziydim herşeyimle saclarim , ruhum , huylarim hatta belki hic cikarmadigim kirmizi bordo ojelerim ve topuklu ayakkabilar. Ve tabiki en sevdigim ve annemin altini cizdigi icin baş ucumdan hiç ayirmadigim sayisiz kez okuduğum Aşk ve Gurur...

*************

Okuldan sonra Alaz beni arabasınla eve birakmisti. Son sınıf olduğumuzdan artik sıksık babamlarin şirketinede gitmemiz gerekiyordu işleri erkenden ögrenmemiz konusunda kesinlikle sıkı tutuyordular ve babam bunun için banada en kısa zamanda bir araba ayarlayacağini en iyisini bulmak icin biraz bakinmak istedigini soylemisti. Üzerimdeki okul kiyafetlerini çıkarip ufak bir duştan sonra üzerime gül kurusu dar bir tişort ve altima siyah eşofman geçirip yiyecek birkac yudum birşeyler hazirlamaya koyuldum. Babam 15-20 dakikaya gelirdi.Ocağa isinmasi icin koyduğum fasulye ve pilav isinirken telefonumu elime aldim. Alaz mesaj atmisti hemen açip cevapladim.

Alazım: Bugün canın neden sıkkındı?

Ben: önemsiz

Ben:asıl sen muzik hocasinin teklifine neden hic dusunmeden hayir dediğinin hesabini ver

Alazım: o gösteriye katilmicam Hayat konu kapandi

Ben: Ama neden başka bir sebep varsa bile bunu benden sakliyor musun Alaz?

Alazım: Bende yerin hakkinda en ufak bir fikrin bile olmaması canımı sıkıyor Hayat ben kendimden bile birşeyler saklarim ama senden asla

Ben: tamam o zaman üzerine gelmiyorum nasil iyi hissedersen

Telefonu masaya birakip koşarak çalan kapiyi açtım. Gelen tabiki babamdı. Kollarimi hemen boynuna sardım.

"Hoşgeldin babam"

"Oh mis gibide yemekler kokmuş"

"Ben yapmadim yalan söylemiyeyim geçen gelişinde Ahu halam yapmisti ama ısittim bence buda bir başarı sayılır"

Bu halime gülümseyerek yanağıma büyük bir opücük birakti. O odasina gidip daha doğrusu annemle odalarina gidip üzerini degistirdi ve mutfaga kurdugum masaya geldi. Birlikte yemeğimizi yerken bana bakip derin derin gülümsedi

"Ne oldu birsey mi yaptim?"

"Okulda yapilan sayisal denemede derece yapmissin matematik netin tam üstelik fizikte sadece 1 yanlış"

"Bunu biliyordum"

"Bana neden söylemedin kizım?"

"Bilmem zaten Özel Fen Bilimleri Koleji benim gibi bir ton öğrenciyle dolu baba"

"Hayat okulunla degil seninle ilgileniyorum ve bu gercekten iyi bi derece ayrica benim gibi oğrencilerle dolu dediğin okulda zaten 2.sin"

"Hmm birinci kimmis uzuldum simdi" diyerek güldüm.

"Egleniyor bide benimle" diye sakayla karisik kizdi babam.

"Korel diye bir çocukmuş"

"Nasil Alaz degil miymis?"

"Bende şaşirdim"

"Son denemede hastaydi biraz o yuzdendir" deyip konuyu değistirdim. Yemekten sonra o çalışma odasina giderken bende odama döndüm. Biraz kimya ve matematik calistiktan sonra yatağa uzanip telefona bakmaya başladim. Alaz'in instagram profiline girdim tanimadigi kimseyle takipleşmemesine ragmen 700 küsur takipci sayisinla bakistim bir süre. Nasil bu kadar insani taniyabiliyordu. Içimden bir ses girdi araya "Allah askina okudugun kolej en populerlerinden biri Hayat ayrica o senin gibi susup oturmuyor bir suru arkadaşi var ama o senin tek arkadaşin dimi" sıkıntiyla soylenerek postlarina bakmaya devam ettim. Bir postunda spordaydi ikidede üçdede beşdede hepsinde spordaydi yada spordan cıkiyordu. Bununla bir sorunum yoktu ama zaten profesyonel olarak futbol oynarken bu kadar spora ihtiyaci var miydi? Zaten haftanin 4 günü antremana gidiyordu. Ustelik derslerinide hic aksatmiyordu. Yine iç sesim dahil oldu"Sen neler yapiyorsun uyuyorsun ders calisiyorsun birde arada kitap okuyorsun" kendimize biraz daha iyi davranamaz miyiz ic sesim diye soylendim. Sonra profilinden çıkip kendi profilime girdim. 120lerde olan takipci sayim bana gülümsedi. Bu dahi fazlaydi bu kadar ne ara kalabaliklasmisti hatirlamiyordum bile. 2 tane postum vardi biri Alazla dogum gununde cekilmistik. Ben elimde bir pastayla dikiliyorum ve heyecanla pastaya gulumsuyorum. Oda bir kahkaha atmis ve yuzu hareket ettigi icin bulanik. Ve bir sonraki postum...

Gecen yil annemin ölum yil donumunde yani dolayli olarak da benim dogum gunumde attigim bir fotoğraf. Doğumhanede hemsire tarafindan cekilmis annemle olan tek fotografim. Annemin yuzune ellerimi dayamisim ve boynuna saklanmisim babam ise ikimizin arasına sokulmus. Yanan genzimi unutmaya calisarak telefonu komidine biraktim ve uyumak icin yorgana uzandim ben hep bunu yapardim. Üzuldum mu ? Kaç ve uyu...

Loading...
0%