Bu benim ilk yazdığım kitap hatalarım olabilir bunun için şimdiden kusura bakmayın eğer kitabımı beğenirseniz oy vermeyi ve yorum yapmayı lütfen unutmayın. SEVİLİYORSUNUZ <3
BÖLÜM 1
BAŞLANGIÇ
11. sınıfın sonlarındaydım. Son iki haftamız kalmıştı o yüzden okula gitmiyordum. Ama ne kadar istemesemde peşembe günü gitmem gerekiyordu. Edebiyat dersinden kalmıştım onun sorumluluğunu vermem lazımdı. Akşam erkenden yatıp uyudum.
Sabah uyanınca her zaman yaptığım günlük rutinimi yaptım ve hazırlanmaya başladım. Hazırlandıktan sonra annem ve babamla kahvaltı yapıp çıktım otobüs durağına gidip beklemeye başladım.
Otobüs geldiğinde hızla bindim ve okulun önünde indim hemen okula gidip sınavın olucağı sınıfa gittim duvar kenarından üçüncü sıraya oturdum ve beklemeye başladım, benimle birlikte farklı sınıflardan bir kaç kişi daha vardı.
Bir süre sonra elinde kağıtlarla iki tane hoca geldi.
Sınav hakkında bir kaç bilgilendirme yaptılar ve kağıtları dağıtmaya başladılar. Tam o anda kapı açıldı ve içeriye 12. sınıflardan Ateş girdi. 1buçuk yıldır platoniğim olan Ateş. O nereye oturucak diye bakarken benim yanıma ilerledi ve bingo! yanıma oturdu. Ateş benim yanıma oturmuştu!
ellerim titremeye başlamıştı ben böyle nasıl sınav olacaktım. Hocam ben kabul etmiyorum yanımda kalbimin ritmini bozan biri oturuyor. Ben bunları düşünürken hocalar kağıtları dağıtmışlardı ve sınava gelicek olan kişilerin yoklamalarını alıyorlardı.
"Açelya Demir?"
"Burdayım."
"Batuhan Gümüş?"
"Burda."
...
"Asel Er?"
"Burdayım." dedim sesimdeki cılızlıkla.
"Ateş Arsel?"
"Burdayım." dedi bıkkınlıkla.
Evet ben asel, 1 buçuk yıldır Ateş'e platonik olan o kız. Ateş bunu biliyor mu bilmiyor mu bilmiyorum ama onu gördüğümden beridir bu durumdaydım. Birbirimizi tanıyorduk hatta arkadaştık arada bir konuşurduk zaten sırf arkadaşlığımız bozulmasın diye bunca zamandır bir şey diyememiştim, yoksa bende çok sabırlı bir insan değildim.
Ama bazen konuşurken bir şeyleri anladığını görebiliyordum ve bu beni çok korkutuyordu. Hoca yoklamayı aldıktan sonra sınava başladık yapabildiğim her şeyi yaptıktan sonra beklemeye başladım çünkü Ateş daha bitirmemişti. Onunla birlikte çıkabilmek için onu bekliyordum.
Bir süre sonra masanın altından ayağım dürtüklendi.
"hadi bitirmedin mi sınavı?" dedi Ateş, titreyen ellerim daha fazla titremeye başlamıştı.
"Bitti" dedim.
"Sessiz olun çocuklar!" hocam çırpınan kalbimin sesini mi duydunuz kusura bakmayın ama bunlar hep aşktan.
Ateş yanımda hareketlendi ve ayağa kaltı sınav kağıdını hocaya teslim etti. Bende hemen arkasından kalktım hocaya kağıdımı verip dışarı çıktım. Ateş'de kapının önündeydi beni görünce yürümeye başladı.
"Nasıl geçti sınavın?" dedi
"Yani biraz güzeldi, seninki nasıldı?"
"Benimki de idare eder en azından geçerim."
"Nereye gidiyorsun?" diye sordum konuşmanın bir şekilde devam etmesi gerekiyordu çünkü.
"Eve geçicem seni de bırakayım mı?" dedi aynı mahallede oturuyorduk ve onun motoru vardı motorları sevdiğimi biliyordu ondan dolayı hep sorardı bir tur atalım mı? gel eve bırakayım, nereye gidiyorsun ben bırakıyım derdi hep.
"Olur bende eve geçiyordum." dedim okulun içinden çıkmıştık arka bahçesine doğru gittik ve motorun yanında durduk. Kendi kaskını bana verdi hemen taktım ve beklemeye başladım. Ateş motoru çalıştırıp arka ayaklıklarını indirdi.
"Hadi gel" dedi onu bekletmeden hemen bindim.
Okuldan çıktıktan sonra çarşıya doğru gitmeye başlamıştık.
"Eve gitmiyor muyduk?" diye sordum yüksek bir sesle.
"Bir kahve içeriz diye düşünmüştüm" tam o sırada kırmızı ışıkta durduk.
"İşin mi vardı? Geri dönebiliriz." dedi
"Hayır gidelim, canım sıkılıyordu zaten" dedim.
Her zaman geldiğimiz kafenin öünde durmuştuk. Kollarımı sardığım o ateş topundan ayırdığımda bir boşluk hissettim. Motordan inip kaskı çıkardım ve motordan inmiş saçlarını düzelten Ateş'e kaskını verdim o da kaskı alıp yürümeye başladı.
Kafeye girdiğimizde en köşedeki yere oturduk.
"Ne içersin"
"Karamel makiyato iyi olur" dedim bu kafenin karamel makiyatosuna bayılıyordum.
garson yanımıza geldiğinde sparişi verdi ve beklemeye başladı.
"Üniversiteye gidicek misin?" dedim bir sohbet oluşması için.
"Dur be kızım daha edebiyatı geçemedim onu sonra düşünürüz" dedi.
"Sen gidicek misin?" diye sordu.
"Tabiki gidicem, hemşire olucam ben gelirsin artık hastaneye" dedim gülerek "Sizide tedavi ederim." O an bakışları değişti bir şey düşünür gibi oldu.
Sonra konuşmaya başladı.
"İlk önce geçmişimin tedavi edilmesi lazım." diye mırıldandı "Sen tedavi ediceksen yaralanmaya da ölmeye de hazırım bal ırmağı"
O an dünya, saatler, saniyeler benim için durmuştu. Resmen lal olmuş konuşamıyordum.
Oy ve yorumlarınızı bekliyorum. Buraya kadar okuduğunuz için teşekkürler. <3