Bu kareldi onu çok özlemiştim kapıyı açar açmaz bana sarılmasıyla bende kollarımı ona doladım. Başını boynuma gömdü ve bir süre öyle kaldı bende onun ağlamak üzere olduğunu bildiğim için ellerimi saçlarına daldırarak sakinleşmesini bekledim. "Beni içeri almayacakmısın bücür" dediğimde ağzından hafif bir kıkırtı kaçtı. Bücür dediğime bakmayın neredeyse benimle aynı boydaydı kerata. "Ayıp ettin abla" diyerek içeri geçmem için kenara kaydı bende hemen içeri geçtim. Burası onun için aldığım ufak bir villaydı küçük bir bahçesi ve havuzu vardı karel burayı kendi zevkine göre yaptırmıştı. "Napıyorsun bakalım" diye soru sordum elbette her zamanki gibi ya oyun oynuyorum diyeceğini yada hiç öyle bildiğin gibi diyeceğini bilerek.

"Çok sıkılıyorum abla aklıma karan abi geliyor sürekli kabuslar görüyorum öyle işte" dediğinde şaşırmıştım karel ilk defa bu kadar açık sözlüydü ben onun bu konuyu kestirip atacağını düşünüyordum ama öyle yapmamıştı sanarım gerçekten sorun büyüktü.

"Karel noldu ablam bana anlatabilirsin kardeşim" diyerek yanına geçip oturdum ve kolumu omzuna attım o da başını omzuma yasladı ve anlatmaya başladı.

"Abimi öldürdüler." Dediği şey duraksamama sebep oldu bunu söylediği anda karelin gözünden bir damla yaş firar etti. Hemen onu göğsüme çekerek sarıldım. Neler olduğunu az çok tahmin edebiliyordum. Karel ile abisi sedat kavgalıydı çünkü babası annesine psikolojik şiddet uyguluyordu ve zaman zaman dövüyordu bunlar olurken karel daha küçüktü ama her şeyin farkındaydı bunları abisine anlatınca abisi ona inanmadı ve babasına inandı. En sonunda karelin annesi dayanamadı ve kocasıyla büyük bir kavga ettiler. Karelin babası annesini öldürdü ama oğullarına ve polislere kendisinin intihar ettiğini söuleyerek inandırdı ama tabiki karel buna inanmadı çünkü annesinin bunu yapacağına ihtimal vermiyordu hemde babasının nasıl bir adam olduğunu biliyordu. Abisi bunları çok sonradan fark etti tam eline kamera kayıtları geçince bütün aileye göstermek istedi ama o da babasına kurban gitti.

Karel bana her şeyi uzun uzun olmasada anlatmıştı. Bir yandan o ağlıyordu bende onun sakinleşmesi için saçlarını okşuyor aradada öpüyordum en son dediği şeyle kan beynime sıçradı "abla karan abimde dahil bütün aile beni suçluyor. Ailede idam kararım çıktı" idammı demişti o? Ben onu bu kadar korumuşken ona idam kararımı çıkarmışlardı hemde hunu kendi ailesimi yapmıştı birde karan? Karelin bunu demesiyle gözlerimin karardığını adrenalinin vücudumda salgılandığını hissettim sinir bütün damarlarımda kol gezerken aniden ayağa kalktım benim kalkmamla karelde kalktı tam kapıya gidecektim ki karel beni kolumdan yakaladı "abla gitme seninde canını yakarlar." Dedi beni kendisine doğru çekerek sarılırken. "Karel ben senin yaşayabilmen mutlu bir hayat sürebilmen için çabalamışken onlar nasıl seni öldürmeyi düşünür özellikle karan. Sana olan düşkünlüğümü biliyorken nasıl buna onay verir?" Diye sordum sonlara doğru sesim yavaş yavaş kısılıyordu. Bunların üzerine nasıl bakabilmişti yüzüme benim hiçbir şeyden haberim yokken o nasıl yüzüme bakarak konuşmuştu. Hemen cebimdeki telefonu çıkararak hakanı aradım telefonu açar açmaz karelin evine gelmesini söyleyerek kapattın 15 dakikaya kadar buraya gelmişti elinde üç tane çanta vardı. İcinde silah olduğunu bildiğim çantaların ikisini elinden alarak içindeki silahları çıkarıp şarjörlerini doldurarak belime taktım hakana baktığımda oda benimle aynı şeyi yapmıştı bana gözleriyle kareli işaret edince karele dönüp baktım. Gözünü kırpmadan boş duvara bakıyordu. Eğilip alnından öptüğümde bana dolu gözlerle baktı ve konuştu " bende gelicem" dediği şeyle kaşlarım hızla çatıldı tam reddedicekken "abla nolur" dedi boncuk gözleriyle. Böyle bakarsa onu reddedemeyeceğimi biliyordu. "Peki" dedim sadece hakan bana onaylamaz bakışlar atarken onun yanından geçerken karele çaktırmadan kulağına fısıldadım "hakan karel sana emanet eğer bana bişey olursa-" diye devam edicekken kaşlarını çatarak sözümü kesti "devaamını getirme gizem buna asla izin vermem biliyorsun." Dedi.

hakan A.

"Devamını getirme gizem buna asla izin vermeyeceğimi biliyorsun" dedim kaşlarımı çatarak. Hiçbir şey demeden yanımdan geçip gitti bende hemen telefonumu çıkararak gizemin abisine olayı kısaca özetleyen bir mesaj yollamıştım eğer böyle gidersek o evden hiçbirimiz sağ çıkamazdın çünkü gizem belliki onlara kafa tutacaktı. Bu kız gerçekten kafayı yemişti konu sevdikleri olunca gözü hiçbir şey görmüyordu. Karelde onun peşinden çıktığında bende arkalarından çıktım.

Yarım saatlik bir yolun ardından soysalan aşiretinin malikhanesinin önüsne gelerek kapıyı çalmıştık hizmetli bir kadın kapıyı açtığında kadın tam konuşacakken gizem kararmış gözlerle kadını kenara iterek içeri doğru yürümeye başladı. Ben kareli arkama almış hızlı adımlarla gizemin arkasından yürürken sonunda geniş bir oturma odasına girmiştik. Herkes salonda oturuyordu gizem bir adamın tam karşınına dikilmişti ve benim görüş açımı kapatmıştı ama o adamın kim olduğunu zaten çok iyi biliyordum. Asır tan soysalan. Aşıretin ağasıydı o ve gizem şuanbonun karşısında kendinden emin duruşu ve kararmış gözleriyle duruyordu "Duyduğuma göre kardeşimin ölüm emrini vermişsin Asır Tan Soysalan" dedi sorarcasına o sırada tekli koltukta oturmuş gizemi çatık kaşlarla izleyen karanı gördüm. Soysalanlar kaşlarını çatmış gizeme öldürücü bakışlar atıyordu "benim işlerime karışmak ne haddine gizem demir" dedi asır tan soysalan gizem sesini hafif yükselterek konuşmaya başladı "Gizem değil Soysalan İclal Demirim ben ve siz şimdi iclal demiri tanıyacaksınız." Dediği anda belindeki silahı çıkarıp namlunun hedefini asır tan soysalan yaptı. Soysalan erkeklerinin hepsi gizeme silah çekmişti.

Gizem eğer iclal oluyorsa soysalanlar büyük şıçmış demekti.

Çünkü gizem bile daha iclalle gerçek anlamda tanışmamıştı.

Tam ortalık karışacakken kapı kırılırcasına açıldı ve biri haykırırcasına konuşmaya başladı.

Kim gelmişti?

daha mizah tarzı yazmak istiyorum ne dersinizz

Böyle çok sıkıcı gibi ufak espirilerle kitabımızı şenlendirebilirizz🎉💋