2. Bölüm

Emrih - neredesin seni göremiyorum

Şeytan - hemen yanındayım

Emrih yavaş a kafasını cevirdi vicud hatları insan gibi ten rengi kırmızı, gözleri kap kara. Sacları, kaşları, vicuduna cıkan kıllar sim siyah korkunç bir yaratık görmüştü.

Şeytan - aa korkunç göründüğümü biliyorum. Sana zarar vermicem merak etme

Emrih - o zaman ne istiyorsun

Şeytan - sadece bir anlaşma

Emrih - ne anlaşması

Şeytan - çok basit ben sana yardım ediçem sende bana yardım ediceksin.

Emrih - ama

Şeytan - kabul etmeme gibi bir durumun yok. Yardım etmezsem karşılaştığın ilk canavar seni öldürür senin geçmişinde biliyorum bildiğin dövüş sanatları şavaş taktikleri burada büyülü bir canavara karşı işe yaramaz

Emrih - peki napmam lazım, sen bana napıcaksın

Şeytan - burda sana yardım etmek için varım

Emrih - haa sen melekmisinki

Şeytan - hayır ben o kadar zayıf degilim. Sana nasıl güçleniçegini va büyünün çok az kişinin bildiği püf noktasını sana anlatıcam.

Emrih - dinliyorum

Şeytan - öncelikle senden özür dilerim buraya gelmene ben sebep oldum. Neyse seni daha güclü hale getirmek için seni bir canavara dönüştürmeliyiz

Emrih - hey hey igrenç bir canavar olmayı reddediyorum

Şeytan - hayır igrenç bir canavar olmicaksın. Önce bir iskelet olucak sın güçlenip hortlaga evrimleşiçeksin sonra gull ondan sonrada vampire dönüşeceksin. Yani yine insana benzi ceksin hatta görünümün bile degişmeyecek sadece tenin biraz daha beyaz ve köpek dişlerin biraz daha uzun olucak

Emrih - ha o zaman olur. Peki nasıl evrim geciriçem falan

Şeytan - evrimi belli bir seviyeye geldikten sonra evrim büyüsü ile olucak. İskelet Ken bir kaç canavarı öldürmen sana yeterli olucaktır. Hortlakkende öyle ama hortlak ve gull Ken insan yersen. Canavar öldürmekten daha işe yarar. Vampir oldugunda sınıra ulaştın demektir vampirken artık tamamen bir insan gibi olucaksın.

Emrih - peki evrim büyüsünü ve büyünün püf noktasını anlat

Şeytan - normalde ırklar büyü yapmak için antik dili ezberler sonra büyüyü kullanmak için büyüye hükmeden sözler. Ama bunlara gerek yok büyü aslı temelini anlamada mesela sen bilgili adamsın atomun nasıl parcalandıgını biliyorsun odaklanıp atomun parcalandıgını hissedersen büyü enerjisi ile hayalindeki gibi parcalanır. Bu sayede yazılı olmayan eski büyüleri düşünerek bulabilirsin.

Emrih - eski büyüler

Şeytan - cadılar ortaya cıkmadan önce büyü zirvedeydi cok güçlü büyüler vardı. Ama artık yok cünkü cadılar her yeri yakıp yıkarken bilinen büyüklerin çogu yok oldu. Şimdikiler arta kalan kitaplardaki büyüleri taklit ediyorlar.

Emrih - Hım anladım evrimi nasıl yapıcam

Şeytan - dediğim gibi odaklanıcaksın ve sırayla evrimleşiceksin. Bak Birtane kolayından ögretiyim elini şuradaki duvara doğrult şimdi ateş denen maddeye odaklan büyü enerjinle onun oluştuğunu hisset ve oluşan ateşi karşıya fırlat.

Emrihin elinin onunde önçe bir ateş küresi oluştu sonra da karşı duvara fırlayıp. Orayı ateşe verdi

Şeytan - gördünmü bu kadar basit.

Emrih biraz şaşırmıştı. Elini uzattı bu sefer suya odaklandı. Elinde bir su küresi oluştu ve bununda fırlattı. Duvarda yanan ateşi söndürdü.

Şeytan - bak artık üretmeye bile başladın. Aslında bu kadar kolay büyü yapmak. Ama cogu kişi bilmiyor. Yalnız seni uyarıyım çok güçlü büyüler yapmayı deneme. Güçlendikten sonra yapmaya çalış tamam.

Emrih - tamam beki nasıl canavar olucam

Şeytan - o iş bende önce ölmen lazım

Emrih - Nasıl?

Şeytan bir hamleyle Emrihin kalbini çıkarttı ve büyü organını söktü. İçine önce yaşam taşını koydu sonra kalbini yerine geri koyudu

Şeytan - zamanı gelince yanına tekrar gelirim beni bekle ve anlaşmamızı sakın unutma.

Emrih yere yıgıldı. Bilinçsiz bir şekilde uzun süreler orda yatıyordu. Zamanla etleri ve organları çürümüş artık sadece kemikleri kalmıştı. İşte şimdi yaşam taşı etkinleşti ve emrihe yaşam verdi

Emrih dogruldu ellerine baktı sonra gögüsüne ve bacaklarına baktı. Tamamen iskelet olmuştu. Ve yaşam taşıda gögüs kafesinin tam ortasında uçar vaziyetteydi

Emrih " aa galiba şeytan nın dedigi iskelet formundayım ve şimdi a nasıl savaşıcaz bakalım" diye içinden geçirdi.

Emrih biraz konuşmaya çalıştı kasları ve dili olmadığı için konuşamıyordu ama yürüye biliyordu. Biraz etrafa bakındı canavarlar tarafından öldürülen insanların eşyalarına bakıyordu.

İşine yarıçak bir kılıc buldu ve güzel bir siyah cübbe. Onları kuşandı ve canavarlara saldırmaya gitti. Bir iskelet gördü kılıcını alıp hızla üstüne koştu. İskelet hiç bir şey yapmamıştı sadece durup arada hareket ediyordu. Bilinçsiz bir hayvan gibi.

Emrih eliyle iskeleti gögüs kafesinin içindeki taşı parçaladı iskelete yaşam veren taş gidince parcalarına ayrıldı.

Emrih " has si bu taşa dikkat etmem lazım demektir bu. Ayrıca canavarlar bana saldırmıyor buda demektirki beni kendilerinden görüyorlar zaman güçlenmek zor olmicaktır." diye geçirdi içinden.

Hızla etrafa gördügü güçlü güçsüz canavarların yaşam taşlarını kırarak güçleniyordu. Ve sonunda yeşil renkte olan yaşam taşı sarımsı bir renk aldı. Galiba zaman gelmişti.

Canavarları öldürürken hortlak görmüştü. Onu düşünerek odaklanarak vicudunun öyle şekillendigini hissetti. Evrim cok acı vericiydi öyleki bütün kaslarının yeniden oluşması cidden cok acımış olmalı.

Dış görünüşüne kaslar ve organlar eklenmiştir ama derisi yoktu. Kasları geri geldiği için konuşmaya çalıştı.

Emrih - hey megaba men emlhs

Emrih " biraz çalışırsam olur bu iş" diye düşündü.

Canavarları öldürmeye devam etti. O sırada yakınlarda savaşma sesleri geldi. Ne var diye bakmaya gitti

Üç kişi vardı. Biri insan biri elf olan iki erkek. Diyeride yarı insan bir kızdı. elfin elinde bir asa vardı gurubun büyücüsü oydu. Yarı insan yarı aslan olan kız penceleri ile saldırıyordu. İnsan olan zırhına ve kılıcın büyü enerjisi verip daha güçlü saldıra biliyordu.

Savaşma şekillerini inceledi iyi koordine olmuş bir guruptu. Emrih onlara bir şey yapmak istemiyordu ama içindeki ses "öldür onları parçala. Hayır olmaz kendime hakim olmalıyım. Etlerini tek tek parçalayarak yemeliyim. Hislerine sahip çık Emrih. Etlerini yemek istiyorum güzele tadını cıkarmak istiyorum. Hayır" kendi fikirleriyle catışırken Emrih. Gurup onu fark etmişti uzaktan cübbe giymiş bir maceracı oldugunu sandılar.

Hıre - hey oradaki maceracımısın ben Hıre bir insan

Kamir - benim adım Kamir bir elfim

Ayonu - ben Ayonu bir yarı insan

Hıre - heyy siz kimsiniz bize kendinizi tanıtın

Emrih artık iç çatışmalar bir son verdirdi ve kendisinin bir canavar oldugunu kabullenip onlara saldırmaya karar verdi.

Emrih - ben Emrih maalesef bir hortlagım

Hıre - bir hortlak ilk ilk defa konuşan bir hortlak görüyorum.

Hıre ve Kamir bir anda silahlarını Emrih he yönelttiler. Yarı insan bir kitap cıkardı ve birşeler aramaya başladı.

Emrih - korkmayın maalesef bir lanetten dolayı bu hale geldim. Bende böyle olmak istemezdim.

Hıre - sana nasıl güvene biliriz ki

Emrih - güvenmemekte tabi haklısınız ama lütfen bu lanetten kurtulmam yardım edin

Emrih yavaş yavaş yaklaşıyordu.

Kamir - hey daha fazla yaklaşma

Emrih - hadi ama sadece yardım...

Ayonu - hey bakın loncanın bize verdiği kitapta bağzı canavarların bilinçli oldugunu ve insanları kandırmak için konuşa bilecegi yazıyor.

Hıre - o zaman bu çöp torbasını buradan kaldıralım ha

Hıre kılıcını iyice kavradı ve emrihin üstüne koştu. Emrih kılıcını cıkarıp saldırısını engelledi.

Emrih - Hım zayıf insanlar beni yene bileceginizi düşünmediniz dimi

Emrih diyer eliyle Hıre nin kalbini söktü. Arkadaşları buna çok şaşırmış ve korkmuştu. Kamir asasını kaldırıp

Kamir - kudretli fırtınaların ışıgı yıldırımın güçüyle.

Asanın uçunda elektrikler toparlandı ve emrihin üzerine dogru ilerledi

Emrih canavarları öldürürken bir yandan da büyü denemeleri yapmıştı ve bazı büyüleri zorlanmadan artık yapa biliyordu

Emrih elini dogrultup bir kalkan alan oluşmasını hayal edip hissetti. Vicudunun önünde düz altıgen parçların birleşmesiyle oluşan bir kalkan vardı. Elektrikler bunu aşamadı.

Kamir - ne büyü yapabilen bir hortlak mı şaka olmalı dimi ha ha!

Emrih elini dogrulttu elinin önünde iğneler oluştu ve kamirin üzerine fırladı. Kamirin vicudunun her yeri ignelerle delik deşik olmuştu.

Ayonu - ha dur beni bırak ben gideyim yalvarırım

Emrih - hadi ama daha yeni geldiğim dünyada Bi kediçik eti yemiyimmi ha

Ayonu pencelerine emrihin yüzüne savurdu. Emrihin refleksleri hızlıydı. Bundan kurtuldu elini dümdüz yaptı ve gögüsüne bir bıçak gibi sapladı.

Hepsini öldürmüştü bundan dolayı sarımsı olan taş biraz turuncu rengini aldı. Ve bu safer gulları hayal etti vicudunun dışı bir deri örtüsüyle kaplandı neredeyse tam insan gibiydi ama yine farklılıklar vardı ve yavaş yavaş aşşagı katlara inmeye başladı.

Dahada güçleniçek vampir olucak yüzüncü katta kadar ineçekti. Belki sonunda cıkış yoktu ama yinede gitmeye karar verdi.