Yeni Üyelik
10.
Bölüm

10. Bölüm

@atalantee

"Dean çık dışarı artık, hastayım beni saçmalıklarınla yoruyorsun"

Ne ileri ne geri adım atıyordu gitmeye niyeti yok gibiydi bu davranışları midemi bulandırıyordu ne de olsa beni sevgimle birlikte hiçlikte bırakan oydu hiç acıma duygusu geliştiremiyordum, artık her şey için çok geçti

"Bunca zamana rağmen bir şansı çok mu görüyorsun ben sana hiçbir zaman böyle davranmadım istediğin şansı her zaman sana verdim"

Hiçbir fark yoktu eskisi gibiydi her zaman olduğu gibi beni peşinde koşan değersiz gurursuz bir beden olarak görüyordu onun bana hissettirdikleri yüzünden kendini değersiz görüyordum kendimden tiksinmeme sebep oluyordu, onu hayatımın tam ortasına koyarak hataların en büyüğünü yapmıştım beni istediği zaman konuşabileceği ne olursa olsun kenarda köşede tutacağı köpek olarak görüyordu

Kendime bu eziyeti çektirmeye dayanamıyordum artık kendi hayatıma devam etmeme bile izin vermiyordu, yattığım yerden doğrulup yataktan kalktım kolundan tutup onu sürüklemeye başladım zaten hastalıktan yorgun olan bedenime direnip duruyordu ama aldırış etmeden tek kelime konuşmadan çekiştirmeye devam ettim

"Hima bir şey mi oldu kızım"

Annemin sözlerini görmezden gelip Deanı kapıya kadar getirip kapıyı açtım elimle çıkması için işaret ettim

"Bu yaptığın çok büyük saygısızlık Hima"

"Dean siktir git"

Kapıyı suratına kapattım, annem beni izliyordu, bu iğrenç ilişkiyi her zaman ondan gizli tutmaya çalışıyordum ama artık bir önemi yoktu

Yanıma gelip elinin tersiyle ateşimi ölçtü, hasta olmasam bile son iki yıldır hasta gibiydim zaten kafamı bağrına basıp kafamı okşaması beni iyileştiren en güzel ilaçtı

"Sen çok nadir bir inci tanesisin güzel kızım birinin seninle olması ona diğer herkesten daha üstün hissettirir o yüzden sadece hakeden birine ışığını göstermelisin, annen her zaman senin yanında"

"Ben kendini bu kadar değersiz bir çöp gibi hissedecek kadar ne yaşatmış olabilir bu hisleri neden yaşarıyorum"

Neden kendimi annemin bahsettiği nadir inci tanesi gibi hissetmiyordum ki, iki yıl öncesine kadar kendimi bu şekilde asla yargılamıyordum şimdi beden bu haldeydim bütün suç Dean da mıydı

Kendi çizgilerimi kendi karakterimi görmezden gelip sadece sevilmek için hoşuma gitmeyen her şeyi yaptığım için kendi özsaygımı kendi değerimi yitirmiştim

 

Dünyanın en iyi terapisi annem ve en yakın arkadaşımla vakit geçirmekti, Yunayı arıyordum ama cevap vermiyordu

"Seni duşa sokmamı ister misin? Küçük havuzu da doldururum"

"Anne ona sığmayacak kadar büyüğüm artık"

"Bana hiç büyümüşsün gibi gelmiyor"

Doğru söylüyordu küçükken babama nasıl davranıyorsam ondan nasıl sevgi dileniyorsam hayatımdaki erkeklere de aynı öyle davranıyordum.

"Anne kapı çalıyor baksana"

Annem kapıyı açmaya giderken bende televizyonun kumandasını aldım başım ağlıyordığı için uyuyamıyordum

"Anne Yuna mı gelmiş"

Annem cevap vermeyince arkamı dönüp kapıya doğru baktığımda bugün ki ikinci sınama aracımı görmüştüm. Yuna ve Yuta gelmişti, istemediğimi bilmesine rağmen şu çocuğu sürekli benin dibine dibine sokması yüzünden Yunayı öldürmek istiyordum, neler hissettiğimi anlayacağı şekilde yüzüme iğrenç bir gülümseme takındım

"Gelmen onu ne kadar mutlu etti bak"

koluyla Yutayı dürtüp duruyordu

"Anne eve neden her geleni alıyorsun"

Yuna şaka yaptığımı düşünmesi için yalandan bir kahkaha patlattı o kadar yapmacık gülüyordu ki gözlerinden bana kes sesini dediğini anlayabiliyordum

"Hastayken bile çok şakacısın deli kız seni hadi gel Yuta otur"

Annem aradaki gerginliği anlamaya çalışıyordu ben sadece televizyon izliyordum, Yuta bana her sevgi kırıntısına kendimi kaptırmamamı söylemişti bende öyle yapıyordum

"Kızım onu düşünen arkadaşları olması ne güzel size bir şeyler ikram edeyim gençler siz oturun"

Annem odadan çıktığı gibi kafamı Yutaya çevirdim beni yargılar şekilde bakıyordu

"Geldiğimden beri bana laf sokuyorsun hiç misafirperver değilsin"

"Gelmeni isteyen kim"

"Ne kadar kabasın senin gibi bir kıza hiç yakışmıyor hima, eee Dean nerde"

"Sidik yarışınızı benden uzak tutun"

"Kesin şunu seni getirdiğime beni pişman etme"

"Tamam bir şey demedim zaten beni burada istemiyor gelmemeliydim"

"Sonunda anladın he geçti olsa"

Annem mutfaktan elinde üç tabakla döndü hepimize vermesini beklerken hepsini Yutanın önüne koydu Yuna ve ben anlamsız gözlerle birbirimize bakıyorduk

"Hoş geldin oğlum seni ilk defa görüyorum sen Himanın erkek arkadaşı mısın?"

Annemin ilgisi hoşuna gidecek ki cevap vermeme izin vermiyordu

"Evet erkek arkadaşıyım"

Onu buraya getirdiği için Yunaya çok sinir olmuştum telefonumu alıp ona mesaj attım

-Hima Onu buraya getirdiğin için seni öldürücem

Telefondan gelen bildirime bakınca göz göze geldik gülümsemekle yetindi

Annem telefonu çalınca kalkıp tekrardan mutfağa gitti

"Ne yaptığını sanıyorsun sen"

Kafasını önündeki tabaktan kaldırmıyordu

"Açıkmışım annen güzel yemek yapıyormuş daha sık gelmeliyim"

Yan tarafımdaki yastığı alıp kafasına fırlattım, ağızında hala otuz tane lokma varken konuşmaya çalışıyordu

"Ya bırak da yemeğini yiyim her şeye kızıyorsun"

"Hima abartma bırak çocuk yesin"

"Anlamıyor musun bu iki salak kendi aralarında beni elde edebilecekleri bir mal olarak görüyolar kendilerine karşı ego tatmini yapmak için beni kullanıyorlar"

"Ego tatminimi seni o piç kurusundan korumaya çalışıyorum sana zarar veriyor"

"Kendinden beni nasıl koruyacaksın"

"Kendimden mi?"

"Evet kendinden bana söylediklerini hatırlamıyor musun"

"Sen bana söylediklerini hatırlamıyor musun? Neden sadece bana şans vermiyorsun son bir anlaşma daha yapalım bana 1 ay ver eğer istemediğin hoşuna gitmeyen sana kötü hissettiren herhangi bir şey yaparsam söz veriyorum bir daha asla karşına çıkmayacağım"

"Bütün saçmalık zaten bu anlaşmalar yüzünden çıkıyor"

"Hima son kez"

 

Loading...
0%