Bölüm Şarkısı: Can Ozan - Kalbimden Tenime

Oykun Fahat

Büge'nin beni engellemiş olmasına şaşırmamıştım çünkü bu konu açıldığında beni engelliyordu. Konuşmamızın başında ona bu konuyu açmayacağım diye söz vermiştim ve sözümü tutuyordum Ancak Melih her türlü kendini bizim gündemimiz yapıyordu.

Bu seferki tartışmamızda benim suçum yoktu diye düşünüyorum. Pamir gelip Büge'nin yaşadıklarını anlatmış, yapabilir miyim diye sormuş ardından bu işi yapmaya karar vermiştim. Zaten hesabını kapatmayı düşünüyordum, Pamir'in söylemesiyle işim hızlanmıştı.

Sabah kalktığımda yeni bir bildirim gelmişti hesaba. Baktığımda Büge'nin hesabına geldiğini gördüm ve tahmin ettiğim gibi yine Melih'ti. Yazdığı mesajı açıp hiç bakmadım bile. Ben hesaplarını kapattıkça o başka hesap açarak Büge'yi rahatsız ediyordu.

Büge'nin rahatsız olması ve üzülmesi benim canımı sıkıyordu. Onunla Meli'i bilen Giz olarak konuştuğumdan dolayı, kendimi Oykun olarak anlatıp kendimi tam ifade edemiyordum. Bundan dolayı da sürekli olarak engel yiyordum.

Allah'tan şu an engel yediğim yer gerçek kimliğimdi de diğeriyle en azından iletişim kurabiliyordum. Büge'nin hesabını tekrardan dondurup kendi açtığım hesaba girdikten sonra Büge'ye mesaj attım.

giz_yarali: Günaydın, Yarınların Kızı.

bugekedn: Yarınların Kızı'nın gönlü kırıldı yalnız...

giz_yarali: Sana yalan söylemem asla Güzel Göz. Başından beri.

Dün kantinde oturuyordum ve senin içeri girdiğini görmüştüm.

Sana da yazamayacağımm için derse gitmem gerek demiştim.

Yalan söyemedim aslında ama gerçeği gizledim senden.

Ancak gizlemeseydim sen beni görecektin ve zamanı değildi.

bugekedn: Nasıl yani, sen orada mıydın?

Ve ben seni görmedim?

giz_yarali: Evet ama ben görmeni istemedim.

Yoksa sen beni görüyorsun.

Al sana büyük bir ipucu...

Kendimi biraz da olsa ona hissettirmek istiyordum. Artık saklamak istemiyordum ona olan sevgimi. Kendimi gizlemekten de sıkılmıştım çünkü yalan söylemeye başlıyordum artık.

Bana sorsalar ki aşk mı sevgi mi daha önemli, sevgi derdim. Çünkü iki insanın arasında aşk bitse duygusal anlamda da ilişki bozulurdu. Ancak sevgi bitmezdi. Bir insana karşı nasıl kin duyduğumuz zaman unutamıyorsak, sevgi beslediğimiz insana karşı hissettiğimizi de unutmazdık.

Odadaki işlerimi halledip çantamı toparladım. Aralık ayına girmiştik ve havalar gerçekten soğumuştu. Bu sene her seneye göre daha anormal geçmişti. Yağmur yağmadı, kar yağmadı, kuraklık oldu, sene sonu geldiğindeyse her yer kar, yağmur, selle birlikte dolup taştı.

Dolaptan kalın montlarımdan birini alıp çıktım. Biraz yürümek iyi gelecekti. Sabahın 6'sında dışarı çıktığım için öyle bir ayaz vardı ki burnumun ucu donmuştu ama iyi geldi soğuk. En azından düşüncelerimi bir müddet susturdu.

1 saatlik yürüyüşten sonra bir banka gidip oturdum. Orada da biraz zaman geçirdikten sonra markete uğrayarak evdeki bazı eksikleri aldım. Barın'ın kahve beyazlatıcı dediği şeyin Süt Tozu olduğunu öğrendikten sonra gülme krizine girmiştik Barınla. Yıllardır adının öyle olduğunu sandığımız şeyin aslında adının o olmadığı öğrenmiştik.

Marketten çıkıp eve gittiğimde Barın'ın kahvaltı hazırladığını gördüm. Bügeleri de çağırmak isterdim ancak küs olduğumuz için gelmezlerdi. Bu yüzden Pamir'i aradım.

'' Pamir, kahvaltı yapıyoruz abi. Gelmek istersen buyur gel soframıza. ''

'' Tamamdır kardeşim. Davet ettiniz, geleyim. Bir tabak da bana kurun. '' Telefonu kapattıktan sonra masaya tabak ve bardak koydum. 20 dakika sonra Pamir de geldi ve kahvaltıya başladık. Kahvaltı boyunca kimseden ses çıkmadı. Masada çatal bıçakların sesi duyuldu sadece.

Masayı toplayıp salona geçtiğimizde herkese çay koydum. Son bardakları burada içerdik en azından. Masanın üzerine bardakları koydum ve çocukların yanına oturdum ben de. En sonunda Pamir dayamamış olacak ki bana döndü.

'' Büge neden kavga etti seninle? '' Derin bir nefes verdim ardından anlattım olanları.

'' Sen söylemiştin hatırlıyor musun Büge'ye takan birisi olduğunu? Ben de yardım ederim demiştim. Onu hallettim. Baştan söylüyorum bu bizim aramızda kalacak, tamam mı? '' İkisi de kafalarını salladıklarında devam ettim.

''Çocuk bana da yazdı. İşte sen neden Büge'nin yanındasın tarzında şeyler. İleri geri konuştu Büge hakkında. Sonra hesabını patlattım ben de. Bunu yememiş, içmemiş Büge'ye yetiştirmiş. O da bana sorduğunda söyledim ben yaptım diye. Onun için atıştık, bozuk şu an aramız. ''

'' Hala yazıyor muymuş peki? Bir şey dedi mi Büge sana? ''

'' Kendimle bırakın beni dedi en son. Demek ki hala rahatsız ediyor. '' Yerinden hızlıca kalktı ve kapıya giderken kolundan tutup oturttum tekrardan koltuğa.

'' Lan saçmalama bu sinirle nereye gideceksin? Otur şuraya da düşünelim ondan sonra hareket edelim. '' dedim ve oturduk. Bir süre düşündükten sonra onlara döndüm.

'' Şu anlık hiçbir şey yapmıyoruz. Olağan hayatlara devam ama tek bir şey var. Büge'ye bize gelene kadar dokunmamak. Kendini biraz rahat hissettin. Tamam mıdır? '' Kafalarını salladı ikisi de. Ardından evi toparladıktan sonra arabaya binip okula gittik.

Derslerden sonra akşam eve döndüğümüzde yemek yeyip mekana geçtik. Bir haftadır mekanda çıkıyordum. Şu anlık bir şikayetim yoktu ekipten de çalışmaktan da. Patronla da aramız iyiydi sanki arkadaş gibiydik. Zaten İriz aracılığıyla tanıştığımdan ve Pamir'i de tanıdığı için zorluk yoktu.

Mekanda çalarken aklımda sürekli Büge vardı. Acaba bir şey oldu mu, canını bir şey sıktı mı diye düşünüp durdum, attığım mesajlara cevap vermiyordu. Bunun için rahatsız etmek istemiyordum onu. Takıntılı biriymiş gibi görünmek istemiyordum ya da beni kendimle bırakın dediği için rahat vermek istiyordum.

Aklıma gelen fikirle Barın'dan beni videoya almasını istedim. Büge'nin sevdiği müziklerden birisini söyleyip kaydettikten sonra ona atacaktım. Videoyu başlattıktan sonra biz de başladık şarkıyı söylemeye.

Videoyu kendi hesabımdan değil de Giz olarak atacaktım. Sanki benim arkadaşımmış gibi gelip beninle konuştuktan sonra ' Arkadaşımsan rica ettim, senin için bu şarkıyı söylemesini istedim. ' diyecektim. Tabii ki Büge'ye yalan söylemek içimi sıkıyordu ancak belki de böyle keyfi yerine gelir diye düşündüm.

giz_yarali: '' Ruhumda sözü geçen aklımda her gün gezen biri var. ''

Senin için gittim, severek dinlediğin birisinden rica ettim.

Arkadaşım beni kırmadığı için söyledi.

Güzel Gözlü, Yarınların Kızı'na...

Videoyu gönderdikten sonra telefona eve gelene kadar bakmadım. Hem mekan doluydu bugün hem de kafamdaki düşüncelerin biraz olsa azalmasını istemiştim. O yüzden telefonu Barın' geri vermiştim. Önemli bir şey olursa o bakacaktı.

Eve geçtiğimizde telefona baktım ve hiçbir şey gelmediğini gördüm. Mesaj yazmayı bırak, Büge mesaja bakmamıştı bile. Beni rahat bırak dediği için onu rahat bırakmayı seçtim ancak 3 saatte bir şarkı sözleriyle gününü güzelleştirmeye çalıştım.

Dediğim dediğimi tutmadığını biliyordum ancak onu keyiflendirmeye çalışıyordum. Onu neşelendirerek kendimi rahatlatıyor da olabilirdim, bilmiyorum. Tek bildiğim şey o mutlu olunca benim de mutlu olduğumdu.

Eve döndüğümüzde saat gece 01.00'dı. Mekan dolu olduğu için bu saate kalmıştık. Normalde biraz daha erken dönerdik. Üstümü değiştirdikten sonra biraz derslere göz attım. Hem okul hem mekan biraz zordu ancak eşitlemeye çalışıyordum.

Kahve yapmak için mutfağa geçerken cama doğru döndüm. Pencereyi hava almak için açtığımda Bügeyle göz göze geldik. Onu 2 gündür görmemiştim ve yüzü çökmüş gibiydi.

Ve ben Büge'yi özlemiştim...