Yeni Üyelik
13.
Bölüm

13. Bölüm

@atalantee

3 gün sonra

 

"Neden hiç görev yok?"

Uzandığım koktukta bıkkınlıkla mırıldandım

"Yaralarınızın iyileşmesi için hem Betülün dikişleri hala canını yakıyor"

"Madem canı yanıyor ne diye 2 gündür fink atmaya gidiyor sahiden iki gündür nereye gidiyor?"

İdil okuduğu kitaptan kafasını kaldırdı bilmiyorum dercesine omuzlarını silkti

"Yeşil çay içer misin?"

Olumlu anlamda kafamı salladım.

Eve geldiğimiz günden beri yatıp yuvarlanıyordum iyileşmek için ama Betül yalnızca 1 gün evdeydi 2 gündür akşam çıkıp gece eve geliyordu. Akşam çıkıyor diye clube gittiğini düşündüm ama dikişleri hala kötü durundaydı, aklıma Kağan itinden başkası gelmiyordu.

İdil yanıma oturdu elindeki bardağı bana uzattı.

"Betülün Kağanla buluşması yasak değil mi?"

Derin iç çekti cevaplamak istemezmişcesine.

"Kimsenin bundan haberi yok"

"Olursa"

"İhanet eden ölür"

Gözlerimi büyültüp İdile doğru doğruldum

"Bunu bile bile o orospu çocuğunun koynunamı gidiyor"

Tek kelime etmeden kitabını tekrardan eline aldı.

Uyumaya çalışsamda artık uyuyamıyordum, kafamın içindekiler yaptığım pis işler doğduğumdan beri arkamdan dönen ihanetler artık hissiz gibiydin tek isteğim bu işin bitmesiydi.

 

*********************************

Betül'den

 

Çıplak göğüsüne koyduğum başımı yavsşca kaldırıp gözlerine baktım. Bu hayatta bilerek ve isteyerek yaptığım tek hata oydu, dolgun dudaklarına bir öpüçük kondurdum artık eve gitmem gerekiyordu yavaşca doğrulmaya çalıştım. Beni tutup tekrardan nazikce koynuna aldı.

"Gitme benimle kal, benimle uyu bu gece"

Benimde gitmek gibi bir isteğim yoktu ama artık dönmek zorundaydım

"Gitmeliyim sevgilim"

Elimi kusursuz yüzünde gezdirdim

"Babam o kızı aldığında buradan gidecekler o zaman sadece sen ve ben o saray gibi evde tek yaşayacağız o zaman engelimiz kalmayacak sevgilim kimse bize hesap soramıycak"

Hızlıca doğruldum üzerimi giyinmeye başladım

"Neden böyle davranıyosun tek engel o orospu arkadaşınız o babamın karısı olursa sonsuza kadar mutlu olucaz"

Pantolonumun düğmesini ilikledim öylece dikilip suratına baktım

"Hayır Kağan şerefsiz baban öldüğü zaman rahata ericez ve Ashinaya gelirsek eğer baban ona dokunmaya cürret ederse ölür"

Tekrardan dönüp tişörtümü giyinmeye başladım

"Peki ya ben bende ölür müyüm?"

Alaycı sesi daha da sinirlerimi bozmuştu yataktan kalktı arkama geçip ellerini belime doladı.

"Anladığını sanmıyorum Kağan. Seni seviyorum her şeyi hiç edip seninle sıfırdan bir hayata başlayacak kadar ve bunun teklifini iki kere sana sundum ama sen benim yerime babanın kölesi olmayı seçtin. Bugün, dün, yarın yanına geliyorsam bu sana olan sevgimden senden bir beklentim yok ve seninde Ashina ve ruh hastası baban konusunda benden beklentin olmasın"

Ellerini belimden ittim şok olmuş bir suratı yoktu beni tanıyordu onunla görüşüyor olmam ihanet olarak gözüksede ona asla ama asla gölgeye dair sözler söylemedim ve söylemeyeceğim.

Tam kapıdan çıkacağım sırada kolumdan tuttu beni kendine çekti uzun bir süre daha görüşemeceğimiz için dudaklarıma uzun tutkulu bir öpücük bıraktı.

"Seni seviyorum saçının rengini beğendim seni asi halinden sıyırmış daha masum ve tatlı görünüyorsun"

Ne kadar istemesem de tebessüm ettim, ondan hiç ayrılmak istemiyordum ama mecburdum evden çıktım. Ashinanın yerinde olsam kesinlikle kendime asla güvenmezdim böyle görünen bir durum da kim bana güvenir ki, eve doğru yol aldım.

 

*****************************************

Ashina'dan

Saat gece 2 olmuştu asarsör açıldı Betül gelmişti.

"Bebeklerim ne bu suratınız bir şey mi oldu"

Hiç bir şey olmamış gibi rahat davranması sinir bozucuydu, bulunduğum şu durumda ona güvenmemeliydim ama lanet olsun ki sanki herkes bana ihanet eder ama o etmez gibi hissediyordum.

Ne kadar değişmeyi dilesemde saf bir salak gibi kaldım ve değişmiyor.

Tekli koktuğa rahatca oturdu sanki dikişleri acımıyor gibiydi, İdil onun rahat tavırlarına dayanamadı.

"Nasıl böyle pervasızca davranabilirsin gerizekalı mısın seninle bunu daha kaç kere konuşmam gerekiyor"

Alaylı yüzü düştü gözlerini gözlerime dikti konuşmamı bekliyordu

"Hadi Ashina tutma içinde söyle"

"Söyleyecek bir şeyim yok"

"Yani bana nasıl ihanet edersin ya da tam bir orospusun filan hadi söyle tutma içinde"

"Boş konuşma"

"Sen söyleniyorsan ben söyleyeyim. Senin yüzden sevdiğim adamla olamıyorum sen ruh hastası adamın karısı olmadığın sürece ben onunla olamıycam"

Yine hissettiğim saf duygularım canımı yakıyordu.

Herkes için tek sorun bendim ben olmasaydım annem ölmezdi Helen ölmezdi Kağan ve Betül mutlu olurdu, Kayranın nefret kaynağı olmazdı

Artık ağalayamıyordum koltuktan kalktım ve yukarı çıkmak için hareket ettim

"Bir şey denese amk"

"Ne demeliyim. Özür dilerim"

Yukarı çıktım odama girdim aşağıda ikisi kavga ediyordu. Artık ne hissedeceğimi bilmiyordum neden ortada Mert gibi bir orospu çocuğu varken herkes beni suçluyor anlamış değildim yatağa yattım uzun zamandır şarkı dinlemiyordum

Telefonumdan tam şarkı açacakken Betül odaya girdi yatağa yaklaşıp üzerine uzandı kafasını karnıma koydu

"Özür dilerim konu Kağan olunca sağlıklı düşünemiyorum. Biliyorum o iyi birisi değil babasına kölelik yapan seni babasına vermeyi görev edinmiş bir cani ama benim yanımda asla o kişi değil benim yanımda beni seven bana değer veren sevgilim. Bir aradayken her şeyi kenara koyuyoruz sadece aşkımızı yaşıyoruz"

Ağlıyordu tıpkı en son ağladığî gibi Kağan için

"Seni asla o orospu çocuğuna vermem ve asla gölgeye ihanet etmem ve o da benden bunu istemez biz birbirimizi seviyoruz lütfen bana güven"

"Betül sana güveniyorum ama bili.."

"Biliyorum öğrenirseler ne olacağını ama onsuz olamam"

Üzerine laf etmedim uzun süre bu şekilde uzandık.

İçimde sormak istediğim çok şey vardı ama çekiniyordum, üzgünken konuşmak istemiyordum ama dayanamayıp sordum.

"Kayrayı tanıyor musun?"

"Evet tanıyorum"

"Nası birisi?"

Kalktı yatakta doğruldu, kapı açıldı içeriye İdil geldi.

"Napıyorsunuz lan burda sinirden birbinizi boğdunuz sandım"

Güldüm elimle yatağı işaret ettim oturması için, yanımıza oturdu

"Ee ne konuşuyordunuz ben gelince sustunuz"

"Önemli bir şey değil ya Kayranın nasıl biri olduğunu sordum"

İdil göz ucuyla Betüle bakıp konuştu

"Daha öncesinde Betüle Kağanı ayartmasını ve buradan kaçırmasını teklif etmişti"

Sesli bir kahkaha attım Betül tebessüm ediyordu utanmış gibiydi

"Bu olaydan sonra hayatıma Kağan gibi bir gerçek girdi onu kaçırmama izin vermedi ve beni de bu boktan yere hapsetti"

Üzücü olaydı ama hepimiz güldük

"Kayra annesini çok severdi. Annesini ve kardeşini babasından kurtarıp kaçırmayı çok denedi ama yapamadı. Kağan annesinin ölümüne göz yumunca iki düşman gibi oldular. Kayra ruh işlerine fazla bulaşmaz çok ciddi iş olmadığı sürece. Hayatını karıyla kızla geçiriyor babasının işlerine pek bulaşmaz, Kağan gibi değil"

 

"Umarım en kısa zaman da Kağan da babasının ne bok olduğunu fark eder"

"Kağan o adam tarafından taktir görene kadar bu işin peşini bırakmaz"

İdil sohbeti keserek sordu

"Geçen gün neyin vardı?"

Kayra ile karşılaştığım günü soruyordu

O gün yaşanan her şeyi eksiksiz anlattıktan sonra ikiside tepkisizce duruyordu.

"Ashina bunu tamamen tarafsız bir şekilde söylüyorum. Hayatını bu duruma getiren kimseye acıma"

Bu olayın içine kendi sevgiliside dahildi ama söylenmişti. Bu halleri ona daha çok güvenmemi sağlıyordu.

İdil kalkıp ikimizi de kuçakladı

"Hadi herkes yatağa yarın erken kalkmalıyız ufak bir iş olabilir"

"Birlikte uyuyalım"

Dedim sessizce

"Ahhh eğer buna alışaçağını bilseydim yemin ederim istemezdim"

Dedi tiskinir bir suratla İdil kahkalara boğulurken üzgün gözlerle Betüle baktım

"Ay tamam uyuyalım hadi"

Üçümüz yatağa sıvıştık huzurluydu yüzümüzde koca bir tebessümle uyumaya çalıştık.

Loading...
0%