AYDIN ARSLAN ANLATIMIYLA

5 Yaşındayken Denizle tanıştım. Aynı mahallede yaşıyorduk,onu birgün ağlarken gördüm yanında kuzeni Doğukan vardı. "Ben babam gibi olmak istemiyorum"diye ağlıyordu Doğukanda onu teseli ediyordu "merak etme ben sana güveniyorum amcam gibi olmayacaksın" o gün cesaret edip yanlarına gittim ve bir daha asla ayrılmadık birbirmizden...

Dün gece Deniz ve Kumralın beni evden kovmasından sonra otele gittmiştim şimdide konağa gelmiştim ama herkesin bakışları bendeydi. "Kumral ve Deniz neredeler" kaşlarımı çattım "bilmiyorum emre abi "Emre abi de kaşlarını çatmıştı "nasıl bilmiyorsun sen Denizle aynı odada yatmadınmı "yutkundum "şeyy-" Kumralın kuzeni melih içeri bağırarak girdi enişte senşn kız sevgilisiyle aynı odada "anneanneni sorusuyla ona döndüm "ne yapıyormuş "Melih sırıttı "şimdilik uyuyorlar ama dün gece ne yapmışlar billemem" emre abi melihin kafasına vurdu "saçma konuşma öyle bir şey yapmaz kumral "melih omuz silkerek Deniz ve Kumralın uyuduğu odaya girdiler hemen arkalarından ben girdim. Kumralın başı Denizin göğsündeydi, Denizin ellide kumralın saçlarındaydı.Emre abi sert bir şekilde bağırdı "Deniz ,Kumral kalkın" Deniz gözlerini aralamaya başlayınca Melih telefonunu kaldırdı "Günaydın takipçilerim kuzenimi sevgilisiyle beraber yatarken bastım "dudağımı birbirine bastırdım. Bu durumda bile canlı yayın açabiliyordu.

Deniz Emre abiyi görünce kalkmaya çalıştı ama kumral izin vermedi "ya rahat dur "diye mırıldandı. Deniz Kumralı hafifçe sarstı "kalk kumral herkes burada " Kumral cevap vermedi uyumaya devam etti. aklıma gelen fikirle sırıttım "KUMRAL ice kitaplarına işemiş "kumral yataktan fırladı "NEEE" Melihle aynı anda kahkaha attık. Kumral babasını görünce yaramazlık yapmış bir çocuk gibi başını öne eğdi "yanlış bir şey yapmadık sadece beraber uyuduk..."

*

Sabah güne azar işiterek başlamıştık. babamı yanlış bir şey yapmadığımıza inandırmıştık gerçektende yapmamıştık. Babamla Denizin arasında bu aralar bir soğukluk vardı. ama pek belli etmiyorlardı.

Ben, Deniz ,Aydın ve Melih beraber Ankarayı geziyorduk. Denizin sorusuyla ona döndüm "Liseyi Ankarada okudun değil mi " Liseyi Ankarada okumuştum."evet , malesefki melihle aynıokulda okumuştum"melihe döndüm. "hala anlamıyorum nasıl benim gittiğim liseyi kazandın" sırıttı "kızım ben bir numarayım"omzuna vurdum. "ahh canım yandı"kahkaha attım.

"Şurada ki kafeteryada oturalım "Aydının gösterdiği kafeteryaya bir bakış attıp kimsenin cevap vermesine izin vermeden aydın ve melihin koluna girip kafeteryaya ilerledik.Kafeteryaya girince bir masaya oturduk Deniz hemen yanımdaki koltuğa,melih ve aydın ise karşımızda ki koltuğa oturdu. Aydın gelen garsona ne içeceğini söyledi "ben bir latte alabilirmiyim "melihte aydınla aynısını istedi, Deniz su istedi ben de tam gazoz isteyecektim ki Deniz sözümü kesti "ona siz portakal suyu getirin " öfkeyle döndüm "ne içtiğime ne karışıyorsun "bana bakmadan cevapladı beni "asitli içecekler zararlı ,zaten kahvede içmiyorsun bu yüzden en iyisi portakal suyu"gözlerimi devirdim "seninle bir daha çıkarsam... "Deniz sırıttı "denemekle kalırsın " ellerimi göğsümün altında birleştirdim.

Aydın sigara yakınca ellimi uzatım. Aydın paketten bir dal sigara uzattı, Çakmağı alıp sigarayı yaktığım gibi sigara dudaklarımın arasında alındı."çok teşekür ederim sevgilim "gözlerim fal taşı gibi açıldı Deniz sigaramı almıştı. Deniz gülerek yanağımdan bir makas aldı.

Siparişlerimiz gelince portakal suyumdan bir yudum aldım. Melihe dönüp bakınca arkamda bir noktaya baktığını fark ettim. Arkamı dönüp bakınca lisede bize zorbalık yapan kızlar ordaydı ve yanlarında sevgilileri olduğu düşündüğüm 3 erkek vardı.Alya başları bana bakıp küçümseyici bakışlarını gönderdi,hemen ardından ayağı kalkıp bizim masamıza yürümeye başladılar . önüme dönünce Aydın bana baktı "tanıyormusun bu kendisini beğenmiş kızları "başımla onayladım.

Alya masaya sertçe vurdu "siz ezikler hala yanyanamısınız "melih ikimizin yerine konuştu "evet sorun mu var "Alya göz devirdi "masanızdaki bu iki yakışıklıda kim"Deniz konuşmalardan rahatsız olup bana döndü "gidelim mi sevgilim burası sıktı "Denizin bana uzatığı elli tutum. Biz kapıya doğru ilerlerken son gördüğüm Alyanın mor suratıydı.

Dışarı çıkınca arkamızdan melih ve aydın geldi.dudağımı ıslatım,Denizin bakışları dudaklarıma çarptı sonra hızlıca aydına çevirdi "hesabı sen ödedin değil mi "aydın başıyla onayladı "senin kartından "Deniz aydının bu haline göz devirdi "büyü oğlum büyü" Denizin bakışları tekrar beni bulunca istemsizce dudaklarımı tekrar yaladım "Denizin bakışları tekrar dudaklarımı buldu.Melihin sorusuylada ayırmak zoruna kaldı."karaokeye gidelim "başımla onayladım "evet deniz gidelim "deniz bana baktı. istemsizce dudaklarıma ısırınca kaşlarını çattı. "tamam siz gidin biz arkadan geliyoruz"daha ne olduğunu anlamadan kendimi bir ara sokakta sırtımı duvara yaslı bir şekilde buldum.Denizle aramızda neredeyse yok bir mesafe vardı nefeslerimiz birbirine karışıyordu. Dudakları yavaş ama arzu dolu dudaklarıma değdi.Beni kaldırınca bacaklarımı belline doladım,ellerimi boynuna dolayıp öpüşüne karşılık verdim. dudakları küçük öpücüklerle boynuma ilerledi en son köpürcük kemiğime deyince titrek bir nefes verdim "de-deniz dışar- dayız"Deniz bana bakıp yavaşça beni yere indirdi elbisemi düzeltim denizde boğazını temizledi "gidelim "ellimi tutup ilerlemeye başaldı.

Karaoke yerine gelince melih ve aydının ayarladığı odaya geçtik girdiğim gibi melihin telefonu suratıma çevrildi."evet takipçilerim güzel kuzenim bize şarkı söyleyecek"güldüm. Canlı yaynda olduğumuzu fark edince kameraya el saladım.Aydın ellime mikrefon tutuşturdu. bende aklıma gelen müzikle sırıtıp şarkıyı açtım Hande yenerin benden bir tane daha yok şarkısını seçmiştim,

"Işığımı güneş bile kıskanır

Bi' bakışıma ortalık alev alır

Göz göze gelen negatiflerinden arınır

Açılır kapılar, önüme halı atılırAura meselesi bu şekerim

Tutarım, istediğim anda hâlâ tekelim

Ben tekim ve hepinize yeterim

Gerektiğinde beterimBenden bi' tane daha yok (Bi' tane daha yok)

Bi' tane daha yok (Bi' tane daha yok)

Benden bi' tane daha yok (Benden bi' tane daha yok)

Bi' tane daha yok (Benden bi' tane daha yok)

Ben tekim ve muadilim yok (Ben tekim ve muadilim yok)Benden bi' tane daha yok (Bi' tane daha yok)

Bi' tane daha yok (Bi' tane daha yok)

Benden bi' tane daha yok (Benden bi' tane daha yok)

Ben tekim ve muadilim yok (Ben tekim ve muadilim yok)Tanrım özene bezene yaratmış kulunu

Ben olmuşum herkesin en güzide sorunu

Umrumda değil, kimse taş olamaz yoluma

Kuralı ben koyarım girdiğim her oyununAura meselesi bu şekerim

Tutarım, istediğim anda hâlâ tekelim

Ben tekim ve hepinize yeterim

Gerektiğinde beterimBenden bi' tane daha yok (Bi' tane daha yok)

Bi' tane daha yok (Bi' tane daha yok)

Benden bi' tane daha yok (Benden bi' tane daha yok)

Bi' tane daha yok (Benden bi' tane daha yok)

Ben tekim ve muadilim yok (Ben tekim ve muadilim yok)Yok, başka yok

Yok, başka yok

Yok, başka yok (Benden bi' tane daha)

Benden bi' tane daha yokYok, başka yok

Yok, başka yok

Yok, başka yok (Benden bi' tane daha)

Benden bi' tane daha yok (Bi' tane daha yok)Bi' tane daha yok (Bi' tane daha yok)

Benden bi' tane daha yok (Benden bi' tane daha yok)

Bi' tane daha yok (Bi' tane daha yok)

Ben tekim ve muadilim yok (Ben tekim ve muadilim yok)Bi' tane daha yok

Benden bi' tane daha yok

Bi' tane daha yok

Bi' tane daha yokBi' tane daha yok

Benden bi' tane daha yok

Bi' tane daha yo-o-ok

Bi' tane daha yok (Bi' tane daha)Bi' tane daha yok

Bi' tane daha yok

Bi' tane daha yo-o-ok"

Deniz şarkı bittince kahkaha attı. Melih canlı yayını kapatı "bir insan şarkıylada gönderme yaparmı "aydın ağzı açık bir şekilde donmuştu .göz kırpıp mikrefonu Denize verdim "çok güldün şimdi sıra sende sevgilim "gülümsedi "idealısın canım tamam bende söylerim" Derin bir nefes alıp verdi şarkıyı seçti yüzyüzeyken konuşuruz-dinle beni bi şarkısıydı,

"Tut elimi, bur'dan gidelim

"Olmaz" demeden, dinle beni bi'

Rüzgârım söndü, dindi ateşim

Ah, bebeğim, ben hâlâ deliyimSen yokken ne gece ne de gündüz

Ne Ay var ne tek bi' yıldız

Her yer karanlık ve ıssız

GöremiyorumSen yokken ne gece ne de gündüz

Ne Ay var ne tek bi' yıldız

Her yer karanlık ve ıssız

GöremiyorumTut elimi, bur'dan gidelim

"Olmaz" demeden, dinle beni bi'

Rüzgârım söndü, dindi ateşim

Ah, bebeğim, ben hâlâ deliyimSen yokken ne gece ne de gündüz

Ne Ay var ne tek bi' yıldız

Her yer karanlık ve ıssız

GöremiyorumSen yokken ne gece ne de gündüz

Ne Ay var ne tek bi' yıldız

Her yer karanlık ve ıssız

Göremiyorum"

"oha eniştemin sesi halısmiydi"gözlerimi devirdim "güzel değildi... yani birazcık güzeldi abartmayın" hepsi aynı anada güldü "kıskandınmı sevgilim "Denize ters bir bakış attım "seni niye kıskanayım "Deniz yüzüme bir kaç saniye baktıktan sonra tekrar konuştu "emin misin "Denize tekrar ters bir bakış attım "git başımdan Deniz"çantamı alıp kapıya yöneldim. Denizde belime sarılıp kafasını omzuma yasladıdudaklarını değdire değdire kulağıma fısıldadı "kıskandın sen beni "kaskatı kesildim "ha-hayır"kekelediğimi duyan deniz gülümsedi. "biz gidelim bence aydın "melihe bir bakış attım "salak saçma konuşma "melih güldü "eminmisiniz "bir bakış attıktan sonra sustu. Deniz sadece ikimizin duyacağı bir şekilde kulağıma fısıldadı "istersen kabul edelim yakışıklılığıma dayanamıyorsun "beni kendisine döndürdü yeşil gözleri benim kahverengi gözlerime değdi. İstemsizce dudağıma bir tebesüm yerleşmişti.

*

Karaoke salonundan çıktıktan sonra melih bizi küçük bir papatya bahçesine getirmişti.Buradaki papatyalar yaşlı bir çiftindi onlarda izin alarak bahçelerine girmiştik.

Papatyaları küçüklüğümden beri çok seviyordum özlikle annem ve babamın bana yaptıkları papatyadan taçları ,Denizin bunu nereden bildiğini bilmiyordum ama kendisi bir saatir bana papatyadan taç yapmaya çalışıyordu "tamam deniz yapmana gerek yok hem birazcık eve götürüp babama veririm o yapar" deniz hiç oralı bile olmadı . Melih kahkaha attı "kuzi ben senin yerinde olsaydım eniştemi kaçırmazdım"göz devirip denize seslendim "efendim prenses" onun gibi yere çöktüm. Denizin bakışları kısa bir süre gözlerime deyindi." yapmana gerek yok "Deniz yine beni duymazlıktan geldi.

Aydın gülünce ona döndüm "40 yıl düşünsem aklıma Denizin böyle bir şey yapacağı aklıma gelmez"gülümsedim. Yaşlı çift yanımıza bir tepsiyle yaklaşınca ayağa kalktım "gençler size papatya çayı yaptım"gülümseyip bir bardağı kendime aldım diğer bardağı Denizin yanına bıraktım.Melih ve Aydın hayatlarında ilk kez görüyormuş gibi çaya bakıyorlardı "biz almayalım amcacım,teyzecim" melih başıyla aydını onayladı. Amca ise alınmış bir ifadeyle konuştu "senin içtiğin zehirden daha sağlıklıdır"Aydının az önce içtiği sigarayı kastetmişti. Aydın ve melihin kolarını cimciklememle ikisi de birer bardak aldı.

Teyze tepsiyi mutfağa götürmek üzere mutfağa gitmek için yanımızdan ayrılınca amca Denizin bitirmek üzere olan taçı yapmasına yardım ediyordu. Çayımdan bir yudum aldıktan sonra amcanın sorusuyla ona döndüm "ne iş yaparsın kızım" Daha ben dudağımı aralamadan Deniz cevapladı "üniversite okuyor ama okula gitmeyerek "amca anlamamış gibi suratımıza baktı "yani demek istediğim okul okuyor ama pek okula gitmeyi tercih etmiyor "aydın ve melih kahkaha attı İkisine ters bir bakış attıp elimi göğsümün üstünde birleştirdim. Başımın üstüne bir şey yerleştirince hafifçe başımı yukarıya kaldırdım. "taçın hazır Deniz kumralı" gülümsedim. Deniz fotoğrafımı çekti yukardan.

Amca ikimizin bu haline gülümsedi

Amca ikimizin bu haline gülümsedi. "gözlerinizde aşk var..."Ne zaman geldiğini bilmediğim teyze ellimi tutu ve konuşmayı devraldı "gözlerinde aşk var ama intikamda var baksana" Denizle aynı anda kaskatı kesilmiştik. "bak hele ellerin kirleniyor,ellerin kana bulanacak uzak dur kandan kızım..."tüylerim diken diken olmuştu.Teyze elimi kalbimin üstüne koydu "ama burası tertemiz" Teyze Denize döndü "Bu kızı koru oğlum kızı öldürmek isteyenler var ..."

*

Yaşlı çiftin evinden ayrıldıktan sonra eve gelmiş ama anneannemin zoruyla tekrar dışarı çıkmıştık bir restorana gelmiştik. Herkes siparişlerini vermiş gelmesini bekliyordu.

Herkesin yemekleri gelince dana bonfilemden bir parça ağzıma attıp yemeye başladım. Anneannemin konuşmasıyla ona döndük "geldiğimizden beri yan masadaki hanımefendi seni izliyor oğlum tanıyormusun "Denizle aynı anda gösterdiği yere baktık 40 larında gözüken bir hanımefendiydi.Ona baktığımızı fark edince başını öne eğdi ama hemen sonra ayağa kalkıp yanımıza geldi. "Deniz sensin değil mi "Deniz yutkundu ama kadına bakmadan cevapladı "ne işin var senin burada hala" gözlerim fal taşı gibi açıldı " Deniz dışarıda konuşma şansımız var mı" Deniz masadaki herkese baktı en son bana baktı "git senin yanıma geldiğini duymasın "kimden bahsettiğini anlamamıştım ama kadına üzülmüştüm.,

"hazal abla "Aydının konuşmasıyla bakışım ona döndü. Gözleri dolmuştu aydının. ama hiç beklemediğim bir şey oldu aydın sandalyesini geriye atarak ayağa kalktı aşırı ses çıkarmıştı. "senin en işin var yine bizi bırakmaya mı geldin ha"Aydının aniden bunu yapmasıyla kadının ağzından hıçkırık kaçtı. bende ayağı kalkıp aydının önüne geçtim. "aydın lüten dur "aydın bu sefer bana bağırdı "sen bilmiyorsun bize neler yaptığını bizi o çocuk halimizle kime bıraktığını "Deniz ayağı fırladı "AYDIN OTUR"Denizin bağırmasıyla aydın öfkeyle masadan çekip gitti.Deniz masaya dönüp "izninizle "ellimi tutup beni kendisiyle birlikte dışarı sürükledi.Arkamızdan hazal gelmişti. "Deniz bak hiç bir şey elimde değildi seni babana bırakmak istemedim aydınla ama tehdit aldım sizi öldüreceğini söyledi korktum ne yapacağımı bilemedim sizi ona bırakmak zorunda kaldım."ağlayarak konuşmuştu. Denizin ayaklarına kapanınca donmuştum aynı Deniz gibi "Deniz affet beni yavrum "Deniz halasını kolundan kaldırdı "affedeceğime söz veremem ama denerim " Halası Denize sarıldı ama Deniz karşılık vermedi. "git hala babam seni yanımda olduğunu öğrenmeden git " Halası istemesede bana gülümseyip gitti.

"Arabaya geç sevgilim "başımla redettim "arabaya geç dedim "duymazlıktan geldim "Sabr "Deniz beni omzuna alınca kahkaha attım bunu istiyordum. Arka koltuğa oturtu beni karnım hafif açılmıştı tişörtümü düzeltirken karnımı öptü "her şey için özür dilerim "...