yeşilemünzevi:

Bir eylül akşamı sev beni.

yıldızlar gökyüzüne yakışsın, sen yanıma.

-Turgut Uyar

01:01
 

Sıcak bir Eylül gününün sonunda serinleyen gecesini sırtımıza almış balkonda kızlarla oturuyorduk. Bizim evdeydik ve bu kez bana Çağla, Gaye ve çocukluk arkadaşım Melis eşlik ediyordu. Ortam durgundu ya da ben tamamen ortama durgundum bilmiyorum ama tek bildiğim şuan bu gece için uygun ruh halinde olmadığımdı.

Sen bir haftadır ruhunu yatağında bırakıp çıkıyorsun zaten, Gülce!

İşte bu doğruydu beni tetikleyenin ne olduğunu bilmiyordum ya da biliyor muydum?

İç sesim bana yüzünü buruştursa da ben nerede olduğumu bilmiyordum bunda tabii o tweetin de etkisi vardı.

Tatlım sebebi sadece 'o' diyecektin sanırım?

Gözlerimi devirip koca bir nefes verirken, " Off bazen seni hiç çekemiyorum!" diye söylendim içimden ya da içimden olduğunu sandığım sesimle. Öyle derin bir sessizlik oldu ki Çağla'nın şapırdayan ağzı dahi derin bir sessizliğe gömüldü siz düşünün...

Başımı kaldırıp bana bakan üç çift göze baktığımda içlerinden biri dolu dolu bakıyordu. Çağla cips kasesinde olan elini çekerken dudaklarını titretiyordu.

Bu kız mesleğini kesinlikle çok iyi yapacak, Gülce...

İç sesime hak verirken, "Hey! Uzaylı gibi bakmayın öyle sadece kendi kendime düşünüyordum, tamam mı?" Çağla'nın yüzü düzelirken Gaye, "Bir sorun mu var?" diye sordu. Derin bir nefes alıp verdim kendime güç toplamak istermişim gibi, "Aslında yok yani olmaması gerekiyor ama kafam çok karışık." ellerim saçlarımı dağıtmak istercesine aralarına karışırken, Çağla birden "Kanka biri var," dedi ben ise, "Yok!" dedim, " Ya var işte, var." dedi ve devam etti, "Bir kullanıcı var ve buna imalı imalı alıntılar bırakıyor bak abartmıyorum sonuncusu resmen aşığım diyor yaa." dediğinde Melis konuya hakim olduğundan sessiz kaldı ama Gaye bana anlatmam için dikkatle bakıyordu.

"Ya aslında anlatılacak bir şey yok. Bir buçuk haftadır her zaman olduğu gibi biri beni muhataba alırmış gibi alıntılar bırakıyor hepsi bu." elimle Çağla'yı göstererek, " Bazen diyorum acaba bu mu aklıma sokuyor diye ama yok daha altı ay önce yine beni şhipledi biriyle onda bu kadar takılmadım ama bu..." diye sustuğum an Melis, "Ya bence bu kadar düşünmene gerek yok klasik erkektir işte.. İllaki aklının kalacağını düşünüyorsan yaz bence hem en fazla ne olabilir ki?" diyerek düşüncesini belirtti, "Gayet mantıklı aklında kalacağına dm kutunda kalsın bence de," diyerek kıkırdayan ise Gaye'ydi. Bakışlarım bu kez Çağla'ya döndüğünde yine cips yiyordu bakışlarımı hissetmiş olmalı ki, "Bana bakma hiç biliyorsun ben de mantık yok her şeye anında atlarım. Ayrıca sen hesabını açtın mı bakayım?" diye sordu, "Açtım, tweet attım az önce de hayret nasıl düşmedi bildirim sana?" kinaye ile sormamla bakışları telefonuna kaydı, "Ay kapalı kalmış bildirimler dur bakayım. Eee hani beğenmiş ama alıntı yapmamış bu çocuk yanlış ship mi yaptım yoksa ben?" dedi üzülerek o sırada hiç beklemediğim bir bildirim de benim ekranıma düştü..

munisbiri: adlı kullanıcıdan bir mesaj

Sana gökyüzünü ısmarladım, gülüşlerinde güneş batsın diye.

-Nazım Hikmet

01:44

Dilimi yutmuş gibi hissettim o an kızlara kaçıncıyı seslendim bilmiyorum ama sonunda bana döndüklerini anladım. "Ben yanlış mı görüyorum? Bir sizde okur musunuz.." Melis telefonu elimden alıp Gaye ile ortalarına çekerken Çağla onlara doğru uzanıyordu ben ise nasıl bir tepki içine girmem gerektiğini kestiremeden yalnızca gökyüzüne bakıyordum..