21. Bölüm

Günü gelmişti sarayın kapıları ardındaydılar. Askerlere neden geldiklerini söyleyip içeri girdiler.

Ama ne kadar girselerde önce kraldan onay almak için selamlığın orda beklediler. Asker yüksek gür bir sesle

Asker - dikkat yüce kıralımız üçünçü Huras ve kıralice Etnem karşınızda

Huras - hoş geldiniz kendinizi tanıtın

Emrih - hoş bulduk efendim. Ben emrih ve buda eşim zümrüt seviye tüççarız. Yarı insansa benim kölemdir.

Huras - hayvanları ahıra bıraksaydınız.

Emrih - kendisi çok değerlidir. Yanımdan ayırmam.

Huras - hahaha sen de o şekildesin yani karın kızmıyor mu

Etnem - Huras!

Huras - pardon neyse ne için gelmiştiniz.

Emrih - prenses Limke nin istegi üzerine, onun düğününde makyajını yapmak için geldik.

Huras askerlere dönüp.

Huras - Limkeyi cağırın.

Limke geldi.

Huras - onlardan makyaj yapmalarını istedinmi.

Limke - istedim

Huras - dadılarında yapabilirdi.

Limke - kozmetik ürün alırken tanıştık çok güzel makyaj yapmıştı kendine. Benimkininde o kadar güzel olmasını istedim.

Huras - evlenmek için seni bu kadar heyecanlı görmek. Sizin adınız nedir hanımefendi.

Afya - adım afya efendim.

Huras - bunun makyajınımı beğenmiştin.

Limke - Evet

Huras - o zaman adını sormadın mı

Limke - hayır.

Huras - ah insanlara sen şu bu diye seslenmemelisin.

Limke - kusura bakmayın.

Huras - tamam. E size bir oda verelim burada kalabilirsiniz konuklarımız yarın gelicek. Sonraki gün düğün olucak. İstediginiz bir şey olursa hizmetçilere söylersiniz.

Emrih - teşekkürler kıralım.

Askerler odalarını gösterdi. Odalarına yerleştiler. Emrih rahatlamak için yataga uzandı.

Emrih - ah bu yataklar handakinden cok daha iyi yumuşacık

Aymi kafasında duran geceyi fırlatıp

Aymi - geliyorum abi

Aymi emrihin üstüne atladı. Emrihi yanına gelen aminin kafasını okşadı.

Kapı tıklatıldı, gelen Limke idi. İçeri girdi.

Limke - şimdi ne yapıcaz

Limke biraz heyecanlı ve endişeliydi.

Afya - sakin ol kendini sal rahat ol.

Limke - tamam

Emrih - sarayda gezinsem sorun olurmu

Limke - olmaz nede olsa girilmemesi gereken yerlerde büyü ile güçlendirilmiş kilitler ve güçlü gardiyanlar var. Diyer yerlerde konuklar ve hizmetciler girip cıka biliyor.

Emrih - tamam ben ufak bir gezintiye çıkıyorum. Afya sen ne yapacaksın

Afya - aa yatmayı tercih ederim.

Emrih - yatıracam ben seni, makyaj yapmayı biliyormusun

Afya - hayır

Emrih - Biraz ögren

Afya - gerek olmayacak ki

Emrih - olada bilir

Afya - AA burada kütüphane varmı

Limke - var

Afya - tamam ben ordayım

Aymi - bende geliyimmi

Afya - gel birlikte kitap okuruz.
Herkes odadan çıkmıştı. Gece hariç. Gece yumuşak yastığın üzerine kurulmuştu

Gece - yok biri sarayı tanımak için sarayı gezecek yok öbürü sırf vakit gecsin diye kitap okuyacak falan faln işte. Yav yat şöyle ne güzel yumuşacık yatak. Kimse uyumazsa ben uyurum. Hım umarım rüyamda dişi kedi falan görürüm umarım.

*******

Emrih gezebildiği kadar gezdi. Talim yeri gibi bir yere vardı. Kaslı heybetli askeri ünüformalı bir adam vardı. Adı asteg idi. Emrihi onun yanına yaklaştı.

Emrih - merhaba sen komutan mısın

Asteg - Evet

Emrih - Baya iyi Ve salam kılıç sallıyorsunuz

Asteg - teşekkür ederim

Emrih - sizinle biraz kapışalım mı

Asteg - olur ama yeniliceksin.

Emrih - ya yenilmezsem

Asteg - görelim bakalım. Şuradan bir kılıc al gel

Emrih kendine göre bir kılıç secti. Karşılıklı duruyorlardı. Asteg kendi vicudunu güçlendirmek için büyü kulandım kullandığı anda astegin üzerinden bir dalga yayılıyordu. Emrih bunu turnuvada ve bazen kendini güçlendirdiginde kendi vicudundan cıkarken görüyordu ama bu kadar belirğin değildi.

Bu büyü yaparkende olurordu etrafa bir madde salgılıyordu. Bu salgılama büyü artığıydı yani kullanılan büyünün serbest kalmasıydı. Asteg den bu kadar büyü artıgıydı cıkmasın o kadar fazla büyü enerjisi kullandığını gösteriyordu. Emrih merak ettiği bir şeyi daha ögrenmiş oldu.

Asteg - hazırsan başlıyorum

Emrih - hadi bakalım.

Asteg, emrinin üstüne gelip dikine indirmişti kılıcı. Emrih kılıcını yan tutup savunma yaptı. O kadar büyü yapmasından anlamalıydı çok sert vurmuştu. Bunlarda kalmayıp asteg kılıcını geri çekip bel kısmına savurdu. Emrih bu darbeden kendini savunamamaıştı. Emrih bel kısmında büyük bir yarık açılmıştı. Asteg bunu görünce endişelendi.

Asteg - ah hemen şifacıları çagırayım

Emrih - dur dur. Asıl iyi oldugu kısım kılıç sallamak değil o yüzden böyle oldu

Emrih kendini iyileştirdi.

Asteg - sen büyücü müsün.

Emrih - yani evet iyi oldugu kısım bu beni öldüremezsin. Kılıc dan başka kapışmamıza birazcık büyü katalımmı?

Asteg - tamam

Asteg tekrar saldırdı emrihin göğüs kafesine hedef almıştı tam kılıcı içinden geçicek Emrih kaşla göz arası astegin arkasına geçmişti. Hızlıca bir tane arkasından indirdi. Asteg duvara fırladı. Ama yorulmamıştı vicudunu dahada güçlendirir tekrar saldırıya geçti tam vurdu vurucakken Emrih yok oldu bir anda üstünde belirdi. Astegin sırtına vurdu asteg yere cakıldı. Ama asteg hala hareket edebiliyordu. Cok fazla yarası vardı ama hala dik durmaya çalışıyordu.

Emrih - burada bitirelim mi

Asteg inde dövüşecek güçü kalmamıştı zar zor ayaktaydı.

Asteg - tamam öyle olsun bu sefer.

Emrih astegin yaralarını iyileştirdi.

Emrih - güzel çalışmaydı başka zaman tekrar yapalım.

Asteg - olur neden olmasın

*******

Akşam olmuştu kıral emrihleri sofraya davet etmişti.

Emrih - bizi davet ettiğiniz için teşekkür ederiz efendim.

Huras - şu resmiyeti bırakalım artık yemekteyken sen Emrih ben Huras olayım

Emrih - bir sorun olmasın

Huras - ne sorunu olucak çok konuk gelmez saraya gelenler hep siyasiler olur. Siyaset konuşmaktan bıktım usandım. Arkadaş gibi konuşmak istiyorum.

Emrih - benim için sorun değil bana uyar.

Huras - yemekler gelsin

Hizmetliler herkesin önüne bir tabak bıraktı hepsinde kuzu pirzola vardı. Sonra kırmızı şarap ikram edildi. Yemekyenildi eğlenildi sohbet edildi. Herkes biraz sarhoş olmuştu.

Emrih - bak bu insanlığın en sevdiğim yanı ne biliyormuşsun

Huras - hee ha ne

Emrih - bak şimdi insanlık bence en iyi ırk yani ömrü kısa falan ama tam ortası ve insanlar diyer ırklardan daha zeki. İnsanlarda şu var bak bir şehir düşün orayı yerle bir et üstünden zaman geçsin bir yıl falan tüm şehir yeniden kurula biliyor. Bu insanların istikrarlı lıgının bir kanıtı hemen adapte ola biliriz.

Huras - cok haklısın cok haklı yani diyer ırklar hep mal gidersen görürsün ben burada medeniyeti ilerletmeye calışıyorum.

Emrih - Evet yaptığınız iyi bir şey cok haklısınız bencede

Huras - ah şu lanet düğün vardı birde heee haahaa

Emrih kıralı iyice sarhoş oldugunu emin oldu ama kendi kafasında cok iyi değildi.

Emrih - mesela Varali orasında baya iyi büyük bir şehir

Huras - ah evet büyük. Kızımı oranın sahibi olan barakle nin oğlu ile evlendiriyorum lanet olsun

Emrih - niye öyle dediniz kiii barakle kötü birimi

Huras - şu soylu lardan gına geldim keşke hepsi geberse kızımı vermekmi o oruspu çocuğuna bir altın bile vermek istemem ama. Ah siktimin kırallıgı soylu lar kendi kafasına göre iş yapıyor merkezi otorite diye bir şey kalmadı amk

Emrih - boş ver içerek hallederiz hahaha

Huras - aynen koyun lan bir bardak daha

İçtikçe içtiler. Herkesin kafa birmilyon yatmaya gittiler. Bakalım yarın ne olacaktı.