
Emrih tasmaya büyü enerjisini vererek tasmanın kırılmasına sebep oldu
Garfild - ha nasıl yaptın bunu. Sen benimde lütfen kurtar
Emrih - amacım hepinizi kurtarmak
İ. Şeytan - duyda inanma kurtarmakmış
Emrih - sen sesiz ol
Garfild - bana mı dedin
Emrih - aa hayır hayır. Siz sıraya gecin hepinizi kurtarayım
Emrih herkezin tasmalarını parcaladı.
Emrih - Evet ben savaşa bilirim diyenler benle gelsin. Diyerleri burada beklesin.
Garfild - peki ya ne yapıcaz
Emrih - savaşıcaz. Herkez oldürmeyin sadece kaptanı ve adamlarını deviriçez sonrada bu geminin kaptanı. Sen Garfild sen bu geminin kaptanı olacaksın.
Garfild - teşekkürler bayım. Ama savaşıcak silahım yok
Emrih - onu hallederiz sadece sesizce beni takip edin.
Emrih kapının kilidindeki büyüyü bozdu ardından kapıyı kırdı. Alttan geminin bagaj kısmına gittiler. Orda gemide yolculuk edenlerin eşyalarını karıştırdılar. Herkez kendine göre bir silah secti. Merdivanlardan yukarı cıktılar. Güverteye cıkan kapak karşılarındaydı.
Emrih - şimdi hızlıca cıkıyoruz askerlerle sizler ugraşın ben ve Garfild kaptan köşküne gidicez kaptan düştümü direk savaş biter.
Emrih kapagı hızlıca actı ve dışarı fırladı. Etrafa kimse yok karanlıkta göz gözü görmüyordu. Emrih ve Garfild kaptan köşküne ilerlediler. Kaptan köşkünün önünde iki tane nöbetçi vardı . Emrih adamların yanına yaklaştı.
Emrih - iyi akşamlar kaptanla görüşmem lazımdıda
Nöbetçi - şu an olmaz kaptan uyuyor.
Emrih - ama biraz acil bir mevzu. Kaçan köleler var
Nöbetçi - nerde
Emrih - karşında.
Emrih sağındakine hızlı bir yumruk attı. Adam yere yıgıldı. Diyer kılıcını tam cekicekken. Garfild adama arkasından kılıcını saplar. Yavaşca kapıyı araladılar. Kaptan kapının acıldıgını hissetti. Dogruldu, yatağından kalkıp odadan kapıya dogru ilerledi. Emrihi görünce kılıcını cekti.
Emrih - kaptan neredesin ufak bir sorun vardıda Bi bakı ver
Kaptan kılıcı ile emrihin karşısına cıktı.
Emrih - a burdaymışsın şu arkadaşın bir sorunu varda
Garfild göstererek
Emrih - bu arkadaşa Bi gemi lazımda acaba nerden buluruz
Rane - ha sen nasıl kurtuldun.
Emrih - istersen birdaha ne kadar güclüymüşüm bakarmısın.
Rane - büyüyü dagru düzgün kullanamıyorum. Kane kane nerde
Afya kanenin ensesinden tutmuş sürüyerek getirdi.
Afya - burada ama galiba ölü diye biliriz.
Rane - siz ikiniz siz siz. Onuda bana sen satmıştın başından beri gemiyi elde etmeyi düşünüyordunuz. Kim kim tuttu sizi benim sizinle bir sorunum yok. Daha fazla para veririm bakın. Anlaşmak daha iyi bir şey sizinle ilk defa karşılaşıyorum. Benimle bir sorununuz olamaz dimi.
Emrih - umrumda da sanki
Emrih bir hamleyle kafasını kopardı. Sağ eline Rane nin kafasını aldı. Sol eli ile garfild dın kolundan tutup dışarı çekiştirdi. Kaçan mahkumlara mürettebat güvertede bir birine girmişti.
Emrih - bana bakın sizi aptal sürüsü Rane ve kane öldü. Yeni kaptanınız.
Garfildı öne cıkararak.
Emrih - bu adamdır itirazı olan.
Mürettebattan biri - benim itirazım var senden kaptanımızın in...
Emrih işaret parmağını adama cevirdi. Büyü enerjisi ile gama ışını yolladı. Gelen ışın adamı delip geçti.
Emrih - başka itirazı olan. Güzel gerisi sende garfild
Garfild - Tabikide patron bana güven.
Emrih kaptan köşküne geri girdi.
Emrih - kamiri gercektende öldüre bilirsin
Afya - bunu kaptan yapmıcazmı
Emrih - hayır gerek yok esirlerden biri şans eseri kaptan cıktı onu kaptan yapmak daha iyi.
Afya - Hım daha taze içicekmisin
Emrih - yok almiyim
Afya - tüh yazık oldu
Afya adamın boynunu actı yavaşca yaklaştı
Emrih - aa neyse
Emrih bir hamle ile hızlıca adamı aldı ve bir anda bütün kanını sömürdü.
Afya - Hey bu kadar açsan söyleyebilirdin. Neyse kaptanınkini içiyim bari.
Emrih - aslında bir anda hızımı alamadım. Bu bana fazla geldi. İstersen benden içebilirsin.
Afya - neyse açım yoksa...
*******
Fırtına başlamıştı okyanusta gemi orda oraya savruluyordu . Emrihi ve Afya geminin tam uc kısmındaydılar. Gelen bir dalga ile geminin önü kalkıp bir anda suya tekrar girince her yere su sıcrıyordu. Tayfanın hepsi güvertede ki suyu boşaltmak için uğraşıyordu.
Emrih - ah şu dev dalgalara bak. Tam bir gondol keyfi hadda daha da güzeli.
Afya - gondol da ne
Emrih - eh bu gemi gibi bir şey
Garfild emrihin yanına geldi.
Garfild - patron şuanda ilerleyemiyoruz ama fırtına bitince yaklaşık bir gün içinde varırız.
Emrih - tamam, iniceğimiz liman kenti büyük mü
Garfild - Evet, ticarette önemli bir yer oldugu için en gelişmiş liman kenti olur. Aradığınız her şeyi bula bilirsiniz.
Emrih - tamam. Teşekkür ederiz kaptan.
Garfild - hiç sorun degil patron
Garfild işine döndü.
Afya - burada durmaya devam mı edeceksin
Emrih - Evet koyu mavi renkteki suları seviyorum.
Afya - ben içeri gidiyorum. Burada sırıl sıklam oldum. Sen ıslanmaya devem et. Hasta olursan sana bakmam
Emrih - ha ben vampirim hasta olmamki
Afya içeri girdi.
Emrih - ah cok güzel görünüyor.
İ. Şeytan - gemideki olayı hatırladın mı. Aynı böyle güzel bir fırtınada büyük dalgaların arasında savrulup dururken. Kaç kişiydi.
Emrih - hatırlatmasanmı
İ. Şeytan - ha niye
Emrih - çünkü gecmişte kaldı.
İ. Şeytan - heeee sıkıcı yaratık en güzel yerine geliyordum. Neyse madem kaptanı öldürecektin yardımcısını öldürüçektin niye köle olmakla falan filan gibi şeylerle ugraştın ki
Emrih - neden ugraştım şimdi amacımız önce dikkat çekmemekti adada saldırsam olmaz. Denizde saldırmaya karar verdik. Gemiye binmek için adamla fazla uğraşmayalım . Hem baksana bir dost edine bildik. Ve gemi kullanmasını bilen biri lazımdı.
İ. Şeytan - ha ne dostu sen ona dostlukmu diyon. Bak herkez pat diye güvenmeyi bırak
Emrih - bu adam bize artık borçlu. Lazım oldugu zaman istedigimiz gibi kullanıla bilir. Başka zaman karşılaşırsan bu sefer bedavaya gidersin. Sadece böyle ufak bir amac için. Tamam mı
İ. Şeytan - Hım Hım ah neden bagımsız topraklara gitmek istiyorsun.
Emrih - buraya gelmeden önce oradaydık. Bütün ırkları yaşadığı yer. Yakın iki kıta vardı biri yarı insanların oldugu kıta biri bütün ırkları oldugu. Sen söyle hangisi daha mantıklı.
İ. Şeytan - ah tabii tüm ırkları bir arada oldugu yer daha mantıklı
Emrih - aynen, diyer ülkelerin yapısını bilmiyoruz ama en azından bagımsız devletlerin yapısını biraz olsun gördük. Hem bütün ırkları tanıma şansı veriyor va bence her şeyin merkezi orası ola bilir. Tabi kıtaların kendi arasındaki diplomatik ilişkilerinde bilmiyoruz. Mesela insanlar diyer ırklar karşı ırkçılık yapıyor ola bilir. Aynı şekilde insanlarada ırkcılık yapan kıtalar vardır. Ya yarı insanlar bu kıtalardan bir tanesi ise.
İ. Şeytan - anladık anladık. Her türlü daha mantıklı. Sesini biraz kes düşünüyoruz şurada.
Emrih - ha sen neyi düşünüyorsun ki sadece beynimde dönen bir sessin
İ. Şeytan - tabi tabi şimdi sus bakiyim.
Emrih - adama bak lan bizim vicudumuzda bize artistlik yapıyor.
*******
Fırtına artık bitmişti. Hızlı bir şekilde yola devem ettiler. Yarım günden sonra artık varmışlardı. Yavaşca limana yanaşıldı ve yolculuk bitmişti.
Garfild - görüşürüz patron!
Emrih - görüşürüz. Şimdi sen ne yapıcaksın.
Garfild - eski tayfanın tiçaret yapmak için bir sürü eşya almışlar onları satıp mavi sulara devam.
Emrih - Hım peki hangi kıtalar arasında tiçaret yapıp geliçeksin? Ve ben seni birdaha arasam nerde bulurum?
Garfild - ben yarı insan olarak kendi kıta bu kıta arasında yaparım biraz para kazandıktan sonra ticaret loncasına kayıt olmak istiyorum böylece işleri büyüte bilirim. Yani belli bir müddet buralarda yada yakın liman kentleri de bula bilirsin.
Emrih - tamam teşekkürler
Emrih ve afya arkasını dönüp şehrin içine dogru yürümeye başladılar.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |