"Size kadın, çocuk satmayacağımı söylemiştim ayrıca insan kaçakçılığı da bana göre değil fikrimi değiştirmeyeceğim bu konu üzerine benimle anlaşmaya varmak için beni aramayın yoksa düşman edinmiş olursunuz"

Telefonu kapatıp masaya koydum, hava bugün kapalıydı bana kasvetli hissettiriyordu, bütün bu saçmalıklar yetmezmiş gibi bir de Yamato peşinizden gelmişti

"Reddettiğin işler para kaynağımızı kısıtlayacak İchiro"

"Her insanın kırmızı çizgisi vardır Yamato"

"Senin kırmızı çizgilerin mi yoksa Asuminin mi? Ona bu kadar bağlıysan ona ihanet etemeyecektin onun gözüne girmeye çalışmayı bırak"

"Kes sesini Yamato niye burdasın hemen geri dön eğer sen yokken ortalık karışırsa senin başını yakarım"

Asuminin gözüne girmek için mi yapıyordum yoksa her böyle bir durumla karşılaştığımda onun çaresizliği mi aklıma geliyordu bilmiyordum

Benden başka bir adamın ona destek çıkıyor olması beni oturduğum yerde sinirlendiriyordu, işim ve Asumi arasında seçim yapmak zorunda olmaktan nefret ediyordum. Bana karşı olan zafının bitmiş olması benim suçumdu bu beni daha da bitiriyordu.

Asumiye ola hislerimin geçici bir heves olduğunu düşünmüştüm, her orta yaşlı adam kendinden küçük kadınlara ilgi duyuyordu onun gibi sanmıştım ama fazlasıydı. Asumiyi korumak, sevmek, dinlemek, iyileştirmek isterken bizi böyle bir durumun içine atmıştım haksızdım hepsi benim suçumdu ama kendime verdiğim sözden dönemezdim artık, onu o gün ölüme terk ettiğimde hissettiğim acı annem öldükten sonra hissettiğim acıyla aynıydı, arkama yaslanıp gözlerimi kapattım geçmişi düşünmek istiyordum Asumiyle olan güzel günlerimiz

------

"İchiro geri dönelim"

Sahil evindeydik, Asumi suya girmekten korkuyordu ondokuz yaşındaydı ve hala sudan korkuyordu Usagi deli gibi yüzerken Asumi ağlak ağlak takılıyordu

"Ben seni tutuyorum korkma balıklar ayağını yemez"

Ellerini tutup berrak suyun içine doğru çekiyordum, vücudundaki yara izleri yüzünden bikini veya mayo giymeye bile çekiniyordu çekineceği kimse olmamasına rağmen. Kendinden çekiniyordu kendini kabul edemiyordu, hala korumam gereken küçük masum bir kız gibiydi

"Şimdi daha rahatsın dimi su seni kaldırıyor zaten bak süzülüyorsun"

"Açıklama yapmayı bırak İchiro küçük çocuk değilim artık"

Ellerimi bırakıp suyun içinde kendini suya alıştırmaya çalışıyordu artık ona yardım ediyor olamam hoşuna gitmiyor gibi davranıyordu ama her seferinde benden yardım beklediğini biliyordum

"Hadi ileriye gelin beş yaşındaki çocuklar bile orada yüzmüyor"

"Haruto çağırıyor git ben tek başıma durabilirim"

Bütün ekip sahil evine dinlenmeye gelmiştik ama Asumi yüzme bilmediği için aramıza pek katılamıyordu, söyledikleri üzere yanından ayrıldım vazgeçip beni çağıracağını düşündüğüm için arkamı dönüm ona baktığımda sudan çıktığını gördüm diğerlerinin yanına gitmeden bende sudan çıkmak için hareketlendim

"Bu kadar yeter güneş cildinizde leke yapacak daha fazla oyalanmayın"

Asumi eve doğru yürüyordu ona yetişmek için hızlı hızlı hareket edip sudan çıktım ona karşı olan ilgim Usagininkinden farklıydı Asumi hep farklıydı

Eve geldiğimde Asumi çoktan yukarı çıkmıştı banyodan suyun sesi geliyordu, banyonun kapısına gelince duraksadım, neden ayaklarım beni banyoya getirmişti banyoya girip ne yapacağımı düşünüyordum ki Asumiye karşı samimi hisler beslemek uygunmuydu, doğrumuydu onunla aramda hiçbir kan bağı yoktu ama beni kan bağı olan biri gibi görüyor olmasından korkuyordum, çocukluğundan beri yanımda olan bir kızdan büyüdüğünde bana samimi hisler beslemesini beklemem uygunsuzmuydu ondan hoşlanmam yanlışmıydı

Kendime bir kahve yaptım yanlış olan hislerimden kurtulmaya çalışıyordum neden birden ona böyle hissetmeye başlamıştım benden başka kimse onunla başedemez gibi geliyordu çünkü Asumi patlamaya hazır bir bomba gibiydi

"Ne düşünüyorsun bu kadar derin "

Kafamı izlediğim masadan kaldırıp kapıya çevirdim tanımasam herhangi bir yerin prensesi sanacağım kadar narin ve nayif güzelliği beni büyülüyordu, ağızı bozuk asi prenses

"Geçen ki kadın hakkında mı düşünüyorsun"

"Bir kadını düşündüğünü nereden çıkarttın"

Masaya doğdu gelip karşıma oturdu, kahvemden bir yudum alıp ağzını buruşturdu sade kahve içmeyi hiç sevmiyordu

"Konu iş olunca senden rahatı yok kesin bir kadın hakkında endişeniyorsun"

"Sadece haruto çok kafamı şişirdi"

"Biraz masaj yapmamı ister misin?"

Cevap vermemi beklemeden oturduğu yerden kalkıp yanıma geldi her zaman yaptığı bir şeydi ama şimdi farklı geliyordu ona karşı olan tutkum hislerim beni ağlatacak kadar yoruyordu tekrardan yirmili yaşlarımda olmak istiyordum o zaman aramızdaki durum uygunsuz olmazdı

"Bu kadar yeter Asumi teşekkür ederim"

Başıma yaptığı masajı bırakıp omuzlarıma masaj yapmaya başlamıştı, bir şey söyemek istercesine kafasını öne uzattığında ona döndüm gözlerinden başka bir yere bakamıyordum büyüsüne kapılmıştım gözlerinin

"İchiro"

Bu sahil evinde yıllar sonra birlikte olacağımızı, ona ihanet edeceğimi, çok sevdiği bu evde onu ölüme terk edeceğimi nereden bilebilirdiki

"İchiro"

"Yamato ben sana git demedim mi hala ne yapıyorsun burada"

Artık onunla geçirdiğim güzel zamanları hatırlamak bile yasak olmuştu

"Akşam ki yemek için hazır mısın? Onun için geldim Rus ortaklarla toplantımız vardı"

"Bu akşam olduğunu unutmuşum bile o zaman en yakın bileti al ve yarın dön içimde hiç iyi bir his yok"

"Bu kadar ödlek olma İchiro"

Hayallerimden kopup gerçek hayata bağlanmak boğazımı düğünlüyordu günlerim Asuminin ne yaptığını düşünmekle geçsede kendimden vazgeçemezdim ama bu hislerimi değiştirmeme yeterli olmuyordu herkes gitseydi ve Asumi kalsaydı bu kadar yokluk hissetmezdim