@asenats
|
Gökhana döndüm geniş omuzları çökmüştü gözleri lütfen der gibi bakıyordu ne için lütfen diyordu. Ne için lütfen diyordu . "Sen" dedim gözlerimdeki yaşları silerken.
" Sana güvendim ben . Sana güvendim ve sen Furkan Doğanla iygili ablamla iygili bu gerçekleri bile isteye benden sakladın . Ben birşey öğrenirim umuduyla Furkan Doğanın peşine düşerken sustun . Eğer söyleseydin bunları anlatsaydın gitmezdim. Ona benik canımı yakma hazzını bu şekilde yaşatmazdım. O pis ellerini bana sürmesine izin vermezdim .O gün oraya gitmezdim peşine düşmezdim. Zamanını kollar gereken zamanda işini bitirirdim onun böyle bir pislik olduğunu bana anlatsaydın sen sadece susmayı seçtin yalanın ortaya çıkmasın diye susmayı seçtin"
" Ben sana hiç yalan söylemedim Dilay"
" Kes bu saçmalığı Gökhan. Sen bana yalan söyledin beni aptal yerine koydun . Ama bir konuda doğru konuştun " Kendimi gösterdim " Şu an bu halde olmamın sebebi gerçektende senmişsin. Keşke ablamın yerini benimle doldurmaya çalışırken birazcık dürüst olsaydında en azından Furkan Doğan bana bunları yapamasaydı bu zevki ona tattırmasaydım aşık olduğun ablama en azından bu kadarını borçluydun bence "
" Dilay saçmalama öyle bişe.." " Duymak istemiyorum . Umrumda değil Gökhan ne sanıyorsun . İki bişey yaşadık diye sana aşık olacağımı senden açıklama bekleyeceğimi falanmı . Bu uydurma açıklamalarını kendine sakla " Bu sözlerim Gökhanın donup kalmasına sebep olurken Babamın gururla bana bakmasına sebep olmuştu. ( Bu adam şakamı)
" Ve sen " dedim Babama öfke dolu bir hiddetle.
" Sana ben yıllarca ablama ne oldu dedim . Sen ne dedin cevap olarak Erhan Kara?"
" Dilay burdamı konuşacağız bunu evimize gidelim lütfen"
" Sen ne dedin Erhan Kara" diye yükselttim sesimi. " Ben söyleyeyim hatırlamıyorsun belliki. Dedin ki Ablan öldü Dilay ablan intahar etti . Ablanın peşinden ağlamayı bırak dedin. Ben hayallerimi herşeyimi bırakıp ablamın katilini yada kendini öldürme sebebini bulmaya çalıştım 20 yaşımdaydım Baba ben "
" Ben ne yaptıysam sende ablan gibi elimden kayıp gitme diye yaptım"
Elimi ağzıma götürüp kendi kulağımda bile yankı yapan bir kahkaha attım .
" Ben " kahkaha" ben gitmiyim " tekrar bir kahkaha" benim içinmi bana aptal mumamelesi yaptın" kahkaha .........!
Kahkaha atmaktan gözlerimden yaş gelmeye başlamıştı ama ben durmuyordum iki büklüm bir vaziyette elimle saçlarımın diplerini tutarak çekerken sadece kahkaha atıyordum .
" Dilay iyimisin kendine gel lütfen" diyen Gökhanın sesini duyduğumda kahkahalarım bıçak gibi kesildi .
" Kendimdeyim ben görmüyormusun Gülüyorum kendimdeyim işte ne istiyorsun " derken sol yanağıma bir damla yaş düştü.
Elimi kaldırıp yanağımdaki yaşı sildim ve dikkatle parmağımda duran gözyaşıma baktım. Gökhansa sanki gozyaşıma bakmaya dayanamıyormuş gibi sıkıntılı bir nefes verip arkasını döndü. Gülümsedim kalbimdeki acıyı bastırmaya çalışırken. Ve Babama döndüm.
" Bak baba bana bir bak . " Kendi etrafımda döndüm.
" Sence ben senin elindemiyim şu an Ben kendimde bile değilim. "
" Yanımdasın Dilay yanımdasın benim kızımsın başka birşeye ihtiyacım yokki"
" Öylemi kızınmıyım ?peki neden ben babammışsın gibi hissetmiyorum baba ? "
Gökhana döndüm geçip koltukta oturmuştu ve kafasını iki elinin arasına sıkıştırıp dirseklerini dizlerine yaslamıştı.
Babama döndüm tekrar aynı şekilde dik duruyordu . Gökhan ne yaptıysa pişmandı ama Babam asla pişman değildi .
" Git Baba" dedim tükenmiş bir şekilde.
" Sen gelmeden hiçbiryere gitmem birlikte evimize gideceğiz"
" Benim bir evim yokki baba . İnsanlar nerede mutluysa orası onun evidir ben artık hiçbiryerde mutlu olamıyorum" bu lafımı duyduğunda Gökhan kızarmış gözlerini kaldırıp gözlerime baktı büyük ihtimalle benim gözlerimde onunkinden farksızdı.
" Sen demedinmi o evde ablamın anıları var diye nasıl şimdi sırtını dönuyorsun o eve Simayadamı saygın kalmadı artık." " Onun adı Simay değil" dedim sakin duruşuma tezat sert bir sesle
" Onun adı Aysima . Senin verdiğin değil Annesinin verdiği ismi seviyordu . Bari öldükten sonra isteklerine saygı duy . Ve mümkünse benimkilerede ben ölmeden duymayı öğren". " Ne demek oluyor bu Dilay Kara "
" Şu demek oluyor ki bu evden bensiz çıkacaksın Erhan Kara . Hayatınada bensiz devam edeceksin." " Ben senin Babanım Dilay bana sırtını dönemezsin"
" Ben sana hiç sırtımı dönmedim baba aksine hep senin bana dönük olan sırtını izledim belki bana dönersin diye " Babamın çatık kaşlarının düğümü bu sözlerimle çözülürken ben önünden geçip dış kapıya doğru ilerledim ve kapıyı açtım " şimdi bana bu gün bir iyilik yap sırtını tekrar dön ve git" Babam tereddütlü adımlarla kapıya ilerleyip tam çıkıcakken tekrar konuştum "Ve şunuda eklemek istiyorum ki Gökhan Altınsoy haklı Hamza Altınsoy Furkanı bitiricek hiçbir şey yapmamış . Benim gördüğüm Furkan Doğan bitmiş yada ne bok olduğunu bilmediğim kuruldan kovulmuş birine benzemiyordu. Koskocaman bir oteli göz açıp kapayıncaya kadar boşaltıp etrafımızı silahlı adamlarıyla saracak kadar güçlüydü"
" Ve o adamlar Dedemin adamlarıydı Erhan Kara . Bana hesap sorduğun gibi dedemede sor çünkü adamları Furkan Doğan kızının kolunu kırıp ceza verirken beni ve Aslanı tutarak izliyorlardı." Dedi Gökhan aynı yerinde ve aynı pozisyondayken umursamaz bir ses tonuyla. Babam bu duyduklarından sonra gözlerini sıkı sıkı kapattıp duraksadıktan sonra derin bir nefes çekti içine ve gözlerini açtı. " Kızımı bu sefer koru Gökhan Altınsoy. Gerekirse kendinden bile koru bu sana verdiğim son şans " dedi arkasını dönmeden ve hızla asansöre doğru yürüdü. " Ben onu kendinden ve aklındakilerden koruyamıyorum ki " dedi Gökhan çaresiz bir ses tonuyla ama Babam bunu duymadı . Ben duymuştum.
Babam gözden kaybolurken ben kapıyı kapatıp Gökhana hiç bakmadan misafir odasına doğru hızlı adımlarla ilerledim.
Odaya girip dolabı açtım içinde duran küçük el çantasını aldım ve kıyafetlerimi katlı halde durdukları dolaptan alıp çantaya yerleştirmeye başladım. Kapının açılma sesi geldiğinde arkamı dönmedim Gökhan birkaç adım atıp tam arkamda durdu. Sıkıntılı bir nefes verdi.
" Dilay yapma" " Birşey yapmıyorum Gökhan en başından beri iki gündür tanıdığım adama bu kadar güvenmem hataydı gelip evinde kalmam dahada büyük bir hataydı. Hatta biliyormusun Gökhan " dedim tam ona dönerek. " Benim seninle tanışmam bile hataydı ."
Gözlerini sıkı sıkı kapattı. " Ben sana duygularımla iygili hiç yalan söylemedim Dilay . " Gözlerini açıp iki adım bana doğru geldi. Bense istemsizce bir adım geri atmıştım ama sırtım dolaba çarpınca durdum. İki kolunu benim çekilmeme engel olucak şekilde dolaba yasladığında artık filimlerdeki abes sahnelerden birini yaşıyorduk . Yüzünü bana yaklaştırdı . " Benim duygularım sana hata gibimi geldi Dilay ?"
" Hayır senin duygularına inanmıyorum Gökhan sen sadece beni Furkan Doğana karşı kullanmak istiyorsun hepsi bu "
Elini yumruk yapıp iki kez peş peşe dolaba vurdu " Saçmalama Dilay beni delirtme . Seni kimse gerçek anlamda sevmedi diye benim sevgimi bu şekilde aşağılayamazsın" kalp ritmim hızlanmıştı ama bunu belli etmeden dik bir şekilde Gökhana bakıyordum. " Ha siktir " bir elini alnına koyup alnını ovuşturdu. " O anlamda söylemedim Dilay . Yemin ederim o anlamda söylemedim"
" Çekil Gökhan"
" Dilay o anlamda söylemedim ben benim gibi kimse sevmedi anlamında söyledim"
" Gökhan çekil gitmek istiyorum " dedim bıkkın bir ses tonuyla.
" Gitme Dilay lütfen gitme . Bırak elini tutayım , bırak hayatlarımızı mahveden bu insanlara karşı yanında durayım birlikte savaşalım onlarla " " Elimimi tutmak istiyorsun.? O zaman söyle ablama verdiğin mektup kimdendi? "
Gökhan tamamen geri çekildi ve gözlerini kaçırdı.
" Söylemiyorsun o mektup senden değilse bile yalan söylüyorsun bu şekilde ve buna rağmen elimi tutmak istiyorsun tutamazsın ! " Tekrar dönüp dolaptaki eşyalarımı almaya devam ettim .
" Dilay beni ilk gördüğün andan beri sana olan sevgimide ilgimide senden hiç saklamadım. Ama şimdi gidersen " duraksadı . Belliki söyliyeceği lafın bende bırakacağı hasarı hesaplıyordu. Devamını getirmesi için tekrarladım hiç arkama bakmadan. " Şimdi gidersem ? "
" Eğer şimdi bana inanmayıp güvenmeyip gidersen birdaha benden seni sevdiğime dair tek kelime bile duyamazsın"
İçimde birşey kırıldı o an sanki yıllardır bana ait olan birşeyi biri elimden söke söke alıyordu. Oysa bir hafta oncesine kadar Gökhanda sevgiside yoktu . Neydi şu an beni böyle yıkan?
Gökhan birşey söylememi beklerken yine bana çok yakışan yıkılmayan Dilay Kara maskemi taktım. İçimde fırtınalar koparken Gökhana döndüm . Ve en güzel gülümsememi sundum. " Sen bunun benim için bir kayıp olduğunumu düşündün " duraksadım. "Artık sevginin benim için bir değeri yok " dedim .Gözlerindeki yıkımı gördüm o an ama artık bir anlamı yoktu o yıkımı yok sayarak banyoya ilerleyip kıyafetlerimi giyindim . Banyodan çıktığımda hayla olduğu yerde dur uyordu bana hiç bakmadı bende ilerleyip önce odadan sonra evden çıktım. Biz başlayamamıştık ama çok güzel bitmiştik .
|
0% |