Yeni Üyelik
7.
Bölüm

Kalp Sancısı

@amine_queen

Gözlerimi açtığımda Ahlas ı yanımda göremeyince istemeden de olsa dudaklarımı büzmüştüm ,odada olmadığını fark edince doğrulamak için hamle yaptım ama sırtıma giren ağrı ile iki büklüm olmuştum.

 

Kısık inlemem ile elinde bir kaç paket ile beraber Ahlas içeri girmişti,halimi görünce elindeki leri masanın üzerine bırakıp yanıma gelmişti.

 

"İyi misin?"

 

"Kalklmaya çalışınca sırtım ağrıdı biraz, iyiyim yoksa."

 

"Yanında biri yokken hareket etmemeye çalış Efnan."

 

"Dikkat ederim."

 

Az önce masaya indirdiği paketleri masa ile beraber yanımıza çekip oturunca, kahvaltılık olduklarını yeni fark etmiştim.

Hepsini açıp benim kucağıma indirip, eline bir kaç belge alıp uğraşmaya başladı.

 

"Sen yemeyecek misin?"

 

"Hayır, aç değilim."

 

Poğaçalardan birini ikiye bölüp arasına salam ekleyip ona uzatınca başını kaldırıp tuhaf tuhaf elime baktı.

"Al hadi ."

 

"Aç değilim dedim."

 

"Olsun yarım poğaça dan birşey olmaz."

 

"Siz yiyin, teşekkürler."

 

Siz mi?!, yine ne olmuştu da derin dondurucu gibi olmuştu ki?.

 

Oflayıp poğaça dan bir ısırık aldım, ona üzgün üzgün baktığımı fark etsede umursamadan elindeki evraklar ile uğraşma ya devam etti.

..........

 

Ahlas geceleri sandalyede beni izleyerek gün içinde ise işlerini halletmeye çalışarak yanımda dururyordu, kaçırılmamın üzerinden neredeyse iki hafta geçmişti ve kendimi tam anlamıyla olmasa da çoğunlukla toparlamıştım.

Son zamanlarda Ahlasın işleri olduğu için Berra yanımda kalmaya başlamıştı, Yağız ı özlese de beni bırakmamak için yanına gidemiyordu.

 

"Hadi git bize kahve getir, birde Yağızı gör gel."

 

"Kahve getiririm ama Yağız a gitmem."

 

"Berra iyiyim ben git hadi ."

 

"Olmaz.".

  

"Olur!, git yaaa sakat muamelesi yapmayın."

 

"Kuzum niye öyle diyorsun ben yardıma ihtiyacın olur diye dedim."

 

"Berra ben iyiyim , iyileştim artık hadi git kahvede istemiyorum."

 

"Tamam kızma gidiyorum, ama sonra gelirim."

 

"İyiyim ben bundan sonra gelmene gerek yok , Berra ben ciddiyim."

 

"Peki, görüşürüz."

 

Bana öpücük atıp odadan çıktığında Ahlas adlı derdim ile başbaşa kalmıştım.

Beraber uyuduğu muz günden beri yine eski mesafeli haline bürünmüştü.

 

Bana acıdığı düşüncesi moralimi fazlası ile bozmuştu, daha fazla dayanamayıp üstüme hırka alıp dışarı çıktım.

Akşam saatleri olduğu için ortalıkta pek kimse yoktu bende etrafta gezinmeye karar verdim.

 

Spor alanındaki bir kaç askeri izlerken arkamdan gelen ses ile yerimden sıçramıştım.

 

"Hala çok zayıflar , daha iyi eğitilmeliler."

 

Başımı çevirdiğimde Ahlas ın boylarında olan asker in omuzlarındaki rütbeye gözüm kaymıştı. Yüz başı olduğunu görünce spor yerindeki askerleri onun eğittiğini anlamıştım.

 

" Onların da dinlenmeye ihtiyacı var ama."

 

"Merhamet olmaz böyle şeylerde , küçük hanım."

 

"Efnan adım."

 

Küçük müş! , sensin küçük uyuz adam.

 

Sinirle önüme dönüp spor alanını izlemeye devam edecek iken önüme geçip gülümsedi, ışığın etkisinden çok görmediğim gözleri şu anda gözlerimin içine bakıyordu.

 

"Kızdırmak istemezdim, kusura bakmayın.

Uraz ben."

 

"Memnun oldum , Uraz Yüzbaşı."

 

Gülümsemesi büyürken ellerini cebine katıp oda eğitimdeki askerlere döndü, yalan söylemek büyük günah olduğu için itiraf ediyorum bayağı havalı duruyordu.

Hakkını yememeli Ahlas kadar olmasa da yakışıklı idi.

 

"Seni daha önce burada görmemiştim, umarım sen dememde bir sakınca yoktur?"

 

Hiç bir zaman böyle şeyleri umursamazdim ama Ahlas ın bana bu konuda dengesiz davranması sinirimi bozmuştu.

 

" Hayır , hiç bir sakıncası yok. Ben Asım komutanınızın kızıyım."

 

"Ne!?, Asım komutanım ın bir kızı olduğunu bilmiyordum."

 

"Öğrenmiş oldunuz, ben üşüdüm size iyi geceler."

 

"Size eşlik edebilir miyim."

 

"Bana eşlik etmek istiyorsanız siz kelimesini bir daha kullanmayın."

 

" Peki, nasıl istersen Efnan."

 

Üşüdüğüm için hızlı adımlar ile ilerlesemde Uraz da Ahlas gibi koca ayaklı olduğu için yanında yavaş kalıyordum.

Odama döndüğüm an Ahlas ı karşımdaki odanın kapısında ilk defa üzerinde eşofmanı ve tişörtü ile görmüştüm, gözüme batan şey ise Didem in geceliğe benzeyen pijaması ile dibinde duruyor olması.

Birinci si Ahlas benim karşımdaki odadamı kalıyordu?, ikinci si Didem neden Ahlasın ağzının içine girecek gibi duruyordu?

 

Bizi fark edince sert bakışlarını üzerimize dikti ama onu görmezden gelip kendi kapıma yöneldim.

 

Uraz Ahlas a asker selamı verip peşimden yürüdü.

 

"İyi geceler Uraz ve teşekkür ederim bana eşlik ettiğin için."

 

"Benim için bir zevkti , sana da iyi geceler."

 

Gözlerim Kapıda dikilmiş bizi hayret ile izleyen gözlere kayınca bakışları daha da sertleşti, Didem durumdan memnun olduğunu belli ederek sırıtıp tekrar Ahlas a döndü tam o anda donup kalma ma neden olacak o şey olmuştu.

 

Ahlas Didemi kolundan tutup içeri çekti ve kapıyı sert bir şekilde kapattı.

Nefesimin kesildiğini hissetmiştim resmen, kabimdeki sancı ile kapımı kapatıp yere çöktüm, dizlerimi kendime çekip başımı yasladım ve göz yaşlarımın akmasına izin verdim.

 

Bana sadece acıdığı için yanımda uyumuş ve iyi davranmıştı, ona karşı olan hislerimin farkında olsa da bunu kasıtlı olarak görmüyor muş gibi davranıyordu çünkü benden ve ona olan ilgimden rahatsiz oluyordu. Daha bir çok düşünce ile kendimi zorla yatağa atıp gözlerimi yumdum, uykuya dalmak üzere iken kapı sesi duysamda umursamayip kendimi uykunun huzurlu kollarına bırakmıştım.

 

Sabah birden açılan kapım ile irkilerek uyanmıştım, gözlerimi sırıtarak bana bakan arkadaşıma çevirdiğimde adeta üzerime zıplayıp boynuma sarılmıştı.

 

"Kuzum bil bakalım ne oldu?"

 

"Bu saatte şafak operasyonu yapar gibi odama dalma sebebin ne acaba?, çok merak ettim!"

 

"Yağız bana çıkma teklif ettiiiiii."

 

Tiz sesi kulaklarımı acıtınca yüzümü burusturdum.

 

" Siz zaten çıkmıyor muydunuz?"

 

"Hayır tabi ki Efnan sadece flört leştik diyelim."

 

"Bence çok saçma bu yaptığınız."

 

Berra anlamaz gözler ile bana bakınca devam ettim.

"Flört leşmek, çıkmak saçma ve doğru gelmeyen şeyler bana. Eğer birbirinizden eminseniz evlenmelisiniz diğer türlü hiç sağlıklı değil Berra . Kuzum bende senin iyiliğin için söylüyorum."

 

"Haklı olabilirsin ama eğer evlilik konusunu açan ben olursam Yağız ı kaybedebilir im."

 

"Eğer seni gerçekten seviyorsa evlenmekten korkmaz ."

 

"Biraz erken gibi , beklememiz daha iyi sanki hı?"

 

"Sizin bileceğiniz bı şey."

 

" Neyse hadi kalk kahvaltıya gidelim ,daha sonra zor bela ikna ettiğim Yağız cığım ile Murat han bizimle yakar top oynayacak."

 

"O nerden çıktı Berra?!"

 

"Bilmem canım çok sıkıldı bende biraz çocuk olalım dedim."

 

"Alemsin Berra , Allah Yağız a yardım etsin."

 

"Amiiin."

 

Güzel sohbet eşliğinde yaptığımız kahvaltıdan sonra Yağız lar ile top oynamak için saat 3 e anlaşmıştık,

Ben ve Berra kamp takı işlerimizi toparlayıp hallettikten sonra üstümüze rahat şeyler giyinmek için odalarımıza geçmiştik.

 

Mor bir eşofman giyip dedorant ımı sıkıp odamdan ayrıldım, odasından yeni çıkan Ahlas ı görünce Didem de yanında mı diye ister istemez gözüm arkasına takılı kalmıştı. Bakışlarımı kaçırıp hızla yanından uzaklaştım ya da ben öyle zannediyordum, kolumdan tutunca durup boş bakışlarımı ona çevirdim.

 

"Nasıl oldunuz?"

 

"İyiyim sağolun Ahlas Binbaşı."

 

O bana siz desede tek olduğumuzda ben ona hep sen derdim oda farklılığın dikkatini çekmesi üzerine gözlerini kısıp dikkatle yüzüme baktı.

 

"Emin misiniz?."

 

"Evet , şimdi izniniz ile beni bekliyorlar."

 

"Kim?, yani bir sorun mu var acele ediyorsunuz?"

 

Tam ağzımı açacak iken uyuz hanım han hazretleri teşrif edince öfkeyle bakışlarımı ona çevirdim.

"AA selam tatlım , naber?"

 

"İyiyim, senden naber?"

 

Onu taklit ederek cevap verince yüzünü ekşitip yine Ahlas ın dibine sokuldu,

 

"Dün için teşekkür ederim Ahlas , sayende çok güzel bir gece geçirdim."

 

Duyduklarım ile gözlerim yanmaya başlarken şaşkınlıktan dilimi yutmuştum, gerçi ne bekliyordum ki bir içim su olan Didem ve taş gibi Ahlas oda da tek başlarına tavla oynayacak halleri yoktu ya.

 

Önlerinde ağlayıp rezil duruma düşmemek için tam arkamı dönmüştüm ki uyuzun sesi kulaklarıma dolmuştu.

 

"Yağız ile Berra yı gördüm Ahlas cım top oyna ya caklarmış bizde katılalım mı?"

 

"İşlerim var Didem ."

 

"Lütfen , beni kırma ."

 

"Olmaz ."

 

"Söz seni iki gün rahatsız etmem."

 

"Peki"

 

Bir an geldi gülmek istesemde kendimi toparlayıp ,dışarı doğru ilerlemeye başladım,

Yağız ları görünce yanlarına ilerledim.

Arkamdan gelen Ahlas ile Didem i görünce acaba oymamasam mı dedim ama , onlar için kendimi kısıtlayamazdım.

 

"Bize de yer varmı ?"

 

"Olmaz mı komutanım."

 

"Eee, kim kim oynuyorsunuz?."

 

"Henüz ona karar vermedik komutanım."

 

Ahlas ile Yağız gurup ları bayanlar ve erkekler olarak kurunca oyuna başlamıştık.

İlk erkekler ortada olduğu için nerdeyse yarım saat onları oyun dışı bırakamadık. Ahlas ortada sayım için tek kaldığında Berra ile seri atışa geçmiştik resmen.

 

Topu Ahlas a atacağım an gözlerime öyle bir baktı ki donup kaldım, bunu kasıtlı olarak yapmış olmalı ki hafif güldüğünü gördüm.

Duygularımı kullanmıştı, sinirlendiğim için topu hiç beklemediği bir anda fırlatıp onu da elemiştik.

 

Biz ortaya geçtiğimizde Didem arkamıza saklandığı için bizimde işimizi zorlaştırıyor du. Berra kaçarken ona çarpıp yere düşünce Yağız topu elinden atıp koşarak geldi.

 

"Güzelim iyi misin?"

 

"İyiyim sadece düştüm."

 

Birbirlerine olan bakışları içimi ısıtır ken gözlerimi ona bakmaktan alamadım,

Onun ise hemen ilerde bize doğru gelen Uraz a baktığını gördüm.

 

"Yüzbaşı Uraz Çağan, arz ederim komutanım."

 

"Rahat ol ."

 

Uraz bana bakıp gülümseyince ona aynı şekilde karşılık verdim, Ahlas ise kaşlarını çatıp bize bakınca Uraz bakışlarını kaçırmıştı.

 

"Komutan ım emrettiğiniz gibi bütün eğitim alanı temizlendi."

 

"Tamam, sen git dinlen."

 

Uraz baş selamı verip arkasını döneceği an öne atılınca hepsi merakla bana baktı.

 

"Sende bize katıl sana Uraz ."

 

Ahlas başta olmak üzere Yağız ve Murat han bana tuhaf tuhaf baksalarda Uraz a bunu fark ettirmek istemedikleri için durumu hemen toparlanmış lardı.

 

"Komutanım izin verirse , isterim tabi ."

 

"Tabi, katıl sende."

 

"O zaman Uraz bizden olsun, ne dersin kuzen?."

 

Didem Uraz a kuzen deyince şaşıran sadece ben ve Berra idik.

 

"Siz kuzen misiniz?"

 

Uraz gülerek şaşkın halde sorduğum soruyu yanıtladı.

 

"Evet, Didem benim kuzenim."

 

Maşallah askeriyede ki herkesle akrabadı bu uyuz da,

"Hadi devam edelim."

 

Murat han ın sert sesi ile oyuna devam ettik , Ahlas ın attığı toptan kaçarken Uraz ın arkasına saklanmış tım, ikimizde duruma gülerken Yağız topu sert bir şekilde atıp Uraz ı elemişti.

 

"Korumamı kaybettim."

 

Yalandan dudak büzünce Uraz kahkaha atıp Berra nın yanına geçip bizi izledi.

 

On dakika boyunca koşuşturma sonucu Didem düşüp kalkıyordu, Vurulup elenince Ahlas a yalandan rol kesip canı acıyor muş gibi yapınca Ahlas onu kucaklayıp diğerlerinin yanına bıraktı.

 

Yağız Berra yı kontrol etmek için gidince bende Murat han ve Ahlas ın arasında kalmıştım.

 

"Yeng...aman Efnan kaç a kadar sayıyoruz?"

 

"10 değil mi?"

 

"Komutanım, on iki ama on olsun mu?"

 

Ahlas başını evet der gibi salladı, topu atmaya başladıklarında sayıyı yaraladığım için gülerek bizimkilere baktım ,Didem yüzünü asmış oturuyordu Yağız ise Berra ile ilgileniyor du gözüm bana bakan Uraz a kayınca bir anda göğsüme çarpan sert topla nefesim kesilmişti.

 

Ahlas topu attığı içi sorgular bir şekilde ona bakmıştım, sinirden kasılmış olan çenesini fark etmiştim ama o bana değil Uraz a bakıyordu, canım acıdığı için elimi göğsüme katıp dolan gözlerimi saklamaya çalıştım.

 

Murat han durumu fark etmiş olacak ki iki adımda yanıma varıp endişe ile bakmaya başladı.

 

"İyi misin?"

 

"İ..iyiyim sadece biraz canım yandı."

 

Uraz koşarak yanıma gelince Ahlas o an ne yaptığını fark etmiş gibi yüzü bir an dehşete düşmüş gibi oldu.

 

Uraz göğsüme bastırdığım elime bakıp daha çok yaklaşmak istesede Murat han onu bir şekilde uzak tutmuştu.

 

"İyi misin Efnan?"

 

"Evet iyiyim."

 

Berra kolumu tutup endişe ile gözlerime baktı,

"Kuzum emin misin?"

 

"Eminim sadece beklemediğimniçin bir an nefesimi kesti."

 

"Topu hanginiz attı?"

 

Çocuğuna zarar verilmiş de etraftakileri çig çiğ yiyecek gibi duran bir anneye benziyordu.

 

"Ben attım , kusura bakmayın elimin ayarı yok biraz."

 

"Biraz mı?!, kızın göğsünü delecektin!."

 

Yağız boğazını temizleyip Berra yı geriye doğru çekip sakinleştirmeye çalışsa da pek başarılı olamamıştı.

 

"Yağız , onu buradan uzaklaştır."

 

"Emredersiniz komutanım."

 

Suçlu olduğu halde Berra ya böyle muamele yapması attığı topun acısını dahi unutturmuştu.

 

"Sen varya , sen pisliğin tekisin."

 

"Yağız hadi."

 

Berra ya bir şey dememek için. Sustuğunu bilsem de Berra onu hesaba almadığını düşünmüş olacak ki daha da sinirlenip kolunu Yağız ın elinden kurtarıp Ahlas ın dibinde durdu.

 

Ona her ne söylediyse Ahlas birden bakışlarını bana çevirdi, anlık gözlerindeki üzüntü, mahcubiyet ve acıyı gördüğümü düşünsem de hemen silinmiş ve yerini yine donuk ifadesi almıştı.

 

Yağız Berra yı uzaklaştırınca durumu izleyen Uraz ve Didem de gitmeleri gerektiğini anlayıp tabura yöneldiler.

 

Murat han son kez bana bakıp sıcak gülümsemesi ile arkasını döndü, Ahlas ise donmuş gibi hala boş bir ifade ile bana bakıyordu.

 

Özür dilemesini beklesem de bir süre sesi çıkmayınca başımı eğip bende odama gitmek için hareketlendim.

 

Bana karşı olan dengesiz tavırları artık yerini soğukluğa bırakmıştı, ne olmuştu da bana karşı böyle davran mıştı anlamıyordum ama bu duruma bir çözüm bulmam gerektiğinin farkındaydım.

 

Kapımı açıp içeri odama adımımı attığımda kapatacağım kapı bir anda açılmıştı, daha ne olduğunu anlamadan sırtımı kapıda ve Ahlası kollarını iki yanıma yaslamış bir halde buldum kendimi .

 

Şaşkın bir şekilde ona bakarken eğdiği başını kaldırıp bana bakınca , aramızdaki yakınlık kalbimi hızlandırmıştı.

 

"Üzgünüm........o kadar sert attığımı fark etmedim."

 

Ben dilimi bulamadığım için doğal olarak konuşamıyordum oda bunu fırsat bilip devam etti,

 

"Canın çok yandımı?"

 

Kendimi toparlayıp derin bir nefes aldım,

"Şey..biraz acıdı, yani beklemediğim için anlık nefesim kesildi."

 

Elini topun değdiği yere katınca alev alev yanmaya başlamıştım resmen.

 

"Burası mı?"

 

"Hı hı."

 

Konuşmayacağım anladığım için sadece nefes almaya çalışıyordum, elini çekip bakışlarını tekrar gözlerime çıkarınca yutkunduğunu fark ettim.

 

Yakınlığımızı yeni kavramış gibi bir hali vardı, yüzünün bana yaklaştığını fark edince tamamen refleks olarak gözlerimi kapatmıştım .

Nefesini kulağımın ve boynumun üzerinde hissedince titremiştim ve bunu oda fark etmişti.

 

"Nefes al Efnan."

 

Ne ara geri çekildiğini fark etmesem de güler gibi çıkan nefes sesini işitince gözlerimi açıp utançla yere baktım,

Kolumu tutup beni kendi tarafına çekince kalbim arşa vardı zannetmiştim ama o kapıyı açıp gitmişti.

 

Bir süre donup kalsam da kendime gelince elimi yüzümü yıkayıp ayakta duramayacağım için kendimi yatağa attım.

 

............

 

Onu her gördüğümde utanıp bakışlarımı kaçırsam da inatla gözlerimin içine bakmaya devam ediyordu, bana bu kadar sıcak davran ması hoşuma gitse de hem Didemi odasına alışı aklıma geliyor, hem tekrar soğuk davranmaya başlama ihtimali beni geriyordu.

 

Yemek hane klasiğini yaşamaya devam ettiğimiz için artık yemekler e gelip yanıma oturmasını yadırgamıyordum , diğer askerler de duruma alışmış olacak ki kaçak bakışları yoktu artık.

 

Günlerdir ortalıkta görünmeyen Didem uyuzu nun hiç gelememesini dileyip yemeğime devam ettim.

 

Kamptaki işlerimi halledip Ahlas ı görürüm umudu ile spor yaptıkları alana doğru yürümeye başladım, bana doğru gelen kişiyi fark edince yapmacık olmadığını düşündüğüm bir gülüş yerleştirdim.

 

"Merhaba Efnan."

 

"Merhaba Uraz."

 

"Nasılsın?"

 

"İyiyim, sen?"

 

"Harikayım."

 

"Sevindim, Uraz bir şey soracaktım."

 

"Tabi dinliyorum."

 

"Şey bir kaç gün oldu Didem ortalıkta yok, bu sorun yoktur umarım."

 

"Hiçbir sorun yok sadece işini düzene katmaya çalışıyor. Bir kaç ay sonra Ankara ya yerleşecek de."

 

Yapmacık bir şaşkınlık ile tepki verdim

"Aa neden ki ?, o burada kalmıyor mu?"

 

"Hayır okul sonrası dinlenme olarak say buraya gelişini, Didem Savcı aslında ve Ankara ya atandı."

 

Şaşkınlığımı gizleyemediğim için Uraz gülümseyerek bana bakmaya devam etti.

 

"Vay canına uy..aman, Didem den bekelmezdim."

 

"Bende beklemezdim ama görüntüsünün aksine işinde baya iyidir, yanlış anlama kuzenim olduğu için söylemiyorum."

 

"Hayır , öyle düşünmüyorum. İyi o zaman umarım mutlu ve başarılı bir hayatı olur."

 

"Umarım."

 

Gözlerim biraz uzağımda barfiks çeken Ahlas a kayınca yüzümde bir tebessüm oluştu, bu Uraz ın da dikkatini çekmiş olmalı ki aynı yöne bakıp rahatsız ca kıpırdandı . Onu umursamadan bakmaya devam edince boğazını temizleyerek bana döndü.

 

"Yanlış analmaz san bir şey sorabilir miyim?"

 

"Tabi."

 

"Aranızda bir şey varmı?"

 

Şaşkın bir şekilde bakışlarımı Ahlas tan çekip ona baktım.

 

"Kiminle?"

 

"Ahlas komutanım ile aranızda farklı bir bağ var , yani bir ilişki mi diye merak ettim de ?"

 

Tam yok diyeceğim an arkamda hissettiğim ve ne ara geldiğini fark etmediğimiz kişi ile ikimiz de o yöne döndük.

 

Tek kaşını kaldırıp Uraza doğru baktı,

"Neden merak ettiniz Yüzbaşı?"

 

"Öylesine sormuştum komutanım."

 

"Sorma Yüzbaşım , sorma.".

 

"Emredersiniz komutanım."

 

"Şimdi git, marş için seni bekliyorlar."

 

Tekrardan emredersiniz deyip koşar adım uzaklaşırken Ahlas ona bense terden üzerine yapışmış olan ve bütün kaslarını gözler önüne seren tişörtüne bakıyordum.

Ban doğru dönüp boğazını temizleyince utanarak bakışlarımı başka yöne çevirdim,

 

"Seni rahatsız mı ediyor?"

 

"Hayır sadece sohbet ediyorduk."

 

"Anladım."

 

"İznin ile gidip duş almalıyım."

 

Yanaklarım kızarır iken neden böyle bir açıklama yaptığını anlamamıştım, normalde hiçbir şey demeden çekip gider di.

 

"Ta ..tabi."

 

Kekelemem onu güldürürken ben daha çok yerin dibine girmiştim.

Yanımdan geçip giderken arkasından seyirlik olan sırt kaslarına bakmaya başladım , bir anda başını çevirip bana bakınca bakışlarımı sağa sola çevirip nereye gittiğime dikkat etmeden yürümeye başladım.

 

Göz ucu ile baktığımda uzun süre sonra kendini belli eden sağ yanağında ki gamzesi tekrar nefesimi kesmişti.

 

 

İlerde neler olacağını bilemeyiz?????

Sizleri güzel kalbinizden öpüyorum 😘😘

Oy ve yorum unutmayalım canlarım ⬇️👇

 

Loading...
0%