@alleyna.t
|
Ruhumun derinliğin de oluşan yalnızlıkla baş başa geçirdiğim üç geceden sonra ilk defa uyuyabilmiştim. Hiçbirini anlamlandıramadığım rüyalardan sonra oluşan baş ağrısıyla kendime geldim. İnsanın hayatı karmaşık olunca rüyaları da karmaşık oluyormuş. Saatin 7.48 olduğunu görünce yataktan kalkıp giyinmeye başladım. Hayatımın sıradanlığı karşısında hiç bir adım atmıyordum. Belki de en güzel yıllarım heba oluyordu. Okula geç kalmamak için hemen hazırlanıp koşarak evden çıktım. Lisenin bitmesine birkaç ay kalmıştı. Artık lise hayatından, tüm dışlanmalardan, dedikodulardan kurtulacağımı düşünerek seviniyordum. Okula girmeye az kalmıştı ki arkamdan birinin adımı bağırmasıyla korkuyla irkildim. " Nalan! " Bana seslenen yakın arkadaşım Pamira' ydı. Herkes arkamdan konuşurken bir tek yanımda olan gerçek bir dosttu. Birlikte geç kalmamıza sevinip sınıfa girdik. Derslerde tek düşündüğüm bir an önce eve gidip yatmaktı. Hiçbir hobim yoktu. Çevrem kalabalık değildi. Her zaman özenmişimdir hayatını dolu dolu yaşayan insanlara... Okuldan çıktığımızda benimle aynı kaldırımda yürüyen adamın, bana doğru gelirken kötü bir bakışla güldüğünü gördüm. Bu rüyamda ki adamdı. Belki de ben öyle sanmıştım. Ama bana neden öyle bakmıştı? Biraz paranoyak davranarak hızla evime gidip kapıyı kilitledim. Babamla yalnız yaşıyorduk. Çoğunlukla eve ya geç gelirdi ya da hiç gelmezdi. Pek ilgili olduğunu söyleyemem ama yine de seviyorum onu. Annem öldüğünde babam da ölmüştü sanki. Günden güne benden uzaklaşmıştı. Belki de anneme benziyorum diye benden kaçmıştı. Bunu olgunlukla karşılayabilirdim ama sevgiye ve ona ihtiyacı olan bir çocuk olarak kızıyordum. Evde yalnız olmaktan bazen korksam da bunu itiraf edemiyordum. Gördüğüm adam aklıma geldikçe ürküyordum. Sakin olmaya çalışarak salondaki koltuğa oturdum. Biraz sonra telefonu elime alıp Pamira'yı arayıp olayı anlattım. Sadece bilinçaltımın bana oynadığı oyun olduğunu söyledi. Daha sonra başka şeyler anlatarak bana unutturdu. Biraz olsun içim rahatladı. Yarının cumartesi olduğunu bildiğimden sabaha kadar uyumayıp kitap okuyup dizi izleyecektim. Birkaç saat sonra telefonuma bir mesaj geldi. " Birkaç aydır izlediğime göre sıradan bir hayatın var. Ama çok yakında bunu değiştireceğim. Sadece bekle." Mesajı okur okumaz kanım çekildi. Ellerim titremeye başladı. Midem bulandı. Beni izleyen biri var hem de birkaç aydır. O korkuyla babamı aradım. Ama telefonu açmıyordu. O an ne kadar yalnız olduğumu anladım. Bir ailem bile yoktu. Hiç var olmamayı diledim. Herkesin ihtiyacı olduğunda yanında olan ailesi vardı. Ben ise tek başımaydım. Tek çare Pamira'yı aramaktı. Uzun uzun çaldıktan sonra telefonu açtı. "Efendim Nalan! Bu saatte aramanı gerektirecek şey ne gerçekten merak ediyorum." "Pamira tuhaf şeyler oluyor. Az önce telefonuma saçma bir mesaj geldi korkuyorum sanırım bir sapığım var ve beni izliyor." dedim ağlamaklı bir şekilde. "Nalan, biraz sakin ol biri seninle dalga geçiyordur eminim. Hemen neden ciddiye aldın ki. Kesin trolleniyorsun." Bu kadar umursamaz olmasına şaşırmıştım. "Pamira korkuyorum diyorum sen trolleniyosun diyorsun benimle kim böyle dalga geçer ki?" Sinirlenmiştim. Kendimi daha da yalnız hissettim. "Nalan biraz uyu tamam mı? Yarın yanına geleceğim sende kalırım, için rahat etmezse karakola gideriz. Sen şimdi kapıları kitle ve uyu." Haklıydı, polis diye bir şey vardı. Eğer hala rahatsız ederse gidip şikâyet ederdim. Pamira’nın dediklerini yapıp yatağıma uzandım zorda olsa uyudum. Sabahın ilk ışıklarıyla hemen uyandım. Güneşin ışıklarını hissetmek bana biraz güven vermişti. Hemen kalkıp telefonuma baktım. 1 sesli mesaj ve 2 normal mesaj vardı. Korkuyla sesli mesajları açtım bu dün gece Pamira’yla benim konuşmamdı. Benim evimdeymiş. İçerideymiş. Ellerim tir tir titriyordu. Nefes alışverişlerim hızlanmıştı. Belki de şu anda evimdeydi. Hemen banyoya girip kapıyı kilitledim. Mesajları tekrar açtım ve okumaya başladım. "Benden kaçışın yok istediğin kadar kapıları kilitle ben yine senin dibindeyim." Artık dayanamıyordum. Kapının dibine çöküp ağlamaya başladım. Belki de beni öldürecekti. Amacı neydi, kimdi? Merakla diğer mesajı açtım. "Ne güzel uyuyorsun hiçbir şeyden habersiz. Uyumaya devam et çünkü son günlerin. Yakında seni kendi yaşadığım yere götürmeye geleceğim. Tamamen..." "Kimsin?" Mesaj iletilmedi. Bu mesaj beni daha çok ürküttü. Beni uyurken izlemişti. Beni alıp götürmeyi kafasına koymuştu. Bu kişi tam anlamıyla deliydi. Mesajlarına cevap veremiyordum. Hiçbiri iletilmiyordu. Banyodan çıkamadım. Tam bir saat olmuştu. Gözlerimden akan yaşa engel olamıyordum. O kişi belki de şu an buradaydı. Ne yapacağımı bilemez halde yerde otururken kapının çalmasıyla çığlık attım. Kalbim deli gibi çarpıyordu. Nefes alamıyordum. İçimdeki ya oysa beni öldürecekse, beni götürmeye geldiyse, bu düşünceler peşimi bırakmıyordu. Bir süre yerimden kalkamadım. Ama kapı hala çalıyordu, durmuyordu. Telefonumun çalmasıyla irkilmem bir oldu. Pamira arıyordu. Kapıdakinin o olduğunu öğrenince içim rahatlamıştı. Bedenimdeki soğukluğun yerini sıcaklık aldı. Banyonun kapısını açtım, etrafa baktım yavaşça kapıya ilerledim. Kalbim yine hızlandı. İçerden biri üzerime atlasa ne yapabilecektim ki? Kapının deliğinden baktığımda Pamira olduğunu gördüm. Kapıyı hemen açtım ve sarıldım. Ev mi daha güvenli yoksa dışarı mı bilemediğim için kapının girişinde kalakalmıştım. İstemsizce ağlamaya başladım. Pamira bu davranışlarıma şaşırdı. "Nalan iyi misin ya? Biri bir şey mi yaptı biri mi öldü? Anlat hemen korkutuyorsun." "Olayları anlayabilsem. Bende bilmiyorum Pamira. " dedim çaresizce. Pamira beni zar zor mutfağa götürüp oturttu. Verdiği suyu içince biraz sakinleştim. Onun gelmesi benim korkumu azaltmıştı. Ama içim hala huzursuzdu. Biraz sakinleştikten sonra olayları hızlıca anlattım. Mesajları göstermek için telefonu elime aldığımda mesaj kutusunun boş olduğunu gördüm. Ağzım açık kalmıştı. Ben ne yaşamıştım? Tüm bunlar gerçek miydi? Mutfak masasına boş boş baktığımı gören Pamira beni kolumdan tutup sarstı. Kendime gelemiyordum. Birkaç kez telefona baktım, arıyordum. Ben mi silmiştim mesajları? Hatırlamıyordum. Dakikalar içinde aklımdan bin tane düşünce geçti. Delirmiştim belki de... "Pamira, deli olduğumu düşüneceksin." dedim. O da ne yapacağını bilemiyordu. Benden korktu mu? Yoksa benim halime mi üzüldü anlayamıyordum. "Ne oldu anlat. Neden deli olduğunu düşüneyim? Hadi polise gidelim anlatalım." dedi. "Mesaj falan yok ama yemin ederim uydurmadım. Ben deli değilim..." |
0% |