Yeni Üyelik
13.
Bölüm
@askilav

Hazal: "Onlarla konuşunca, dünyanın en mutlu insanları olmalarını engelleyecek hiçbir şeyleri yok diye düşündüm, tek eksiklikleri bunu bilmemeleri."

Yiğit: "Benim hoşuma gideceğini sandıkları şeyleri söyleyenlerden hiç hoşlanmam."

Hazal: Ne?

Yiğit: Duruma uygun olduğunu sandığın alıntılar yapıp ortak ilgi alanlarına sahip olduğumuzu gösterdikten sonra senden etkilenmeyeceğim.

Hazal: Pardon?

Hazal: Ne?

Yiğit: Ne anladıysan o.

Hazal: Buradan sadece bir pislik olduğunu anladım.

Yiğit: Attığın şeyi bir daha oku o zaman.

Yiğit: Aşık olmuyorum diye mutsuz değilim Hazal.

Yiğit: Aşk dışında da mutluluklar yaşanabiliyor.

Hazal: O anlamda yollamamıştım.

Hazal: Ama sen hemen kalpsizliğini yapıp yok senden etkilenmiyorum bla bla havalarına girdin, ben sana çok meraklıyım sanki gerizekalı.

Hazal: Yazacaksan hadsiz şeyler yazma demiştin, benim de aklıma bu geldi. Sadece iyi bir insan olmaya çalışmıştım.

Yiğit: Konuşmanın başlarında böyle değildin sen.

Yiğit: Değiştin bayağı.

Hazal: O mesajları kuzenim yazmıştı.

Yiğit: Peki.

Hazal: Ee,

Hazal: Melis'le nasıl gidiyor?

Yiğit: Sana ne.

Hazal: İyi gidiyor galiba, görüyorum.

Hazal: Demek ki Akın'dan korkmanı gerektirecek bir şey yokmuş.

Yiğit: Akın'dan korkmuyorum.

Yiğit: O puştun neyinden korkacağım?

Hazal: Az kalsın sevgilini elinden alacaktı ya hani?

Yiğit: Kimse kimsenin elinden bir şey alamaz, öyle bir dünya yok.

Yiğit: Zaten Melis de müsaade etmez öyle baskıya zorlamaya.

Hazal: Anladım.

Hazal: Bir şey soracağım.

Hazal: Ama bak bunu burnumu sokmak için sormuyorum.

Hazal: Cidden merak ettiğim için soruyorum.

Hazal: Hemen itiraz etme tamam mı?

Yiğit: Tamam.

Hazal: Melis hayatında olmazsa gerçekten nasıl hissedersin?

Hazal: Bu soruyu, karşında benim olmadığımı düşünerek cevapla. Bir de o mantık evliliği tarzındaki cevabı verme.

Hazal: Tabi ben kimim ki bu soruya açıkça cevap vereceksin ama...

Hazal: Yine de sen ver cevap.

...

Yiğit: Kendimi kaybederim.

Hazal: O senin için bu kadar değerli mi cidden?

Yiğit: Sadece verdiğim cevapla yetin.

Yiğit: İlerisi fazla derin çünkü.

Hazal: Peki.

Yiğit: Fazla uysallaştın.

Hazal: Benim de durgun zamanlarım olabilir.

Yiğit: Tabi, olabilir.

Yiğit: Aslında bir şey itiraf etmem gerekirse,

Yiğit: Fotoğraflarından falan hiç de aptal birisine benzemiyorsun.

Hazal: Aptal değilim ki.

Yiğit: :D

Hazal: Beni gerçekten aptal mı buluyorsun?

Yiğit: Bulmamalı mıyım?

Hazal: Yiğit, telefonun arkasında nasıl kudurduğumu bilmek istemezsin.

Hazal: Karşımda olsan seni yumruklardım.

Yiğit: Sana hadsiz de diyorum, ona bu kadar alınmıyorsun.

Hazal: O kelime de artık midemi bulandırıyor ama şimdi şöyle bir gerçek var.

Hazal: Hiçbir şeye yorumda bulunmazsam, yargılamazsam, eleştirmezsem, her şey hakkında bir fikrim olmazsa ve onları gerekli gereksiz belirtmezsem benden geriye ne kalır?

Yiğit: :D

Yiğit: Aptal olmak seni daha fazla yaralıyor yani?

Hazal: Çoğunlukla.

Yiğit: Biraz yanlış mı bakıyorsun olaya?

Hazal: Nasıl yani?

Yiğit: İkisi de kötü değil mi bunların? Ben mi yanlış biliyorum?

Hazal: Muhtemelen yanlış biliyorsun.

Hazal: Ben her şeyin en doğrusunu bilirim çünkü.

Yiğit: :D

Hazal: Ama gülme artık.

Yiğit: *seskaydı* Ama gülüyor! Yenge, ver şunu!

Hazal: Bu ne?

Yiğit: Bir şey değil.

Hazal: Sildin bir de.

Yiğit: Önemsiz ve gereksizdi. Yer kaplamasın diye sildim.

Hazal: Yanında yengen mi var gerçekten?

Yiğit: O nereden çıktı?

Hazal: Yenge ver şunu diye bağırıyordun ya?

Yiğit: Ne zaman?

Hazal: Salak mısın Yiğit? Az önce.

Yiğit: Kızım olmayan şeyler uydurmasana.

Hazal: Ay çıldıracağım!

Hazal: Ben şu an defoluyorum tamam mı?

Hazal: Sakın peşimden gelme!

Yiğit: Tamam.

Hazal: Gelme yani.

Yiğit: Nasıl istersen.

Hazal: Of sen de defol ya.

Bu kişiyi engellediniz.

🎭

Loading...
0%