Amice kendine gelmişti ve tüketeceğimiz yemeği hazırlamaya devam ediyordu. Ben de tekrardan bana hazırlanmış yere yatmıştım. Düşünüyordum. Geçmişimde neler olmuştu? Neler olduğunu hatırlamaya çalışmak bazen başıma ağrılar girmesine sebep oluyordu. Bu süreçten sonra bir şeyleri hatırlamış oluyordum ama bu çok acı vericiydi. Fakat daha fazla şey hatırlamalıydım.

Hafızamda o köyden nasıl uzaklaştığım veya o köye nasıl ulaştığımla ilgili hiçbir bilgi yoktu. Çok tuhaftı. O köyde yaşadıklarımın bir kısmını hatırlamıştım ancak gerisi yoktu. Neden oradaydım? Bunları Amice’e sormak iyi bir fikir olabilirdi. O köyde neler olduğunu ve öncesinde yaşananları ondan öğrenebilirdim.

Düşünme eylemimi tamamladığım anda Amice, yemeği hazırlamış ve getirmişti. Tüketmemiz için zemine koydu. Hazırlanan yemeği görünce daha önce bilmediğim bir yemek olduğunu anladım. Dikkatle incelemedim. İnce parçalardan oluşan sıcak, sıvımsı bir şeydi. Rengi sarıydı. Yemeğin kokusu iyiydi. Başka bir özelliği yok gibi görünüyordu.

Amice yemeğe başlayabileceğimi söyledi ve elime garip bir tahta parçası verdi. Ne olduğunu bilmediğim tahta parçasıyla bu sarı yemekten biraz aldı ve ağzına götürdü. Amice gibi tahta parçasına biraz doldurup ağzıma götürdüm. Tadı da iyiydi. Bu enerjimi biraz yerine getirirdi ancak yemek çok azdı. İkimiz için yeterli değildi. Hızlı bir şekilde yemeği tükettik. Sonrasında Amice yemek tükettiğimiz malzemeleri kaldırdı ve bir süre sonra tekrar yanıma geldi. Artık sormaya karar verdim:

“Amice.”

“Efendim, Lily Abla.”

“Ben buraya nasıl geldiğimi bilmiyorum. Hafızam silinmiş gibi bir durumdayım. Neler yaşadığımı hatırlamıyorum.”

“Ben de bunu merak ediyordum. Sormaya biraz çekinmiştim.”

“Anlıyorum. Bana neler olduğunu anlatır mısın?”

“Bildiğim kısımlarını anlatabilirim. “

“Dinliyorum.”

Amice anlatmaya başladı. Beni orman dedikleri ağaçlı bitkilerden oluşan bir alanda, çıplak adı verilen bir durumda ve yaralı yani hasarlı bir şekilde bulduklarını söyledi. Onları gördüğüm zaman uzaklaşmaya çalışmış ama Malle adı verilen insanla çarpıştıktan sonra bilincimi kaybetmişim. Bayılma denilen bu durumdan sonra ise beni köye götürmüşler. Tam bu sırada Amice bir soru sordu:

“Bu arada Malle nerede? Onun durumu nasıl?”

“Malle?”

“Evet. O nerede Lily Abla?”

Malle… İsmi az önce de biraz tanıdık gelmişti. Fakat kimdi ki? Bu beni bir süre düşündürdü. Anılarımla bir bağlantısı olduğu belliydi. O kişiyi hatırlamam gerekiyordu. O sırada Amice’in seslenişi ile düşüncelerim bölündü:

“Lily Abla?”

Bekletmeden gerçeği söyledim:

“Malle’nin kim olduğunu hatırlamıyorum. “

“Gerçekten mi? Neredeyse bir aydır beraberdiniz onu da mı unuttun? Durumun gerçekten kötü olmalı.”

“Bana ondan bahseder misin?”

“Kırmızı saçlara ve gözlere sahipti. Beyaz bir teni vardı. Çok cana yakın ve eğlenceli birisiydi. Sürekli şaka yapar, yetişkin olmasına rağmen çocuk gibi davranırdı.”

“Hm… Sıkıntılı birisine benziyor.”

“Hatırlayamadın mı?”

“Hatırlamadım.”

“Belki de köyde yaşananları anlatmaya devam edersem hatırlayabilirsin.”

“Tamam, dinliyorum.”

Amice devam etti. Malle adı verilen insanın beni köye getirdikten sonra yaralarımla ilgilendiğini bana giyecek kıyafet denilen parçalardan ve tüketilecek yemeklerden hazırlattığını söyledi. Başta saldırgan olarak nitelendirilecek şekilde davranmış olsam da sonradan biraz sakinleşmiş, birkaç gün içerisinde de bütün yaralarım iyileşmiş. Hasat festivali denilen etkinlikte çocuklarla beraber bolca vakit geçirmişiz. Festivalin olduğu gün ise tuhaf bir şey olmuş ve bütün her şeyi birbirine katarak kaçmışım. Birçok insana zarar vermişim. Bunlardan birçoğu da hayatını kaybetmiş. Sonrasında Malle ile ben, beraber köyden uzaklaşmışız. Çocuklar ise bize yardım ettikleri için yakalanmış ve sonrasındaki olaylar yaşanmış.

Evet, Amice biraz anlatınca yalnız olmadığıma emin olmuştum. Hafızam karışıktı. Köyde yaşadığım şeylerde bir eksiklik vardı. Bir sebepten hatırlayamıyordum ama düşündüğüm gibi tüm zaman boyunca yanımda olan, benimle ilgilenen birisi vardı. O insanın kim olduğunu hatırlayamıyordum. Belki de Malle’ydi ama hafızama herhangi bir bilgi gelmiyordu. Baş ağrım artmaya başlamıştı. Amice tekrar sordu:

“Aklına herhangi bir şey gelmedi mi?”

“Malle’nin kim olduğunu hatırlamıyorum ama tüm bu zaman boyunca benimle olan birisi vardı.”

“Bence o Malle’ydi.”

“Emin misin?”

“Seninle ilgilenmeye çok hevesliydi. Ondan başkası senin yanında olmak istemezdi bence Lily Abla.”

Bir süre daha hafızamı geri getirmeme yardımcı olabilecek bilgiler öğrenmeye çalıştım ancak bir şey öğrenemedim. Hiçbir şey hatırlayamamıştım. Bunu zamanla yapabileceğimi düşündüm. Amice de geç olduğunu ve uyumamız gerektiğini söyledi. Yarın birçok yapması gereken şey varmış. Bunu onayladım ve bulunduğumuz küçük alanda ben tekrardan yerime yattım, Amice de yakınıma yattı. Çok geçmeden ikimiz de uyumaya başlamıştık. Bir görü ile şiddetli bir şekilde tekrar uyanana kadar…