@aurorauro_1
|
Parla -Ben karar verdim (derin bir nefes alıp) yaşadıklarımızın farkındayım tehlikeli olduğunu da biliyorum fakat ben bir evlilik yapabileceğimi düşünmüyorum belki bu kararım için bana kızacaksınız ama lütfen beni de anlayın ne kadar arkadaşımın abiside olsa kendisini tanımıyorum, bir süre sizin evinizde kalabilirim sizde izin verirseniz dışarıya karşı evli rolü yapabilirim fakat gerçek bir evlilik yapmayacağım dedim.
Valide Sultan:kızım burda kimse kızmaz kızamaz sen en doğru kararı verdin dedi.
Hasan:annem doğru diyor kızım,seni düşünmemiz gerekirdi bizim kendi hatamız ayrıca evimiz her zaman size açık dedi.hasan amca konuştuktan sonra kimse bir şey söylememişti kendimi çok az ama çokkk az kendimi kötü hissettim amann neyse
^18.00^
Bu saate kadar Doğruyu söylemem gerekirse hiç bir şey yapmadım yemekten sonra erkekler işe kadınlar ev işlerine döndü bende 1 saat önce odamdan çıktım kahvaltıdan sonra direk odama gidip yatmıştım biraz beynimi dinlendirmek için şuan akşam yemeği yiyoruz herkes kendi aralarında konuşurken Barlas'ın bana bakışları biraz beni rahatsız ediyor ama çaktırmamaya çalışıyorum. Ayşe abla yanıma gelip
Ayşe:parla istersen benim yerime gelebilirsin dedi
-yok abla sen otur ben iyiyim
Ayşe:(kulağıma eğilip) onu takma kafana aklından bir sürü bir şey geçiyordur dalmış olabilir dedi bende kafamı salladım tam o sırada birisi kapı yumruklanmaya başladı hemen evin hizmetçisi olan emine abla kapıyı açtı açtığı gibi iceri 5-6 adam girdi en büyük olan gibi gözükeni hemen bağırmaya başladı
"Muhammed ağa aşiretten gizli evlilik görmedik demeyiz ha"dedi
Muhammed:öyle olması gerekti öyle oldu dedi. Yanimda bir hareketlilik hissettim yanıma baktığımda bir adım önümde Barlas duruyordu
"Ne demek öyle olmadı gerekti bize bir açıklama yapacak mısın yoksa biz kendi yontemlerimizle öğrenelim mi?"dedi tam Muhammed dede ağzı açacağı sırada Barlas lafa girdi
Barlas:buyurun içeri geçin öyle konuşalım ağalar dedi bütün herkes onaylayinca erkeklerin hepsi iceri girdi bizde o sırada boş boş oturuyorduk kapı çalınca emine abla kapıyı açtı bu sefer 3 tane kadın içeri girdi
Esma:buyrun hanımlar niye geldiniz?
"Eee ikinci gelini yıllar önce almışsın da haberimiz yokmuş"dedi iğneleyici bir tavırla kadın
"Yok yok sadece gelin değil ilk torununu da kucağına almışsın" dedi bir diğer kadın
"Aşiretten ilk gizli iş yapanda sizsiniz hayır merak ediyorum öğrenemeyeceğimizi mi zannettiniz?"dedi 3.kadın
Valide Sultan:sizene hanımlar size mi soracaktık gelin alırken hayırdır hanımağa mısınız da haberimiz yok dedi sert bir sesle
"Biz hanımağa değiliz ama (bana sanki iğrenç bir yaratık mışım gibi bakıp) olacak olanı da görüyoruz"dedi kadın bu kadın kendini ne sanıyordu beni küçük mü gördü bu kadın
Esma:nursema sen kimsin ki bize karışma hakkını kendinde bulabiliyorsun he senin gelinini de gördük barlarda gece kulüplerinde topluyordunuz en son dedi UWWWUU büyük koydu yanlız
"Öyle yada böyle siz aşiretten gizli evlilik yaptınız bu kabul edilemez, ya evlilik tekrarlanır ya da bir daha birlikte olmamak şartıyla boşanırlar"dedi kadın tam o sırada erkeklerin olduğu kapı açıldı ve erkekler teker teker çıkmaya başladı direk bizim yanımıza geldiler benim yanımda Barlas vardı
"Size iki gün süre veriyoruz kararınızı bize gelip söyleyin"dedi en büyük gibi gözüken adam
Hasan:tamam Hüseyin ağa dedi ve kapıya kadar eşlik etti. Geri döndüğünde herkes avluda oturuyordu
Hasan:(barlas ve bana bakıp) çocuklar siz kendiniz karar verin biz yeterince sizin hayatınıza müdahale ettik dedi.
Hasan amca son kez konuştuktan sonra herkes odalara dağıldı bende buğrayı uyutup şuana kadar yaşadıklarımı düşünmeye başladım şöyle bir bakınca sıradanlıkla dolu hayatım garip bir şekilde aksiyonlu eğlenceli geçmeye başladı tabi bu töreler varken ne kadar eğlenceli gecebilirse işte ben düşüncelerimin arasında boğuşurken odanın kapısı çaldı
Barlas'tan
Gerçekten ta ben hayatımın a*** of Allahım off ne yapacağımı zerre bilmediğim bir bok çukuruna girdim hayatımda ilk defa bir konu hakkında hiç bir şey bilmiyorum ne yapıcam daha doğrusu ne yapıcaZ hiç bir şey bilmiyorum ve hiç bir şey bilmemem beni deli ediyor bazı şeyleri açık açık söylemem gerekirse parlaya aşık değilim ama ona karşı boş da değilim bunu söyleye bilirim buğrayı oğlum gibi seviyorum ama sanki hersey çok hızlı gidiyormuş gibi hissediyorum bu da beni endişelendiriyor.
Düşündükçe deliriyor gibi hissetmeye başladığım için odamdan çıkıp Parla'nın odasına gittim derin derin nefes alıp kapıyı çaldım bir iki saniye sonra parla kapıyı açtı
-ikimizde konuşsak iyi olur seni avluda bekliyorum dedim o da kafasını salladı bende hemen avluya çıktım ve beklemeye başladım çok geçmeden oda yanıma gelip oturdu bir kaç dakika ikimizde konuşmadık sonra ilk adımı birisi atması gerektiğini düşünüp konuşmaya başladım
-parla sana karşı açık olucam ki ikimizinde birbirine karşı açık ve net olması gerekiyor çünkü saçma bir şeyin içindeyiz ikimizde dedim o cevap vermek yerine kafasını salladı
-herseyin karmaşık ve hızlı geçtiğini düşünüyorum ne yapacağımızı bilmiyorum buğrayı kendi çocuğum gibi sevebilirim ama sorunun buğra olmadığını ikimizde Biliyoruz neyse işte beni anladığını düşünüyorum dedim
Parla:seni anlıyorum çünkü bende ne yapacağımı bilmiyorum karmaşık bir işin içine girdik ne olacağını ikimizde bilmiyoruz ama eğer ikimizde düşüncelerimizi söyleyeceksek ilk ben söyleyeyim ne yapacağımızı gerçekten çok fazla düşündüm ve en sonunda buna karar verdim kendi içimde bence oluruna bırakmalıyız eğer ilerde sen bir kadını seversen boşanırız olur biter sözde evli oluruz ondan sonrada ne olacaksa olur dedi.
-oyle yapalım dedim. 10-15 dakika daha detaylı bir şekilde konuşup dağıldık. Parla kafa bir kız onunla yarım saat konuşsak bile iyi niyetli olduğu anlaşılıyor
Sabah takım elbiselerini giyip aşağıya indim bugün ilk önce aşiretti toplayıp kararımızı söylemem ona göre davranmam gerek daha sonra şirkete geçmem gerekiyor bugün diğer günlere nazaran daha yoğunum o yüzden daha hızlı olmam gerek hemen kahvaltı yapıp şirkete gittim bir kaç işimi halledip aşiret ağalarını çağırdım en büyük ağa Hüseyin ağa olduğu için ilk o konuşmaya başladı
"Eee Barlas niye bizi buraya çağırdın inşallah gelin kızımız ile ilgilidir"dedi uyarı dolu bir sesle
-evet Hüseyin ağa 2 hafta sonra düğünümüz var sizi de bekleriz davetiye vermek nasip olmadı ama sizi orda görmek isteriz dedim
"Tabi geliriz Barlas ağa"dedi Hüseyin Ağa bana alttan alttan evlendikten sonra başa sen geçeceksin iması yapıyordu onlar konuşmam bitince kendi içeriye geri döndüm o sırada kapım çaldı sekreterim ali iceri girip
"Barlas bey bir misafiriniz var içeriye alayım mı"dedi
-kim bu misafir?
"Özçelik şirketinin ceo'su Adem Özçelik geldi efendim sizinle acil görüşmek istediğini söyledi"dedi Adem Özçelik Parla'nın babası,dün konuştuğumuz da yakınlarına evliliği soyleyecekti tabiki de babasının buraya gelip sorgulayacağını biliyordum fakat bu kadar erken geleceğini düşünmemiştim
-içeriye buyur et ali dedim.ali çıktıktan bir kaç saniye sonra Adem Özçelik içeriye girdi o girdiğinde bende onu karşılamak amaçlı ayağı kalktım
-Hoşgeldiniz
"Hoş bulduk mu bilemedim damat bey"dedi iğneleyici bir tavırla
-(koltukları göstererek) buyrun oturup konuşalım dedim oda kafasını sallayıp oturdu
-bakın ben kızını-
"Senin kızıma olan aşkını ona olan sadakatini bana açıklaman icin gelmedim damat ben sözlere inanmayı bırakalı çok oldu ben gözlere inanırım şuan da kızım burda olmadığı için onu gerçekten tüm içten duygularınla sevip sevmediğini bilemem"dedi
-o zaman siz buraya benimle konuşmak için geldiniz,yanlış mıyım? Dedim o da ağır ağır kafasını salladı konuşmadan önce derin bir nefes alıp öyle konuşmaya başladı
"Bak evlat benim ünümü duymuşsundur illa ama bu demek değildir ki kızımın aşkına çomak sokacağım öyle bir planım yok sana açık açık söyleyeyim ne ara tanıştınız da 2 haftaya evleniyorsunuz isteme tanışma olmadan diye de sormayacağım onu bana kızım da açıklar. Buraya bir baba olarak geldim kızım için,evet kızımla çok fazla yakın değildik ama o benim her şeyim onun kılına zarar gelse ben olurum anlıyorsun değil mi?"dedi
-evet efendim anlıyorum sizi tabiki de dedim kibar çıkarmaya çalıştığım sesimle
"Buğraya gelincede inşallah onun babası olursun"dedi hüzünlü sesiyle
-Buğra benim oğlum gibi zaten onun babası olmak beni onurlandırır dedim
"Sana güveniyorum gibi ahmakça bir kelime kullanmayacağım çünkü bir insana 1 saatte güvenilmez sana güvenmiyorum. Ne kadar düğüne çok az bir zaman da kalsa herşeyi usulüne göre yapacaksınız gelip kızımı benden isteyeceksin benim evimden çıkacak bekarlığa veda partisi yapılacak sıkı bir baba olmaya bilirim ama gevşek bir insanda değilim"dedi
-tabikide sizi anlıyorum fakat bizim Trabzona gelme ihtimalimiz çok düşük ya-
"Trabzona gelmenize gerek yok biz kendi akrabalarımıza söyledik her şeyi zaten burda kendi evim var orda olacak ne olacaksa ayrıca yarın sabaha kızımı ve torunumu kendi yanimda istiyorum.bunu da belirtiyim"dedi
-tabi siz nasıl isterseniz ben kendi aileme söylerim siz ne zaman müsaitseniz o zaman geliriz dedim. Bu cümleden sonra ayağa kalkıp gitmeye hazırlandı görüşürüz faslinda sonra kapıya yöneldi bir kaç adım attıktan sonra dönüp bana baktı
"Bu arada da kızlarını el oğluna veren babalar kızımı üzersen şunu yaparım bunu yaparım diyorlar ya o senin içinde geçerli damat"dedi cevabımı beklemeden odadan çıkıp gitti onun arkasından sadece gülümsedim umursamaz ve sert görüntünün ardında büyük bir hüzün ve sevgi var
Yaklaşık 3 saat daha çalışıp şirketten çıktım arabama binip eve sürmeye başladım eve girip ilk işim olarak parlayı aradım avluda dila ile birlikte oturup konuşuyorlardı hemen onların yanına gidip
-parla baban bugün benim yanıma geldi kızımı sadece düğünle vermem dedi isteme falan da istiyor şuan mardinde kendi evinde istersen sizi de oraya bırakayım dedim.
Parla:şey olur aslında dedi
-hazırlanın ben sizi aşağıda bekliyorum dedim aşağıya inip annemlere olayları anlattım parla ve buğra gelip geri kalan herkesle vedalaşıp arabaya bindim Adem Özçelik'in evine sürdüm eve geldiğimizde hepimiz arabadan indik ben bavulları çıkarırken parlada buğrayla ilgileniyordu
Adem:Hoşgeldiniz dedi
-hoşbulduk
Parla:hosbulduk
Adem:(bana bakarak) o kadar yol geldiniz buyur akşam yemeğimizi kal damat dedi ilk başla Red etsemde parlada kal deyince yemek hazırlanana kadar salonda oturup konuşmaya başladık annelere haber vermediğim aklıma gelince hemen izin isteyip Batuyu aradım
Batu:efendim abi
-Batu bugün akşam yemeğine gelmeyeceğim annelere haber ver siz yiyin
Batu:tamam abi söylerim de ne oldu niye gelmiyorsun? Dedi
-Parla'nın babası burda akşam yemeği yemeği teklif etti o yüzden burda yiyeceğim dedim. Tabi batuya bunu demek ne kadar doğruydu tartışılır ama o yine yapacağını yapıp benimle dalga geçmeye başlamıştı
Batu:oy oy kıyamam sen müstakbel babacığını kıramadın da orda mi yemek yiyeceksin oy yesin annen ballarini dedi
-saçmala oğlum zaten işim başımdan aşkın bir de seninle uğraşmayayım
Batu:(anneme seslenerek) anne abim babacığının yanında yemek yiyecek biz başlayalım dedi.arkadan annemin sesi geliyordu
Esma:ne kimin yanında Barlas o parlayi bırakmaya gitmedi mi (bağırarak) NE YAPTIN KIZA?
-anneme olayı adam akıllı anlat gerizekalı eğer yanlış bir şey söylersen sirketteki butun isler ellerinden öper dedim ve telefonu kapattım
Parla'nın babasıyla baya bir süre sohbet edip yemek yedik yemekten sonra kahve bile içtik artık saat geç olunca herkesle vedalaşıp eve geçtim tabi beni bekleyen 5'li masayı hesaba katmadan
Valide Sultan:oooooo sonunda gelebildin mendebur dedi
-isteme gününü falan konuştuk dedim
Batu:hee hemencecik yapiyoru, değil mi istemeye karar falan degistirmesinler başımıza kalırsın falan (üç kere masaya vurup) Allah korusun yarabbim düşmanımın başına vermesin dedi
-kes salak salak konuşma dedim ama birini durdursak deigeri dururmu tabiki HAYIR!
Beran:valla ilk defa doğru diyorsun Batu dedi
-size iyi beni çekiştirmeler ben yorgunum yatıcam dedim ve kimseyi dinlemeden odama gittim
.
diğer bölüm bomba gibi olacak yeni karakterler geliyor acaba içlerinde çift olacak olan varmı?? karakter tanıtımı yakında gelecek |
0% |