@alleyna.t
|
Uykusuzluk tüm bedenimi sarsa da her an kötü bir şey olacakmış hissiyle gözlerimi kırpmadan etrafı izliyordum. Sabahın oluşunu beklerken tüm bu yaşananları düşündüm. En iyisi bir uzmandan yardım almaktı. Psikolojik rahatsızlık olabilir diye düşündüm. Yüzümü yıkamak için banyoya gitmeye karar verdim. Aynada kendimi inceledim. Korku insanı ne hale getiriyor. Saçlarım birbirine girmiş, alnım kırışmış, göz damarlarım kıpkırmızı olmuştu. Avuçlarıma buz gibi suyu doldurup yüzüme çarptığımda kendime geldim. Tekrar aynaya bakmak için doğrulduğumda arkamda birinin olduğunu gördüm. Bu o adamdı. Yüzünde beni aşağılayan, korkumdan zevk alan o bakışı iliklerime kadar hissettim. Bu sefer bağıramadım, sesim çıkmıyordu fakat gözlerimden yaşlar süzüldü. Fısıldayarak benden ne istiyorsun dedim. Bunu sormamla duman olup içimden geçip gitti. Olduğum yere yığıldım, bir süre kaldım. Artık bunları kimseye anlatamazdım. Pamira'dan bunu saklamaya karar verdim. Bunların başıma gelmesi için bir sebep gerekliydi. Genetik miydi? Şizofren miydim? Tüm bunlar beni korkutmaya yetti. Banyodan çıktığımda Pamira kahvaltı hazırlarken buldum. "Günaydın. Burada olduğun için minnettarım. Seni korkuttuğumun farkındayım. Artık böyle şeyler olmayacak biliyorum." Bana anlamsızca, acıyarak baktı. Belki de onu kandırmaya çalıştığımı ya da doktora gitmek istemediğim için söylediğimi düşündü. "En yakın arkadaşın olduğum için, bana ihtiyacın olduğu için buradayım. Ben aynı durumda olsam sen beni yalnız mı bırakacaktın? Biz dostuz." dedi. Bunları duyunca tam tersi olmasından korktuğumu kendi kendime itiraf ettim. Yalnızlıktan korkuyordum. Tek başıma ölmekten, tek başıma acı çekmekten... Gülümseyerek kahvaltıya yardım ettim. Eski günlerden konuşarak bu kasvetli ortamı geride bırakmaya çalıştık. Sanırım artık tek başıma kalmam gerekiyordu. Toparlanacaktım. Tüm bunların hayal olduğunu varsayarak eski hayatıma dönmeyi istiyordum. "Pamira, bugün kendimi iyi hissediyorum. Yanımda kalmana gerek yok. Korkmuyorum." Dedim. Ona ilk defa yalan söylüyordum. "Beni kandırmaya çalışma. Belli oluyor. Korkudan ölüyorsun. Doktora gideceğiz ve artık hayal görmeyeceksin!" İçten içe deli değilim diyordum, hastaneye yatırılmaktan korkuyordum. Bu yüzden onu ikna etmem lazımdı. Babam öğrenirse beni direkt hastaneye bırakırdı. Bugüne kadar sorumluluk almayan biri hasta olduğumda mı sahip çıkacaktı? "Gerçekten iyiyim. Hem bugüne kadar böyle bir şey yaşamadım. Rüyanın etkisiyle gerçek sandım. Söz veriyorum bir daha olursa hemen doktora gideceğim." Endişeyle beni süzen Pamira sonunda ikna oldu. Biraz yalnız kalmaya ihtiyacım vardı. Ne zaman kendimi kötü hissetsem etrafıma kalın duvarlar örüyordum. İnsanlardan kaçıyordum. Onlardan yardım istemek güçlü duruşumu zedeliyordu. Aslında sessiz sessiz yardım çığlıkları atıyordum. Şimdi de gitmesini istemediğim halde onu evden gönderiyordum. İşte şimdi kendimle baş başa kalmıştım. Masanın üstünde duran dizüstü bilgisayarımı aldım ve internetten yaşadığım şeyleri araştırdım. Yazılanlar beni daha da korkutuyordu. Kesinlikle hasta değildim. Ama sonra ya birine zarar verecek kadar ileri gidersem diye düşünceler geçiyordu. Saatler ilerliyordu. Bu düşüncelerden sıyrılıp bir film açtım. Bir şeylerden kaçmak için kullandığım yöntem. Duyguları ertelemek... İçeriden tıkırtıların gelmesiyle kalbimin atışları hızlandı. Umarım benim evimden gelmiyordur diye umut ettim. Bir cesaretle kalktım evi dolanmaya başladım. Salonun ışığı açıktı. Ben mi açtım acaba? Tam kapatmaya yeltendim ki kulağıma nefes sesi geldi. "Duvara bak!" Tanrım bu da neydi şimdi? Hızla arkamı dönüp duvara baktım. Kırmızı boyayla ya da kanla yazılmış yazılar vardı. Sanki vücudumdaki tüm kan çekilmiş, boş bir bedene dönüşmüştüm. Bunu ben yapmış olamam... Benimle uğraşan birisi vardı emindim. Bu dünyadan olmayan biri... |
0% |