Yeni Üyelik
5.
Bölüm

5. Bölüm

@atalantee

Şehirden uzaklarda kıraç bölgede çok büyük olmayan bir binaya getirildim. Sıcak aile edasındaki yalan yuvamdan evimden ailemden çok uzaktaydım, önceki hayatıma dair hiç bir şeyin olmadığı yerdeydim o evden bir çorap bile almadan geldim. Yalanda olsa gerçekten devam etseydi her şey çok daha güzel olurdu, ellerimde babamın yükü bir yandan beni büyüten kadının beni sevip sevmemesi umrumda değil onu seviyordum. Helen, o da benim yüzümden öldü ben oraya gitmeseysim ona bir şey olmayacaktı, Kağana kızamıyorum babasından korktuğu için yaptığı açık ortada hiç biri bunu haketmiyordu, ben bunları hakediyormuydum.

 

 

Annem ve babam yalnızca mutlu bir yuva istemiş, Helen sevilmek ve ben ben ne istiyordum. Babamı öldürmeseydim beni öldürecekmiydi, onu sevdiğimi söyleseydim burdan birlikte kaçabilirdik yalanlarını affederdim. Hepsi benim suçum mu ? İntikam almak istiyordum her şeyi öğrenmek istiyordum. Nasıl yapacağım meçhuldu.

Cesaretim yok gücüm yok burada bulunmamın tek sebebi Mert denilen adamın benim peşimde olması, yoksa kim çelimsiz beceriksiz bir kızı istesin.

 

Yataktan kalktım oda küçüktü, ufak bir yatak üzerinde düz açık mavi çarşaflar serilmişti, yatağın yanında ufak kahverengi komidin duruyordu

komidinin hemen yanında banyo kapısı görünüyordu olabildiğince dar bir banyoydu, yatağın ayağın ucuda ise tek kapaklı gri dolap, dolabın yanında odanın kapısı vardı.

Oda kireç kokuyordu odada cam bile yoktu yalnızca banyoda ufak bir pencere vardı. Buraya geleli bir gün oldu, sadece dinlenmem için vakit verildi.

Banyoya geçip elimi yüzümü yıkadım, dolaptan siyah pantolan ve tişörtü alıp giydim bugün konuşmam gereken biri varmış.

Odadan çıktım Betül kapıda bekliyordu. Çok soğuk suratı vardı işi gereği olsa gerek.

"Patronla görüşeceksin konuşmana gerek yok söylediklerini dinle ve onayla yeter çıkınca sorularını cevaplarım."

5 6 kat aşağı indik uzun basık koridordan ilerledik. Hapiste olsam daha güvende olurdum burası benim için Helenin anlattığı adamdan daha korkunçtu. Kapıyı tıkladı içeriden komut gelince kapıyı açtı içeri girdim geri kapattı.

Bana baktı beni süzdü derince iç çekti tok sesiyle otur dedi. Otudum yalnızca suratını inceledim kesinlikle güvenilmeyecek birine benziyordu.

 

"17 yaşında çok genç güzel bir kızsın, anneni ve babanı tanıyorum ikisinide severdim, ikisi ayrı konularda çok iyi işler çıkarttılar bu duruma gelmeni asla istemezdim, toysun masumsun ve baban için üzüldüm"

Sadece dinlemekle yetindim

"Şimdi babanın ve annenin hatrına seni yurtdışına kaçırabilirim hiç bir suç işlememişsin gibi diğer teklifi zaten biliyorsun seçim hakkı sunuyorum çok vaktin yok düşün ve cevap ver"

"Ben annemi tanımıyorum "

Alakasızca verdiğim cevabı iç çekerek yanıtlamıştı

"Annen gibi görünüyorsun"

"Kaçsam bile hiç bir şeyi asla unutamayacağım. Duyduğuma göre peşimdeki adam kaçtığım yeri de bulabilecek biriymiş, sanırım yüzleşmek en iyisi olacak"

Yüzünde umutsuz bir ifadeyle çıkmam için işaret etti bunca şeyi öğrendikten sonra kaçamazdım

 

 

"Gel İdil bizi bekliyor"

 

Konuşmadan yürüdük 3 kat çıktık mutfak gibi bir yere geldik. Masada güzel ev yemekleri vardı çok güzel kokuyordu dün yemek getirmişlerdi ama çok fazla bir şey yiyememiştim açlıktan ölücek gibiydim.İdil oturmam için işaret etti yüzündeki samimi gülümsemeyle. Hemen yemeğe başladım daha önce hiç yemek görmemiş gibi yiyordum.

"Böyle yersen biz aç kalıcaz"

"Betül sus ve ye"

Doğru söylüyordu ama yememe engel olamadım. Evimizdeki kadın da güzel yemek yapardı. Sevdiğim yemeği haftada bir gün kesin yapardı o yemeği yerken mutlu olduğumu ve beni mutlu etmeyi sevdiğini söylerdi.

"Babanı nası öldürsün"

Betül gerçekten benden daha patavatsız bir insan ama ne diyebilirim ki inkar edemeyeceğim kesin.

"Betül "

Aralarındaki gergin bakışmadan sonra konuşmaya başladım

"Annem diye bildiğim kadını boğmaya başladı korktum odama gidip kapıyı kilitledim duvar ile yatağın arasına saklandım çok geçmeden geldi kapıyı açmamı istedi hala korkuyordum açmadım kapıyı kırdı yanıma geldi, deli gibi görünüyordu onu polise şikayet ediceğimi söyledim kalkmaya çalıştım beni itti üzerime çullandı çenemi sıkmaya başladı sonda elleri boğazıma kaydı sıkmaya başladı yatağın altındaki küllüğü alıp kafasına geçirdim"

 

Ağlamaya başladım içimde konuşunca her şey daha sakin ve tepkisiz ama sesli söyleyince bağırmak istiyorum çığlık atmak istiyorum. Betül elini uzatıp saçmı kulağımın arkasına attı.

"19 olduğun zaman bu işe başlayacaksın, kimse seni burada bulamaz veya zarar veremez, eğitim göreceksin, çok temel ihtiyaç olmadığı sürece ihyaçların kimsenin umrunda olmaz, bu bina haricinde hiç bir zaman isim kullanma. İdil ve ben görevlerimiz olmadıgı sürece hep seninle olacağız. Savaş içinde olduğumuz insanlar birer tetikçi bu bir oyun ya da film değil vurulursan ölürsün, kimseye güvenmeyeceksin ben ve İdil hariç. 2 yıllık eğitim sonunda görevlere birlikte çıkmaya başlıycaz fiziki güc haricinde en önemlisi plancı ve zeki olmak zorundasın görevde duygular yoktur en önemli olan bu şimdi git yat düşün ağla ne istersen yap yarın ağlak suratını görmek istemiyorum ."

 

$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$

 

"Kalk"

Bağırma sesiyle gözümü açtım cam olmadığı için havayı göremiyordum saat de yoktu, hemen ayağa kalktım .

"Saat 5.30 da ayakta olucaksın her sabah kimse seni gelip uyandırmayacak. Çekmecede çalar saat var onu kullan"

Kalktım yüzümü yıkadım üzerimi giyindim, çıktık İdil düne göre daha sert görünüyordu 1 kat aşağı indik bu binanın kaç katlı olduğunu çözmek uzun sürecekti. Toplantı odası tarzında bir odaya geldik. Betül oturuyordu önünde iki tane dosya vardı, ilerledik ve üçgen oluşacak şekilde oturduk Betül dosyaları bana uzattı, dosyaların içinde annem ve babama ait çokça bilgi yazıyordu,bu dosyalardan babamın odasında bir sürü vardı. Annem gerçekten çok güzelmiş acaba beni o büyütseydi nasıl olurdu babamla birlikte gerçek bir aşk evliliği mutlu bir aile

"Baban ve annen ikisi farklı alanlarda işinin ehli hangisine yönelimin olduğunu seç Betüle söyle, hemen gelicem"

İdil yanımızdan kalktı odadan çıktı bense hala anneme bakıyordum.

"Annen yakın dövüşte uzmanmış. Baban keskin nişancıymış hangisi sana daha yakın geliyor."

Ben daha önce biriyle kavga bile etmemiştim.

"Ben hiç dövüşmedim hiç silah tutmadım bilmiyorum"

"Her şeye sıfırdan başlamamız gerekicek. Merak etme illaki iyi olduğun bir şey vardır"

İdil geldi betül ile biraz gizli konuştuktan sonra her şeye sıfırdan başladım.

 

 

 

 

Her zaman 5.30 da uyanıp çelimsiz vücudumu güçlendirmek için çok sıkı çalışmam gerekiyordu, atış eğitimlerimi İdil ile yapıyordum gözlük takan biri için gerçekten çok iyi nişancıydı normalde çok tatlı birisi ama konu iş olunca çok ciddi oluyor. 23 yaşında benden çokta büyük sayılmaz, buradaymış çünkü o 15 yaşındayken ailesi Ruh üyesi tarafından öldürülmüş patron onu bulup yanına almış. Onlar tarafından başka kimsenin zarar görmesini istemiyormuş.

 

Yakın dövüş derslerini betül ile yürütüyorduk başlarda çok dayak yedim ama alıştım düşünce en sağlam şekilde kalkmayı öğrendim bıçak kullanmayı öğrendim. Acı verici sinir noktalarının nerde olduğunu ezberledim sayesinde, çok patavatsız bir kız aynı zamanda çok espirili oda 21 yaşındaymış. Burada olmasının sebebi 12 yaşında ailesini tarfik kazasında kaybetmiş ve patron onu buraya getirmiş. Aslında ben Betülün ruhlar ile bir derdi olduğunu sanmıyorum o kavga ve dövüşe bayılan bir manyak ama tabi ki konu iş olunca hemen içindeki o arzuyu dizginliyor. İkisi küçük yaşta gelmişler ve birlikte büyümüşler hiç ayrılmayan kız kardeşler gibiler.

 

Benim için en önemli kural duygularıma hakim olmak olmalıydı içimdeki nefrete ve üzüntüye dur demeyi öğrenmeliydim . Boktan zamanlar geçirdim düştüm, kalkmayı öğrendim pes etmemeyi öğrendim gerçek gücün irade olduğunu öğrendim acımasız olmayı öğrendim.

 

Sayılı zaman o kadar cabuk geçti ki artık hazırdım bu zaman içerisinde İdil ve Betül benim için çok değerli oldular onlarında birbirlerindeki değerini görünce gerçekten güvende hissettim onların yanında.

Sabah saat 8.15 di uyandım yataktan kalktım aynanın karşısına geçtim güçlü görünüyordum, yüzümü yıkayıp üstümü giyindim.

Betül ve İdilin yanına gittim bir şeyler yiyorlardı

"Ben açım"

Betül şaşkınca beni süzdü

"Geldiğinden beri açsın zaten bir doymadın ve bizi de aç bıraktın"

"Ne uyuz karısın be"

Hehe dercesine kafasını salladı oturdum yemeğe başladım

"Hazır mısın yarın özgürlüğüne kavuşuyosun"

"Kovuldum mu?"

Betül ağzındaki lokmasını çiğnemeye çalışırken saçma sapan kahkahalar atıyordu

"Ne kovulması bu boka battığın zaman temizlenemezsin kokusu hep kalır"

"İiyy ağızındaki lokmayı bitir de öyle konuş"

Genel yüz ifadesini takınmadam önce bana göz devirdi hiç siklemeden yemeğe devam etti. Betülün kısaca söylemek yerine uzatıp boka buladığı cümleyi idil açıkladı

"Yarın eve gidiyoruz artık buraya gerekmedikçe gelmeyeceğiz. Yarından itibaren tam bir Gölge üyesisin."

Loading...
0%