Yeni Üyelik
2.
Bölüm

2. Bölüm

@alara_yavuzoglu

 

Sabah gözlerimi avlu kapısının çok sert çalmasının sesiyle açtım kafamı kaldırıp saate baktığımda saatin henüz sabahın 07:00’si olduğunu fark ettim. Kim gelmişti ki bu saate bu kadar acil kapıyı çalacak kadar

 

Hızla yataktan kalkarak aşağıya indim ben kapıyı açarken babam , abim ve Zeynep abla da uyanıp gelmişti. Kapıyı açmamla Haşmet haznedaroğlu karşımdaydı .Haznedaroğlu aşiretinin en büyük ağası babamdan büyüktü diye biliyorum

 

“ Ağam tutmaya çalıştık ama durmadı affın olla” diyerek konuştu kapıdaki koruma. Babamda ona dönerek

“Sorun yok tamam” diyerek haşmet ağaya döndü

 

“Hayırdır haşmet sabahın bu vakti benim uykumu bozacak kadar ne derdin olabilir” diyerek sertçe konuşmuştu babam

 

“Bekle hele bekle , gösterecem şimdi sana derdimi” diyerek hızla arabasına doğru ilerleyerek kapısını açtı ve arka koltuktan birinin saçından tutarak getiriyodu dikkatlice baktığımda bu yasmindi.

Bi anda avlunun ortasına yasmini fırlatmasıyla neye uğradığımızı şaşırdık.Hızla yasminin yanına giderek saçlarını önünden çektim, yüzü kanlar içindeydi. Babam yasminin yüzünü görmesiyle sinirle haşmet ağanın üzerine yürüdü.

“ Sen kimsin de benim kızımın canını yakarsın lan hee” diyerek yakalarından tuttu

 

“Senin bu pislik kızın benim evli oğlumun koynuna girmiş yetmemiş bide gebe kalmış Allahın cezası”

 

“ ne dersin sen haşmet ağa” diyerek yakalarını bıraktı ve yaşadığı şokla yasmine döndü. Yasminde kafasını kaldırıp

 

“Baba benim bir suçum yok oğlu istedi herşeyi , bende hata ettim ama oğlu yüzünden baba” diyince tüm avlu sessizliğe boğuldu. Haşmet ağa babama dönerek.

“Bunca pislikliğin üstüne insan utanır kendini affettirmenin yolunu arar. Yusuuuff Ağaaa Kameralar var izledim otelde restoranda keremin masasına oturup içeceğine ilaç atmış sonra da otel odasına çıkarıp bide altına girmiş oğlumun, yetmemiş sabahın 5’inde müjdeli haber diye kapıma gelmiş” Babam duyduklarıyla yasmine dönüp sertçe bir tokat attı.

Olayın şokuyla ne yapacağımı bilemeyip daha fazla hırpalanmasın diye yasmini azıcık geriye çektim belki zarar görür diye önüne geçtim

Her ne olursa olsun kardeştik ve hamileydi can taşıyodu

 

“Bu işi hallet Yusuf ağa ben adıma leke gelsin kabul etmem eğer sende Aslanoğlu soyadını düşünüyorsan dediklerimi yapıcaksın yoksa o görüntüleri bütün amed halkına yayarım sokağa çıkacak yüzün olmaz ” diyerek babama baktı babamda hızla haşmet ağaya dönerek

“Söyle hele ne istiyosun”dedi

 

“Ben senin kızını da istemiyorum o bebeği de , ama senin kızın yaşamayacak, yaptığı yanına kar kalmayacak çünkü sen kendi ellerinle bu pisliği temizleyeceksin heee yok ben yapmam diyorsan toplarım tüm ağaları kızına ölüm fermanı verilir cesedini bile alamazsın”

 

“ Yapma Haşmet ağa senin de kızın var sen kıyabilir misin evladına”

 

“Benim kızım bi ailenin yuvasını hiç düşünmeden yıkacak kadar namussuzlaşırsa gözümü kırpmadan vururum”

 

Babam daha fazla dayanamayarak kendini dikleştirdi ve sertçe haşmet ağaya bakarak

 

“Cana karşılık can vereyim sana haşmet” diyerek haşmet ağaya baktı babam haşmet ağa kafasını dinliyorum gibisinden sallayıp babama baktı

 

“Ben o bebekten kurtulacam kimse de bu olayı duymadan yasmini evlendirecem , sende yasminin canını bağışlaman aşireti toplamaman karşılığında avjini alırsın” diyerek yüksek sesle konuştu babam

Elimin ayağımın boşalmasıyla tutunacak bir yer aradım ve avlunun ortasında ki küçük taştan şelaleye tutundum

“Sen ne dersin Yusuf” diyerek şaşkınca babama baktı haşmet ağa

“İster hizmetli yap, ister köle ,istersen de oğluna gelin ,ne yaparsan yap ama yasmine dokunma” işte tam o an dünya başıma yıkılmıştı duyduklarımın gerçek olmaması için dua ettim Allah’a , bunun bir rüya olması için

 

O geçen 3 saniye de içimden geçen tek şey benim neden böyle bir babam vardı.

Her insan kaderini kendi yazarmış peki ya ben , ben bana yazılacak olan kaderi mi yaşıycaktım.

 

Daha fazla dayanamayarak elim tutunduğum taştan kaydı ve o an tüm bedenim sarsılırcasına dizlerimin üzerine düştüm daha fazla gücüm kalmamıştı sadece titriyodum yerde öylece.

Kendime gelmeye çalıştım bir iki dakika ve son gücümü kullanarak babamın ayaklarının dibine giderek dizlerimin üstünde durdum ve elini tuttum

 

“ baba yapma nolur beni böyle harcama” dedim ve bir umut gözlerinin içine baktım ufacık bir acıma duygusu yada insaf duygusu vardır diye ama yüzüme yediğim sert tokatla yere düşmüştüm

İşte o an anladım doğduğum evin büyüdüğüm evin aslında en başından beri benim mezarım olduğunu , işte tam şuan öldüğümü hissetmiştim.

Bana attığı tokatın yarısı kadar sert vurmamıştı yasmine kafamı kaldırıp yasmine baktığımda oda ağlıyordu , abim öylece durmuş bir bana bir yasmine bakıyordu , Zeynep abla yasminin yanına çökmüş yasmin için ağlayıp saçlarını okşuyordu ne yapacağımı ne hissedemeyeceğimi bilemediğim tek andı o an tüm vücudum beynim uyuşmuştu.

Saçımda hissettiğim ellerle sadece acıyla çığlık attım. Babam saçımdan tutarak ona bakmamı sağlamıştı

“Sen kardeşinin ölmesini mi istiyosun Allah’ın belası bu kadar mı bencilsin lan sen” diyerek ikinci tokadı atmıştı. Ellerimi yere koyarak zar zor duruyodum.

 

İşte tam o an Allah’a yalvardım tam Şuan alsın canımı diye.

 

 

“Benim oğlumun 2 hafta sonra istemesi olacaktı fakat işin buralara gelip ikimizide derde sokacağını bilmezdim , kan dökülmesin diye istemeyi iptal edecem ,avjini gelin olarak alacam amaaaaa velakin bir şartım var Yusuf ağa, bu pislik bugün temizlenecek, bu bebekten bugün kurtulacak biz avjini sizden alana kadar da avjine dokunmayacaksınız” diyerek eğildi ve elimden tutarak yerden kaldırdı olayın şokuyla ne kıpırdayabiliyodum nede tek kelime bir şey söyleyebiliyodum,kulağıma eğilerek

“İyi mi ediyorum kötü mi ediyorum bilmiyorum ama ben hislerimde yanılmam güzel kızım , şu duyup gördüklerimden sonra ben seni bu ailenin eline bırakmam , herşeyden önce vicdanım el vermez” Yüzümü haşmet ağaya dönerek baktım

O kadar ciddi konuşuyodu ki ne diyeceğimi şaşırdım o an sadece neden dedim içimden az önce tanıdığım karşımda duran adamın vicdanından, babalık duygusundan ben neden daha önce hissetmedim. Neden babamda böyle elimden tutmadı benim ben onun kızı değil miyim hiç mi sevmedi beni hiç mi değerim yoktu gerçi neden sorguluyorsam adam bana vurduğu kadar yasmine vurmadı neyin hesabını yapıyorum.

 

Haşmet ağa yüzüme bakarak onay bekliyordu ve ben o anın etkisinden mi yaşadığım onca şeyin birikmesinden mi bilmiyorum sadece kafamı aşağı yukarı sallayarak onayladım. Haşmet ağa babama dönerek

“ öğlen 12’de hastanede olucam sende orda ol Yusuf ağa , benim tuttuğum doktorda bebeği alıcaklar” dedi haşmet ağa ve öyle bir bakıyordu ki babama ben bile bakışlarından o an titredim

 

Sonra arkasını dönüp tam gidecekken

“Bu kız biz gelene kadar ağa kızı gibi bakılacak dokunmayacaksınız yoksa ben kararımdan vazgeçerim” diyerek arkasını döndü ve gitti

 

 

 

O an sadece dönüp babama baktım ve söylediğim tek bir şey vardı

“Beni bu hale düşürdün ya baba ömrüm boyunca sana hakkımı helal etmiycem , seninle bu dünyada hesaplaşmıycam ama öteki dünyada iki elim yakanda olacak bunu sakın unutma” dedim , son kez babamın gözlerinin içine bakıp merdivenlere doğru ilerledim yasminin yanında durarak kafamı eğip yerde ağlayan yasmine baktım ve

“Benim sana beddua etmeme yada bir şey dememe gerek yok sen kendi başını kendin yaktın , öteki dünyada benim sana hesap sormama da gerek yok sana hesap sorması gereken kişi ben olmıycam karnında ki o bebeğin günahı zaten senin iki yakanı bir araya getirmiycek ne bu dünya da ne de öteki dünya da” diyerek hızla odama çıktım ve

 

yatağıma uzanarak ağladım.

Az önce yaşanan şeylere , annesiz büyümeye , baba sevgisi görmemeye , beni sevmeyen korumayan abime , yalnızlığıma , bir başkasının bana acıdığı için beni zorunlu kabul edişine ve daha bir çok yaşadığım ve yaşayacağım şey için sadece ağladım.

 

 

 

 

Kaç saat öyle orada uzanıp ağladım bilmiyorum tek bildiğim sadece nefes almakta zorluk çekip hıçkırmaya başlamamdı. Odamın kapısı çalınarak içeri biri girmişti kim geldi bilmiyodum kapıya bakamayacak kadar ölü gibiydim

Yanıma oturup elini saçıma koymasıyla gelenin Hatice abla olduğunu anladım

“Ah benim bahtsız , kalbi güzel yavrum ağlamaktan ne hale gelmişsin” diyerek saçımı sevdi öylece karşımda ki duvara bakıyodum ne hareket ediyodum ne de tek kelime bir şey söylüyodum

 

“Avjinim kalk kızım seni yıkıyım iki lokma bir şey yedireyim” diyerek saçımı okşamaya devam etti tepki vermeyerek öylece baktım duvara ne halim vardı ne mecalim. Hatice abla bir umut yüzüme baktı belki kalkarım diye ama sonra vazgeçip çıktı odadan artık ağlamam durmuştu adece duvara bakıyodum.hatice abla çıkalı yarım saat olmuştu

İçeriye Hatice ablanın kızı aslı gelmişti yanıma gelerek dizlerinin üzerine oturdu ve bana bakarak

“ avjin güzelim biliyorum iyi değilsin şuan ama toparlanıp kendine gelmen lazım

yasmini hastaneye götürdüler bebeği almışlar şimdi de haşmet ağa , karısı ve oğlu geldi. İçerdeler. Baban gönderdi beni de kalkıp hazırlanacakmışsın şimdi yüzük takıcaklarmış akşamda meryemin düğüne beraber gidip tüm herkese nişanlı olduğunuzu söylüycekmişsiniz”

Duyduğum şeyle Aslı’ya dönüp öylece baktım

Son kez derin bir nefes alıp

 

“Tamam sen çık” dedim ve yatakta oturur pozisyona geldim

Ve o an tek bir şey düşündüm her türlü bu iğrenç adam yüzünden ,baba demeye utandığım adam yüzünden istemediğim biriyle evlendirilecektim hem belki gelen adamı severdim yada o beni severdi , en azından bu evden kurtulmuş olucaktım o yüzden yapmam gereken tek şey işleri zorlaştırmadan yasminin yaşadığı şeyler aksine yada babamın beni harcamasının aksine istediğim gibi bir düğün yapıp mutlu olmaya çabalamak yada mutluymuşum gibi gözükmekti

Ayağa kalkarak çok kısa bir duş alıp saçlarımı hafif kurutup ördüm. Aynanın karşısına geçip yüzüme baktım her hangi bir kan yada morarıklık yoktu çok şükür ki o yüzden hızlıca meryem’le dışarı çıktığımız gün yaptığım makyajın aynısı yaptıktan sonra üzerime gri vücuduma yapışan uzun kollu bir elbise giyindim ve arkasında ki düğmeleri kapattım ,

5 cm boyunda siyah topuklu da giyindim ve örgülü saçlarıma fön tutarak dalgalı olmasını sağladıktan sonra saçımı açtım. Vanilyalı parfümümü de sıktım ve hazırdım telefonumu ve çantamı aldım ve o an çantamın içinde annemin hatıra bıraktığı bilekliği göremedim dün gece geldiğimde de yoktu ben Meryem’lerde mi unutmuştum yada düşürmüşmüydüm. İnşallah unutmuşumdur yoksa bulabilmem imkansız bu düşünceleri ve bilekliği çok kısa süre kenara koyarak

 

Son kez aynadan kendime baktım

Ve yavaşça odamdan çıktım ve seslerin geldiği yere salona ilerlerledim

İçeri girdiğimde haşmet ağa ve karısı vardı kimseye bakmadan haşmet ağaya doğru ilerledim beni görünce ayağa kalktı ve elini uzattı

Yanına gidince eğilerek elini öptüm ve başıma koydum

“Hoş geldiniz ağam” diyerek yüzüne baktım

Kulağıma eğilerek

“2 . Bir baban olarak gör baba de kızım bu saatten senin benim evlatlarımdan ayrı yerin yok” dedi geri çekilerek gülümsedi

Gözlerine bakarak gülümsedim ve

“ benim bi babam var mı sizce” diyerek başımı önüme eğdim. Haşmet ağa elini çeneme koyarak

“Artık var güzel kızım, bundan sonra sen bana rabbimin emanetisin” diyerek güzelce konuştu , minik bir tebbessüm edip hemen yanında oturan eşine dönerek “hoşgeldiniz” dedim ve eğilerek elini öptüm. Oda en az haşmet ağa kadar güzel bir ilgiyle elimi tutup “hoşbulduk güzel kızım” diyerek gülümsedi

Oda da babam,zeynep abla ve abim vardı bahsettiği oğulları yoktu.

Daha fazla ayakta durmamak için istemeye istemeye abimin yanına oturdum

“ Haşmet ağa babama dönerek oğlum gelir şimdi yüzükleri takarız sonra da düğünü ayarlayarak adımıza ,kızıma ve oğluma yakışır bir düğün yaparız”dedi babama dönerek

 

“ ayarlarız elbet hiç merak etme”dedi babam sanki o konuştukça benim kalbime iğneler batıyodu

İçeriye giren kişiyle olduğum yere mıhlandım resmen bu oydu , az kalsın bana çarpacak olan adam , beni öpen adam

Ben şok içinde ona bakarken sanki o beni gördüğüne hiç şaşırmamıştı , keskin sert yüzüyle içeri girip hiç babamın elini öpmeden direk haşmet ağanın yanına oturdu

Bi dakka ya sabah haşmet ağa 2 hafta sonra istemesi olacaktı diye bahsettiği oğlu bu muydu

Pislik herif madem nişanlanıcaktın ne diye öptün beni , Hey Allahım her şey daha ne kadar kötü olabilir , ben hangi günahın cezasını ödüyorum. Hayır hangi günahsa ben o günah için umreye gidip tövbe etmeye razıyım hemen şimdi giderim.

 

 

Haşmet ağa babama dönerek

“ avjin şuan senden istememle değil sabah sana söylediklerimden sonra benim kızım oldu o yüzden kalkıp bunca rezaletin üstüne bu kızı senden istemeye benim miğdem kaldırmaz. Kısaca diyeciğim şu ki kendi kızımı senden oğlum için istemeyeceğim Yusuf ağa”

 

diyerek ayağa kalktı ve elini o adama uzattı

Adam babasına baktıktan sonra ceketinin iç cebinden siyah kadife bir kutu çıkardı ve haşmet ağaya uzattı

Haşmet ağa bana baktı ve eliyle gel işareti yaparak yanına çağırdı yanına giderek durdum önce kutuda ki yüzüğün birini o adama taktı diğerini de benim parmağıma taktı

Ve abime dönerek

“Makas” dedi

Abim sehpanın üzerinden makası aldı ve uzattı

Haşmet ağa makası eline alarak oğluna döndü ve

“Bu saatten sonra avjin yüce rabbimin izniyle önce bana emanet sonra sana , bunca yaşanan olayı bir tarafa bırakarak söylüyorum siz birbirinize emanetsiniz artık ,bu saatten sonra bu yüzükler parmağa girmesiyle önce birbirinizin ailesisiniz sonra benim ailemsiniz” dedi ve önce dönüp bana baktı sonra oğluna “rabbim mutlu mesut etsin” diyerek kurdelayı kesti.

 

Haşmet ağa babama dönerek

“Kına cumartesi ,düğünde pazar günü” en kısa sürede eksikler halledilip bu düğün olucak imam da kapıda bizi bekliyo nikahsız bir arada olmaları hem farz değil hemde hoş karşılanmaz” diyerek salondan çıktı Haşmet Ağa, o çıkınca herkes peşinden çıktı salonda sadece ben ve o kalmıştık bende odama yazma almak için ilerliycekken kolumdan tuttu

“O tokadın da , söylediğin şeyler için de , bu evliliğin olmasının da bedelini ödiyceksin sana yaşadığın her günü pişman edicem” diyerek öfkeyle bakarak sinirle konuştu.

Kolumu elinden ne kadar çekmeye de çalışsam izin vermedi.

“Bunların sorumlusu ben değilim git kim suçluysa cezasını ona çek bu hikayede harcanan kişi de istemeyen kişi de benim kaldı ki o tokadı hak ettin hem sen utanmıyor musun 2 hafta sonra başka birini istiycekken beni öpmeye , sende ne pis bir miğde var”

 

“Bak benim sabrımı zorlama küçük beni sınama elimde kalıcaksın” diyerek kolumu daha da fazla sıktı

“Canımı yakıyorsun bırak” dedim ağlamaklı bir ses çıktı istemsiz canımın acımasından dolayı

 

“ Bir daha benimle böyle konuşursan bu kadar sakin kalmam şimdi uslu bir kız ol ve şu iş bitsin” diyerek elini çekti elleri cebine koyarak bana baktı hızla yanından geçip giderek odama geçtim aynadan koluma baktığımda kızarmıştı masanın üstündeki kremden alıp koluma sürdüm ve çekmeceden siyah yazma alarak odadan çıktım salona geri döndüm imam ve tanımadığım 2 tane şahit vardı bende o adamın yanına yere oturarak yazmayı kafama taktım

İmam bir kaç cümle bir şey söyleyerek imamı nikahını kıymak için konuştu sonra bana dönüp

“ sen Yusuf kızı avjin , haşmet oğlu karan’ı

 

kocalığa kabul ettin mi?

“Ettim”

“Ettin mi ?”

 

“Ettim”

“Ettin mi ?”

 

“Ettim”

“Ettin mi ?”

İsmi karanmış kendi gibi sert ismi de ne bekliyordum ki Mahmut mu olucaktı ismi , hem şaka gibi ya resmen kocamın adını nikahta öğreniyordum millet en sevdiği , sevmediği şeylere kadar bilirken ben az önce kocamın adını öğrendim.

Ona da dönüp 3 kere sorduktan sonra nikahımızı kıydı

Sonra bana dönerek

“ mehir olarak ne istersin kızım”

 

“ ben bir şey istemiyorum” diyerek sustum

Karan imama dönerek

 

“1 ev ,100 dönüm arazi , kilosunca altın ve şirkette %10’luk hisse sahipliği” diyerek imama yazdırdı kolumla koluna vurarak sessizce yaklaştım

“Napıyosun ya sen , istemiyorum ben bu kadar şeyi” dedim

 

“ kapat o çeneni siktirme belanı insan içinde” diyerek sertçe konuştu

 

İmam bana dönerek

“Kabul ettin mi kızım”

 

“Ettim” dedim ve önüme dönerek sustum artık söyleyecek bir şeyim yoktu hem artık Allah katında da evliydim

 

Herkesin gitmesiyle içeri haşmet ağa , eşi ve babamlar girdi

Haşmet ağa yanıma gelerek elini koluma koydu ve

“Mehir olarak ne istedin kızım” sorduğu soruyla karana baktım o konuşsun diye oda yapmak istediğimi anlayıp kendi konuştu

 

“Hiç bir şey istemedi baba”dedi sert sesiyle

Gerçekten çok sert ağır bir sesi vardı insan sesini duyarken ürperiyodu

 

“Ne demek istemedi , mehirsiz olmaz ki nikah”diyerek karana döndü

 

“Biliyorum ben söyledim o yüzden 1 ev ,100 dönüp arazi ,şirkette %10’luk hisse”

 

“ heeehh iyi bari” diyerek sevindi haşmet ağa

Ne önemi vardı ki mehirin o kadar fazla varlığın verilmesinin.

Annesi yanıma gelerek siyah bir kutunun içinden 10 tane kalın bilezik çıkardı ve eğilip kolumu tutarak 5 bu koluma 5 de diğer koluma taktı

“Aceleye geldi kolye falan seçemedim kendi isteğine göre seçersin diye ama hepsi alınacak merak etme kızım”

Diyerek elimi tuttu eğilerek elini öpüp başımın üstüne koydum ve “teşekkür ederim” dedim

O kadar ilgiyle güzel davranıyorlardı ki acaba sevgileri ilgileri beni benimsemeleri gerçek mi diye sorgulamadan duramıyodum

Belki bu adamla mutsuz olucaktım ama bi ailem olucaktı belki karanla birbirimizi sevmezdik ama ailesi sevmişti.

Haşmet ağa karana dönerek “Avjin kızımı al çıkar dışarı akşam için eksiği varsa al sonrada hazırlanın, geldiğinde yanımıza gelip masaya oturun”

Diyerek kimsenin bir şey demesine izin vermeden eşi ile birlikte çıktılar

Karan babama dönerek “izninizle , karımı alıyorum”diyerek elimden tutup kapıya götürdü

Elimi elinden çekmeye çalıştım ama bırakmıyodu

“Çantamı almam gerek az bekle”

 

“Akşam için elbisen var mı” diyerek gözlerimin içine öyle sert bakıyordu ki adamın normal bakışı bile sertti

 

“Var alıp geliyim mi”

 

“Dün ki gibi her yerin ortadaysa hiç giyinme o bez parçasını, elbiseyle birlikte seni de parçalarım” diyerek sinirle konuştu

 

“Kınaydı o kına kadınlara özel kına kimse görmedi beni” diyerek sitemle konuşarak yüzüne baktım

Elimi çekerek beni iyice kendine yaklaştırdı ve

“Ben gördüm ama yatakta çıplak görsem yeriydi” diyerek dibime kadar girdi

Elimle koluna vurarak

“Pislik misin sen , bi duyan olucak” diyerek elimi çektim ve arkamı dönerek odaya girdim

Hızla dolaptan elbiseyi ve dün giyindiğim ayakkabıları alıp yatağın üstüne koydum

Kapıya ilerleyip kafamı uzattım ve

“Saç makyaj yapabileceğim bir yerde mi hazırlanıcam” diyerek kapıda beni bekleyen karana baktım

 

“Evet al herşeyini” diyince cevap bile vermeden kapıyı kapattım ve makyaj malzemelerimi ,saç maşamı, tarağımı ve parfümü mü alarak büyük bir çantaya koydum , kolumdakiler de ağır yapınca onları da çıkarıp çantaya koyduktan sonra odadan çıktım ve karanla Yanyana beraber aşağıya indiğimizde gözüm pencereden bize bakan yasmindeydi

Şuan yaşadığım herşeyin sorumlusuydu ve utanmadan cama geçmiş bana sinirle bakıyodu

 

Hiç umursamayıp karanın peşinden gittim ve açtığı bagajın içerisine eşyaları koyarak arabaya binip yanına oturdum. Bana dönerek

“Kemer” dedi ve arabayı çalıştırarak sürmeye başladı kemerimi takarak kafamı cama döndüm ve yolu izledim.

Bir kaç dakikanın sonunda sıkılınca da daha fazla dayanamayarak telefonumdan arabaya bağlandım ve Rojda ezim ezim açarak arabanın ses yerinden çok az sesini açtım ve camdan dışarıyı izlemeye devam ettim

 

Karan aracı durduğunda geldiğimiz yere dönüp bi baktım kapıda kocaman yazan Haznedaroğlu otel yazısını görünce şok oldum

Buraya neden gelmiştik daha düğüne 5 saat vardı ne yapıcaktık burda

Derdi neydi bu adamın

Kapımın açılmasıyla dönüp karana baktım

“İnsene, aşağıya ne bekliyosun” diyerek sertçe bağırdı, hızla kemeri açtım ve bagaja doğru ilerledim.

 

“Avjin yanıma gel”

 

“Ama eşy-“ dememe kalmadan yanıma gelip kolumdan tuttu

 

“Sana bir şeyi bir kere söylediğimde yapman gerektiğini çok güzel ödeticem, lafımı ikiletmemen gerektiğini söke söke öğreneceksin” diyerek elimden sertçe tuttu ve otele doğru ilerledi

Asansöre bindiğimizde tuşlara basmasını beklerken hemen yanında ki kısma kart okutup tuşa bastı

Tuşun üstünde diğer numaraların da bi üstü olan 42 yazıyordu

Sanırım son kattı ve kartla özel giriliyordu

Şaka gibi adamda ki özel egoya bak kendine ait kat tutmuş

 

Elimi hala bırakmamıştı asansörün kapıları açıldığında 3,4 adım ileride bir tane kapı vardı sadece kendiyle birlikte beni de götürerek kapıyı açtı içeri geçtik içerisi çok fazla büyüktü bi evden farkı yoktu salon karşılıyordu direk ve mutfakla birleşik olduğundan ekstradan büyük yapılmıştı

 

“Neden geldik buraya” diyerek daha fazla dayanamayıp soru yönelttim

 

“Sus” dedi ve sanki ben yokmuşum gibi cebinden bir sigara çıkarıp yaktı ve koltuğa geçerek oturdu arkasına yaslanarak beni izlemeye başladı

Daha fazla ayakta durup beni izlemesini istemediğim için bende koltuğun diğer kısmına geçicekken

 

“Oturabilirsin dediğimi sanmıyorum” diyerek her zaman ki gibi olan sert sesiyle konuştu. Kollarımı bir birine sararak

 

“Derdin ne” diyerek sinirle baktım yüzüne artık sabrım kalmamıştı

 

“ cezanı çekeceksin o tokadında , hakaretlerininde , o ettiğin bedduanında hesabını vericeksin , kendini bana karşı düzelticeksin”

 

“Ben ne yaptım ya ceza alıcak ayrıca çocuk muyum ben ne cezası tek ayak üstünde falan mı durucam kendimi de geçtim , çocuk musun sen çocuk oyuncağı mı bu evlilik”

 

“Bunu 17 yaşında ki sen mi söylüyorsun avjin”

 

“17 yaşında ki kızı nikahına alan sensin ama”diyerek sinirle bağırdım

 

“O sesini kıs benim sabrımı sınama küçük”

 

“Bana küçük demeyi kes”

 

“Sen gerçekten artık iyi bir cezayı hak ettin” diyerek bir sigara daha yaktı ve dumanı üfleyerek

“ çıkar o üstünde ki her yerine yapışan elbiseyi”diyerek sertçe baktı gözlerime

 

“Saçma sapan konuşma karan”

 

“Avjin ikiletme beni”

 

“ bak tamam özür dilerim şimdi kapat şu konuyu”

 

“Avjin bir daha söylemiycem ya kendin çıkar ya gelip ben çıkartıyım” dedi artık sinirlenmişti sanırım ama siniri umrumda değildi

 

Bi anlık gaza gelerek

“Gel kendin çıkar , çıkarmıyorum” dedim ve söylediğim şeyi idrak etmem bir kaç saniyemi aldı

Ne demiştim ben gel kendin çıkar mı allahta benim belamı versin gerçekten resmen gel başıma bela ol dedim öküz gibi adama

 

Karan ayağa kalkarak üstüme üstüme yürümeye başladı o geldikçe ben geri geri adım attım

“ Karan tamam özür dilerim söz veriyorum bir daha yapmıycam nolur dur artık yeter” dedim ama sırtımın duvara yaslanmasıyla karanla vücutlarımızın birleşmesi bir olmuştu.

Boynuma eğilerek kafasını soktu ve 20 saniye kadar öylece durdu. Sonrada kafasını eğip yüzüme yaklaştırarak

 

“Avjin çıkar üstündekini”

 

“Karan tamam sen kazandın nolur utanıyorum”

 

“ bu ikiletmemenin de bir cezası olucak önce dediğimi yap” diyerek geri çekildi ve koltuğa ilerledi kaldığım otel dairesinde sadece karanın ayakkabılarının sesi çıkıyodu

Daha fazla kışkırtmak istemediğim için ellerimi arkaya uzatarak elbisenin düğmelerini teker teker açtım ayağımda ki topukluları çıkarttıktan sonra elbiseyi üstümden çıkartarak hızla göğüslerimden aşağısını kapatması için elbiseye sarıldım. Ve her ne kadar utansam da kafamı kaldırıp karana baktım.

Gözlerime öyle sert öyle keskin bakıyodu ki o an ne yapacağımı ne edeceğimi bilmeden öylece yüzüne baktım

Eliyle koltukta hemen yanını gösterince

“Karan tamam yeter nolur”

 

“Avjin cezanı ikiye katlattırma bana” diyince daha fazla ayakta durmayıp yanına ilerledim ve oturdum ama oturmamla karan belimden tutarak bir çocuk taşıyormuşçasına onun yüzüne bakmamı sağlayacak şekilde kucağına oturttu ve iki bacağım karanın beline doğru açılmıştı anlık korkuyla çığlık attığım için gözlerimi kapatmıştım. Kollarım hala elbiseye sarılıyodu karan elbiseyi kollarımın arasından alarak çenemden tutarak kafamı kaldırdı

“Gözlerini aç”dedi

Gözlerimi açarak direk ilk ilgi odağım olan gözlerine baktım

“Şimdi düğmeleri aç “ dedi

Gözlerimi gömleğine götürerek öylece durdum ve tekrar gözlerine baktım

Tam karşı çıkacakken bu adamın elinden daha fazla gazaba uğramamak için ellerim titreye titreye gömleğin düğmelerini açtım karan gömleği üstünden çıkararak koluyla ileriye doğru fırlattı ve belimden tutarak vücutlarımızı birleştirdi

Ve kulağıma eğilerek

 

“Bir daha bana karşı gelmiyceksin avjin”

Diyerek kısık sesle kulağıma söyledi

Kafamı aşağı yukarı sallayarak öylece kıpırdamadan durdum

 

“Bir daha beni ikiletmiyceksin”

 

Tekrar kafamı onaylar şekilde sallayarak öylece durdum

Eliyle boğazımdan tuttu ,çok fazla canımı yakmıyordu ama boğazımı bir el kavramıştı

Yüzümü yüzüne kalaştırarak

 

“Ve artık cezaların bir yana , kocanı bu küçük bedeninle tatmin edip , ne isterse yapıcaksın” dedi ve daha söylediği şeylerden dolayı yutkunmama izin vermeden dudaklarımızı birleştirmişti

Boğzımda ki elini enseme koyarken diğer elini belime koyarak iyice ona yaslanmamı sağlamıştı. Karan dudaklarımı talan ederken ben yapacağımı bilmeden öylece gözlerimi kapatmış duruyodum

Karan geri çekilerek ellerimi omuzlarına koydu

“Karşılık ver avjin” diyerek tekrar aynı şekilde ensemden ve belimden tutarak dudaklarımızı birleştirdi. Gözlerimi kapatıp ne yapacağımı bilmeden yavaşça dudaklarımı açarak karşılık vermeye çalıştım

 

 

Yaptığım şeyden dolayı bi anda oturur pozisyondan yer değiştirip sırtım koltukla birleşti

Karan dudaklarımızı ayırarak

 

“ SİKTİR sen gerçekten küçücüksün” diyerek öylece gözlerime baktı öyle keskin öyle , şehvetli bakıyodu ki , elim ayağım bir birine girmişti

Eğilerek boynuma kafasını soktu ,ne öpüyordu ne de kıpırdıyodu sadece nefes alıp veriyordu ve o an ki pozisyonumuz öylesine yanlıştı ki karan tam olarak üstümdeydi boynumdaydı.

 

İstemsiz , karanın nefes alışverişlerinden dolayı daha fazla dayanamayarak inleyerek

“Karannn” dedim

 

Karan kafasını kaldırarak yüzüme baktı ve

“Şimdi kımıldamadan öylece dur ,korkma” diyerek elini iç çamaşırımı yana kaydıracak şekilde iterek vajinama parmağını değdirdi

Değdirmesiyle kendimi geriye çekip tırnaklarımı karanın kollarına batırmam bir oldu

Karan gözlerime bakarak

“Kendini bana sen iticeksin ben bir daha elimi getirmiycem” diyerek sertçe komut verdi artık tir tir titriyodum sadece

 

Yavaşça kendimi aşağıya doğru iterek karanın tekrar parmağıyla dokunmasına sebep oldum

Karan dudaklarıma eğilerek sertçe dudağımı öptü ve kulağıma yaklaşarak

“Küçük kızım benim için sırılsıklam olmuş” diyerek elini çekti ve iç çamaşırmı düzeltti üstümden kalkarak ayağa kalktı ve elimden tutarak az ilerdeki odaya girdi yatak odasıydı

İçeriye giderek ikimizide yatağa soktu ve çarşafı üstüme örttü elini belime koyarak kendine çekti ve kafasını boynuma koyarak öylece durdu

Uykum olmadığı için ve hareketsiz durmaya daha fazla dayanamadığım için kıpraşmaya başladım belki bırakır diye

 

“Avjin biraz daha kımıldarsan sikicem belanı” diyerek kafasını aynı şekilde tutmaya devam ediyodu

 

“Karan daha bir kaç saat önce evlendik bizi soktuğun duruma bak hem daha resmi nikah yok dur artık ”

 

“Avjin uyu”dedikten sonra yine aynı şekilde 3,4 dakika öylece kıpırdamadan durmaya devam ettim ama artık sıkıntıdan patlayınca duramadım

 

“Karan bir şey sorucam” dememle kafasını boynumdan kaldırıp yastığa koyarak bana döndü

Adamın her hali sinirli öfkeli duruyodu yaaa

 

“Sor”

 

“Sevmediğin , istemediğin birine nasıl dokunabiliyosun”

 

“Gösteriyim mi”

 

“Tamam sormadım say”diyerek gözlerimi ondan çektim ve tekrar aklıma gelen şeyle karana dönüp

 

“Peki bir soru daha, bu saatten sonra nolucak, benden beklentin ne , yani benden ne istiyorsun” diyerek yan dönüp gözlerine baktım çarşafıda iyice üzerime çekerek karana baktım

Şaka gibiydi daha nasıl biri olduğunu bilmediğim bir adamla hem evliydim hem yatağındaydım. Karan elini çeneme koyarak tuttu ve

 

“Söylediğim şeyleri yaparsan , ikiletmezsen ,benim kadınım gibi davranırsan karşılığı güzel alırsın ama aksi taktirde her defasında canı yanan sen olursun” diyerek güzelce açıkladı

Sorumun üstünde 10 saniye geçmeden tekrar soru sordum

 

“Beni ilk gördüğünde ne düşündün, çarşıda kaza yapıcakken”

 

“Küçük bir baş belası olduğunu”

İstemsiz tebessüm ederek karana baktım

 

“Şu halimize bak daha dün Tokat atıyodum sana” diyerek gülmeye başladım ve sırtıma doğru uzandım, karana dönüp baktığımda sinirle bana bakıyodu

 

“Tamam tamam gülmüyorum” diyerek yüzümdeki gülümsemeyi sildim karan elini belime koyarak kendine çekti ve

 

“Bir daha vücudunu geriye çekme” diyerek kafasını boynuma soktu

 

“Akşam yanımdan ayrılmıyorsun avjin ,o düğünde beni kızdıracak bir şey sakın yapma”

 

“Tamam” diyerek zaten sakin kalacağımı bildiğimden üstelemedim

 

Karan yüzüme eğilerek “sinirlerim bir insana göre fazla üst seviyede o yüzden ben sinirliyken bana yaklaşma istemsiz canını yakarım” diyerek yüzüme baktı

 

“Karan 2 hafta sonra isteme olucaktı dedi haşmet ağa “diyerek asıl en merak ettiğim soruyu sordum

 

“Zerda Haznedaroğlunun kendince bulduğu kızlardan biri yaşım geldiği için kabul etmiştim yoksa tanımıyodum o yüzden merak etme” diyerek kafasını boynuma koydu ve uyudu

Bende olayların etkisinden sabah erken kalkmadan dolayı daha fazla dayanamadığım için geri uyudum

 

 

 

Umarım beğenmişsinizdir elimden geldiğince özenerek yazmaya çalıştım

 

Karanla avjin daha 3. Günden yakınlaşmışlardı ancak ne karan avjine karşı koyabiliyodu ne de avjin karana

 

Bölüm boyunca sinirinizi bozacak çok şey olduğunu biliyorum ama hikaye böylece kalmıycak hem avjini hem karanı çok şey bekliyor

 

 

Şimdiden yorumlarınızı çok merak ediyorum?

 

Sizce karana katlanabilecek mi avjin? Yada başa çıkabilecek mi karanla?

 

Yada şöyle soruyım sizce meryemin düğünü nasıl geçicek?

 

 

Oylarınızı bekliyorum🤍✨

Loading...
0%