Yeni Üyelik
8.
Bölüm

⁸'Buluşma Günü

@araftakikelebek

Uraz'ın gözünden;

Merdivenlerden inerken evdeki yardımcılarımızdan birinin kapıyı açmak için ilerlediğini gördüm.

"Sen zahmet etme. Kapıyı ben açarım, misafirim geldi." dediğimde başıyla beni onaylayıp yanımdan ayrıldı.

Eymen sabırsızca zile basmaya devam ederken kapıyı açtım.

"Bir an kapıyı hiç açmayacaksınız sandım."

Kapının önünden çekilip yan tarafa geçerek içeri girmesini beklerken "Kardeşim ne bu sabırsızlık, çok mu özledin beni?" dedim.

"Sen beni normalde eve çağırmazsın, genelde bara, clube çağırırsın da ondan, şaşırttın beni."

Elimle salonu işaret ederek ilerledim. "Evet ve sen de Ceylin izin vermiyor diyerek her seferinde reddedersin."

Salona adım attığımızda Eymen bedenini geniş koltuğa bırakıp rahatça oturdu. "Sevgilisi olan adamın barda ne işi var oğlum?"

"Hanımcı."

Yüzüme 'çok bilmiş' der gibi bir ifadeyle bakarken yardımcılarımızdan Zehra hanım yanımıza doğru adımladı. "Hoş geldiniz Eymen Bey, ne içersiniz?"

Eymen yüzüme bakarken benden bir cevap bekliyordu. "Sen ikimize de bir kadeh kırmızı şarap doldur Zehra, teşekkür ederiz." dediğimde Eymen'i bu dertten kurtardığım için minnettar bir ifadeyle bakıyordu çünkü kendisi içecek konusunda çok bilgisizdi.

Zehra, kadehleri servis edip salondan ayrıldığında şaraptan ilk yudumumu aldım. Eymen'in gözleri hala şarap kadehindeyken "Eee, beni buraya neden çağırdın kardeşim?" diye sordu.

"Bana senin mekanda doğum günümün olduğu günün kamera kayıtları gerekiyor."

Merakla kaşlarını çattı. "Sebep?"

Kadehi elimde döndürürken sırtımı koltuğa yasladım. "Doğum günü partisine ıslak kurabiye getiren Deniz'e partiden birisi yazmış. 'Kurabiyelerine hayran kaldım, benim kim olduğumu bul.' demiş. Deniz de benden yardım istedi."

"Vay arkadaş, böylesi sadece wattpad kitaplarında olur."

Kurduğu cümleye ufak bir kahkaha attım. "Mekanın kamera kayıtlarından kimlerin kurabiye aldığına bakmam gerekiyor. Bu yüzden de senin yardımına ihtiyacım var."

"Kolay iş, beş dakikada hallederim."

Şarabından küçük bir yudum alırken yüzünü ekşiterek "Şu zıkkımdan ne zevk alıyorsunuz, nasıl içiyorsunuz? Bir türlü tadına alışamadım." diye ekledi. Eymen oldum olası alkolden uzaktı. Ne yaparsam yapayım bir türlü sevdirememiştim.

"Hanımcılar bunun zevkini anlayamaz." derken kadehi tekledim.

"Ee bana kamera kayıtlarını nasıl ulaştıracaksın?"

"Yarın mesai başlamadan flash belleğe aktarırım. Sen de gelir iş yerinden alırsın."

Merdivenlerden aşağı inen Barış, neşeyle "Ooo, Eymen abi seni hangi rüzgar attı buraya?" diyerek salona girdi. Bakışlarımı ona çevirdim.

Yanımıza doğru ilerleyip Eymen ile tokalaşırken kaşlarımı çattım. "Senin bu saatte evde ne işin var, şirkette olman gerekmiyor mu?"

Koltuklardan birine yayılarak rahatça oturduktan sonra "Toplantı günü sunumu çok güzel yaptığım için babam bana birkaç günlüğüne izin verdi. Benim yerime Savaş çalışıyor." diyerek sorumu cevapladı.

Eymen göz kırparak "Aferin ufaklık." dediğinde "Şımartma şunu." diye karşılık verdim. İkisi de kafasını öteki tarafa çevirip sırıttı.

"Mevzu mu var, neden burada buluştunuz? Normalde pek evde buluşmazsınız."

"Doğum günü partisinin olduğu gün partiye ıslak kurabiye getiren Deniz'in bir mevzusu var da, onu çözmeye çalışıyorum. Sen kafanı yorma böyle şeylerle, boş ver." derken elimdeki boş kadehi masaya koydum.

Kısa bir sessizliğin ardından salonu Eymen'in telefonuna gelen bildirim sesi kapladı. Cebinden çıkarıp gelen mesaja baktı. Sırıtarak mesaja cevap verdiğinde yazanın Ceylin olduğuna adım gibi emindim. Yeniden bir bildirim geldiğinde bakışlarını telefondan kaldırıp bize çevirdi.

"Gençler, Ceylin akşam sinema gecesi yapalım diyor. Onu evinden almam gerekiyor, ardından marketten gece için atıştırmalık bir şeyler almaya gideceğiz. Müsaadenizle ben kalkayım." diyerek ayağa kalktı.

Gözlerimi devirerek bakışlarımı üzerine diktim. "Hanımcının tekisin."

Gülerek kapıya doğru ilerlediği sırada, "Buna hanımcılık denmez Urazcığım, aşk denir. Gerçi senin gibi gece hayatı olan bir insan aşktan ne anlar?" dedi.

Onu kapıdan uğurlarken "Dediğimi unutma yarın erkenden iş yerinde olacağım." dedim. Başıyla beni onaylayarak ıslık çala çala arabasına bindi ve gazı kökleyerek mahalleden ayrıldı.

Loading...
0%