14.07.2024

Bugün benim doğum günümdü. Bugün cafeden izin almıştım. Babannem ve Hasan Dedem hediyemi önceden verdikleri için pasta falan kesmedik .

Benim asıl şaşırdığım şey arkadaşlarım ve sevgilim ne aramıslardı ne de mesaj atmışlardı . Acaba bana hediyelerini rizedeyken verdikleri için mi aramamıslardı . Bunları boş verip annemle babamın yanına gittim.

Mezarlığa...

Mezarlıklar ıssız ve sessizdir . Çoğu insan korkar . Aslında bu dünyada ölülerden değil yaşayanlardan korkulmalıdır ...

Mevsim: Annem ,babam ben geldim . Bugün benim doğum günüm. 22 yaşına girdim.Anne , Baba kızınızın sevgilisi var... belki burada olsan kızarsın hatta sezgini tüfekle kovalasın babam ama...

Ben ondan o benden vazgeçmez baba..

Hem sen merak etme ... Çağan, Bartu, Güney, onu sınava sokarlar ...

Arkamdan bir ses geldi arkamı döndüm .

Sezgin Göktuğ tam olarak karşımdaydı .

Sezgin yanıma geldi.

Sezgin: Merhabalar efendim ben kızınızın sevgilisi Sezgin Göktuğ...Bu çiçekler size ...

Dedi ve elindeki çiçekleri annemin ve babamın mezarının üzerine koydu.

Papatya almıştı... annemin en sevdiği çiçek...

Sezgin: Belki yaşasaydiniz mevsimin dediği gibi beni tüfekle kovalardınız... ama merak etmeyin Bartular gerçekten bazen burnumdan getiriyor ama ...

Bu noktada gözlerime baktı.

Sezgin: Ama kızınızı ne bırakmaya ne de ayrılmaya niyetim yok ... Kuzey amcancıgim eğer iznin olursa ilerleyen zamanlarda kızınla evlenmeyi düşünüyorum.

Tekrardan onlara döndü.

Sezgin: Belki sizin gibi olamam onun için ama açılan boşluğu tamamlarım

Sezginini konuşması bitince üzenlerin su döktük ve dua okuduk . Daha sonra kalktık ve mezarlıktan çıktık.

Mevsim: Beni nasıl buldun ?

Sezgin: Ben seni her zaman bulurum efnanım.

Fazla sorgulamadım . Arabamla gelmiştim. Tam arabaya binecektim ki

Sezgin ; Sevgilim seni bir yere götürmek istiyorum.

Mevsim: Arabam burada kalamaz önce eve uğrayalım sonra gideriz. Hem üzerimi değiştiririm.

Sezgin: Peki nasıl istersen

Önce eve geçtik babannem ve Hasan Dedem evde yoktu . Babannem güne gidecekti. Dedemde kahveye gitmiştir herhalde ...



(Temsili elbise ,kolye yok , kolunda bartunun aldıgı saat var)

Hazırlandım ve çıktım.

Sezgin: Sevgilim yine ve yine mükemmelsin.

Mevsim: Sağol Sevgilim.

Arabanın kapısını açtı binmem için

Mevsim: Teşekkür ederim

Sezgin: Rica ederim her zaman

Oda arabaya bindi ve beraber Turgutreis beldesine doğru gittik .

Mekanı mi kapatmıştı?

Sezgin: Şimdi gözlerini kapat.

Mevsim: Tamam.

Elimi tutarak beni yönlendirdi.

Sezgin: Gözlerini açabilirsin ?

Yavaş yavaş gözlerimi açtım.

Irmak , hale , Çağan, Güney, damla , Beril abla,Ufuk, ozan abi , mete , Yasemin yenge , Gökçe, Gökalp, Taha abi hepsi bir ağızdan

"İYİ Kİ DOĞDUN MEVSIM " dediler .

Şaşırmış gibi yaptım . Anlamıştım böyle bir şey yapacaklarını.

Hepsine teker teker teşekkür ettim ve sarıldım.

Gökçe : İyiki doğdun yen-... Mevsim abla.

Sezgin: Gökçe canım yeğenim yenge diyebilirsin .

Gökçe: Gerçekten mi ?

Tebessüm ettim . Ve ardından şöyle dedim

Mevsim: Evet gerçekten Gökçe

Gökalp : Yenge geçen gün amcam sırıtarak biriyle mesajlasiyordu. Hatta şöyle kaydetmişti . EFNANIM . Yenge senin adın Mevsim değil mi?

Mevsim: Gökalpcim benim adım efnan mevsim .

Gökçe : Benim anneminde 2 adı var .

Dedi bildiğim kadarıyla Yasemin ablanın başka adı yoktu .

Sezgin: O nedemek gökçecim.

Gökçe: Annemin adı Yasemin , karıcım

Sezginle gülmeye başladık . Taha abi Yasemin ablaya karıcım dediği için Gökçe annesinin adını karıcım sanıyordu büyük ihtimal.

Gökalp: Salak o öyle bir şey değil ki . Annemin adı Yasemin. Babam sadece karıcım diye sesleniyor evliler diye ona bakılırsa amcam da yengeme sevgilim diyo

Sezginle ikimiz birbirimize baktık. Çocuklara çok güzel örnektik.

~●~●~●~●~●~●~●~●~●~●~●~

Sezgin bana bir kolye almıştı çok zarifti.

Sezgin: Sevgilim bu ilk hediyem diğerini sonra vericem.

Mevsim: Teşekkür ederim sevgilim bu kolye çok güzel.

~●~●~●~●~●~●~●~●~●~●~●~

İlerleyen vakitlerde Yasemin ablalar çocukların uykusu geldiği için gittiler .

Beril abla ve ozan abi sabah isleri oldugu için gittiler .

Çağan , güney ve damla damlayı bıkrakmaya gittiler

Geriye sadece ben , sezgin, Irmak, Ufuk, hale ve mete kalmıştık.

Irmak aniden şöyle dedi : Haydi bir şeyler yapalım yaa

Hale : Aynen

Ufuk ; Sırayla soru sorup cevaplayalım .

Mevsim: Kabul

Ufuk: Yenge sorun var sanırım sezgine ... direkt kabul ettin.

Biraz düşündüm ardından bir şey demekten vazgeçtim.

Mete : Bence de kabul .

Irmak : O zaman Ufuk fikri sen söylediğin için senden başlıyoruz.

Ufuk ; Peki başlayalım ırmağım

Irmak biraz düşündü.

Irmak : Benden ne zaman hoşlandın.

Ufuk: İlk gördüğüm anda .

~{ Irmak ve ufügun ilk tanıması yazarın anlatımıyla}

Ufuk ablası gizemin zoruyla yeğenini bale kursundan almaya gitti aslında hiç istemiyordu. Zaten zor bir dönem atlatmıstı. Ailesiyle arası iyi değildi. Bu nedenle ya ablasıyla ya da en yakın arkadaşı sezginde kalıyordu .

En sonunda bale kurşunun önüne geldi .

Işılı bir süre dışarıda bekledi . Fakat daha sonra beklemeyi bırakıp içeri girdi. Çalışanlara bale yerini sordu . Çalışanların gösterdiği yere girdi.

İçeride bir kadın vardı bu tabi ki de Irmaktı.

Irmak Merhabalar birine mi bakmıştınız?

Ufuk: Evet ben ışılı almaya gelmiştim.

Irmak: Tabi az önce buradaydı ben çagariyim ... babası mıydınız?

Irmak bu soruyu sorarken biraz tereddütte kalmıştı. Karşısında genç mi genç boylu poslu bir adam duruyordu . Yakısıklıydıda .

Ufuk: Yok ben dayısıyım.

Irmak ışılı aradı ve en sonunda lavaboda buldu .

Işıl: Aaa dayımmm .

Dedi ve koşarak ufuga sarıldı.

Işıl: Öğretmedim bu benim dayım Ufuk. Dayı bu da benim bale öğretmenim Irmak.

Irmak : Tanıştığıma memnun oldum Ufuk bey .

Dedi ve elini uzattı.

Ufuk: Benden tanıştığıma memnun oldum Irmak hanım .

Dedi ve ırmağın uzattigi eli yavaşça kavradı ve elini tuttu.

O günden sonra Ufuk anlamsızca hergün buraya gelme isteğiyle ışılı aldı.

Hergün kisada olsa konuştular .

~~~~~~~~~~~~~~~~

{Şimdiki zaman }

Oyunları devam etti . Herkes sırayla soru sordu .

Mevsim: Sezgin sana aşık olan ya da hoşlanan birileri var mı ?

Hale : Kıskançlık seziyorum .

Sezgin: Cansu vardı başka yok tabi sen dışında sevgilim .

Ufuk: Nasıl yok lan Tuğçeyi unuttun herhalde.

Mevsim: Tuğçe ?

Ufuk; Yenge bu Tuğçe bunun az peşinden koşmadı. Bir ara mektuplar çikolatalar falan yolluyordu .

Mevsim ters bir şekilde sezgine baktı .

Ardından masadan kalktı . Ve arabasına doğru gitti.

Sezgin: Lan Ufuk Allah seni bildiği gibi yapsın lan .

Koşarak mevsimin yanına gitti.

Sezgin: Sevgilim . Ya boş ver tuğçeyi .

Mevsim: Niye söylemedin öyleyse .

Sezgin; Ya aklıma bile gelmemişti . Ben bir seni aklımdan çıkaramam efnanım .

Bir süre oturdular ve ardından Sezgin diğer hediyesi olan yarışma başvuru kağıdını çıkardı.

Sezgin: Sevgilim o yarısmanı nasıl berbat ettiysem bunu düzeltmek istiyorum . Normalde alımlar yok ama halamın bir tanıdığı olduğu için...

Mevsimin gözleri parladı .

Mevsim: Sen ciddi misin ? Bu gerçekmi ? O sene gireceğim zaman bile zar zor girmiştim Sezgin... Geçen sene ve ondan önceki sene bile alamamıstim . 2 sene geçmesi gerektiği için . Çok teşekkür ederim sevgilim.

Ardından hepsi dağıldı. Evlere... Mevsim çok mutluydu ....

~♡~♡~♡~♡~♡~♡~♡~♡~♡~♡~♡~

Selam benim yakamozlarımm

Bence güzel bir bölümdü .

Mevsim çok mutlu oldu ...

Bu arada 4 ay sonra gibi düsünün yarışmayı yani bu süreçte bir sürü olay olur ama ben o kadar uzatmam yani bir kaç bölüm sonra 3 veya 4 bölüm sonra büyük ihtimalle yarışma bölümü olur .

Sevdicekle kalın yakamozlar

Bir sonraki bölümde görüsürüzzzz