
MERHABA CANLARIM YENİ BÖLÜMLE KARŞINIZDAYIM....
NASILSINIZ, İNŞALLAH İYİSİNİZDİR...
YORUM VE BEĞENİLERİNİZİ BEKLİYORUM.
-----------------------------
-Benim adım Rüya sende Deniz değil mi?
Dediğinde adımı doğru söylemesine şaşırmıştım. Annem ile babam bile çoğu zaman karıştırırlardı bizi. Rüya'yı ister istemez incelemeye başladım açık kahverengi saçları, kahve gözleri ve pürüzsüz yüzü ile güzel dikkat çekiciydi ortalama 50 küsür kilolarda 170 boylarındaydı gerçekten çok güzel bir kızdı.
-Evet, Deniz'im. Memnun oldum.
Kurduğum cümle bira saçla olsa da ne diyeceğimi bilememiştim. Zaten fazla konuşmayan sessiz birisiydim.
-Kahve ve çikolata için teşekkürler.
Dedi ona döndüğüm zaman bana baktığını görmüştüm. Sanki bir şeyi anlamlandırmaya çalışır gibi bir haki vardı.
-Önemli değil.
Kendimi sorguluyordum. Ne yapıyordum ben Rüya ile sanki çok uzun zamandır tanışıyor onu tanıyormuş gibi düşünceler, hisler varken elimde ki kahve bitmişti. Hangi ara bitirmiştim hiç bir fikrim yoktu. Elimde ki boş karton bardağı avucumda sıkıp top haline getirip yanımda ki kutuya koydum.
Rüya sigara yakınca bende bir dal çıkarıp yakmıştım. Bir yerden konuşmaya başlamam gerekiyordu ama nasıl veya nerden başlamam gerektiğini bilmiyordum sadece onu tanımak istiyordum. Ben bu şekilde düşünmeye devam ederken okul zili çalmıştı. Elimde ki sigarayı yere atıp ezdim.
Kartonun içinde ki çikolatayı ceketimin iç cebine koyup çöpleri toplayıp okul duvarının orada duran çöp kutusuna attım. Okula doğru ilerlerken Rüya da yanımda yürüyordu. Tek kelime etmiyorduk ama eminim ki oda farkındaydı aramızda ki tuhaf durumu. Bu çekim öyle bir şeydi ki sanki, sanki kardeşlik, dostluk, yıllardır ihtiyacım olan dosttu sanki, sanki beniö ona onun da bana ihtiyacı varmış gibi. Düşüncelerimin saçmalığı ile kıkırtı kaçtı ağımdan ne saçmalıyordum Rüya nın bakışlarını üzerimde hissediyordum ama bakmayacaktım. içimde ki histen kurtulmam gerekiyordu benim kimseye ihtiyacım yoktu. Rüya'yı geride bırakacak şekilde hızlanıp okula ardından sınıfa girdim hiç kimseye bakmadan sırama geçip oturdum.
Muhtemelen aynı sınıftsydık adımı başka türlü bilemezdi çünkü sabahtan berisınıftan çıkmamıştım. Rüya da sınıfa girdiğinde direk göz göze gelmiştik düz bir surat ifadesiyle yanıma doğru ilerlemeye başladı yanıma oturmayacaktı herhal de değil mi. Tam önümde ki sıraya oturunca derin bir nefes aldım.
Sabahtan beri önümde ki sırada mı oturuyordu hiç fark etmemiştim gerci nasıl fark edecektim okula geldiğimden beri uyuyordum, uyandığımda bile kafamı kaldırmamış uyuklamaya devam etmiştim. Hoca içeriye girince Rüya da olan bakışlarımı hocaya cevirmiştim ders tarihti. Masanın altından bluotooth kulaklığı telefona bağlayıp kulaklığın tekini kulağıma taktım saçımdan görünmezdi zaten. müzik listemden şarkı açıp (safiye__büyüdüm ben) camdan dışarı izleyerek dinlemeye başladım.
Okul çıkış ili çalması ile rahatlamıştım. Eşyalarımı toparlayıp ayaklandım sıramdan çıkınca önümde Rüya vardı. Öğle arasından sonra bir daha konuşmamıştık yanından geçip Yağmur'un yanına ilerledim bir kızla konuşuyordu, hafif koluna vurup
-Hadi, kapıda bekliyorum
DEyip beklemeden çıktım. Motorun yanına geldiğimde motora yaslanıp beklemeye başladım. Okul binasından çıkan Rüya ile göz göze gelmiştik, gözlerimi kaçırıp bir dal sigara çıkarıp yaktım. Okul bahçesinde olsa da şuan umursamayacaktım okul saati bitmişti. bu tarafa bakan kameraya göz atıp kendi kendime omuz siltmiştim iyicene kafayı yemiştim galiba. Okul kapısına doğru baktığımda Yağmur'u görmüştüm yanında bir erkekle gülüşerek geliyordu istemsizce göz devirmiştim.
Beni gördüğü zaman gülüşü suratında donmuş ve yavaşca yok olmuştu. Yanında ki çocuğa bir şeyler söyleyip hızlı adımlarla yanıma ilerledi.
-Deniz ne söyleyeceksen burada söyle erkek arkadaşımla yemek yemeğe gideceğiz.
-Niye ise ilk günden sevgili yapmana şaşırmadım Yağmur. Sen niye okula başladın durup dururken.
-Babam öyle istedi. Biraz yakınında durmamı seni izleyip ne yaptığını ona iletmemi istedi bende babacığımı kıramam bilirsin.
-saçmalamayı kes Yağmur!
-saçmalamıyorum istersen ara sor.
-ölü olarak gözükürken benimle aynı okula gelmeye nasıl cesaret edersin.
-valla gördüğün gibi geldim. Hem Umut halletti sahte kimlikle sayadımız aynı değil anne, baba boşandı. Sen annenin ben de babamın soyadını aldım bu kadar basit bir hikaye.
- Ne kadar sahte kimlikle veya yalanlarla olursa olsun tehlikeli bir daha bu okula gelemezsin Yağmur.
-Buna sen karışamazsın Deniz!
-Yağmur bir anlaşma yaptık, ona uymak zorundasın.
- Bitti o anlaşma, sıkıldım. gençliğimi yaşamak istiyorum.
-Ulan geri zekalı her gece oradan oraya gidiyorsun geziyorsun her gün arkadaşlarınla alışveriştesin daha 16 yaşından beri barlara gidiyorsun konserlere gidiyorsun canın ne isterse onu yapıyorsun şimdi gençliğini yaşayamayan sen mi oldun.
Deyip biraz duraksadım Yağmur bir şey demeyince devam ettim.
-Beni delirtme Yağmur s*iktir git okuldan. Burası sürtme veya eğlence yeri değil bir kaç güne sıkılırsın zaten şimdiden git benim başımı belaya sokma.
- Ah Deniz ben gitmeyeceğimbu yıl buradayım istersen sen gidebilirsin hem etrafına baksana ben burayı çok sevdim yakışıklı ve zengin çocuk dolu burası, bence sende benimle uğraşmak yerine keyfini çıkar.
Deyip bahçenin çıkısına doğru ilerleyip siyah bir arabaya biinip gitti. Bu kız beni ciddi anlamda delirtecekti patlamak üzereydim nefes almamı engelliyorlardı. Ben uzak durmaya çalıştıkca üzerime daha çok geliyorlardı. Nefesim daralınca nefesimi düzene sokmaya çalıştım elim ayağım titriyordu. Elimde bitmiş sigarayı atıp kaskı kafama geçirip titreyen ellerimle zar zor anahtarı yerine takıp çalıştırdım. Doğru yolakoyulmuşken dolan gözlerim yüzümden net göremediğimden yavaş kullanıyordum.
Sinirlenince yine gözlerim dolmuştu göz kapaklarımı bir kaç kez kırpıştırıp göz yaşlarımı bir kaç kez kırpıştırıp göz yaşlarını geri göndermeye çalışıyordum. görüş açım netleşince kaldırım kenarında yürüyen bir kız dikkatimi çekmişti, bu Rüya'dan başkası değildi.
Kafamı başka şeylerle meşgul etmeliydim sakinleşmem lazımdı ve bu kızın gizemini çözerek kafamı dağıtabilirdim. Rüya'ya doğru iyicene yaklaşıp motoru durdurdum lakin o hiç oralı bile olmamış fark etmemişti.
-Rüya.
Diye seslendiğim zaman bana dönmüştü şaşırmış gibi bir hali vardı. Bir bana bir motora bakıp duruyordu. Okul çıkısında beni motorun yanında görmüştü niye bu kadar şaşırtmıştı ki bu onu, yanıma gelip
-Ne oldu?
Dediğinde sesini sabit tutmaya çabaladığı belliydi lakin becerememişti.
-Bir şey olmadı bir işim yok evini tarif ette seni evine bırakayım.
Düşünceli bir hali vardı neyi düşünüyordu bu kadar ya evet ya hayır bu kadar basit. Bir süre sonra kendi kendine omuz silkip arkama atkadığında onun bu haline gülümsemiştim. Kafamda ki kaskı çıkarıp arkaya yani Rüya'ya uzattım.
-Al bunu tak başka kaskım yok.
- Gerek yo, sen tak.
-Rüya uzatma da al tak sunu daralttı zaten beni biraz rüzgarı hissetmem lazım.
Dediğimde itiraz etmenin anlamsız olduğunu anlamış olmalı ki kaskı alıp taktı.
-Çantamın orta gözünde güneş gözlüğüm var onu uzatır mısın.
Dediğimde ikiletmeden dediğimi yapmıştı. Gözlüğümü takıp motoru çalıştırmam ile Rüra'nın evi tarif etmesiyle geçmişti yolculuk. Bir müstakil evin önünde durduğumda inmişti. Ben onu izlerken kaskı çıkarıp bana uzattı.
-İşin yoksa gel kahve içelim, tek yaşıyorum.
Demişti. Elinde ki kaskı alıp önüme koydum. Aslında olabilirdi hem bu sayede onun hakkında bir şeyler öğrenebilirdim. Gözlüğümü saçıma taç gibi takıp olur anlamında aşağı yukarı salladım.
motorun anahtarını çıkarıp cebimekoyup indiğimde Rüya'da ilerlemeye başlamıştı arkasında yavaş adımlarla ilerlerken kendimi sorguluyordum. Ne yapıyordum ben böyle hiç tanımadığım birisinin evine bırakıyor ve şimdi de evine girecektim öyle mi ne oluyordu bana böyle. Kapının önüne gelmiş ve Rüya'nın kapıyı açmasıyla düşüncelerimi durdurmaya çalıştım. Rüya içeriye girmiş benim geçmemi bekliyordu, derin bir nefes alıp içeriye adımladığımda kapıyı örttü.
-Durma öyle geç otur bende kahve yapayım, nasıl içersin.
-Şekerli.
Dediğimde amerikan mutfağa doğru geçti. Dış kapıdan girer girmez sizi salon (oturma odası) ve mutfak karşılıyordu sizi. Bu tür evleri severdim hem bahçesi vardı hem de salon ve mutfak birdi gerçekten hoştu. Kapının önünde dikilmeyi kesip siyah oturma grubunun tekli koltuğuna yerleştim sırtımda duran çantamı da çıkarıp koltuğun kenarına koydum. Salonda L koltu ve 2 tane tekli koltuk vardı ortada orta sehpa ve koltukların karsısında büyük ekran bir televizyon bulunuyordu. L koltuğun arkasında yeni benim sağ tarafımda ise mutfak vardı. Mutfak kısmında ise ada ve 4 kişilik yemek masası bulunuyordu adanın ise bir tarafında bar taburelerinden vardı tezgahı L şeklindeydi genel olarak siyah renkteydi daha fazla incelemek istemeden gözlerimi Rüya'ya dikip onu izlemeye başladım.
RÜYA'NIN AĞZINDAN
Deniz, ilk gördüğüm zamandan beri sanki ailemi bulmuş gibiydim ona yakın olmak dertlerimi paylaşmak, sarılıp, ağlamak istiyordum. Neden böyle hissediyordum ne vardı ki bu kızda anlam veremiyordum. Uzak durmam gerekirdi ama bunu istemiyordum onu yeni görmüş ove hiç bir şekilde tanımamama rağmen ona güveniyordum, evet ben uzun zaman sonra hiç tanımadığım bir kıza güveniyordum.
o ne hissediyordu acaba öğle arasında beni de düşünüp kahve ve çikolata alması duygulandırmıştı beni. Kimse beni düşünmemişti bu zamana kadar, belki de ben çok abartıyordum. Peki beni evime kadar bırakması ilk tereddüt etsemde binmiştim motoruna kendimle cebelleşiyordum resmen bir tarafım ondan uzak dur derken bir yanım yakın ol diye adeta bağırıyordu.
Fincana koyduğum kahveleri tepsiye yerleştirip yanına da dolapta ki küçük çikolatalardan koydum. Dikkatli bir şekilde kahveleri sehpaya koyup Deniz'in yanında ki tekli koltuğa oturdum bende Deniz'e bakamıyordum, bana baktığından emindim. Okul çıkısında göz göze geldiğimiz anda hemen gözlerimi kaçırmış bakamamıştım. Öyle bir derin bakıyordu ki sanki içimi okuyordu herkesten sakladığım duygularımı, yaşadıklarımı görüyordu sanki.
-Biraz kendinden bahsetsene, aramızda ki tuhaf çekimin eminim ki farkındasındır.
Deyip sustuğunda ne diyeceğimi bilememiştim. Fark ettiğinin farkındaydım ama bu şekilde söyleyeceğini hesap etmemiştim. bu zamana kadar tek bir kişiye bile anlatmamıştım ki ona nasıl anlatayım.
-Ne bilmek istiyorsun ki bu ev kadarım iste ailemden ayrı yaiıyorum 2 senedir. Ailemle pek anlaşamadığımız için en sonunda bu eve taşındım.
Dedim başka ne anlatabilirdim ki karşımdakini tanımadan. Kahvemden bir yudum alıp arkama yaslandım Deniz ile göz göze geldiğim xaman bu sefer gözlerimi çekememiştim. Öyle bir bakıyordu ki duvarlarımı yıkıyordu sanki ama bu hiç iyi olmazdı o gözlerde bir şeyler bulmak istedim, bir duygu, bir ışık ama yoktu bomboş bakıyordu.
-Ben sende ki acıyı iyi biliyorum Rüya ister inan ister inanma ama biliyorum. karşımda sanki kendimi görüyor gibiyim benim yaşadığım kadar ağırını yaşadın mı bilmiyorum ama sende çok acı çekmiş, hayal kırıklığına uğramış hatta, hatta ruhunu yaralamışlar. Okulda bu kadar anlayamamıştım ama kahve yaparken seni izledim. Buraya gelip oturuşun, bakışların yani kısacası bu eve girdiğinden beri anladım çektiğin acıyı.
Dediğinde ister istemez sinirlenmiştim.Ne saçmalıyordu ne biliyordu ki ne anlıyordu.
-NE SAÇMALIYORSUN SEN, HİÇ BİR ŞEY BİLDİĞİN YOK BENİM HAYATIM BENİM ACILARIM HAKKINDA YORUM YAPMANA KİM İZİN VERDİ. SENİ EVİME DAVET-
diye bağırmaya başlamışken gözlerini bir süre kapayıp sonra açmasıyla lafım yarım kalmıştı, o gözlerde ki duygularla omuzlarım çökmüş sesim gitmiş dilim tutulmuştu. Gerçekten anlayabilirmiydi beni, ne yaşamıştı bu kız gözlerinde o kadar çok nefret, kin, acı, kırgınlık, hayal kırıklığı ve tükenmiştik vardı ki hepsi birbirinden belirgindi ama en çok acı belirgindi hepsinden baskın geliyordu. onun gözlerinde ki acıyı görünce sol gözümden usulca yaş düşmesi ile ağzımdan hıçkırık çıkması bir olmuştu.
-Devam etsene sözlerine Rüya durma söyle ne anlayacaksın de keşme evime davet etmeseydim de defol git de niye sustun.. NE OLDU NİYE SUSUYORSUN AĞLAMA SÖYLE.
Dediğinde ne diyeceğimi bilememiştim, çok büyük bir tepki vermiştim. Ne diyebilirdim ki peki birden neden duvarlarını indirmişti, o gözlerde ki duyguların yoğunluğu bana bile ağır gelmişti.
-Neyse dediğin gibi bu eve girmem büyük hataydı keske dediğin gibi hiç kimseyi hiç bir zaman anlamasaydım ama malesef anlıyorum. Bir daha konuşmayalım bu günü de unutalım gidiyorum ben.
Deyip ayaklanıp çantasını aldı. Kapıya doğru ilerlerken girmesini istemiyordum.
-Dur gitme, özür dilerim.
desem de ilerlemeye devam ediyordu kapı kulpunu tuttuğunda
-Öz kardeşim beni taciz etti.
demem ile ben bile şoka girmiştim ne yapmıştım ben nasıl söylemiştim. Ne zaman kalktığımı bilmediğim koltuğa çöküp yüzümü ellerimin arasına aldım. Ağlamam şiddetlenirken ağzımdan çıkan hıçkırıklar nefes almamı engelliyordu.
Deniz'in gelip sarılması ile irkilmiştim, irkilmem ile duraksarken bu sefer ben ona doladım kollarımı onuzuna kafamı gömüp ağlamaya devam etmiştim. ağlamam durup iç çekişe dönünce beni omuzlarımdan tutup ayağa kaldırdı.
-Lavabo nerede göster de bir elini yüzünü yıkayalım.
konuşacak halim yoktu. Elimde dış kapının orada ki misafir banyosunu işaret ettiğimde kolumdan tutmaya devam ederek lavaboya götürdü beni.
-Hadi elini yüzünü yıkada kendine gel uyursun biraz.
Dediğinde bir şey demeyip bol suyla yüzümü yıkadım sonra doğrulup aynadan Deniz'e baktığım zaman onun da gözleri kızarmıştı ne yani benim için ağlamışmıydı. Saçmalama Rüya kız niye yeni tanıdığı birisi için ağlasın ki kesin aklına kendi yaşadığı bir şey gelmiştir. İşimin bittiğini görünce sırtıma dokunup destek olurcasına benimle beraber yürümeye başladı.Beni L koltuğa yatırıp kenarda ki pikeyi üzerime örttü. Niye benimle ilgileniyordu çekip gitmesi gerekmiyormuydu, şuan kendimi o kadar güçsüz hissediyordum ki bunu umursamayacaktım tek kalmak istemiyordum.
-Hadi sen uyu bende gideyim artık yarın konuşuruz.
Demesiyle elinden tutmuştum tek kalmak istemiyordum.
-En azından ben uyuyana kadar kalsan olur mu tek kalmak istemiyorum.
Dememle biraz düşünüp onaylamıştı.
DENİZ'İN AĞZINDAN
Bir kardeş kendi canından kanından birine nasıl böyle bir şey yapabilirdi. Nasıl ablasına, kardeşine göz dikebilir ona sahip olmaya çalışabilirdi. Düşünmekten başım ağrıyor gözlerim yanıyordu. Evet ben herkese karşı dimdik duran ben bu kız için ağlamış o kardeşi için de buddualar etmiştim. Koltuğa yatırdığımda gidecektim ama öyle bir gitme demişti ki kıramamıştım onu kafamla onaylayıpbaş ucuna oturup arkama yaslandım. Beynim patlayacaktı sanki ilaçlarımı içmem lazımdı ama spor salonunda odamda kalmıştı, Rüya uyur uyumuz ilaçlarımı almam lazımdı. Aklıma bugün malların geleceği düşünce telefonumu çıkarıp Bilal'e mesaj yazmaya başladım
' Bilal benim işim çıktı tahsilatla sen ilgilen veya başkasını yolla'
Diye yazdığım mesajı gönderdikten sonra tamemen sessize aldım. Rüya'ya baktığımda hala iç çekiyordu istemsizce elim saçlarına gitmişti. saçlarını oksamaya başlamam ile şaşırdığı belli olsa da sesini çıkarmamıştı. Göz kapaklarımı ağrıdan açık tutamıyordum artık, bir süre sonra göz kapaklarım dayanamayıp kapanmış ve kendimi huzursuz bir uykunun içinde bulmuştum.
--------------------------------------------
BÖLÜM SONU CANLARIM.
BÖLÜM ÇOK AMA ÇOK GEÇ GELDİ FARKINDAYIM BİR TÜRLÜ FIRSAT BULAMADIM AÇIKCASI KURSA BAŞLADIM VE ÖĞLEN 1 DEN AKŞAM 8 E KADAR KURSTAYIM 4/5 BÖLÜM HAZIRDA VAR AMA BURAYA YAZMAKTA ÇOK VAKİT ALIYOR AÇIKCASI VE HALA BU UYGULAMAYA ALIŞAMADIM TELEFONDAN YAZABİLSEM DAHA HIZLI BÖLÜM ATABİLİRİM AMA UYGULAMA SIKINTI ÇIKARIYOR TELEFONDA VE AÇILMIYOR MALESEF 15 ARALIKTA SINAVIM VAR ONDAN SONRA BİR KAÇ AY RAHAT OLABİLECEĞİM DAHA SIK BÖLÜM ATABİLİRİM AMA O ZAMANA KADAR BENİ İDARE EDİN OLUR MU ŞİMDİDEN TEŞEKKÜR EDERİM CANLARIM.
RÜYA HAKKINDA Kİ DÜŞÜNCELERİNİZİ ÇOK MERAK EDİYORUM ACIKCASI SİZCE NASIL BİRİSİ
PEKİ YA ANA KARAKTERİMİZ DENİZ HAKKINDA DÜŞÜNCELERİNİZ NELERDİR?
BÖLÜMÜ BEĞENDİYSENİZ BEĞENİ BUTONUNA TIKLAMAYI UNUTMAYINIZ CANLARIM VE HER ZAMAN DEDİĞİM GİBİ YORUMLARINIZI BENDEN ESİRGEMEYİN.
SİZLERİ SEVİYORUM BİR DAHAKİ BÖLÜM GÖRÜŞMEK ÜZERE......
CUMHURİYET BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN.
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK<3<3<3<3
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |