Yeni Üyelik
16.
Bölüm

Bölüm 16: “Hayal”

@aleynay0

 

İnsan bazen kendine söylediği yalana bile kanar.

 

Barın'dan;

 

"Gitti mi?" Dedi Mert evden içeri girip kapıyı kapatarak.

 

"Evet..." demiştim ve içkimi tek yudumda içmiştim."Gitti, olması gereken oldu yani."

 

"Olması gereken olduysa neden böylesin Barın?" Yanımdaki sandalyeyi çekip otururken bakışları bendeydi.

 

"Bilmiyorum Mert..." diyerek kafamı sağa sola salladığımda "Bilmiyorum!" Demiştim tekrardan.

 

"Ama ben biliyorum Barın! Nedenini hemde çok iyi biliyorum."

 

"Neymiş nedeni?" İçki şişemi elime alıp Mert'e baktığımda "aşk!" Demişti.Elimde duran içki şişesini alıp, masaya geri koyduğunda "nedeni işte bu!"

 

Sesli bir gülüş dudaklarımda yayılırken "Yanlış biliyormuşsun" dedim."Çünkü, öyle bir şey yok!"

 

Mert bana bakıp kafasını iki yana salladığında "Barın, kendini daha ne kadar kandırabilirsin ki?" Demişti.

 

"Kandırmıyorum Mert!" Sesim sert bir tonda çıkarken "Kandırmıyorum!" Demiştim vurgulayarak.

 

"Görüyorum!" diyerek beni baştan aşağı süzdüğünde "halinden belli oluyor!" Demişti alaycı bir tavırla.

 

Derin bir nefes alıp tekrardan bana baktığında "Bir şey soracağım sana Barın" demişti ve ellerini masanın üstüne yerleştirmişti.

 

"Sor bakalım" diyerek Mert'e baktığımda "Neden Almila'nın gitmesini istedin?" Demişti birden.

 

Cümlesi ile olduğum yerde diklenirken "Bunu gerçekten merak ediyorum" demişti gözlerini bana dikerek."Madem aşık olduğun için değil.

Neden?"

 

"Almila'yı zarar görsün diye getirmedim ben buraya Mert.Sende bunu çok iyi biliyorsun."

 

"Senin yaptıklarından zarar görmeyecek mi Barın?" Ses tonu bir tık artarken kafasını iki yana hayır dercesine sallamıştı."Gelecek!"demişti."Hemde öyle bir gelecek ki kurşun yarasına benzemeyecek.Kızı yıkıp geçecek, paramparça edecek!"

 

"Ne istiyorsun Mert?" Demiştim bende onun gibi bir tık ses tonumu yükselterek.Ayağa kalkıp ellerimi masaya sabitlerken "Almila konusunda benden tam olarak ne istiyorsun?" Demiştim.

 

"Vazgeçmeni Barın.Bu saçma oyundan vazgeçmeni!"O da benim gibi ayağa kalkarken kollarımdan tutmuştu ve ona bakmamı sağlamıştı.

 

"O çok iyi bir insan Barın.O bunları hak etmiyor.Bunu sende çok iyi biliyorsun ve bu yüzden böyle davranıyorsun!" Ellerini kolumdan çektiğinde "Vicdan azabı çekiyorsun Barın!" demişti."Bunu görebiliyorum."

 

"Çekmiyorum!" Kelimemi bağırarak kurarken "Çekmiyorum Mert!" Demiştim."Vicdan azabı falan çekmiyorum."

 

"Sen kendine gerçeği inkar etmeye devam et Barın! Böyle yapmaya devam et sen.

Sevmiyormuş!" Son kelimesini vurgularken inanmadığını belli eden bir ses tonu ile "Sen öyle san!" Demişti.

 

"Öyle zaten!"

 

"O zaman banyoda neden öptün kızı Barın?Neden öptün? Ben sana söyleyeyim mi?Duygularından emin olmak için öptün Almila'yı.Duyguların için! Sevip sevmediğini anlamak için! Çünkü, hırsına kendini o kadar çok inandırmışsın ki, gerçeğin farkına bile varamıyorsun!" Nefessiz kurduğu cümle ile sinirle bana baktığında "işte tam olarak bunun için!" Demişti.

 

"Öyle bir şey yok Mert.Hırsım için olmadığını da çok iyi biliyorsun.Bu hırs meselesi değil.Ha! Ayrıca o an sarhoştum ve bu yüzden öptüm. Başka bir nedeni yok yani!"

 

"Ne hissettin? Almila'yı öptüğünde ne hissettin?" Sorgular bakışları beni bulduğunda "hadi söyle Barın!" Demişti.

 

Ne hissettim?

 

Bunu bende kendime çok soruyorum Mert.

Ama cevabı bende bile olmayan hissi sana anlatamam ki.

 

"Bilmiyorum Mert.Bir şey hissetmedim! Ayrıca bu ne saçma bir soru böyle?"

 

Dudakları kıvrılırken "Yüz ifaden öyle demiyor ama" demişti gülümseyerek."Bir gün bunu kendine itiraf edeceksin Barın; ama umarım itiraf ettiğinde her şey için çok geç kalmış olmazsın." Yanıma gelerek elini omzuma koyduğunda "İyi geceler kardeşim" demişti ve yanımdan geçerek dış kapıya doğru ilerlemişti.

 

Mert evden çıktıktan sonra masanın üzerindeki şişeyi duvara fırlattığımda "Aşık değilim!" Demiştim kendi kendime konuşarak."Aşık değilim! Hiçbir şey içinde geç olmayacak! Bunu hepinize ispatlayacağım!"

 

✨✨✨

 

Almila'dan;

 

Kapıya şiddetli bir şekilde vurmamla Beril elimi tutmuştu ve ona bakmamı sağlamıştı.Bakışlarım Beril'i hedef alırken "Almila, sakin mi olsan acaba?" Demişti panikle."Merak etme açacaklar birazdan kapıyı."

 

Beril'i dinlemeden bir kez daha kapıya vurduğumda "Ya açsanıza artık şu kapıyı!" Demiştim bağırarak."Hey, kimse yok mu bu evde ya?"

 

Tam bir kez daha kapıya vuracakken kapı tanıdık bir yüz tarafından açılmıştı.Bakışlarım Ayfer Teyze'yi bulurken "Annem nerede?" Demiştim.

 

"Yukarıda kızım" demişti panik içinde."Odasında."

 

Ayfer Teyze'ye cevap bile vermeden merdivenlere ulaştığımda yukarı doğru çıkarak annemin odasına girmiştim.

 

Bakışlarım odada gezinirken doktorun anneme iğne yapmaya çalışıyor olduğunu görmüştüm.

 

"Anne?" Diyerek yanına ulaştığımda kolundan tutmuştum ve kendime çekerek sıkıca sarılmıştım.

 

"Kızım..." diyerek ağlamaya başladığında "Sakin ol!" Diyerek saçını okşamıştım.

 

Annem ağlamaya devam ederken "Sakin ol anne!" Demiştim tekrardan."Bak geldim, buradayım."

 

Gözümden yaşlar yanağıma peş peşe akarken fısıldayarak konuşmaya başlamıştım."Bak ben buradayım anne, yanındayım.Lütfen... Lütfen sakin ol." Saçını okşamaya devam ederken doktora bakmıştım ve gözlerimi kapatıp açarak iğneyi yapması için işaret vermiştim.Doktor kafasını sallayıp yavaşça iğne ile anneme yaklaştığında iğneyi yaparak geri çekilmişti.

 

Annem omzumda yavaş yavaş uykuya dalarken doktor, "Biraz dinlenmesi gerekiyor" demişti çantasını eline alarak."Yarına hiçbir şeyi kalmaz.Geçmiş olsun."

 

"Teşekkür ederim."

 

Doktor kafasını sallayıp yanımızdan ayrıldığında bende annemi yatağa yatırarak üstünü örtmüştüm ve beni izleyen Ceyda'ya bakmıştım.

 

"Ne var?" Diyerek soğuk bir sesle Ceyda'ya baktığımda "Anneni bırakırken arkana bile bakmamıştın Almila; ama aradığım gibi geldin.Garibime gitti sadece" demişti.

 

"Annem benim kıymetlim Ceyda" demiştim kaşlarımı kaldırarak."Ne kadar anneme kızsam da kırılsam da ona bir şey olmasını asla istemem!"

 

"Bu kadar emin olma Almila." Kendinden emin konuşuyordu.

 

"Ne demek istiyorsun?" Demiştim anlamayarak.

 

"Hiç..." diyerek omuzlarını indirip kaldırdığında

"Hiçbir şey demek istemiyorum!" Demişti ve arkasını dönerek odadan çıkmıştı.

 

"Bu kız benim gerçekten elimde kalacak Almila" dedi Beril yanıma gelerek."Hayatımda böyle yüzsüzlük görmedim ben ya! Hiçbir şey olmamış gibi nasıl gözlerinin içine bakıyor, en önemlisi nasıl bu evde kalabiliyor gerçekten anlamıyorum!"

 

"Ceyda'yı tanıdığımızı sanardım Beril; ama tanıyamamışız."

 

"Hemde hiç!" Diyerek bana baktığında "Almila, sen istersen bugün burada kal, yarın gelirsin" demişti.

 

"Burada kalacağım Beril" diyerek onu onayladığımda "benimde aklımda burada kalmak vardı zaten" demiştim."Yarın ise annem uyanmadan geleceğim.Hâla kızgınım ona ve kızgınlığımın da geçeceğini düşünmüyorum."

 

"Haklısın kuzum" diyerek yanıma gelip bana sarıldığında "dikkat et olur mu?" Demişti."Gerçi seni de Ceyda ile yalnız bırakmak hiç içimden gelmiyor ama..."

 

"Ben onunla baş edebilirim Beril.Bundan emin olabilirsin."

 

"Bundan adım kadar eminim" diyerek güldüğünde "o zaman görüşürüz" demişti.

 

"Görüşürüz" diyerek Beril'e sarıldığımda "Görüşürüz" demişti ve benden ayrılarak gitmişti.

 

✨✨✨

 

Beril gideli yaklaşık beş saat oluyordu ve annem hâlâ uyuyordu.

 

Koltukta oturmaktan çok yorulmuştum ve kesinlikle hava almam gerekiyordu.

 

Pencereden dışarı bakmak için koltuktan kalktığımda kahve fincanımı elime alarak pencereye doğru ilerlemiştim ve fincanı pencerenin önüne koyarak camdan dışarıya bakmıştım.

 

Ellerimi kollarıma bağlayıp kafamı cama yasladığımda yeşilliklere bakarak derin bir nefes almıştım.

 

Yazın bitmesine çok az bir zaman kalmıştı ve bu durum beni çok mutlu ediyordu.Çünkü, kar yağmasını çok seviyordum ve karın yağacak olma düşüncesi bile beni çok heyecanlandırıyordu.

 

Kafamı camdan kaldırıp ormanlık olan alana göz gezdirdiğimde bir gölge görmem ile dikkatli bir şekilde o tarafa doğru bakmıştım.

 

Gördüğüm yüz ile şaşırırken "Barın?" Demiştim sessizce.

 

Doğru görüp görmediğimden bile emin değildim; ama bir ihtimale sığınarak camın kenarından ayrılmıştım ve annemin odasından çıkarak merdivenlerden aşağıya hızlıca inmiştim.

 

Dış kapıya ulaşıp kendimi dışarı attığımda "Barın?" Diyerek seslenmiştim."Barın burada mısın?"

 

Ormanlık alana doğru yürümeye başladığımda Barın diyerek tekrardan seslenecekken Ceyda'yı görmemle susmuştum.

 

"Sen?" Diyerek ona doğru yürüdüğümde "Senin burada ne işin var?" Demiştim.

 

"Ben..." dedi etrafa bakınarak."Evde sıkıldım ve bu yüzden de gezme kararı aldım.Ayrıca sana hesap verme gibi bir zorunluluğum da yok Almila.Asıl sen söyle bakalım.Burada ne işin var?"

 

"Bu seni ilgilendirmez Ceyda" diyerek alayla gülümsediğimde "hesap verme zorunda değilim!" Demiştim ve arkamı dönerek eve doğru ilerlemiştim.

 

"Birini mi arıyorsun sen?" Arkamdan seslenirken "Ne saçmalıyorsun Ceyda sen?" Demiştim sinirle ona doğru dönerek."Kimi arayabilirim ben burada?"

 

"Bilmem" dedi.Omuzlarını indirip kaldırmıştı."Sanki birine sesleniyor gibiydin."

 

"Kimseye seslendiğim falan yok Ceyda!" Ona doğru bir adım attığımda "Ayrıca birine sesleniyor olsam bile bu seni ilgilendirmez.

İşine bak sen!" Diyerek arkamı dönmüştüm ve eve doğru ilerleyip içeri girmiştim.

 

"Almila" diyerek Ceyda arkamdan seslendiğinde "Ne var Ceyda?" Demiştim sert bir ifadeyle."Ne var? Ne istiyorsun?"

 

"Sen kaç gündür nerelerdeydin?" Dedi bana yaklaşarak."Yani, sessiz sedasız çıkıp gittin.Kimseye de haber vermedin.

Neredeydin?" Meraktan çok sorguluyor gibiydi.

 

"Sanane Ceyda!" Demiştim yine sert ifadeyle."Sanane!" Vurgulamıştım."Sen hangi yüzle karşıma geçmiş konuşuyorsun? Ve hangi yüzle bana soru soruyorsun?"

 

"Sorumdan kaçıyorsun" dedi gülümseyerek.

 

"Hayır kaçmıyorum!" Dedim sert çıkan sesimle.

 

"Kaçıyorsun."

 

"Kaçmıyorum Ceyda!" Dedim bağırarak.

"Kaçmıyorum!" Dedim tekrardan."Hem sen kimsin ki senin sorduğun sorulardan kaçayım ben?" Bakışlarımı Ceyda'da gezdirirken "Kimse değilsin sen" demiştim parmağımı omzuna değdirerek."Sen ucuz bir kadından başka hiçbir şey değilsin!"

 

"Benimle düzgün konuş Almila!" Gözlerinde öfke vardı.

 

"Konuşmazsam ne olur Ceyda?" Dedim gülümseyerek."Söylesene ne olur?"

 

"Ne olacağını görürsün Almila.Zaman içerisinde ne olacağını göreceksin!" Dedi ve yanımdan geçerek merdivenlerden yukarı çıktı.

 

"Göreceğiz" dedim kendi kendime."Sende göreceksin!"

 

✨✨✨

 

Ceyda ile olan saçma konuşmamız bittikten sonra annemin odasına gelerek cama yönelmiştim.

 

Tekrardan dışarıya baktığımda kimsenin olmadığını anlamam ile sanki kalbim acımıştı.

 

"O buraya asla gelmedi Almila" dedim kendi kendime konuşarak."Asla da gelmeyecek."

 

Pencerenin önündeki kahvemden bir yudum alıp kafamı tekrardan cama yasladığımda gözlerimi kapatmıştım.

 

Gözlerim kapalı bir halde biraz durduktan sonra arkamdan gelen ses ile o tarafa doğru yönelmiştim.

 

"Anne?" Demiştim yatağa yaklaşarak."İyi misin?"

 

"Kızım?" Ellerimden destek alarak yatakta doğrulduğunda "Buradasın, gitmemişsin" demişti.

 

"Boşuna sevinme anne" dedim ondan uzaklaşarak."Evden gittikten sonra Ceyda aradı ve kriz geçirdiğini söyledi.Bu yüzden geldim yani.Başka bir nedeni yok."

 

"Kızım." Gözünden yaş düşerken "Lütfen" dedi.

"Lütfen bunu bana yapma."

 

"Ben bir şey yapmıyorum ki" dedim kafamı iki yana sallayarak."Ben sana hiçbir şey yapmıyorum."

 

"Yapıyorsun" dedi."Beni sensiz bırakıyorsun."

 

"Sen beni çoktan bıraktın anne" diyerek gözlerine baktığımda "Sen beni çoktan bıraktın..." demiştim.

 

Kafasını iki yana hayır dercesine hızlıca sallarken "Bıraktın" dedim elimi göstererek.

"Sen Ceyda'yı bu evde tuttuğun gün bu elimi bıraktın anne.Beni bıraktın."

 

"Bırakmadım" dedi."Ben seni bırakamam ki." Burukça kurduğu cümle ile bana bakmıştı.

 

"Sen bir seçim yaptın anne.Bir seçim yaptın ve bunu Ceyda'dan yana kullandın." Birkaç adım geri giderek çantamın olduğu yere uzandığımda "Ya Ceyda ya da ben dedim sana." Çantamı elime alırken tekrardan anneme bakmıştım."Ceyda dedin anne.Bunu sesli olarak dile getirmesen de başka şekillerde dile getirdin."

 

"Yapma."

 

"Asıl sen yapma anne.Bunu bana yapma!"

 

"Tek istediğim yanımda olman Almila" demişti ağlayarak."Tek istediğim bu."

 

"Benim de tek istediğim bir şey vardı anne.Tek istediğim bir şey vardı.Ceyda'nın bu evden gitmesi.Bana ihanet eden bir insanın bu evden gitmesi!" Dedim bağırarak."Ama sen ne yaptın anne? Söyle bana sen ne yaptın? Onun bu evden gitmesi gereken yerde ben gittim!"

 

"Almila..." dedi bana bakarken.Ne diyeceğini bile bilmiyordu.

 

"Neden anne?" Dedim ona bakarken."Neden Ceyda'nın bu evden gitmesini istemiyorsun?"

 

"Çünkü babanın emaneti Almila" dedi.Hiç düşünmeden kurduğu cümle ile şaşkınca anneme baktım.

 

"Ben babamın emaneti değil miyim anne? Hem ayrıca babamın emaneti böyle biri olamaz anne!" Dedim bağırarak."Babamın emaneti böyle iğrenç biri olamaz.Bunun altında başka bir neden var.Bunu görebiliyorum anne.Bunun altında başka bir neden var ve ben bu nedeni bulacağım.Elbet bir gün bulacağım!" Anneme son bir kez bakarak bir şey demesine bile fırsat vermezken hızlıca odadan çıkıp kapıyı sertçe kapatmıştım.

 

Odadan çıkıp gözlerimdeki yaşı sildikten sonra tam yürüyecektim ki Ceyda'nın önüme geçmesi ile olduğum yerde durmuştum.

 

"Nereye gidiyorsun Almila?" Dedi yapmacık bir sesle."Yoksa tekrardan evi terk mi ediyorsun?"

 

"Evimi terk ettiğim falan yok Ceyda! Evimde istemediğim iğrenç bir şey var ve bu yüzden de ilaçlanması gerekiyor.İlaçlanma süresi bittiği zaman ve o iğrenç şey evimden defolup gittikten sonra tekrar döneceğim." Cümlemi kurarken alayla gülümseyerek "Çok kısa bir süre içerisinde döneceğim" demiştim.

 

"Rüyada yaşıyorsun Almila." Bakışlarında kendine olan bir güven vardı.

 

"Rüyada yaşayan sensin Ceyda ve emin olabilirsin ki ben seni seve seve o rüyadan uyandıracağım." Cümlemi bitirdikten sonra yanından geçerek merdivenlerin olduğu kısma doğru ilerlemiştim.

 

"Göreceğiz Almila" demişti arkamdan bana seslenerek."Kim rüyada kim rüyada değil göreceğiz!"

 

"Göreceğiz Ceyda" dedim merdivenlerden inerken."Göreceğiz."

 

Merdivenlerden indikten sonra çıkışa ilerleyerek kapıyı açmıştım ve dışarı çıkarak garaja doğru ilerlemiştim.

 

Garajı açıp arabamın olduğu kısma ilerlediğimde çantamdan anahtarımı çıkararak arabayı açıp içine yerleşmiştim.

 

"Çok özlemişim seni" demiştim arabama göz gezdirirken.

 

Arabayı çalıştırıp garajdan çıktıktan sonra Beril'in evine doğru arabayı sürmeye başlamıştım.

 

Kısa bir süre içerisinde Beril'in evine ulaştığımda arabadan inip kapıyı kilitlemiştim ve evin önüne gelerek kapının zilini basmıştım.

 

Yaklaşık on saniye içerisinde kapı açıldığında "Almila?" Demişti Beril şaşırarak.

 

Şaşırdığı yüzünden bile belli olurken "Sen bugün annenin yanında kalmayacak mıydın?" Dedi bana bakarak.

 

"Kalamadım Beril" dedim evden içeri girerken.

"Yapamadım."

 

"Gel" dedi oturma odasına göstererek."Biraz dertleşelim kuzum."

 

Olur anlamında kafamı sallayarak oturma odasına doğru yürüdüğümde koltuğa oturarak Beril'e dönmüştüm.

 

O da koltuğa oturup bana döndüğünde "İyi misin?" Dedi elimi tutarak.

 

"İyi değilim Beril.Hemde hiç iyi değilim!"

 

İçimdeki şeyleri bağırarak söylemek istiyordum.Ağlamak istiyordum.

 

"İyi olmaya çalışıyorum; ama beceremiyorum, yapamıyorum."

 

"Yaşadıkların kolay şeyler değil Almila." Sesi üzgün çıkarken "ama güçlü olman gerekiyor" demişti."Herkese, her şeye rağmen güçlü olman gerekiyor."

 

"Yapamıyorum Beril." Gözlerimdeki yaşları tutamayarak ağlamaya başladığımda "Güçlü olmam gerek bunu biliyorum ama..." Kafamı iki yana sallayarak Beril'e döndüğümde"Annem..."dedim burukça."Annem Beril annem.Gördün mü? Ceyda'yı nasıl korudu.Onu nasıl sahiplendi!"

 

"Nilüfer Teyzeyi bu konuda anlamıyorum Almila.Yani, Ceyda'yı neden koruyor anlamıyorum.Bu işte bir şey var Almila.Ceyda her şeyden çok emin konuşuyor.Sanki, sanki ona bir şey olmayacakmış gibi ya da bir şeyler biliyormuş gibi."

 

Beril'in dediklerine bende katılıyordum.

Bunu içten içe biliyordum; ama Beril'den de duymak beni tamamen inandırmıştı.

 

Annem Ceyda'yı koruyordu; ama bunun bir nedeni vardı.Bunu biliyordum.

 

"Haklısın" dedim ayağa kalkarak."Annem Ceyda'yı koruyor.Neden koruduğunu bilmiyorum; ama koruyor."

 

Ellerimle gözlerimi silerek tekrardan Beril'e baktığımda "Ama hiçbir şey annemi haklı çıkarmaz Beril" demiştim öfke ile."Hemde hiçbir şey.Benim için annem bugün bitti!" Demiştim kendimden emin konuşarak.Sesimde nefret vardı ve bunu belli ediyordum."Annem bugün Ceyda'yı seçtiği an benim için öldü."

 

"Almila" dedi Beril.O da benim gibi ayağa kalkmıştı ve yanıma gelerek kolumdan tutmuştu."İlk başta biraz sakin mi olsan? Sonradan pişman olacağın sözler..."

 

"Olmam" dedim sinirle."Olmam Beril.Ne bugün ne de yarın dediğim sözlerden pişman olacağımı zannetmiyorum."

 

Beril cümlem üzerine bana sıkıca sarıldığında saçıma küçük bir öpücük kondurmuştu."Ben her zaman senin yanındayım" demişti.Sesinde huzur vardı."İyi anında da kötü anında da her zaman yanında olacağım arkadaşım."

 

"İyi ki varsın Beril" demiştim.Beril'e daha sıkı sarılırken "iyi ki hayatımdasın ve iyi ki benim en yakın dostumsun" demiştim içten bir şekilde gülümseyerek.

 

"Sende iyi ki benim dostumsun Almila; ama of tamam bu kadar yeter!" diyerek benden birden ayrıldığında "ağlayacağım yoksa!" Demişti.

 

Sesinde neşe vardı ve cümlesini kurarken gülümsüyordu."Ben açlıktan ölüyorum.Hadi dışarı çıkıp bir şeyler yiyelim.Hem sana da iyi gelir belki."

 

"Beril, ben bugün hiç havamda değilim aslında.Yani, dışarı çıkacak gücüm bile yok.Yarın çıksak olur mu?" Demiştim burukça.

 

"Sen nasıl istersen öyle olsun.Yarın çıkarız o zaman.Ee... o zaman yemek yapalım."

 

"Beril aslında ben aç değilim.Evde bir şeyler atıştırmıştım.Yukarı çıkıp dinlensem sana ayıp olur mu?"

 

"Saçmalama Almila istersen.Burası seninde evin biliyorsun.Hadi sen yukarı çıkıp dinlen."

 

Beril'e gülümseyerek yanından geçtiğimde tam gidecekken Beril'in sesini duymamla ona dönmüştüm."Kuzum bu arada bavulunu yukarı çıkardım.Odanda dolabın yanında."

 

"Teşekkür ederim Beril" diyerek merdivenlerden çıktığımda odama gelerek kapıyı açıp içeri girmiştim.

 

Bugün olan şeylerden dolayı çok kasılmıştım.

Ceyda ile yüzleşmem, annemin ona destek çıkması...her şey o kadar üst üste gelmişti ki bazı şeyleri düşünmeye fırsat bile olmamıştı.

 

Yatağıma ilerleyerek uzandığımda gözlerimi tavana dikerek düşünmeye başlamıştım.

 

Barın.

Acaba şu an ne yapıyordu?

Beni düşünüyor muydu mesela?

 

"Saçmalama Almila" dedim kendi kendime konuşarak."Barın seni neden düşünsün ki ?"

 

Oflayarak yatakta doğrulduğumda "Bugün gördüğüm kişi Barın olabilir miydi?" Dedim sesli düşünerek."Gerçi Barın olsa yanıma gelirdi.Neden beni gördüğünde gitsin ki?"

 

Bunları düşünürken telefonumdan gelen bildirim sesi ile arka cebimden telefonumu almıştım ve ekrana bakmıştım.

 

Gördüğüm isim ile sinirle telefonumun ekranını açtığımda gelen mesaja tıklamıştım.

 

Alp'ten bir yeni mesaj;

 

"Almila, seninle konuşmam gerek.Mesajımı görünce lütfen bana geri dönüş yapar mısın?"

 

Mesajı görmem ile gözlerimi kapatarak derin bir nefes almıştım."Hangi yüzle bana yazabiliyorsun ki?" demiştim sesli bir şekilde sinirlenirken."Bu kaçıncı seviye yüzsüzlük acaba?"

 

Bir süre daha ne yapsam diye düşünürken Alp'in üzerine tıklayarak aramıştım ve telefonu kulağıma götürerek açmasını beklemiştim.

Hemen açılmıştı.

 

"Almila?" Dedi Alp.Sesini duymaya bile tahammülüm yoktu.

 

"Ne istiyorsun?" Dedim soğuk çıkan bir sesle.

 

"Seninle konuşmak istiyorum Almila.Yüz yüze."

 

"Benim seninle konuşacağım hiçbir şey yok Alp! Ayrıca seninle konuşacağım fikrine nasıl vardın gerçekten bilmiyorum!"

 

"Almila, lütfen."

 

"Beni bir daha arama Alp!" Sesim sinirli çıkarken "sesini duymaya bile tahammülüm yok anlıyor musun beni?" Demiştim."Ne seni görmeye ne de sesini duymaya tahammülüm yok!"

 

Alp'in cevap vermesini bile beklemeden telefonu yüzüne kapattığımda telefonu yatağa fırlatarak ayağa kalkmıştım.

 

"Yüzsüz!" Demiştim bağırarak.

 

Elimi saçlarıma götürürken gözlerimi kapatarak derin bir nefes almıştım."Sakin ol..."demiştim kendi kendime konuşurken."Sakin ol Almila."

 

Gözlerimi açarak yatağa ilerlediğimde telefonu sinirle elime alarak mesaj yerine girmiştim.

 

İlk başta ne kadar yazıp yazmamak arasında gidip gelsem de en sonunda yazma kararı alarak tuşlara basmaya başladım.

 

"Seninle ilk ve son kez konuşacağım Alp.Yarın sana mesaj atarım."

 

Mesajımı atarak bildirimleri sessize aldığımda "Yarın her şey bitecek Almila" demiştim sesli bri şekilde.

 

Gözlerimi kapatarak derin derin nefes aldığımda tekrardan "Yarın her şey bitecek!" Demiştim.

 

Bölüm sonu...

 

Umarım bölümü beğenmişsinizdir. 🖤

 

Eğer beğendiyseniz oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen. 🙏🏼

 

Yeni bir bölüm ile görüşmek üzere...

Kendinize iyi bakın. 🫶🏻

 

Loading...
0%