2. BÖLÜM: YENİ EKİP

Saçlarımı sıkı bir at kuyruğu yaptım ve yüzüme biraz renk verdikten sonra küpelerimi taktım.

Bugün özenli olmalıydım. İlk görüş herzaman önemliydi. O yüzden normalden daha iyi giyinmiştim. Bol bir tişört yerine iyi bir bluz ve sıkı bir kot yerine kargo siyah bir pantolon giymiştim. Gerçekten özenliydim.

Dolaptan siyah deri ceketimi de aldıktan sonra küçük sırt çantamı alıp odadan çıktım. Sabahları zaten kahvaltı yapmıyordum.

Partmantodan anahtarı ve kaskı alıp dairemden çıktım. Hoptek hoptek binadan da çıkmak üzereydim ki çıkamadım. Yılışık Ömer önüme pat diye çıktı.

" Bugün de çok güzelsiniz Zeynep Hanım. Güneşimi açtırdınız "

Sana açan güneşi si-

" Teşekkür ederim Ömer Bey. Ama benim acil bir işi-"diyerek onu savuşturuyordum ki beni hemen böldü.

" Sizin yan komşu ve üst komşular bildiğiniz üzere akraba. "

Yoo bilmiyorum.

" Göç ediyorlarmış memlekete. Kiraya vermişler. Bende diyorum ki sizden iki kat kadar çok uzağım. Acaba komşunuz mu olsa-"

Yok ebenin sakalı ama ya.

" Bunu sonra konuşalım Ömer Bey. Toplantım var " Diyerek hızla kendimi dışarı attım. Rahat bir nefes vererek Karama bindim ve çalıştırdım. Ömer kapıdan bana bakarak sırtıyordu. Baş belası.

Motor hızla yola atılırken Ömer denen manyağı düşünmeyi bırakıp kendimi rüzgarın akışına bıraktım.

•••

Merkeze geldiğimde motoru park ettim ve indim. Kaskımı çıkartıp bir elime aldım, diğer elimle de sırt çantamı sırtlandım.

Yürümeye başladığım zaman kaskımda bir çizik olduğunu fark ettim. Ona bakarken sert bir gövdeye çarpmam ve geriye doğru "hass" Diyerek düşmem bir oldu. Düşmemek için kendimi toparlamaya çalışırken bir el belimi kavradı ve beni kendine çekti.

Beni tutan kişiye baktığım zaman ise acayip derece afetül vahşet bir adam olduğunu gördüm. Ama bu ona cırlamayacağım anlamına gelmiyordu.

" Önünüze baksanıza beyefendi! Az daha düşüyordum. "

Adam göz devirerek belimi bıraktı ve bir adım geri gitti.

" İlk olarak bana siz çarptınız ben öylece duruyordum. İkinci olarak ise düşmediniz. "

Adam haklı dağılın.

Ne diyeceğim ulan, fiyakayı tam çizdirme kızım. Devamke.

" Aaa sizde o zaman az yana kaysaydınız canım. Görmüyor musunuz önüme bakmıyorum. Elbette tahmin etmişsinizdir size çarpacağımı " Diyerek cırladığımda yüzünü buruşturdu ve derin bir nefes verdi.

" Tamam hanımefendi siz haklısınız. Özür dilerim " Diyerek arkasını döndü ve gözden kayboldu.

İşte öyle koçum, yola gel.

•••

"Agaaa şaka yapmıyorum, yeni gelen başkomiser hatta diğerleri taş diyorlar. Kızlar da ayrı güzelmiş. Baksana şu kıza, aura akıyor her yerinden. "

" Duyduğuma göre yurt dışında da eğitim görmüş. "

" Sen nereden duydun Dilek? "

" Üf duydum işte biryerden "

Bana bakarak konuşan kızlara dik dik bakınca sustular. Başım şişti be.

Toplantı saati geldiği zaman bir üst kata çıktım ve toplantı salonuna kapıyı çalarak girdim. Daha Şef gelmemişti ama herkes buradaydı.

Benden tarafa dönük üç kişi vardı. İkisi de harbiden taş gibi hatunlardı. Diğeri sarışın ve çapkın olduğu her halinden belli bir adamdı. Sırt bana dönük üç kişi daha vardı. Bu ekiple ilgili sadece yedi kişi olacağımızı biliyordum.

" İyi günler " Diyerek karşıdan boş bir sandalyeye oturdum. Gülümseyerek baştan selam veriyordum ki onu gördüm.

Hassiktir.

Taş adam.

Bana bakarak sırıtınca gözlerimi sıkıca kapattım ve bunun bir rüya olmasını diledim. İki saniye falandı.

Harbiden iyi bir ilk izlenim bıraktın Zeynep. Bravo kızım.

" Selam! Ben Komiser Simay. Tanıştığıma memnun oldum. " Diyerek bana yandan uzatılan bir el ile ona döndüm. Siyah saçlı kadın bana elini uzatmıştı. Tuttum.

" Merhaba.Komiser Zeynep Göktuğ. Tanıştığıma memnun oldum. " Diğerleri tanışmış olmalı ki hepsi bana bakıyordu. Diğer kız elini uzattı.

" Bende Ceyda Yıldırım. " Diyerek gülümsedi.

Yanında ki çapkın çocuk hızla atıldı.

" Komiser Onur Balkan, memnun oldum " Diyerek çapkın bir gülümseme yolladı.

Karşımda ki genç adam elini uzattı bu sefer. " Komiser Eymen Sancak. "

" Memnun oldum "

Yanında ki adam, " Komiser Akif Keskin, memnun oldum " Diyerek elini uzattı. Onunla da el sıkıştıktan sonra sıra o adama geldi.

Duygusuz bir ifadeyle bana bakıyordu. Elini uzatmayacak diye beklerken elini uzattı. Bocaladım ama belli etmedim.

" Başkomiser Pars Taşkıran. Memnun oluruz..."

İnşallah, dıyecek gibi geldi sonunda.

Lağnnn. Adam Başkomisermiş.

Salak Zeynep, önüne her gelen adama bağırmazsın birdaha.

"İnşallah Başkomiserim " Diyerek elini tuttum ve sıkıştık.

Şef olduğunu tahmin ettiğim adam içeri girince ayağa kaltık.

" Oturun gençler " Dedi.

O da masanın başına geçti ve orada başından beri bulunan dosyaları yakınında olanlara verdi. Yani Pars ve Onur. " Yanınızdakilere de dağıtın gençler. "

Dosyalar elimize geldiğinde açmadık.Şefi dinlemeye başladık.

" Aslında bir ekip kurmayı gelecek planlarımıza dahil etmiştik ama son aylarda gelişen kadın cinayetlerinden dolayı erkene aldık. " Diyerek dosyayı açmamızı istedi.

" Biliyorum çok erken daha ama daha fazla geç kalamayız. Biz geç kaldıkça tekrar bir cinayet daha işlenebilir. "

" Seri katilden mi bahsediyorsunuz?" Diyerek konuyu sordu Pars.

" Evet. İnceleyin dosyayı lütfen "

Dosyayı incelediğimde tüylerime kadar ürperdim ama bunu belli edemedim. Çok... Çok kan dondurucuydu.

Başımı kaldırdığımda herkes okumuştu anlaşılan ki Şefe bakıyorlardı.

" Bu dosya sizde gençler. Size güveniyoruz. Ekibinizin yönetimini Pars Başkomiser ve Zeynep Komiser yapacak. Sorusu olan? "

Kimseden ses çıkmayınca tekrar konuştu. " Görevli arkadaş size odanızı gösterecek. " Diyerek odayı terk etti.

Oda sessizliğe gömülmüştü.

Sessizliği bozan Pars oldu.

" Hadi başlayalım o zaman. "

Bu katili bulunca sikmeden teslim etmeyeceğim.

•••••••••••

Bölüm nasıl olmuş?

lütfen yorum atmayı ve beğenmeyi unutmayın...