İki adam yerde baygın bir şekilde yatıyorlardı ve adamların yanı başında ise ayakta elleri kanlı bir vaziyette Masal duruyordu.

Melek şaşkınlıkla koştu ve Masal' a sarıldı.

'' Biliyordum , biliyordum , biliyordum sonunda Benliğini kabul ettin. '' diye sevinçle bağırdı. Masal anlamaz şekilde baktı ve konuşmaya başladı :

'' Sizi tanıyor muyum ? Ayrıca ne benliği ne kabulü ne dediğinizi anlayamadım. '' diyerek anlamsızca Melek'e bakmaya başlar.

Barlas şaşkınlıkla konuşmaya başlar: '' Sen az önce senden büyük iki adamı yere serdin yoksa senden daha güçlü birini nasıl yere sereceksin ? ''

Masal kahkaha atar : '' Gerçekten inanılmazsınız , herkesin hassas bir noktası vardır. Onu bulursanız bir insanı yere sermek o kadar da zor olmaz . '' der ve tekrar gülmeye başladı.

Melek üzüntüyle birkaç adım geriledi ve Barlas' ın kolundan tuttu : '' Barlas hatırlamıyor işte , zorlama daha fazla hadi gidelim. '' dedi . Barlas olumlu anlamda kafasını salladı ve Masal' a dönüp : ''Biz de müsadenizi isteyelim hanımefendi , görüşmek üzere. '' dedi .

Barlas ile Melek geldikleri yöne doğru yürümeye başladılar. Tam köşeden dönecekken ikisinin tam ortasından bir bıçak geçip duvara saplanmasıyla ikisi de arkasına dönüp Masal' a baktılar. Masal gülüp elini duvara uzattı. Bıçak duvardan çıkarak süzülerek Masal' ın eline tekrar geldi. Bıçağı beline yerleştirdiğinde Melek ile Barlas'ın ortasına gelerek ikisinin de kollarına girdi.

'' Çok çabuk pes ediyorsunuz , bu hiç eğlenceli olmuyor . '' diyerek kıkırdadı. Barlas , Masal' ın kolundan çıkarak Masal' ın kafasını tek kolu arasına aldı ve diğer eliyle saçlarını karıştırdı.

'' Eğlenceymiş !! Ben sana göstereyim asıl eğlenceli olan neymiş !! ''

Masal , Barlas' tan kurtulmaya çalışırken Melek'e seslendi : '' Yardım etttt (!) Burada biraz daha kalırsam ya beyin felci geçireceğim ya da Barlas'ın koltuk altı kokusundan öleceğim . ''

Melek gülerek Masal' ı Barlas'tan kurtardı ve kafasını Barlas'a çevirdi :

'' Ne kadar hak etmiş olsa da sanırım bunu sonraya erteleyebiliriz . ''

'' Upsss burnuma kötü kokular geliyor . '' dedi Masal ve gülümsedi.

'' Tabii ki bizi kandırmaya çalışmanın bir bedeli olacak ama şu an önceliğimiz sensin ve hala bizim yanımızda olman !! '' dedi ve sevinçle Masal' a sıkıca sarıldı.

'' Hemen bunu bir yerlere gidip kutlamamız lazım. '' dedi Barlas ve gülümsedi.

'' Kutlamayı sonra yapsak olur mu ? '' dedi Masal.

'' Neden ki? '' dedi Melek.

'' Seçmelere çok az kaldı ve ben de katılmaya karar verdim . Ben de siz gibi uzman olmak istiyorum. '' dedi Masal heyecanla.

Melek sevinçle zıpladı ve : '' Senin adına çok sevindim. O zaman tekrar baştan büyü yeteneğini geliştirme , savunma , dövüş gibi temel eğitimleri alacaksın demek mi oluyor bu ? '' dedi.

Masal olumlu anlamda kafasını salladı ve : '' Kesinlikle öyle Savaş diye bir eğitmen varmış ondan eğitim alacağım ve yarın da erkenden oraya gitmem gerekiyor . '' dedi.

Barlas somurttu ve : '' Keşke başka eğitmen seçseydin. '' dedi. Masal ' Neden' anlamında bakış atınca Barlas tam konuşacakken Melek konuşmaya başladı .

'' Çok fazla söylenti olsa da Savaş çok eğitimli biri Barlas. Masal' ın aklına şüphe düşürme. '' diyerek Barlas' a kızdı.

Melek, Masal' a döndü : '' Savaş en genç eğitmenlerden biri , hem tecrübeli hem de çok iyi bir dövüşçü.'' dedi.

Barlas göz devirdi ve : '' Genç olunca ne oluyor sanki anca kızlar peşinden koşuyor. Başka hiçbir deneyimi yok ve dövüşte de hiç iyi değil . '' dedi .

Melek tek kaşını kaldırdı ve Barlas' a baktı : '' Genç olması çok iyi bir şey çünkü ben bu eğitimleri görürken benim eğitmenim yaşlıydı ve adam bana dövüş tekniği gösterirken 2 saat geçiyordu. Savaş çok hızlı ve en iyi dövüşçülerden biri . Masal için en ideal eğitmenlerden biri onun gibi birinden eğitim alman çok güzel. '' dedi ve Barlas'a çenesini kapatması için bakış attı. Barlas göz devirdi ve kollarını göğüsünde çapraz bir şekilde birleştirdi. Melek, Masal' a bakarak sözüne devam etti :

'' Oradaki dedikodulara sakın kulak asma. Savaş çok iyi bir eğitmen ondan ne öğrenirsen senin avantajın olur . '' dedi ve gülümsedi.

'' Yarın yanıma gelecek misiniz? '' dedi Masal merakla.

Melek heyecanla olumlu anlamda kafasını salladı : '' Tabii ki seni uzun zamandır gücünü kullanırken görmedim . '' dedi. Barlas 'da Melek'in yanına gelerek Melek'in omzuna eline koydu :

'' Kesinlikle bu anı kaçıramam. Uzun zamandır ne dövüşüyorsun ne de gücünü kullanıyorsun. Rezil olma anını izlemekten zevk alacağım kesin. '' dedi ve güldü.

'' Ha ha ha gerçekten komik birisiniz Barlas Bey ama maalesef sizi bu zevkten mahrum bırakacağım. '' dedi ve göz devirdi Masal.

'' Uzun zamandır buralardasın kendi evrenini özlemişsindir. Zaten eğitim için uzun bir süre evrenimizde durman gerekli. Ayrıca ben de kalacaksın bunu belirtmeme gerek yok diye düşünüyorum . '' dedi ve tek kaşını kaldırarak.

'' Ama Mel- '' Masal tam itiraz edecekken Melek elindeki su kütlesini gösterdi ve gülümsedi :

'' Ne demiştin Masal' cım ?! '' dedi .

'' Tabii ki sen de kalacağım . Harika olacak ciddenn !! '' dedi Masal imalı bir şekilde.

Melek elindeki su küresini yok etti ve gülümsedi : '' Kabul edeceğini biliyordum. Hadi evimize gidelim . '' dedi. Barlas ve Masal olumlu anlamda başlarını salladılar .

*****************

'' Bugün rezil olacak birine göre fazla iddialı giyinmişsin . '' dedi Barlas Masal' ın giydiklerini süzerken.

Masal saçını at kuyruğu yaparken Barlas'a döndü :

''Yakışmış mı ?'' dedi ve aynaya dönerek saçını bir kez daha düzelterek kendine baktı. Barlas gülümser ve olumlu anlamda başını sallar. Melek de Masal ve Barlas'ın yanına gelir ;

''Hadi ama çok yavaşsınız , biraz ablanızdan ders alın. ''der ve sarı saçlarını savurur. Melek ; Masal ile Barlas'ı arkasından itekleyerek evden çıkarır ve eğitim alanına giderler.

*******************

'' Bak seçmeler şurada yapılacak. '' dedi ve ilerideki kocaman binayı ve yanındaki arenayı gösterdi Melek.

'' Bina fazla büyük ve geniş değil mi ? '' dedi ve Masal hayretle baktı.

'' Seçmeler çok zorlayıcı oluyor ve bunu izlemeyi kaçırmayacak bir sürü kişi var. Tabii ki seni izlemek için biz de orada olacağız. '' dedi ve güldü Melek.

'' Hadi hızlı gidelim Savaş eğitimlere başlamıştır. '' diyerek küçük arenanın olduğu yöne doğru yürümeye başladı.

Küçük arenanın olduğu yere varınca küçük arenanın karşısında durdu ve Masal' a döndü.

'' Savaş burada eğitim veriyor. Hadi girelim . '' dedi ve içeri girdi. Barlas ve Melek yukarıdaki oturaklara oturdu. Masal ise ilerideki sıraya girmiş topluluğun yanına yürümeye başladı. Melek doğru söylemişti Savaş çoktan gelmişti ve herkesin karşısında durmuş bir şeyler anlatıyordu.

Savaş birisinin geldiğini anlayınca arkasını döndü ve baktı :

'' Yeni geldin sanırım , adın ne? '' dedi Savaş.

'' Masal , Masal Atan . '' dedi Masal. Savaş'ın suratını görünce sahildeki çocuğa ne kadar benzediğini düşünerek şaşkınlıkla olduğu yerde kaldı. Savaş'ın :

'' İyi sıraya geç bakalım . '' sesiyle hemen kendine geldi ve o da diğerlerinin yanında sıraya girdi.

'' Öncelikle bilmeyenler için ben Savaş Karahan . Sizin eğitmeninizim . '' dedi Savaş ve karşısında kendisini dinleyen topluluğa göz gezdirdi.

'' Çoğunuz yeni gelmiş anlaşılan , uzman olmayı nasıl başaracağınızı duymak isterim. Mesela sen anlat bakalım. '' diyerek kumral bir kızı gösterdi. Kız heyecanla gülümsedi ve anlatmaya başladı.

'' Sıkı bir azim ve çalışmayla İblisleri yenebileceğimi düşünüyorum. '' dedi ve tam sözüne devam edecekken Savaş sözünü keserek konuşmaya başladı :

'' Bunu birkaç aylık eğitimle yapacağını düşünmen gülünç . İblisler için kolay lokma olursun. '' dedi. Kız bu sözleri duyunca gülen yüzü düştü ve hüzünle başını eğdi .

Masal , Savaş'ın kıza dediklerini duyunca '' Kaba şey . '' diyerek kısık sesle söylendi . Savaş gelen sese doğru yürüdü ve Masal' ın tam karşısına dikildi.

'' Sözünü tekrar et , yüksek sesle .'' dedi Savaş .

'' Yaptığınız kalp kırmaktan başka bir şey değil !! ''

Savaş güldü ve : '' Kalp kırmak mı ? Burası çocuk oyuncağı değil Masal ATAN!! Birkaç aylık eğitimle gerçekten başarabileceğini mi düşünüyorsunuz sizin ne özelliğiniz var da bu iblisleri birkaç aylık eğitimle durdurabilirsiniz ? '' dedi .

O sırada oturaklarda oturan Barlas sinirle ayaklandı ve tam Masal' ın yanına gidecekken Melek, Barlas 'ın kolundan tuttu. Barlas sinirle Melek'e döndü :

'' Melek bırak beni . Şu herife haddini bildireyim. '' dedi.

'' Çok sert anlatma tarzı da olsa dediklerinde haklı . Masal' ın cevabını açıkçası çok merak ediyorum. O yüzden otur ve izlemeye devam et .'' diyerek Barlas'ı geri yanına oturttu.

'' Konuşmayacak mısın?! Peki , o zaman şöyle sorayım sorumu. '' dedi ve Masal' a daha da yaklaştı.

'' Senin ne özelliğin var da ufacık bir zaman dilimin de İblis Krallığını yok edebileceğine inanıyorsun? Ben sana söyleyeyim hiçbir özelliğin yok !! Bunun için aylarca çalışan kişiler arasından sizin gibi yeni yetmeleri seçerler mi ?! '' dedi Savaş ve Masal' ın tepkisine baktı. Hiçbir tepki vermediğini görünce diğer kişilere döndü :

'' Burası siz- '' derken Masal Savaş'ın karşısına dikildi.

'' Siz de en genç eğitmensiniz. Neden tecrübeli , yıllardır burada kaç savaş görmüş , yaşamış kişiler yerine sizi seçtiler ?'' dedi . Masal , Savaş'ın sustuğunu görünce sözüne devam etti :

'' Ben size söyleyeyim efendim. Gücünüz , hızınız ve zekanız . Belki birkaç ayımız kaldı ama azimle başaramayacağımız hiçbir şey yok. Eğer bizi tanısaydınız bence görüşleriniz tamamen daha farklı olacaktı . '' dedi.

Savaş arkadaki ilk soru sorduğu kızı gösterdi ve konuşmaya başladı :

'' Şifacı , büyü gücü şifa insanları iyileştiriyor. İblisler onu yakalarlarsa olacakları veya çekeceği eziyetleri sen düşünebiliyor musun ? Ben düşünmek bile istemiyorum. "dedi .

Masal az önceki kumral kıza baktı. Kız gözleri dolu bir şekilde Savaş' a doğru bakıyordu. Masal , Savaş'ın tekrar konuşmasıyla bakışlarını tekrar Savaş' a çevirdi .

'' Ve sen Masal , sen yıllardır kendi gücünü bırak benliğini bile kabul etmiyordun. Son gün kabul ettin. O süre zarfı boyunca ne yaptın hiçbir şey. Bu da yetmezmiş gibi sadece telepatik yolla bıçak oynatabiliyorsun. Savaş hızın normal derecede fakat gücünü yeterli bulmuyorum. '' dedi Savaş. Arkadan bir adam Savaş'a doğru seslendi . Savaş adamı onayladıktan sonra döndü ve

'' 5 dakika ara veriyoruz arkadaşlar. '' dedi .

Melek ile Barlas , Masal' ın yanına gittiler.

'' Masal bizim işimiz çıktı maalesef daha fazla burada duramayacağız . Eve kendin gelebilirsin dimi? '' dedi Melek.

'' Evet gelirim de ne işi, önemli bir şey mi oldu? '' dedi Masal.

'' Merak etme önemli bir şey değil . Hadi gidelim Barlas . '' dedi Melek ve önden yürümeye başladı.

Barlas , Masal' ın kulağına yaklaştı ve : '' Seni daha fazla sinir ederse söyle icabına bakarız . '' diyerek göz kırptı.

Masal gülümsedi ve Barlas'ı çevirerek sırtından Melek'in yürüdüğü yere doğru itekledi .

''Onunla baş edebilirim sen hiç merak etme . '' dedi Masal.

Barlas giderken Masal' a tekrar döndü '' Bilmem mi , onu tek hamlede parçalarsın . Hadi sana iyi sinirler . '' dedi ve gülerek gitti . Masal , Barlas' ın gidişini izlerken Savaş konuşmaya başlayınca ona doğru döndü.

'' Evet bakalım ilk biraz mücadele etmeye ne dersiniz ama sadece dövüş büyü gücü kullanmak yok !! '' dedi. Çoğu kişiden evet tarzı cevaplar Savaş gülümsedi ve cümlesine devam etti .

'' O zaman herkes ikişerli gruplara ayrılsın önceki öğrettiklerimi nasıl anlamışsınız onu inceleyeceğim. Tabii aynı zamanda bunu yeni gelenlerin de hangi seviyede olduğunu anlamak için yapıyorum. Hadi ikişerli gruplar halinde köşelere ayrılın. '' dedi . Çoğu kişi ikişerli grup oldu ve bir köşeye geçip mücadele etmeye başladılar. İkişerli grup olamayanları Savaş eşleştirip yolluyordu. Masal' ın karşısına gelince durdu ve etrafa baktı.

'' Biriyle eşleşebildin mi sen ? '' dedi Savaş . Masal olumsuz anlamda kafasını salladı.

'' Başka kimse de kalmadığına göre maalesef benimle eşleşeceksin . Bütün hünerlerini göstermeni öneririm yoksa kendini yerde bulabilirsin .'' dedi . Masal içinden ' Egoya bak gücünden büyük ' diye geçirdi ve göz devirdi.

'' İlk hamleyi sen yapmak ister misin ? '' dedi Savaş . Masal bunu der demez tam kafasına doğru tekme atacakken kendini yerde bulması bir oldu.

'' Daha hızlı olman gerek .'' dedi Savaş ve yerde yatan Masal' a elini uzattı. Masal ani bir hareketle uzattığı eli çekip Savaş'ı yere fırlattı ve Savaş' ın üstüne çıktı.

''Sana kimseye güvenmemeyi öğretmediler anlaşılan.'' dedi Masal ve bilek tarafında daima takılı olan hançeri çıkardı ve Savaş' ın boynuna doğru hançeri tuttu.

''Kimseye güvenmemek değil de kendime fazla güveniyorum diyelim biz ona. '' dedi Savaş ve daha Masal anlamadan birden hançer olan bileğini burktu ve hançeri düşürdü sonra bacağıyla Masal' ı yere itti ve bu sefer Savaş Masal' ın üzerine çıktı. Yere düşen hançeri aldı ve Masal' ın yanağında gezdirmeye başladı. Masal korkuyla gözlerini kapattı ve içinden ' Umarım düşündüğüm şeyi yapmaz diye geçirdi. '

'' Eğer hızlı ve akıllıca bir hamle yapmazsan kaybedersin. '' dedi ve Masal' ın yanağına hançerle bir çizik attı. Savaş ayağa kalktı ve çizik attığı yeri işaret etti :

'' Kanını temizle istersen burada çok fazla kan emici var. '' dedi ve diğer mücadele edenlere bakmaya gitti. Masal elini yanağına götürdü , fazla kan akmadığını görünce derin bir nefes aldı ve çantasından mendil aramaya başladı. Uzun bir süre çantasında mendil arayıp bulamayınca sinirle ofladı ve çantasını yere fırlattı. Yerdeki çantaya sinirle bakarken Masal yanağında birden bir el hissedince korkarak geri çekildi. Masal kafasını yukarı kaldırıp baktığında elinde mendil olan Savaş'ı görünce şaşkınca bakakaldı. Savaş , Masal' ın yanına yaklaştı ve mendille Masal' ın yanağındaki kanı temizlemeye başladı. Savaş kanın tamamen temizlendiğinden emin olunca geri çekildi ve Masal' a baktı.

'' Her yaptığın hamlenin bir bedeli olur bunu sakın unutma Masal. ''dedi . Savaş elindeki kanlı mendili elleri arasına aldı ve gözlerini kapattı. Elini açtığında ise siyah dumanlar çıkmıştı. Masal şaşkınca Savaş'ın eline bakmaya başladı. Masal elindeki mendili nasıl yok ettiğini düşünürken Savaş göz kırptı ve arkasını dönerek tekrar mücadele edenlere bakmaya gitti. Masal şaşkınlık içerisinde Savaş' ın gücünün ne olduğunu düşünmeye başladı.