Yeni Üyelik
23.
Bölüm

¹⁸'Hayallerin Enkazı

@araftakikelebek

Patronumun yazdıkları karşısında donakalmıştım. Mesajlaşırken gayet sakin konuşmuştum ama şu an boşluğa düşmüş gibi hissediyordum.

"Yaptığın tatlıları insanlar artık eskisi kadar beğenmiyor."

Yazdığı mesaj kafamın içinde dönüp duruyordu. Artık güzel tatlı yapamıyor muydum? Dizlerimi iyice kendime çekip koltuğa sindim.

Seda uykudan yeni uyanmıştı. Beni salonda tek başıma otururken görünce şaşkınca kaşlarını çattı.

Yanıma gelip oturdu. "Gitmemişsin."

Dolu gözlerim artık daha fazla dayanamamıştı, gözyaşlarım yanaklarımdan süzülüverdi.

"Seda..." dedim titreyen sesimle, "Bana sarılır mısın? Şu an çok ihtiyacım var."

Seda ne olduğunu anlayamamıştı, hiçbir şey söylemeden kollarını boynuma dolayıp iyice kendisine doğru çekti ve sıkıca sarıldı. Artık gözyaşlarımın yerini hıçkırıklar almıştı, hıçkıra hıçkıra ağlıyordum.

"Ne olduğunu anlatmak ister misin?"

"İşe gitmek için hazırlanmaya başlamıştım ki patronum mesaj attı." dedim, dudaklarımdan bir hıçkırık kaçtı. "İşten çıkarıldığımı söyledi."

Duydukları karşısında ağzı açık kalmıştı. Bana teselli vermek için ağzını açıp bunu nasıl yapacağını bilmediği için ağzını geri kapatıp duruyordu. Bu duyguyu yaşamadan anlamak zordu.

"Şimdi ne yapacaksın?" diye fısıldadı.

Başımı omzuna yasladım. "Bilmiyorum," dedim, sesim umutsuzlukla doluydu. "Hayatımı adadığım işi kaybettim. Bir anda her şey anlamsızlaştı. Ne yapacağım? Nasıl toparlanacağım?"

Seda yavaşça saçlarımı okşadı ama cevap vermedi. Bazen sessizlik de bir cevap gibidir; bazı soruların cevabı hemen bulunmaz, zamanla gelir. İçimdeki bu boşluk da belki zamanla dolacaktı ama şu an bu fikir çok uzak görünüyordu.

Seda'nın omzunda bir süre ağladıktan sonra içimdeki ağır boşluk bir nebze hafiflemişti. Sessizlik içinde otururken Seda yumuşak bir sesle konuştu.

"Deniz, biliyorum şu an senin için her şey zor görünüyor ama kafanın dağılması için birlikte dışarı çıkmaya ne dersin? Hem Yunus'un doğum günü pastası için malzemeleri de alırız."

Başımı omzundan kaldırıp ona baktım. Belki de dışarı çıkmak gerçekten iyi gelirdi. Derin bir nefes aldım ve başımı sallayarak kabul ettim.

Yavaşça ayağa kalktığımda başımın döndüğünü hissettim. Seda hemen koluma girip beni tuttu.

"İyi misin?" diye sordu.

Elimi başıma götürüp bir süre bekledim.

"Evet, iyiyim. Ben bir lavaboya gidip elimi yüzümü yıkayayım. Sonra çıkalım."

Seda onaylar şekilde başını salladığında ben de lavaboya yöneldim. Musluğu açıp soğuk suyun ellerimden yüzüme akmasına izin verdim. Aynadaki yansımama baktım; yorgun ama toparlanmaya kararlı bir yüz vardı. Derin bir nefes alıp lavabodan çıktım.

Seda'nın yanına döndüğümde hazır bir şekilde beni bekliyordu. "Artık çıkalım mı?" diye sordu. Başımı sallayarak onu onayladım.

Loading...
0%