Yeni Üyelik
14.
Bölüm
@ayfresia

Selammm canımmlarr nasılsınızz....

Ben iyiyim biraz hasta oldum sadece öksürük kaldı o da giderse süper olucam.

Valla kusura bakmayın biraz geç geldi.Kız ben günleri karıştırıyorum tamam da siz de hatırlatsanıza bana ayol bölüm atmadın diye neyssee yeni bölüme geçelim. Bu arada bölümler biraz daha uzun gelicek fazla sıkıcı olmasın diye de fazla uzun yazmıyorum öyle istiyorsanız yoruma yazın ona göre ilerleriz.

Haydii bölüme

*********************************************************

Üsteğmen Ekin Demir, akşam yemeğinden sonra yalnız başına odasında oturuyordu. Çiçek’le ve Cihangir’le olan konuşmaları aklında dönüp duruyordu. Çiçek’in zarif ve samimi tavırları Ekin’in dikkatini çekmişti ve Cihangir’in ona olan ilgisi, Ekin’in içinde karmaşık duygular uyandırmıştı. Cihangir’in Çiçek’le olan samimiyeti ve Ekin’in Çiçek’e duyduğu çekim, Ekin’in iç dünyasında bir kıskançlık duygusu oluşturmuştu.

Yalnız kaldığında, Ekin, Çiçek’in Cihangir’in yanında nasıl davrandığını ve bu durumun Cihangir üzerinde nasıl bir etki yarattığını düşündü. İçindeki kıskançlık ve beğeni duygusu, Ekin’in kendisini karmaşık bir durumda bulmasına neden olmuştu. Çiçek’in Cihangir’in eski bir arkadaşı olduğunu bilmesine rağmen, ona karşı duyduğu çekim ve ilgi, içsel bir çatışma yaratmıştı.

Ekin, düşüncelerini toparlamak için Cihangir’in yanına gitmeye karar verdi. Yataktan kalkıp odasının kapısını açarak, Cihangir’in bulunduğu alana doğru yöneldi. İçinde, Cihangir’in kendisiyle bir konuda konuşmak istediğini bilmenin verdiği rahatlıkla, Cihangir’i bir köşede bekleyen bir noktada buldu.

“Komutanım, konuşmak istediğiniz konu nedir?” diye sordu Ekin, Cihangir’in yanına yaklaşarak.

Cihangir, derin bir nefes alarak, “Ekin, bugünkü sohbetimizden sonra bazı şeyler düşünmeye başladım. Çiçek’le olan arkadaşlığımız ve aramızdaki eski bağ, içimde abilik içgüdülerini uyandırdı. Bu yüzden sana birkaç soru sormak istiyorum,” dedi, endişeli bir şekilde.

Ekin, Cihangir’in sözlerine dikkatle kulak verdi. “Tabii, Komutanım. Ne hakkında konuşmak istersiniz?” diye yanıtladı.

Cihangir, “Çiçek’le olan ilişkim ve onunla olan bağım seni nasıl etkiliyor? Çiçek’i beğendiğini ve kıskandığını düşündüğüm bir durum var mı?” diye sordu, gözlerinde içsel bir çatışma belirginleşerek.

Ekin, Cihangir’in sorusunu düşündü ve derin bir nefes aldı. “Çiçek Hanım’ın zarafeti ve içtenliği beni etkiledi. Onunla olan samimi sohbetlerimizde bir çekim hissettim. Evet, içimde bir kıskançlık duygusu oluştu. Cihangir Komutanım, Çiçek’e karşı hislerim sadece bir çekimden ibaret değil. Bu duygular biraz karmaşık ve içsel bir çatışma yaşıyorum,” dedi, dürüstçe.

Cihangir, Ekin’in açıklamalarını dinledikten sonra biraz rahatladı. “Yani, Çiçek’e olan ilgini ve kıskançlık duygularını içten içe hissettiğini mi söylüyorsun?” diye sordu, Ekin’in hislerini anlamaya çalışarak.

Ekin, başını sallayarak “Evet, Komutanım. Çiçek Hanım’ın samimi ve sıcak tavırları, içimde bir çekim ve kıskançlık duygusu yarattı. Bu duygularla başa çıkmakta zorlanıyorum ve bu konuyu sizinle açıkça konuşmak istedim,” dedi.

Cihangir, Ekin’in bu içten açıklamalarını duyduktan sonra, “Teşekkür ederim, Ekin. Bu konuda içimi dökme fırsatı buldum ve seninle dürüstçe konuşabildiğim için mutluyum. Çiçek’le olan ilişkimizdeki duygusal dinamikleri anlamak önemli,” dedi.

Ekin, Cihangir’in hislerini anlamaya çalışarak, “Her zaman buradayım, Komutanım. Hislerinizi paylaşmanız önemli. Çiçek Hanım’la ilgili duygularınızı anlamak için zaman tanımalısınız. Size her zaman destek olacağım,” dedi.

Bu konuşmanın ardından, Cihangir ve Ekin, Çiçek’le olan ilişkilerindeki duygusal dinamikleri anlamak için daha fazla düşünmeye başladılar. Çiçek’in zarif ve içten tavırları, hem Cihangir’in hem de Ekin’in içsel dünyasında farklı yansımalar bulmuştu. Cihangir, abilik içgüdüsü ve Ekin’in hisleri arasında dengede kalmaya çalışarak, bu karmaşık duygularla başa çıkmaya devam etti.

Cihangir, sabahın erken saatlerinde askeri üsse vardı. Güneş yeni doğmuş, sabahın serinliği hala hissediliyordu. Çiçek’le geçirdiği zaman ve aralarındaki samimiyet, içindeki abilik içgüdüsünü daha da kuvvetlendirmişti. Onun geçmişi hakkında daha fazla bilgi edinme isteği, onu derinlemesine bir araştırma yapmaya yönlendirdi.

Çiçek’in, gerçek ailesini bulma konusunda Cihangir’den yardım istemesi, onun içinde bir sorumluluk duygusu uyandırmıştı. Cihangir, askeri üssün arşivlerine giderek işe başlamaya karar verdi.

Arşiv odasında, eski dosyaları ve belgeleri karıştırmaya başladı. Çiçek’in doğduğu yıl ve hastane kayıtlarını inceleyerek, onunla ilgili herhangi bir iz bulmaya çalıştı. Saatlerce süren araştırmanın ardından, Cihangir, Çiçek’in doğum kaydına ve ailesinin bilgilerine ulaştı. Bu kayıtlar, Çiçek’in doğduğu gün hakkında önemli ipuçları içeriyordu.

Çiçek’in doğum günüyle ilgili bilgiler, onu daha da derinlemesine araştırmaya teşvik etti. Doğum gününde yaşanan olaylar ve hastane kayıtları, bazı tutarsızlıklar ve belirsizlikler içeriyordu. Bu durum, Cihangir’in şüphelerini doğruladı. Çiçek’in doğduğu gün, ailesinin yaşadığı trajik kazanın ve sonrasında yaşanan olayların ardındaki gizemi çözmek için daha fazla bilgiye ihtiyacı vardı.

Cihangir, arşivlerdeki belgeleri incelemeye devam ederken, Narin ve Alparslan’ın (Çiçek’in gerçek ebeveynleri) o dönemki arkadaşlarını ve tanıdıklarını araştırmaya başladı. Eski asker arkadaşlarının ve aile dostlarının isimlerini not ederek, onlarla iletişime geçmek için planlar yaptı.

Bu sırada, askeri istihbarat birimindeki bağlantılarını kullanarak, Çiçek’in doğum günüyle ilgili daha fazla bilgi toplamaya çalıştı. Doktor kayıtları, hastane personelinin ifadeleri ve o dönemde yaşanan olayların detayları, Cihangir’in eline geçmeye başladı. Her yeni bilgi, Cihangir’in içindeki bulmacanın parçalarını bir araya getirmesine yardımcı oluyordu.

Günler geçtikçe, Cihangir, Çiçek’in gerçek ailesinin izini sürmeye daha da yaklaştı. Araştırmaları onu, Çiçek’in doğum gününde hastanede görev yapan doktorların ve hemşirelerin ifadelerine yönlendirdi. Bu ifadeler, Cihangir’e olayların ardındaki gerçeği aydınlatmaya yardımcı oldu.

Cihangir, elde ettiği bilgileri dikkatlice analiz ederek, Çiçek’in doğum günüyle ilgili yaşananları ve ailesinin başına gelen trajediyi daha iyi anlamaya başladı. Bu süreçte, Cihangir, Çiçek’in babası Alparslan’ın düşmanlarıyla ilgili önemli bilgilere ulaştı. Düşmanlarının, Çiçek’in doğduğu gün onun öldüğünü gösteren sahte kayıtlar oluşturduğunu ve Çiçek’in kimliğini gizleyerek yurda yerleştirildiğini fark etti.

Cihangir, bu bilgileri toplarken, Çiçek’in gerçek ailesini bulma konusunda kararlılığını daha da pekiştirdi. Onun için bu sadece bir araştırma değil, aynı zamanda bir görev ve sorumluluk haline gelmişti. Çiçek’in geçmişini aydınlatmak ve ona gerçek ailesini bulma konusunda yardımcı olmak, Cihangir için önemli bir hedef haline geldi.

Bu süreçte, Cihangir, Ekin ve timdeki diğer arkadaşlarından da destek aldı. Onların yardımı ve iş birliği, Cihangir’in araştırmalarını daha da hızlandırdı. Her yeni bilgi, Cihangir’in içindeki abilik içgüdüsünü ve Çiçek’e olan bağlılığını daha da güçlendirdi.

Cihangir, sonunda Çiçek’in gerçek ailesinin izini bulduğunda, ona bu bilgileri nasıl anlatacağını ve gerçeği açıklayacağını düşünmeye başladı.

 

***********************************************************

Eveeettt bölümü nasıl buldunuz canımlarımm.....

Timden en çok kimi sevdiniz yazın bakim yorumlara

Beğeni ve yorum yapmayı unutmayın lütfennn 🤍

Loading...
0%