@asenats
|
Erhan Karanın Anlatımıyla .
Dilayı Gökhan Altınsoyun evinde bıraktıktan sonra çıkıp eve gelmiştim. Çünkü kızımı tanıyordum orda kafasına silah dayasamda inadından dönmeyecekti . Çaresizce eve gelmiştim ama yerimde duramıyordum acilen Hamza Altınsoyla bir gorüşme yapmam gerekiyordu . Bunları bana açıklaması gerekiyordu . Beni bu karanlık dünyaya sokan oydu bu dünyaya girdiğim için benimde kızlarımında hayatı mahvolmuştu.Bana kızlarımı koruyacağına dair söz vermişti Telefonu alıp Hamza beyin numarasını aradım. Telefon sonuna kadar çalmaya devam etsede cevap vermemişti. Öfkeyle telefonu masaya doğru fırlattım. Mantıklı düşünmeye çalışıyorum ama Dilay için endişeliyken bunu yapamıyorum . " Ah benim başına buyruk kızım nasıl bir cehenneme doğru yürüdüğünü bir bilsen"
Geçip çalışma odamın koltuğuna oturdum. Gözüm masamın üzerindeki fotoğrafa takıldığında derin bir iç çektim . Ben , Simayım ve Güzel gözlü Asyam Dilaysa daha annesinin karnında. Dilay doğduğunda kopacak olan kıyametten habersiz hepimiz gülümsüyorduk Fotoğrafta. " Koruyamadım Asya kızlarımızı koruyamadım . Simayım gitti şimdi Dilayda kayıp gidiyor elimden. Özür dilerim . Özür dilerim birtanem "
Gözlerim doldu en son Simayım gittiğinde gözyaşlarım varlığını hatırlatmıştı bana . Şimdi Dilayı kaybetme korkusuyla hatırlatıyorlardı bana kendilerini.
Aylin hanım yavaş temkinli adımlarla odaya girdiğinde toparlandım ve dik bir şekilde oturdum. " İyimisiniz Erhan bey"
" İyiyim Aylin hanım"
" Dilay kızım gelmedimi? "
" Gelmedi . Gelmiyicekmiş"
" Ne olucak ne yapıcak tanımadığı insanların evindemi kalıcak " dedi Aylin hanım endişeli bir ses tonuyla . Dilayı çok sevdiğini biliyordum daha o doğmadan bu evde çalışmaya başlamıştı . 20 yıldır evliydi ama çocuğu olmamıştı. Dilayıda Simayımıda öz evladı gibi sevip sahip çıkıyordu onlar için hep elinden geleni yapıyordu.
" Bilmiyorum Aylin hanım Dilayın kara inadı tuttumu onu vazgeçire bilecek kimse yok . Onu hayal kırıklığına uğrattım yine oda haklı kendince " dedim camın önüne geçip bir sigara yakarken.
" Öyle demeyin Erhan bey sizinde kendinizce haklı sebepleriniz var "
" Benim sebeplerim Dilayın kalbinin kırılmasına hiç engel olmadı Aylin hanım kalbi kırık insanlar hep etrafına öfke saçarlar benim kızımın kalbi kendini bildi bileli kırık " Sigaramdan bir nefes daha çektim ciğerlerime " Benim suçumdu ben annesi ile onun arasında bir seçim yapmak zorunda kaldım ve bunun bedelini ona ödettim . Zaten annesiz kalan bir çocuğu birde babasız bıraktım ." Aylin hanıma döndüm ellerini önünde birleştirip başını önüne eğmişti oda biliyordu suçlu olduğumu ama benim suçumdan dolayı başını eğmeyi bana suçlusun demeye tercih ediyordu . " Bana ne dedi biliyormusunuz Aylin hanım. " Benim bir evim yokki insanlar nerede mutluysa orası onun evidir ben artık hiçbiryerde mutlu olamıyorum" dedi . Benim kızım hep mutsuzmuş . Uğruna herşeyim olan kadından vazgeçtiğim kızım hep mutsuzmuş. Ben kızımı ondan sakladıklarımla zifiri bir karanlığa atmışım, o çıkmak için debelendikçe dahada zifire bulanmış. " Biten sigaramı küllüğe bastırarak söndürdüm . " Ben onu o karanlıktan nasıl çıkaracağımı bilmiyorum Dilay için feda edeceğim kimse kalmadı Aylin hanım ama onuda kaybedemem" Aylin hanım gözlerinin dolduğunu saklamaya çalışarak konuştu. " Kaybetmeyeceksiniz Erhan bey Dilay çok zeki ve güçlü bir kız tanıdığım herkesten daha güçlü hatta sizden bile . Yüz kere yıkıldım dese bile yüzbirincide tekrar ayağa kalkıyor mutlaka ve kimsenin yardımına gerek duymuyor . O bu karanlıkla baş edebilecek biri hatta onu yene bilecek biri . Sizin Simayınız masumdu . Zekiydi ama çok büyük bir kusuru vardı, rahmetli annesi gibi duygularını mantığından hep onde tutardı . Ama Dilay kızım öyle değil o duygularını bastırmayı biliyor. Şu an kaçmasının sebebi yorulmuş olması . Çok yoruldu Erhan bey birşeyleri çözmeye çalışmaktan çok yoruldu her çözdüğü düğümde yeni bir yıkım sebebi bulmaktan çok yoruldu . Bırakın bir süre toparlansın sonra yeniden savaşmaya devam edeceğine eminim. "
" Ben savaşmasını istemiyorum Aylin hanım kaçıp gitmesini istiyorum . Kurulla savaşmaz . Furkan Doğan hayla kuruldaymış ona savaş açmak demek kurula savaş açmak demek onunda simayın yaptığı hatayı yapmasına izin veremem ."
" Bunun için çok geç kaldınız Erhan bey siz kurula girdiğiniz an kızlarınızın kaderini yazdınız . Aynı rahmetli Asya hanımın kaderini değiştirdiğiniz gibi . Asya hanım sizi uyarmıştı o bunların olacağını öngörmüştü sizi korumaya çalışmıştı ve bu onun canına mal oldu . Şimdide aynı kaderi Dilay yaşıyor onu seçmiş olmanız onu bu kaderden kurtaramadı " Bu sözleri öfkeyele söylemişti bu öfke yıllardır bana içten içe duyduğunu bildiğim bir öfkeydi çünkü herşeye bizzat şahit olup izlemişti . Benim ailemin hayatını mahv edişime bizzat tanık olmuştu. Aylin hanım bunları söyledikten sonra izin isteyip odadan çıktı haddini daha fazla aşmak istemiyordu. Ama bu benim umrumda değildi söylediklerinde haklı olduğunu biliyordum .
GÖKHAN ALTINSOYUN Anlatımıyla .
Arabamı şehirden uzak bir araziye çekmiştim . Bu canım sıkıldığında yaptığım bişeydi . Canımı sıkıcak şeylere hep sahip olmuştum ama bu sefer canımı sıkan insan kurtulmaya bile kıyamadığım biriydi kalbimi tutup elinde sıkıyordu ama ben yapma bile diyemiyordum .
Arabanın tavanını açmıştım ve koltuğumu hafif geri yatırmıştım . Bu araziye gelme sebebim şehrin çok uzağında olduğu için yıldızları göre biliyor olmamdı. Çocukluğumdan beri ne zaman yeryüzü bana dar gelse gökyüzünü izlerdim. Ama Dilayı gördüğümden beri sadece yıldızlı gökyüzünü izliyordum. Birçok insana göre Dilaya olan hislerim takıntıydı . Ama bana göre Dilaya olan hislerimin gayet normal bir açıklaması vardı O benim Ruh eşimdi . Evet o kesinlikle benim Ruh eşimdi bunu onun gözlerine ilk baktığım an anlamıştım o benim var olduğu andan itibaren benden kopup giden ruhumun diğer eşiydi. Bir haftadır onu görmüyordum. Evimden çıktıktan sonra bir otele yerleşmişti bunu onun peşine taktığım adamlarından oğrenmiştim . Büyük ihtimalle adamların farkına çoktan varmıştı ama benim adamlarım olduğu için umursamamıştı. Bir haftadır sadece Bora ve Sedayla iletişim kuruyordu ve otelden çıkmıyordu holdingdende istifa etmişti. Uzun sure onu uzaktan izlemiştim dile kolay tam 10 yıldır . Bu 10 yılda bir şeyi çok iyi anlamıştım Dilay canı yandımı çok fena can yakıyordu . Benim canımı nasıl yakıcağınıda bu kısa sürede çözdüğü aşikardı ben hiç yokmuşum gibi ,davranıyordu. Hakkını yiyemem bana normalta yeni tanıştığı insanlardan çok farklı davranmıştı ilk andan itibaren beni uzun sure kendinden uzak tutmaya çalışır sanmıştım ama o beni yanıltmıştı . Benim her adımıma bir adımla karşılık vermişti ve beni herkese yaptığı gibi geri püşkürtmemişti. Ama şu an yine uzağındayım sakladığım şeyler beni tam ona yaklaşmışken uzak durmak zorunda bırakıyor. Kalbinin kırıldığını biliyorum ona Aysima için yada Furkan Doğanı alt ede bilmek için yaklaştığımı sanıyor ama yanılıyor . Şu an ona gerçekleri söyleyemiyorum o mektubu kimin yazdığını söyleyemiyorum çünkü söylersem Dilay Aysimayı Furkan Doğana iten sebebide öğrenir bunu şu an öğrenmesi bütün planlarımı mahv eder . Furkan zayıf noktamı bulmuşken ona yenilemem artık canımı yakmak için ilk saldıracağı kişi Dilay .Bunu göze alamam Onun gözlerine baktığım ona dokunduğum her an onuda alıp çok uzaklara kaçmak istiyorum . Onun için bütün dünyaya kafa tuta bilirim ve Annemin katili olma ihtimali olan Babamlada iş birliği yapa bilirim . Çünkü bundan başka bir çarem yok Dilayı başka türlü koruyamam o bu şekilde pimi çekilmiş bomba gibi etrafta dolanırken heran kurulun gözüne batma ihtimali varken böyle oturup bekleyemem .
Beni bu düşüncelerden yaklaşan araba sesi uzaklaştırdı. Ama yerimden kımıldamadan gökyüzünü izlemeye devam ettim çünkü gelen kişinin kim olduğunu biliyordum . Uzun süredir gormediğim Can dostum Pamir Karahanlıyla nihayet yüz yüze görüşme zama nım gelmişti çünkü bana Babamdan haber getirmişti .
|
0% |