@aydakihilal
|
O olayın üstünden 4 sene geçmişti ve öfkem hala devam ediyordu ve devam etmeliydi.2 gün önce bir kuaförde çalışıyordum .Oraya gireli neredeyse 2 sene oluyordu fakat kadın beni bir kalemde sildi kovma nedenleri de bayağı saçmaydı. Neymiş efendim çok konuşuyormuşum .
Kuaforlügu sevmesemde en azından maaş alıyordum êlalem 24 yaşında hâlâ babanne ve dede parası yiyiyor demesin diye çalışmıyordum . Evde canım sıkılıyordu.
İşimden kovulduğu için hem iş aramak hemde mahalledeki canım arkadaşlarımla oturup sohbet etmek istiyordum.Bu nedenle kızlarla alışverişe çıktık. En sonunda çok yorulduğumuz için MERCAN CAFE' ye gittik . Burası hem yemek hemde tatlı anlamında çok ünlü bir cafeydi .
1 ay sonra buranın açılışının onuncu yıl dönümüydü. Bu nedenle bir parti vardı.
Kızlarla bir şeyler sipariş ettikten sonra biraz konuştuk. Hale hemşireydi bu yüzden çok fazla nöbet tutuyordu . Irmak ise bale öğretmeniydi. Yetenek sınavlarında büyük bir başarı kazanmasına rağmen Muğlayı ve biricik abisini bırakamadı.
Öyle havadan sudan konuşurken cafenin sahibi Ferhat bey cama bir ilan astı garson aranıyordu. Bunu fark edince kızlara döndüm ve şöyle dedim .
" Kızlar ben mi rüya görüyorum yoksa gerçek mi bu ilan? "
Hale ilana baktı ve konuşmaya başladı .
" Mevsim senin bu garsonluk işini kaçırmaman gerek "
Irmakta ona katılıp " Evet mevsoş hadi konuş gel sonrada kalkalım dedi ."
Kızların yanından kalktım ve Ferhat beyin odasına doğru ilerledim. Kapıyı çaldım. İçeriden " gel " diye bir ses gelince içeri girdim.
Ferhat bey : Buyur kızım
İçeri girip kapıyı kapattım ve aynen şöyle dedim. " Ben Efnan Mevsim Akbulut kapıya astığınız ilanı gördüm de "
Ferhat bey : Hım anladım sen daha önce bir yerde çalıştın mı kızım ?
Bir cafede çalışıp çalışmadığımı soruyordu başımı olumsuz anlamda yana doğru salladım.
Ferhat bey: Peki kızım normalde almıyoruz ama seni sevdim .Gözüme girdin. Yarın sabah 7 de gel başla.
"Çok teşekkürler Ferhat bey " dedim.
Ferhat bey: Lütfen Ferhat amca de bey kelimesinden pek haz etmiyorum.
"Tabi nasıl isterseniz Ferhat be... amca " Allah aşkına ne amcası neyse adam ne derse o.
Kapıyı kapattım ve odadan çıktım. Kızlara olaylardan bahsettim kafeden çıktıktan sonra evime gittim. Babaannem ve dedemin işlerine yardım ettim. Ardından olanları anlattım ikiside çok mutlu oldu. Sonra kitap okudum ardından da uyudum . Sabah ilk iş günüme hazırlanacaktım.
( Ayni bölüm Ferhat Mercanin ağzından) 2 oğlum 1 kızım vardı. En büyük oğlum Taha Mercan, Ortanca kızım Beril Tuana Mercan, ve küçük oğlum Sezgin Göktuğ Mercan.
Tahanin 2 çocuğu vardı Gökçe ve Gökalp Onlar benim canım torunlarımdı. Ve tatlı gelinim Yasemin Mercan.
Ve en kıymetlim canım karım Merve Mercan.
2 katlı 2 balkonlu 5+1 bir evde yaşıyoruz.
Uzun zamandır emekliyim benim mesleğim normalde mühendislikti. Çok yakın arkadaşlarımdan sonra emekliye ayrıldım. Lise arkadaşım Aslı Soner ve can kardeşim kuzey Akbulut ile çok yakın arkadaştık. Kuzey ve aslının ölümünden sonra kızları efnani çok aradım fakat bulamadım. Kuzey ve Aslıyı biz tanıstırmıştık. Hatta sezginin ikinci işimi olan Göktuğyu Kuzey koymuştu. Bende onun biricik kızının ilk adını koymuştum. Efnan anlamı cennetteki güzel kızdı. Bi kitapta okurken karşıma çıkmıştı. Eğer Sezgin kız olsaydı ona efnan ismini koyacaktim ama nasip kuzeyin kızınaydı.
Efnan 4 yaşında annesini ve babasını kaybetmişti. En son onları sezginin 6 yaş kutlamasında görmüştüm. Efnanı çok aramıştık ama bulamamiştik .
Takip bugün o ilanı asana kadar...
Çok tatlı bir kız geldi ve bana .
" merhaba ben Efnan Mevsim Akbulut kapıya astığınız ilanı gördüm de. " dedi.
Şaşkınlıkla ona baktım bu o olabilir miydi İfademi topladım ve şöyle dedim. " Hım anladım sen daha önce bir yerde çalıştın mı kızım? " dedim. Bunu sormamin iki nedeni vardı birincisi 24 yaşında olması ikincisi ise meraktandı.
Olumsuz anlamda başını yana doğru salladı.
" Peki kızım normalde almıyoruz ama seni sevdim. Gözüme girdin. Yarın sabah 7 de gel başla. " dedim .
Şöyle dedi " Çok teşekkürler Ferhat bey " dedi . Bana amca desin istiyordum bu nedenle şöyle dedim.
"Lütfen bana amca de bey kelimesinden pek haz etmiyorum. "
Biraz garipsemiş duruyodu "amca" kelimesini .
"Tabi nasıl istersiniz Ferhat be... amca " dedi . Başka birsey demeden çıktı bende işlerimi hallettikten sonra evime doğru yola çıktım.
Eve geldiğimde. Her zamanki gibi Sezgin ve Beril kavga ediyorlardı.
Beril: Babaaa anneeee yardım edin lütfen ! Help meeee!
Sezgin ise arkasından bağırarak koştu " Yaaaa niye eşyalarımı karıştırıp en sevdiğim Tşörtümü o meymenetsiz canlı tipsiz maymun suratlı kişiliğe veriyorsun anlamıyorum . ABLAAAA o tişörtümü geri ver ben onu daha hiç giymedim yaa. "
Merve içeriden koştu ve şöyle bağırdı. " EĞER KAVGA ETMEYI BIRAKMAZSANIZ TERLİK GELİYOR!!"
İkiside aynanda durdu. Biri 26 yaşında biri 24 yaşında ah başımıza gelenler ya. Kocaman oldular hâlâ kavga ediyorlar.
Merve ikiside fırçaladıktan sonra bana kızdı neymiş ben bunları çocukken çok şımartmışım halbuki kendi daha çok şımartmişti ama bunu ona söylersem kötü şeyler olurdu o yüzden söylemedim.
Sofrada yemek yedik. Beril nişanlısı ozan ile sahile gitti. Sezgin ise odasında bir proje için çalışıyordu. Taha polis. Beril hemşire nişanlısı ozan ise doktordu. Sezgin ise hafta içi halasının iş yeri olan turizm yerinde çalışıyor çevirmenlik yapıyor hafta sonları ise bana yardım edip kafede çalışıyordu. Merve ev işleri ile uğraşıyordu.
Merveyle birlikte çay içtik.
Merve : Eee hayatım neler yaptın bugün garson arıyordun buldun mu?
Söylemek ve söylememek arasında kalsamda o benim karımdi aramızda gizli şeyler olamazdı bu nedenle ona olanları anlattım.
"Evet Merve o efnan fakat emin değilim ya değilse." Dedim.
"Hayatım işe aldın mı sen onu söyle bana? " dedi.
Olumlu anlamda başımı salladım. " Yarın sa2 Bölüm Yeni iş arayışı
O olayın üstünden 4 sene geçmişti ve öfkem hala devam ediyordu ve devam etmeliydi.2 gün önce bir kuaförde çalışıyordum .Oraya gireli neredeyse 2 sene oluyordu fakat kadın beni bir kalemde sildi kovma nedenleri de bayağı saçmaydı. Neymiş efendim çok konuşuyormuşum .
Kuaforlügu sevmesemde en azından maaş alıyordum êlalem 24 yaşında hâlâ babanne ve dede parası yiyiyor demesin diye çalışmıyordum . Evde canım sıkılıyordu.
İşimden kovulduğu için hem iş aramak hemde mahalledeki canım arkadaşlarımla oturup sohbet etmek istiyordum.Bu nedenle kızlarla alışverişe çıktık. En sonunda çok yorulduğumuz için MERCAN CAFE' ye gittik . Burası hem yemek hemde tatlı anlamında çok ünlü bir cafeydi .
1 ay sonra buranın açılışının onuncu yıl dönümüydü. Bu nedenle bir parti vardı.
Kızlarla bir şeyler sipariş ettikten sonra biraz konuştuk. Hale hemşireydi bu yüzden çok fazla nöbet tutuyordu . Irmak ise bale öğretmeniydi. Yetenek sınavlarında büyük bir başarı kazanmasına rağmen Muğlayı ve biricik abisini bırakamadı.
Öyle havadan sudan konuşurken cafenin sahibi Ferhat bey cama bir ilan astı garson aranıyordu. Bunu fark edince kızlara döndüm ve şöyle dedim .
" Kızlar ben mi rüya görüyorum yoksa gerçek mi bu ilan? "
Hale ilana baktı ve konuşmaya başladı .
" Mevsim senin bu garsonluk işini kaçırmaman gerek "
Irmakta ona katılıp " Evet mevsoş hadi konuş gel sonrada kalkalım dedi ."
Kızların yanından kalktım ve Ferhat beyin odasına doğru ilerledim. Kapıyı çaldım. İçeriden " gel " diye bir ses gelince içeri girdim.
Ferhat bey : Buyur kızım
İçeri girip kapıyı kapattım ve aynen şöyle dedim. " Ben Efnan Mevsim Akbulut kapıya astığınız ilanı gördüm de "
Ferhat bey : Hım anladım sen daha önce bir yerde çalıştın mı kızım ?
Bir cafede çalışıp çalışmadığımı soruyordu başımı olumsuz anlamda yana doğru salladım.
Ferhat bey: Peki kızım normalde almıyoruz ama seni sevdim .Gözüme girdin. Yarın sabah 7 de gel başla.
"Çok teşekkürler Ferhat bey " dedim.
Ferhat bey: Lütfen Ferhat amca de bey kelimesinden pek haz etmiyorum.
"Tabi nasıl isterseniz Ferhat be... amca " Allah aşkına ne amcası neyse adam ne derse o.
Kapıyı kapattım ve odadan çıktım. Kızlara olaylardan bahsettim kafeden çıktıktan sonra evime gittim. Babaannem ve dedemin işlerine yardım ettim. Ardından olanları anlattım ikiside çok mutlu oldu. Sonra kitap okudum ardından da uyudum . Sabah ilk iş günüme hazırlanacaktım.
( Ayni bölüm Ferhat Mercanin ağzından) 2 oğlum 1 kızım vardı. En büyük oğlum Taha Mercan, Ortanca kızım Beril Tuana Mercan, ve küçük oğlum Sezgin Göktuğ Mercan.
Tahanin 2 çocuğu vardı Gökçe ve Gökalp Onlar benim canım torunlarımdı. Ve tatlı gelinim Yasemin Mercan.
Ve en kıymetlim canım karım Merve Mercan.
2 katlı 2 balkonlu 5+1 bir evde yaşıyoruz.
Uzun zamandır emekliyim benim mesleğim normalde mühendislikti. Çok yakın arkadaşlarımdan sonra emekliye ayrıldım. Lise arkadaşım Aslı Soner ve can kardeşim kuzey Akbulut ile çok yakın arkadaştık. Kuzey ve aslının ölümünden sonra kızları efnani çok aradım fakat bulamadım. Kuzey ve Aslıyı biz tanıstırmıştık. Hatta sezginin ikinci işimi olan Göktuğyu Kuzey koymuştu. Bende onun biricik kızının ilk adını koymuştum. Efnan anlamı cennetteki güzel kızdı. Bi kitapta okurken karşıma çıkmıştı. Eğer Sezgin kız olsaydı ona efnan ismini koyacaktim ama nasip kuzeyin kızınaydı.
Efnan 4 yaşında annesini ve babasını kaybetmişti. En son onları sezginin 6 yaş kutlamasında görmüştüm. Efnanı çok aramıştık ama bulamamiştik .
Takip bugün o ilanı asana kadar...
Çok tatlı bir kız geldi ve bana .
" merhaba ben Efnan Mevsim Akbulut kapıya astığınız ilanı gördüm de. " dedi.
Şaşkınlıkla ona baktım bu o olabilir miydi İfademi topladım ve şöyle dedim. " Hım anladım sen daha önce bir yerde çalıştın mı kızım? " dedim. Bunu sormamin iki nedeni vardı birincisi 24 yaşında olması ikincisi ise meraktandı.
Olumsuz anlamda başını yana doğru salladı.
" Peki kızım normalde almıyoruz ama seni sevdim. Gözüme girdin. Yarın sabah 7 de gel başla. " dedim .
Şöyle dedi " Çok teşekkürler Ferhat bey " dedi . Bana amca desin istiyordum bu nedenle şöyle dedim.
"Lütfen bana amca de bey kelimesinden pek haz etmiyorum. "
Biraz garipsemiş duruyodu "amca" kelimesini .
"Tabi nasıl istersiniz Ferhat be... amca " dedi . Başka birsey demeden çıktı bende işlerimi hallettikten sonra evime doğru yola çıktım.
Eve geldiğimde. Her zamanki gibi Sezgin ve Beril kavga ediyorlardı.
Beril: Babaaa anneeee yardım edin lütfen ! Help meeee!
Sezgin ise arkasından bağırarak koştu " Yaaaa niye eşyalarımı karıştırıp en sevdiğim Tşörtümü o meymenetsiz canlı tipsiz maymun suratlı kişiliğe veriyorsun anlamıyorum . ABLAAAA o tişörtümü geri ver ben onu daha hiç giymedim yaa. "
Merve içeriden koştu ve şöyle bağırdı. " EĞER KAVGA ETMEYI BIRAKMAZSANIZ TERLİK GELİYOR!!"
İkiside aynanda durdu. Biri 26 yaşında biri 24 yaşında ah başımıza gelenler ya. Kocaman oldular hâlâ kavga ediyorlar.
Merve ikiside fırçaladıktan sonra bana kızdı neymiş ben bunları çocukken çok şımartmışım halbuki kendi daha çok şımartmişti ama bunu ona söylersem kötü şeyler olurdu o yüzden söylemedim.
Sofrada yemek yedik. Beril nişanlısı ozan ile sahile gitti. Sezgin ise odasında bir proje için çalışıyordu. Taha polis. Beril hemşire nişanlısı ozan ise doktordu. Sezgin ise hafta içi halasının iş yeri olan turizm yerinde çalışıyor çevirmenlik yapıyor hafta sonları ise bana yardım edip kafede çalışıyordu. Merve ev işleri ile uğraşıyordu.
Merveyle birlikte çay içtik. Merve : Eee hayatım neler yaptın bugün garson arıyordun buldun mu? Söylemek ve söylememek arasında kalsamda o benim karımdi aramızda gizli şeyler olamazdı bu nedenle ona olanları anlattım. "Evet Merve o efnan fakat emin değilim ya değilse." Dedim. "Hayatım işe aldın mı sen onu söyle bana? " dedi. Olumlu anlamda başımı salladım. " Yarın sabah bende geliyorum " dedi. ~♡~♡~♡~♡~♡~♡~♡~ Bakalım efnan mevsimi neler bekliyor
|
0% |