Yeni Üyelik
8.
Bölüm
@alicee

Kafenin kapısından içeri girer girmez etrafıma baktım, cam kenarında oturan siyah saçlı ve yeşil elbise giymiş Naz'ı gördüm. Naz'ın oturduğu masaya doğru ilerleyip tam karşısına oturdum.

 

Oturur oturmaz Naz, telefonunu bırakıp karşısındaki kim olduğuna baktı, beni gördüğünde yüzünde bir gülümseme belirdi.

 

Onun kahve rengi gözlerine bakarak, "Nasılsın?" dedim.

 

"İyi, sen?" dedi.

 

"Çok iyiyim," dedim. Onun bu dediğime pek inanmadığını beli edercesine beni süzdü. "Sen öyle diyorsan," diye mırıldandı.

 

Bir süre sessiz kaldık, sonra Naz’ın sesi sessizliği bozdu. "Eee" dedi naz benden birşeyler bekrelcesine.

 

"ne eee'si naz."didim anlamaz bir biçim de karsımdaki naza bakarak.

 

"burakla ilgili gelisme varmı."dedi.

 

Burak’ın adını duyar duymaz ona duyduğum öfkeyle baktım. "Ne gelişmesinden bahsediyorsun?" dedim.

 

Ani öfkemle şaşıran Naz durumu düzeltmek için konuşmaya başladı. "Hani Burak'ın yeni numarasını biri sana yollamıştı," dedi.

 

Öfkem dinince Naz konuşmasına devam etti. "Ne yaptın ki o numarayla?" dedi benden cevap bekler gibi.

 

"numarayla ne yaptığım'dan sanane."dedim ona dik dik bakarak.

 

Verdiğim cevapla bana kızgın bir bicimde bakarak."ne demek sanane,ben senin en yakın arkadasın sayırım."dedi.

 

"hatıratırım naz bana en yakın arkadaşım diyen birini daha gecen gün sevgilimle aynı yatakta basmıstım."değer değmez pisman oldum.

 

Naz, incinmiş bir şekilde bana bakarken dediklerimden dolayı bir kez daha pişman oldum. "Ben öyle demek istememiştim," dedim telaşlı bir biçimde.

 

"Seni anlıyorum, Yağmur. Ben de olsam kimseye bir daha güvenmezdim," dedi, ellerini benim ellerimin üzerine kaydırarak. Devam etti: "Ama böyle devam edemezsin, biraz da olsun birine güvenmek zorundasın."

 

Ona böyle davrandığım için üzgündüm,ezgiye olan sinirimi ondan çıkarmak istememiştim. O böyle bir muameleyi hak etmemişti.

 

Onun güvenini sorgulamam bir hataydı, o bu dünyada tanıdığım en güvenilir arkadaşımdı.

 

Pişman bir bakışla ona baktım. "Özür dilerim," dedim.

 

Ellerini yanağıma kaydırarak, "Üzülme," dedi. Yanağımı okşayarak, "Seni zaten yeterince üzdüler." dedi sözünü bitirerek.

 

Elini yanağımda çekip, çenesinin altına koyarak hevesli bir biçimde, "Anlat şimdi o numarayla ne yaptığını," dedi.

 

"Ona yazdım," dedim.

 

Bu dediğimle Gözlerini sonuna kadar açılarak bana baktı. "Ne demek ona yazdın?" dedi, duyduğundan emin olmak istercesine tekrarladı.

 

"Yani, bayağı yazdım," dedim.

 

"Ne yazdın?" dedi gözlerini kısıp.

 

"Onda nefret ettiğimi ve bana bunu nasıl yaptığını yazdım," dedim.

 

Devamını bekler gibi bana baktı. "E ne dedi?" dedi ve konuşmama izin vermeyerek tekrar konuşmaya başladı. "Dur tahmin edeyim; serhoş olduğunu, köpek gibi pişman olduğunu ve senden onu affetmeni istiyor değil mi?" dedi.

 

Başımı iki yana sallayarak, "Hayır, beni tanımazlıktan geldi," dedim.

 

"Ne demek tanımazlıktan geldi?" dedi kafa karışıklığıyla.

 

"Baş baya, beni tanımazlıktan geldi, kim olduğumu ve beni tanımadığını yazdı," dedim.

 

"Bu numaranın Burak'a ait olduğundan emin misin?" dedi şüpheli bir şekilde.

 

"Emin değilim," dedim.

 

"Emin olmadığın bir şeyi neden yapıyorsun, Yağmur?" dedi Naz.

 

Doğru söylüyordu, ben nasıl emin olmadığım bir numaraya yazarım? "Bir anlık sinirle ona yazdım," dedim.

 

"Sana bu numarayı kim göndermiş olabilir?" diye sordu Naz, düşünerek.

 

Bana bu numarayı gönderen kişinin Burak’tan uzak durmam için yapmış olması gerekiyordu ama kim benim Burak’tan uzak durmamı ister ki?

 

"Ezgi," dedim.

 

Loading...
0%