Yeni Üyelik
36.
Bölüm

36.Bölüm-PLAN

@aybukeservi

Bölüm Şarkısı: Bahadır Sağlam - Sana Bir Şey Olmasın

Oykun Fahat

Barın ıslık çalarak araya girdiğinde Pamir'in bütün dikkatini üzerine çekti. Pamir'in Barın'a yönelmesiyle Büge elimden tutarak evden çıkardı bizi. O sırada Pamir'in yumruğu gözüme isabet etti.

Büge, merdivenlere geldiğimizde incinen ayağıyla merdivenlerden nasıl ineceğini düşünürken kucağıma aldım. Yavaş yavaş 4 katı indikten sonra bahçeye çıktık. Soğuk rüzgarın esmesiyle kendime geldim ve çardağa götürüp oturttum onu.

Elini kızaran yanağıma koyduğunda avucuna eğdim başımı. '' Her türlü gazi oluyorum Pamir'in yanında. '' dediğime güldüğünde, gülüşünden öptüm onu.

Geri çekildiğimde elindeki kolyeyi boynuma taktı. Ardından anahtarlıkları çıkarıp birisini bana verdi. Ona baktığımda '' Senin anahtarlığındaki yıldız, Okyanusumdaki yıldızlardan. Benim anahtarlığımdaki yıldız, göğündeki yıldızlardan. Yıldız ve Gitar daima yan yana olacaklar, biz gibi. Onlara iyi bak. ''

'' Yıldızlarımı göğsüme nasıl hapsettiysem bu anahtarlıkları da öyle koruyacağıma yemin ederim. Söz konusu sen olduğunda ne yaptığımın önemi yok. '' dediğimde telefona mesaj geldi. Mesaja baktığımda tanımadığım numaradan ses kaydı geldiğini gördüm.

Açtığımda İrem'i bir kızla konuşurken duydum. Ve bu kızın lisedeyken İrem'in birlikte takıldığı arkadaşı Gonca olduğunu hatırladım. Ne olmuştu da birbirlerine düşman olacak seviyeye gelmişlerdi?

Büge'ye döndüğümde Melih'le yaşadıklarını bana anlatmasını ve bana güvenmesini istediğimde anlatacağını ancak söz vermemi istedi. Söz konusu kendisi olunca gözümün nasıl karardığını biliyordu.

Büge'ye olan sevgimden dolayı sınırlarımda öyle bir geziyordum ki... Bir gün sınırlarımın yok olup bana zarar vereceğini biliyordum. Sadece tek duam, o sınırlar için kimsenin canını yakmamamdı...

'' Yarın akşam mekanda sahneye çıkacağım. Melih'le İrem'i oraya çağıracağız. Gonca'yı da çağıracağım ki onların yaptıklarını yüzlerine vursun. Tunç'la konuşup ses kaydını mekanda dinleteceğiz. Bunu hem Melih, hem de İrem olduğunda yapacağız.

Senden istediğim Melihle konuşup mekana çağırmak. Lütfen kendini tehlikeye atacak bir şey yapma Güzel Göz. Sana bir şey olursa ne yapacağımı kestiremiyorum... ''

'' Dediklerini yapacağım ve olay bitecek. Sonsuza kadar kapanacak ve bir daha açılmayacak. O İrem denilen ka- pardon kıza da fazla yanaşma, sınırlarımı yok edip yaktırma bana kendini. ''

Büge'nin kıskançlığının son günlerde yaşananlardan dolayı boyut atladığında tahmin edebiliyordum. Bana güvenerek kendini göstermesi de hoşuma gitmiyor değildi açıkçası. Bu hareketiyle bana güvendiğini gösteriyordu.

'' Melihle güzel giden bir ilişkimiz vardı. Zaman geçtikte karakteri değişmeye başladı. Bana tuhaf davranmaya, kızlarla gezmeye ve en önemlisi yalan söylemeye başladı.

Bir lafı bir lafını tutmuyordu. Bir şeyi yapınca özür dilemekten bile aciz birisiydi. Kendine göre her olayda o haklıydı yani kendini haklı görüyordu hep. Bundan asla gocunmuyordu, haksız olsa bile.

Arkadaşımla pardon kızın tekiyle onu bastığımda proje üzerinde çalıştıkları söyledi. Ama gördüğüm sahne hiç de proje sahnelerine benzemiyordu. '' Biraz daha konuştuktan sonra Barın'ın aramasıyla yukarı çıktık.

Pamir'in Büge'ye sinirle bakmasından dolayı ona doğru yürüdüm. '' Büge'yi bu kadar sakınmana gerek yok. Nihayetinde yetişkin ve aklı başında bir kadın. Ne yapacağına karar verme yetisi olan ve iyiyle kötüyü ayırma kabiliyetine sahip bir karakteri var. Kendi haline bırak kızı, hayatını nasıl yaşamak istiyorsa öyle yaşasın. ''

Bana baktı önce. Sanki bir şeyler düşünüyor gibi bir hali vardı. Ardından bir şey yapacağını zannettik ama bana sarıldı. Kulağıma yaklaşıp '' Sana güveniyorum. Başında konuştuk ama yanımda bu kadar yakın hareketler sergileme. '' dediğimde güldüm ve sırtına yumruk vurdum.

'' Ödeştik kardeşim. Son yumruğun haksızdı. '' dediğimde herkes güldü ve Pamir gidip Büge'ye sarıldı. Büge'nin kulağına bir şey söyledi ve gözyaşlarını sildikten sonra bana döndü.

'' İkinize de söylüyorum. Birbirinize sahip çıkın ama gözümün önünde de fazla yanaşmayın birbirinize abicğim. Barın bir şey söylesene lan sende. '' diyerek topu Barın'a attı.

Ne olduğunu şaşıran Barın sadece ayağa kalkarak '' Evet kıskanıyoruz abiciğim. Sonuçta abileriyiz biz onun. '' dediğinde geri yerine oturttu Berne onu. Bunlar arasında ne vardı hala çözememiştim.

'' O zaman sen kızlara yarın olacakları anlat. Yarın mekanda görüşelim. '' dediğimde kızlar evlerine geçtiler. Erkeklerle kaldığımızda olayı onlara anlattım ve sonra yattık.

Sabah dersler bittikten sonra bütün işleri halledip sonra mekana geçtiğimizde Ekip'i topladım ve onlarla konuştuktan sonra müsaade ettiklerinde hazırlıklar başladım. Önce mesaj atan numaradan Gonca'yı buldum ve onu mekana çağırdım. Sevgilisiyle geleceğini söylediğinde konum attım ve İrem'i aradım.

Açtığında ' Akşam atacağım konuma gel. Önemli bir konu konuşacağız. '' deyip kapattım. Bu işlemi de hallettikten sonra Büge'yi aradım.

'' İşlem tamamdır. Akşam onlar geldiğinde plan hayata geçiyor. Bekliyorum sizi Zena'da. '' dedim ve Ekip'in yanına geçip şarkıları gözden geçirdik. 1 saat sonra bizim çocuklar geldiklerinde anlattım olanları. Herkes locaya geçtiğinde yanımda sadece Büge kaldı.

'' Sana yaşattıklarının karşılığını alacaklar Sevgilim. Kalbin rahatladıysa ne mutlu bana. İçinde tek bir kuşku varsa söyle ki halledebileyim. Okyanuslar'ını doldurup kendini harap etme. '' dediğimde '' Sadece sarıl bana. '' demesiyle sarıldığımızda Ekip'ten alkış sesi duyuldu. Onlara baktığımızda gülüyorlardı ve yanlarına geçip oturduktan sonra sahneye çıkana kadar bizimkilerin yanına geçtik.

Saat geldiğinde ilk önce İrem göründü kapıda. 5 dakika sonra da Melih girdiğinde bize baktılar önce. Ben sahnedeydim, Bügeyse sandalyede oturuyordu tek başına. İnandırıcı olmasını istiyorduk planımızın. Bu yüzden de locada bizimkiler, sandalyede de sadece Büge oturuyordu.

Şarkıyı söyledikten sonra ses kaydını girdik. Arkadan ses kaydı başlarken İrem önce Melih'e, sonra bana baktı. Birlikte ayağa kalktıklarında önce ' Kapatın şunu! ' diye bağırdılar. O sırada Büge'ye dönüp sahneye gelmesi için için onu çağırdım.

Büge sahneye geldiğinde kayıt bitti. Mikrofona yaklaşıp '' Arkadaşlar, bu gece bir rezaletin şahidi oluyorsunuz. Arkanızda görmüş olduğunuz İrem Rayer şu anki sevgilisi olan gerizekalı için Büge'den intikam almayı kafasına koymuş. Nedeniyse duyduğunuz gibi Melih'le eski sevgili olması.

İrem Rayer benimle eskiden arkadaştı. Arkadaşlığımızı, sevgilisi uğruna sattığı ve benimle sevdiğimden nasıl intikam almaya çalıştığını paylaştım sizlerle. '' dediğimde Melih sahneye çıkmaya çalışıyordu ama Pamir ve Barın'ın tutmasıyla sadece çıkmaya çalışıyordu.

Büge geldi bu sefer mikrofona. '' Görmüş olduğunuz Hanımefendi diyorum ki size ayıp olmasın. Beni sevgilimden ayıracakmış. Size diyeceğim tek bir şey var ve bunu aklına kazı İrem.

Bölüm sonu canavarları gibi bizi ayırmaya çalıştınız. Ama unuttuğunuz bir şey vardı. Okyanusla, Gökyüzü nasıl birbirlerinden ayrılmıyorlarsa biz de Oykun'la ayrılmayız. Bizim kalplerimiz birbirlerine ilmek ilmek kazınarak işlenmiş ve bu ilmekleri sökmeye kimsenin gücü yetmez. ''

'' Ve bir de sürpriz tanığını unutmuşum. Sana sadece bir tavsiye verebilirim. Kendini çok fazla yükseklerde görme. Çünkü öyle bir gün gelir ki, yükseldiğin yerden hızlıca yere çakılırsın. Çakılırken ve çakıldıktan sonra acıların çok fazla olur, telafisi olmaz bunun. '' dediğinde içeriye Gonca ve elini tuttuğu sevgilisi girdi.

İrem onu gördüğünde tamamen hayrete düştü. Ondan bunu beklemiyor olacaktı ki kızın üzerine saldırdı. Tam o sırada Gonca'nın sevgilisi ve kızlar onu tuttular. '' Senin saltanatın buraya kadar. Herkesi elinde oynatmaktan vazgeç. Kendi karanlık dünyana bizi de sokma. '' dediğinde gözünden bir damla yaş aktı İrem'in.

İrem kapıdan çıkıp gittiğinde Melih de onu takip etti. Büge, '' Nihayet hayatımızdan çıkıp gittiler Bölüm Sonu Canavarları. '' dediğinde ona döndüm. Bana sarıldığında mekanın içinden uğultu yükseldi.

'' Öp, öp, öp... '' sesi yükseldiğinde bütün sesler onu takip etti. Gülerek Büge'ye döndüğümde gözlerinin içi gülerek bana bakıyordu. Ardından locaya dönüp Pamir'e baktığımda her zamanki gibi sinirle bakıyordu bana.

Büge'nin gözleri bana bakarken parıldıyordu. Sanki gözlerinde hayat buluyordum. Okyanusları benim can suyum olup beni yaşatıyordu. Susuz kalmışım da son suyumu veren gözleri oluyordu sanki....

Büge'ye döndüm tekrardan, hiçbir şeyi umursamadan onu öptüm. Tek bir cümle çıktı ikimizin de dudaklarından o sırada.

'' İlmek ilmek işlendin kalbime... ''

Loading...
0%