​​Lütfen oy vermeyi ve satır aralarında yorum yapmayı unutmayın iyi okumalar📖❤️

Efsun saçını yaparken telefonuna bildirim geldiğini fark etti ve İnstagram'ı açıp baktığı zaman Kadir'in eski fotoğraflarını beğendiği bildirimi gelmişti. Kendi kendine "Bu adam beni mi stolkluyor" diye düşündü ama neden yapacaktı ki, yanlışlık olduğunu düşünüp saçını yapmaya devam etti.

(Saçlarını kahverengi düşünün)

Saçını yapmayı bitirdikten sonra telefonunu odada bırakıp yardım için aşağı inmişti ilk önce mutfağa girmiş her şeyin hazır olduğunu gördükten sonra ise salona geçmişti.

Fatih yine oturmuş telefonuyla oynuyor, Hikmet Bey televizyon izliyor ve Nermin Hanım ise görevlileri yönlendiriyordu. Fatih ablasının merdivenden inme sesini duyduğu için kafasını kaldırıp ablasına baktı ablasını baştan aşağı süzdükten sonra kaşları çatıldı "Abla git üstünü değiştir" diye bağırdı Efsun'a. Tahir'in bağırmasıyla herkes ona dönmüştü.

Hikmet'te gözlerini Tahir'den çekip kızına baktı her zamanki giyim tarzı olduğu için garipsememiş oğlunun çok tepki verdiğini düşünmüştü, ve bu seferde Hikmet oğluna bağırdı "Ablana sesini yükseltme hem ne var kıyafetinde her zamanki gibi giyinmiş" Tahir sabır çekip babasına döndü "Evet baba her zamanki gibi giyinmiş ama bu sefer misafirlerimiz her zamanki gibi normal kişiler değil" Hikmet sinirlenmeye başlamıştı ve Tahir'in ensesine vurdu "Nasıl normal değil oğlum Rezan ve ailesi işte, onlar insan değil mi" Tahir gözlerini devirdi o sırada çalışanlar masayı hazırlamaya devam ederken Efsun ve Nermin ise Tahirle Hikmeti izliyordu "Baba benim şu Ağayada ailesinede lafım yok benim Kadir'e lafım var kızına nasıl baktığını hiç fark etmedin mi, habire ablama bakmalar, elini bırakmamalar, kızın işi çıktı gitti hemen nereye gittiğini falan sordu sence bu normal mi baba eğer ablam böyle giyinirse daha fazla kafayı takar kızına" bu sefer Efsun'da lafa atladı "Tahir kafanda bir şeyler kurup babamı tetikleme, biz buna kendi kendine gelin güvey olmak diyoruz ablacım, hem benim arkamda daĝ gibi babam varken kim bana bakabilir" Efsun Hikmet'e dönüp ona desteklemesi için bekledi ama Tahir çoktan Hikmet'in içine bir kurt düşürmüştü "Çok haklı" Efsun babasının kendisini desteklediğini düşünüp Tahir'e alayla gülümsedi ama Hikmet konuşmaya devam ettikçe umutları söndü "Kardeşini dinle kızım, git üstüne başka bir şey giyin hiç normal tişörtün yokmu senin bir sürü kıyafet alıyoruz sana" Efsun babasının dediklerinden sonra suratını asıp annesine bakmaya başladı kızının destek beklediğini anlayan Nermin'de girdi işin içine 'Size ne ya benim kızım istediğini giyer kimsede bakamaz benim kızıma" ardından Hikmet Bey'e ima ile baktı "Babası kızına güvenmiyormuş arkasında durmuyormuş ama annesi kızının arkasında eğer gönlü olmadığı birisi kızıma o niyetle bakarsan karşısında beni bulur" Hikmet Nermin bakarak onu dinlerken Efsun ise Tahir'e bakıyor dil çıkartıyordu.

Sonunda Hikmet Bey'in villasına varmışlardı. İçeri girdikleri zaman herkes onları ilgiyle karşılamıştı ama Efsun hala aşağı inmediği için Kadir onu merak etmişti. Kadir tuvalete gitmek için izin isteyip hızlıca yukarı çıktı. Yukarı çıktığı zaman Efsun'un sesinin geldiği odanın kapısının önünde bekleyip onu dinlemeye başladı. Efsun sinirli bir şekilde biriyle konuşuyordu "Piç Mehmet yerine daha bugün gördükleri adamdan koruyorlar ya babam bile o aptala hak verdi be böyle kardeş olmaz olsun" bir süre sessizlikten sonra "Bugün babamın ortakları geldi ondan bahsediyorum" sonra tekrar sessizlik oldu Kadir telefonla konuştuğunu anlamıştı tam kapıya vuracakken Efsun daha da sinirli bir şekilde tekrar konuştu "Şu an tek takıldığın şey o adammı burada bana odaklanman lazım" Efsun sinirle oflayıp sabır çekti " Evet yakışıklı oldu mu, artık bana odaklanabilir misin acaba" telefonun karşısındaki kişi biraz daha konuştuktan sonra Efsun "Taktın hee neyse şu an seninle konuşamicam aşağı inmeliyim bay bay" deyip telefonu kapattı. Kadir Efsun'un konuşmasındaki yakışıklı dediği kişinin kendisi olduğunu düşünerek gülmeye başladı ama Mehmet'in kim olduğunuda merak etmişti.

Efsun söylene söylene odasından çıkmak için kapısına ilerledi ama kapıyı açtığı zaman kapının pervazına yaslanmış gülerek onu izleyen Kadir'i görünce bir kaç adım gerileyerek kaşlarını çattı "Siz benim kapımı mı dinliyorsunuz" Kadir kafasını olumsuz anlamda salladı "yakışıklı olduğumu mu söyledin sen?" Efsun yutkunup hızlıca kafasını salladı "Yoo size söylememiştim başkasına söyledim" Kadir yarım ağız gülüp Efsun'un odasına girmek için birkaç adım attı ve Efsun'a doğru yürüdü "Ben üstüme alındım ama" baş parmağıyla kendini gösterdi "'Babamın ortağı' dedin, bu kişi babam olamayacağına göre benim öyle değil mi" Kadir hala Efsun'un üzerine gitmeye devam ederken kapının çalmasıyla Efsun hemen ondan uzaklaştı "Aşağı inmem lazım odamdan çıkın lütfen" Kadir güldü ve sırıtarak odadan çıktı.

Kadir önde Efsun arkada aşağı indiler Efsun'un yanakları kızardığı için kafası eğik bir şekilde kapıyı açtı Mehmet'i görmesiyle kaşları istemsizce çatılırken Mehmet'in yanağından makas almasıyla Efsun daha fazla sinirlenmişti. Mehmet gülerek salona geçti ardından ise Kadir ve Efsun girdi. Salonda Mehmet'in burada olmasından memnun olmayan tek kişi Efsun'du. Hikmet açıklama yapması gerektiğini düşünüp "Mehmet eski bir dostumun oğlu benim için onunda Tahir'den bir farkı yok" dedi. Rezan anlayışla kafasını sallayıp Mehmet'e gülümsedi Hikmet'in açıklamasından sonra Kadir'in de kaşları çatılmıştı Efsun'a baktığı zaman onunda nefret dolu bakışlarını gördü ve içinden "Demek o piç Mehmet bu" diye geçirdi.

Biraz sohbet ettikten sonra yemek yemek için sofraya oturdular Mehmet kimsenin görmediğini düşünüp Efsun'u yanına oturması için kendine çekmişti ama Kadir ve Tahir bunu görmüştü Kadir Mehmet'e vurmamak için kendini tutarken Tahir ineleyici bir ses tonuyla konuşup Efsun'u kolundan tutup kendine çekti "Methmet abi sen karşıya otur" Mehmet Tahir'in Efsun'u çekmesinden gördüğünü anlamış ama Hikmet öğrenir diye korkudan Tahir'in karşısına oturmuştu.

Yemek sohbetlerle geçmişti yemek boyunca Kadir Efsun'a kaçamak bakışlar atmış, Hikmet'le Rezan iş konuşmuş, Nerminle Dilan ise sohbet etmişti. Yemekten sonra sıra tatlılara gelmişti herkes tatlısını afiyetle yerken Mehmet kendininkini Efsun'a vermişti Hikmet bile bunu garipserken Mehmet gülerek konuşmaya başladı "Küçüklüğümüzden beri tatlılarımı hep Efsun'a veririm" tabi ki de bu gerçek değildi. Efsun Mehmet'in önüne koyduğu tatlıyı elinin tersiyle itti "Hiçbir zaman böyle bir şey yapmadın ayrıca, şu an başka misafirlerimiz var çok uzun zamandır buradasın git lütfen" Hikmet kızının bu hareketine karşı kaşlarını çattı "Kızım oda misafirimiz neden böyle davranıyorsun" Hikmet bunu cümleyi soru sormak için değil kızını uyarmak için söylemişti sonra hemen Rezan'a döndü afedersiniz Efsun bugün biraz garip".

Sohbet devam ederken hava karamaya başlamıştı Mehmet yine farkettirmeden Efsun'a yaklaşıyor onunla konuşmaya çalışıyordu. Rezan ve Hikmet balkona çıkmak için kalktılar "Kadir sigara içicez gelicekmisin" Kadir telefondan kafasını kaldırıp Mehmet'e baktı onun kalkmadığını görünce "Birazdan gelirim baba" dedi. Rezan ve Hikmet Bahçeye çıktıktan sonra Kadir biraz bekleyip ayağa kalktı ve Mehmet'in önüne gitti "Hadi kalk bizde gidelim" Mehmet Kadiri kafasıyla reddetti ama Kadir inatçıydı ve Mehmet'e elini uzattı "Gel işte konuşuruz" Mehmet Kadir'in elini itti "Gelmiyorum kardeşim sen gidiyorsan git" Mehmet bu cevabından sonra Efsun'a dönmüştü "Yarında gidicez is-" Mehmet daha sözünü tamamlayamadan Kadir onu tişörtünün yakasından tutmuştu.

Mehmet daha ne olduğunu anlamadan kendini kapının önünde bulmuş ve yüzüne bir yumruk inmişti "Napıyosun lan" diye bağırdı Mehmet. Korumalar hemen Kadir'le Mehmet'in yanına gelmiş Kadir'in kolundan tutup onu Mehmet'ten uzaklaştırmıştı. Kadir kollarını korumalardan kurtarıp tekrar Mehmet'in üstüne gitti "Düzgün konuş lan benimle, bana atar gider yapma pezevenk" Rezan ve Hikmet Mehmet ve Kadir'in bağırmasına gelmiş Kadir'i kollarından tutup Mehmet'in üstüne gitmesini engellemişti "Ne yapıyorsun oğlum" diye bağırdı Rezan "Şerefsize haddini bildiriyorum baba" Rezan oğlunun kolunu tutup arabaya götürmeye çalıştı ama yaşından dolayı oğluna gücü yetmedi.

Hikmet sakince Kadir'le Mehmet'in arasına geçti ve sakin ses tonu ile "Ne oldu anlatın neden bağırıyosunuz" diye sordu ve Mehmet'in yanına gidip yüzüne baktı Hikmet böyle anlarda çok soğuk kanlı olurdu dövülse bile çok sakin davranırdı ama Kadir onun kadar sakin değildi Hikmet'in yanına yaklaşıp sessizce konuştu "Bu piçin kızınızı rahatsız ettiğini anlamışmıydınız? Ben bile fark ettim ama siz fark edemediniz mi?" Hikmet Kadir'in sorusuyla donup kalmıştı kim böyle bir cesarette bulunabilirdi ki hemde Mehmet küçüklüğünden beri tanıdığı biriydi Efsun'a kötü niyetle yaklaşma şansı yoktu. Hikmet Kadir'e inanmak istemediği için Efsun'un yanına gidip ona "Cidden seni rahatsız mı ediyor" diye sordu Efsun kafasını olumlu anlamda salladı "Neden daha önce söylemedin" Efsun sadece omuzlarını kaldırdı "Bilmem pek ilgileneceğini düşünmedim" Hikmet'in içine bir ağırlık çökmüştü o an ne yapacağını bilemeyip yanındaki korumadan Mehmet'i götürmesini istedi ve Rezan'ın yanına gitti "Afedersiniz sizi daha iyi uğurlamak isterdim ama yapamayacağım sanırım, isterseniz sonra konuşalım" Rezan yavaşça kafasını sallayıp ailesiyle beraber arabaya binip oradan uzaklaştı.

Hikmet onlar gider gitmez Efsun'un odasına çıktı ama kapının kilitli olduğunu anlayınca kapıya yaslandı "Özür dilerim kızım ama ben sadece arkadaşsınız diye yakın davrandı sanmıştım" ağlamaklı bir ses tonuyla devam etti "Neden söylemedin ki ben hallederdim" biraz sonra ise Efsun babasının tam tersine duygudan yoksun sesiyle "Gerek yok baba ben hallediyordum zaten önemli değil" diyerek ışığı kapatıp yatağına girdi ve kendini derin bir uykuya verdi.

Efsun sabah kalktığı zaman direk Kadir'e mesaj attı.

Efsun:Günaydın

Dün için teşekkür etmek istemiştim

Numaran olmadığı için İnstagramdan yazmak zorunda kaldım

Kadir: 0546 ***

Efsun:????

Kadir:Telefon numaram

Bu bölüm hiç içime sinmedi sanki kötü olmus gibi hissediyorum ama yinede yazmaya uğraştığım için atmak istedim.