-Toji ne diyorsun?

Onun sarhoş olduğunun farkındaydın.Sana ters ters bakarak başını sallıyor.

-Sadece gerçeği kabul et, Layla. Sen asla o olamayacaksın. O mükemmeldi ve sen... sen sadece zavallı bir taklitsin.

Bir yudum viski alıyor, boğazını yakarken gözünü bile kırpmıyor.

Sinirle konuştun.

-O zaman benimle evlenmeseydin beyefendi.

Karanlık bir şekilde kıkırdar, soğuk, alaycı bir ses.

-Yapmadım, değil mi? Kendini bana attın, hıçkırıklı hikaye ve her şey. Acı çeken bir adam için kolay av.

Öne doğru eğilir, gözleri acımasız bir eğlenceyle parlar.

-Ve başka ne seçeneğim vardı, ha? Sadece yalnız kalmak, bu lanet olası kederde boğulmak mı?

-Bu lanet olası kederde boğulmaktan şikayetçiysen benimle olan evliliğinden şikayet etmeyeceksin.

Alaycı bir şekilde sırıtıyor ve gözlerini deviriyor, açıkça etkilenmemiş gibi.

-Kendine sakla, Layla. Kaderim veya ne istediğim hakkında hiçbir şey bilmiyorsun. Tek iyi olduğun şey yatağımda sıcak bir vücut, hayatımın aşkı değil.

Bardağı sertçe çarpıyor, içki ağızdan taşarak dökülüyor. Bakışları soğuk ve acı bir hal alıyor.

-Ben daha iyisini hak ediyorum ve o da öyle. Sen sadece soluk bir taklitsin, bir teselli ödülüsün. Bununla başa çık.