@asiye_livn
|
Kardelen! Gel çabuk şu evi toparla hemen! Misafirler geliyor!" Yatağımdan kalkmıştım ve tam terliklerimi giyeceğim sırada odamın kapısı hışımla açılmıştı. O anın verdiği korkuyla hızlıca terliklerimi giymiştim. Gelen kişi annemdi. Her defasında bu hareketi yaptığından dolayı şaşırmamam gerekirdi ama yine bunu başaramamıştım irkilmiştim. "Sana gel dedim! Değil mi?!" Saçımdan tutup beni oturmuş olduğum yatağımdan kaldırmıştı. Canım yanmıştı. "Anne bırak saçımı canımı yakıyorsun!" Kendimi kurtarmayı başardığım an gözlerime hakim olamadım gözlerim dolmuştu. Ağlamamak için kendimi sıkıyordum ve bir yandan da kardeşlerimin dağıtmış olduğu evi toparlamakla meşguldüm. Bu düşünecelere dalmış evi toplarken annemin sesiyle irkildim. " Bitmedi mi daha salon? Git mutfakta çıkan bulaşıkları yıka. Sonra da gidip tuvaletleri temizle!" "Ama Anne saat 18.00 ve sabah zaten tuvaletler temizlendi ve hâlâ da temizler niye tekrar temizleyeyim? Ayrıca mutfağı dağıtmadan yemek yapamıyor musun?!" Annem adeta bağırarak "Bana cevap verme! Akşam bu hareketlerini babana söyleyeceğim! Ayrıca bu senin görevin!" Bir şey dememeye karar vererek mutfağı toparlamaya geçtim. Ve ardından lavaboları temizler gibi yapıp odama geçtim. Temizler gibi yaptım çünkü annemin ki takıntı veya hastalıktı ikisinden biri. Bu üniversite sınavlarını kazanıp bu evden gitmek istiyordum ve bir daha gelmemek. Bu benim tek şansımdı ve belki de son şansım. Çünkü benim ailem kız çocuklarını okumaktan yana olan bir aile değildi. Babam bir karar alırken dedeme ve amcalarıma danışır ve nihayetinde onların kararlarını uygulardı. Benim akli dengem ve ruh sağlığımın hepsi bu gireceğim YKS sınavına bağlıydı. Bu sebeple oturup gizlice harçlıklarımı biriktirip astın aldığım soru bankasını açıp içinden soru çözmeye başladım. Çünkü misafirler gelince buna fırsatım olmayacaktı. Gelen misafirler gece 01.00 - 02.00 gibi ancak kalkıp giderlerdi. Ben ise olabildiğince uzak durmaya çalışırım... Merhaba arkadaşlar bu öyküyü yazmak istedim çünkü biz kız çocuklarının bir şeylerin farkına varması gerektiğini düşündüm. Ben de Kardelen'i yazma kararı aldım. Bilmiyorum belki içinizden birinin gerçekten yaşadığı bir hayattır. Belki de yazdığım bu öyküyü gerçekten yaşayan kız çocukları vardır. Ama siz, siz olun kendi çocuklarınıza bu hayatı sakın yaşatmayın hep yanlarında olun. Çünkü bir çocuğun hayatındaki kökleri anne ve babasıdır kökler ne kadar sağlam olursa o çocuk hayatta karşısına çıkacak olan zorluklara karşı o kadar sıkı tutunup dik durur. Sizleri çok seviyorum ve her zaman yanınızdayım sevgi ve sağlıcakla kalın ve her daim güçlü olun kızlar!
|
0% |