@aygolzeynep_
|
Denizi affetmedim, ama onsuz yapamıyordum.Yanlış bir kararmıydı hayır değildi çünkü biliyordum anneminde benim mutlu olmamı isteyeceğini. Karnımda sıcak bir nefes hissediyordum.Camları mı açmıştı deniz hava çok soğuktu sadece karnım sıcak bir nefesle ısınıyordu.Gözlerimi aralayınca nerede olduğumu anlamaya çalıştım odamdaydım,dün yaşananlar akılıma geldi.Hızlıca doğruldum doğrulmamla deniz acıyla inledi.Hızla doğrulmam yüzünden karnımda yatan denizin kafasına vurmuştum yanlışlıkla”ahh! ne oluyor kumral”Denize baktım çırılçıplaktı,aynı şekilde bende Denizi itip yanındaki battaniyeye uzandım ve hemen üstümü kapattım.Deniz homurdandı hemen “sananda dün gece zorla yaptık”dün gece olanları hatırlıyordum çok net . “DENİZ!”ona bağırmam hoşuna gitmişti.”efendim müstakbel karıcığım”sırıtarak bana bakıyordu.o sırıtan suratına yumruk attmak istiyordum.”sırıtmayı kesmezsen suratına yumruk atatrım”kahkaha attı ve hiç beklemediğim bir şekilde beni kendine çekti ve göğsüme kafasını koydu.Denizin kafasını ittekledim ama hiçbir işe yaramadı kalarıyla bedenimi çok sıkı sarmıştı.”Deniz bırak beni”bir şeyler dedi ama ağzının içinde gevelediği için anlamadım.Deniz kıpırdanınca kasıklarımdaki sızı artı. “Deniz doğuakanın nişanı var bugün”kafasını kaldırıp bana baktı”şimdi değil daha çok var”kafasını geri göğsüme yasladı “YAAA! DENİZ KALKSANA BENİM GÖĞSÜM YASTIK DEĞİL!”bağırmamla kafasını tekrar kaldırdı “sabah sabah bağırmasana ,ayrıca yastık olmayabilir ama yumuşacık”arsızca sırıtıp kafasını geri koydu göğsüme.Sinirle sırtına birtane vurdum.Yüzünü ekşiti canı yanmıştı.Dayanamayıp vurduğum yeri okşadım”çok mu acıdı?”deniz sonunda beni bırakıp doğruldu “dün acıttığın kadar değil”arsızca sırıtınca gözlerimi hemen kaçırdım.sırtına bakınca denizin tırnak izlerim vardı ama tırnak izlerimin yanında ise başka izler kırbaç izleri,yara izleri… Deniz çenemi tutup kaldırdı “bu izler canımı yakmadı senin beni terk edişin kadar “denize dolu gözlerimle bakınca sinirledi “böyle bakmayı kes olan oldu zamanı değiştiremeyiz”sonra sırıttı ve arsızca çıplak bedenimi süzdü”biz kaldığımız yerden devam edelim”dayanamayıp suratına yumruğu geçirdim.bu onu dahada keyiflendirdi “ne demişler aşk nefreten doğar”yastığı alıp denize fırlatım yastıktan kurtulup beni kucağına alıp yataktan kalktı “deniz ne yapıyorsun indir beni “banyo kapısını açtı “duşa girmen gerekiyor eğer biraz daha bu şekilde kalırsan doğukanın nişanına geç kalırız” Beni banyo tezgahına oturtu.çıplak olduğum için tezgahın soğukluğu beni dondurdu.Hızla yere indim “canıma kastın mı var adam orası çok soğuk”deniz bana cevap vermek yerine küvete su dolduruyordu.Aniden cidi bir şekilde bana dönünce ürperdim. “kontrol hapı almışmıydın”sorduğu soruyla dona kalmıştım.yüzümde ki ifadeden anlamış olmalı ki küfür savurdu”siktir!ya hamile kalırsan”bakışlarımı denizden kaçırdım”baba olmak istemezmisin”dudaklarım büzülmüştü.”istemem!benden baba olmaz kumral, benim yüzümden anne olamadın sen,koruyamadım sizi,eğer bir kez daha anne olma şansını daha elinden alırsam ben nasıl yaşarım ki”verdiği tepkiden dolayı gözlerim dolmuştu”senin suçun değildi”bana bakmadı bakamadı “benim suçumdu babamın oynuna kandım eğer onun yanına gitmeseydim sizi öldüreceğini söyledi korktum yanına gittim…”gülümsemeye çalıştım”bir seferde hamile olacak değilim ya”denizi sırtından itekleyerek banyodan çıkardım ve kapıyı suratına kapatıp kilitledim.”pişman değilim kumral dün gece yaşadıklarımızdan sadece ben baba olamam”denizin kapı arkasında söylediklerini duymamla beraber gözümden yaşlar akmaya başladı.sırtımı kapıya yasladım ve çocukken yaptığım gibbi yapıp ellimle ağzımı kapadım kimse hıçkırıklarımı duymasın diye… * Duştan çıktıktan sonra giyinip salona inmiştim.Deniz salonda telefonla konuşuyordu”ben demedim mi toplantıların hepsini erteleyin diye”karşı taraf ne dediyse dahada öfkelendi “Lan delirtmesin beyefendi görüşmek istiyorsa beklesin aynı bu şekilde ilet “deniz benim geldiğimi fark ettmiş olmalı ki arkasına dönüp bana baktı yanına gelmemi işaret edince yanına gittim. Elli belimi buldu ve kendisine çekti bana gülümsedi hemen ardından yüzü değişti “lan delirtmesin beni oraya gelirsem onu gebertmeden durmam aydın “en sonunda telefonda aydının bağırma sesi geldi “ben sizin haberci baykuşunuzmuyum amına koyayım ya birbirinizi arayın ya da yan yana konuşun”o kadar bağırmıştıki sesi bana gelmişiti.Telefonun kapanmasıyla deniz bana döndü “sevgilim benim acil işim çıktı holdinge gideceğim sende kahvaltı et tamam mı “denize baktım gözlerimi kırpıştırdım”sevgilim benim canım sevgilim benim aşkım bende geleyim mi ?”bana kaşlarını çatıp baktı “bu kadar güzel şeyler söylemek için benim bir yerlere gitmem mi gerek”başımla onaylayınca kahkaha attı “yani gelmezsen senin için daha iyi çünkü oraya gitme sebebibim şerefsiz Dora koşan”koşan ismini duymamla dikleştim “gelicem senden ne istiyor yetmedi mi sana yaptıkları”deniz dudağıma bir buse kondurdu “ya sen ciddileşince ne kadar tatlı oluyorsun”denize tersçe baktım söylenerek cevap verdi “kızım ben mafyayım mafya beni kaçırıp dövdüğü için kouşmayı kesecek değilim ya öldürecem onu ya da babamdan dolayı sağ bırakacam yani hala sağ olduğuna göre babam beni engeledi “ Telefonumun çalmasıyla denizle konuşmamız yarım kaldı beni arayan melodiydi telefonu açıp kulağıma yasladım “efendim melodi “çığlık attı “kızım sen neredesin ya gelsene yanıma ben nişanlanıyorum bugün”arkadan bestenin sesi geldi “dün bana anlatığın planı yapıcaz dimi “sırıtım.Deniz bana bıkın bir bakış attı. Bende sırıtarak ona baktım.”tabikide melodiciğim ve doğukancığıma en güzel hediyeyi ben vericem”bestenin kahkası duydum sonra melodinin kızgın sesini “hadi gel seni bekliyorum”gülümsedim “aşkım ben biraz geç gelicem kusura bakma”sorgulamadı ve telefonu kapattı.melodinin bu huyunu seviyordum sorgulamazdı asla beni Denizle arabasına bindik.Deniz arabasını çalıştırınca hızla garajdan çıkartı arabasını “kumralım simit alayım mı seversin”gülümsedim “olur “arabayı kenara çekip indi.Denizin inmesiyle telefonumun çalması bir oldu arayan bora abiydi” efendim “telefondan bir süre ses gelmedi “ufaklık şey diyecektim babanında geldiğini biliyorsun dimi nişana”başta neden böyle dediğini anlamadım sonra fark ettim “evet herkese göstericem denizle barıştığımı ve babam bana karışamaz “bora abimin kahkası geldi “senin bu inadın varya ufaklık bayılıyorum “bora abinin her şeyi nasıl bildiğini bilmiyordum sorgulamayıda yılar önce bırakmıştım. Denizin arabaya tekrar binmesiyle ona döndüm elindeki poşeti bana verdi “hava çok soğuk üşütürsün bu şekilde ceketimi giy”aslında kalın giymiştim üstümde denizin swatshırtü vardı altımda da kalın bir tayt denize sorun çıkarmadan giyindim ve poşeti açtım tereyağlı simit olduğunu görünce gülümsedim birde yanında şeftali suyu vardı “ya deniz tereyağlı simit almışsın birde meyvesuyu”ayran pek sevmezdim bu yüzden ayran almadığı için sevinmiştim.”vişne suyu yoktu bu yüzden şeftali aldım”şeftali suyunu severdim ama en çok vişneyi severdim.”sen varya en sevdiğim sevgilimsin”bana tersçe baktı “başka sevgilin mi var ? yani bileyimde onu biraz okşayayım”kahkaha attım “yaa sen tek varsın sevgilim hepte tek olacaksın”bana tersçe bakıp yola döndü “lütfen gidene kadar konuşma benimle”kaşlarımı çattım ellimi göğsümün altında birleştirdim ve yolu izlemeye başladım Yol boyunca deniz homurdanıp homurdanıp durdu çoğunu anlamamıştım anladıklarım arasında tek bu cümle vardı”en sevdiği sevgiliymiş,sanki başka sevgilisi var da”deniz çok bozulmuştu biraz kıskanç çıktı sevgilim şansıma. Holdinge denizle beraber girdik.”Deniz çalışanlarından biri barıştığımızı yayarmı sosyal medyaya”deniz sırıtı “yürek yemedilerse hayır”denizle asansöre bindiğim zaman birkaç çalışanıda denize selam verek bindi beni yanlarında görmei beklemiyorl olmalılar ki şaşırmıştılar.aralarında biri cesaret göstererek denize döndü “Deniz bey yanlış anlamazsanız bşr şey sorabilirmiyim”deniz çok ciddi bir şekilde kadına baktı ve başıyla onayladı “şeyy kumral hanımla tekrar barışmışsınız-“deniz sertçe sözünü kesti “biz hiç küsmedik bazı sebeplerden dolayı ayrıldık bu da sizi ilgilendirmez defne “defne denilen kız bana kaçamak bir bakış attı.Defnenin kötü biri olmadığını anlamıştım bunu denize sorarken bile kötü bir manada sormamıştı sadece meraktı. Denizin kolunu cimcikledim bana tersçe baktı”ne oldu”gözlerimle kızı işaret ettim deniz anlamaz gözlerle bakınca konuştum “defne hanım siz denizin kusuruna bakmayın biraz odundur kendisi bizim aramızda denizin dediği gibi bir anlaşmazlık yaşadı bu yüzden ayrılmıştık merağınızı anlıyorum o yayılan video herkesi meraklandırmıştı ama videoda konuşmalar olmadığı için öyle gözüküyor “denize tokat atmam normaldi yine olsa yine atarım ama kimsenin bu konuyu bilmesine gerek yok. Defne gülümseyerek teşekkür ettikten sonra indi hemen arkasından denizle bende indim “odunmuşum ben sana bir odunluk yapacam göreceksin”kaşlarımı çatıp denize baktım “hadi ya yapsana”sırıttı”çıkışta bana hatırlat unutmam büyük ihtimale ama”göz kırparak toplantı odasına girdi. Denizle toplantı odasına girince ilk dikattimi çeken kişi aydın oldu nefretle karşısındaki adama bakıyordu .Dora denizi görmesiyle ayağı kalktı beni görmesiyle ilk önce şaşırdı sonra sırıttı.baştan aşağı beni süzmeye başladı denizden önce ben atıldım “eğer o gözlerini çekmesen kardeşin gibi senide öldürürüm”Deniz sırıttı”gözümün önünde öldürse karışmam zevkle izlerim”Dora yutkundu “baban beni öldürmemen için sana emir verdi”Deniz ellini bellime atarak beni kendisine çekti “bana emir verdi müstakbel sevgilime değil”alnıma bir öpücük kondurdu ve beti benzi atmış doraya döndü “sen ne diye beni buraya kadar getirdin”dora bana bir bakış attı odadan gitmeyeceğimi anlayınca konuştu “baban..Akın karayı indirmek istiyorum babanı alt ettmeme yardım et babandan nefret ettiğini ikimizde biliyoruz”deniz buz kesti “yapamam sence istemiyormuyum ama yapamam”dora şaşırmıştı “babandan korkmuyorsun bunu kanıtladın kumralı bırakmayarak peki neden”deniz bana baktı sonra doraya “annem ölmedi babamın ellinde annem”dora çok şaşırmıştı.Ben ise hiçbir şey anlamamıştım”nasıl olur annenin öldüğünü gördüm”deniz sırıtı”bizimde öldüğümüzü görmüştüler”dora hızlıca çıktı odadan hemen ardından aydın peşinden gitti bende denize döndüm”anlamadım neler oluyor”herkes annemi bir patlamada öldüğünü sanıyor ama yanılıyorlardı babam bir şekilde kurtarmış onu ayaklarını kaybetti uzun bir süre tekerlikli sandalye kulanmak zorunda kaldı yakın bir tarihte ise protez ayak kulanmaya başladı “ derin bir nefes verdi “annemin ölüm haberi her yere ulaşmıştı babamda bunu avantaja çevirdi planını gerçekleştirmek için senin anneni ilk önce öldürdü yani annen seni koruyarak kendi ölümüne sebep oldu sonra bizi ölmüş gibi gösterdi”bana bakmadan anlatmıştı.bana anlatması beni sevindirmişti benden bir şey saklamadan anlatmıştı. Parmak uçlarımdan uzanıp ellimi denizin ensesine yerleştirerek kendime çektim denizde bu anı bekliyormuş gibi eli hemen belime uzandı dudaklarımız arasında varla yok arası boşluk vardı “boyun ne zamandan beri bu kadar uzadı”kıkırdadı “boyum aynı 1.92 senin boyun kısa denizkumralı”hızlıca denizden uzaklaştım “sen çok uzunsun benim boyum kısa değil ben 1.63 boyundayım”kahkaha attı”anladım sen kısa değilsin ben uzunum”başımla onayladım sonra hızlıca odadan çıktım.Denizde peşimden çıktı “hey!işim bitmedi senle”beni öpemediği için kudurmuştu kudursun öpmesine izin vermeyecektim kısaymışım… Asansörün gelmesini beklerken denizde bana yetişti kulağıma yaklaştı “öpmeyecen mi beni ?”omuz silktim.Deniz bana baktı ve sırıtı “sana çıkışta odunluğumu göstereceğim demiştim dimi?”tekrar omuz silktim. Asansör açıldığı gibi girdim denizde hızlıca girdi.Asansörde denizden en uzak köşeye geçtim deniz de dibime girdi.ofladım deniz gülmemeye çalışarak bana kızarmış gibi yaptı “sevgiliye oflanmaz”ona tersçe bakıp ofladım.asansörün kapısı açılır açılmaz hızlıca uzaklaştım. Denizde hiç zorlanmadan kolumu tutu ve beni kendisine döndürdü “sana odunluk neymiş göstereyim deniz kumralı”hızlıca beni omzuna atınca dona kaldım bu adam niye beni sürekli omzuna atıyor “DENİZ BENİ YERE İNDİR!”Deniz in gülüşünü duydum”YA BAK HAYVAN HERİF ,ADİ HERİF,PİSLİK HER-“Kalçama inen bir tokadla sustum utanmıştım . Deniz kahkaha attı “neden sustun devam etsene bana sevgi sözcükleri yağdırıyordun”denizin sırtına sertçe vurdum canı acımamasına rağmen acımış gibi davrandı benimle dalga geçiyordu adi herif Aklıma gelen fikirle elerimi denizin sırtına yerleştirip güçlü bir şekilde kendimi itirdim ve bu şekilde denizin kucağına düşmüştüm.Deniz durmuştu bana bakıyordu bende ona masum gözlerimle bakıyordum”şey canım sevgilim benim yere indirirmisin”diliyle damağına vurdu sıkıca beni kucağında tutup holdingden çıktı.Aydının arabasının yanına gelince beni indirdi “aydın Sonayların evine götürürsün benim götürmem dikat çeker”aydın başıyla onayladı o arabaya binerken ben denize tersçe bakıyordum”evet kumral o dediğin saçma sapan planını uygulayacağım “gülümsedim “biliyormusun seni çok seviyorum müstakbel kocacığım”sırıttı “bilmiyorum tekrar söylesene “omzuna vurdum “fırsatçı adam”kıkırdadı “zalim kız”arabaya binmemle aydın arabayı çalıştırdı * Melodi çok güzel olmuştu Yeşil uzun bir elbise giyordu göğüs dekoltesi vardı dekoltesinin üstü taşlarla kaplıydı. Sırtı da birazcık açıktı koları uzundu yeşil elbisenin ve bu da ayrı bir hava katmıştı.Beste ise pespembe bir elbise giymişti aynı gelinin kız kardeşi olmuştu.elbisesi dardı dizinin bir karış üstünde bitiyordu koları askılıydı şuanki hava için gerçekten uygun değildi kesin donacaktı bende zevkle izleyecektim. Ben ise denizin bana seçtiği kan kırmızısı elbiseyi giymiştim basic uzun düz yakalı yırtmaçlı middi tiriko elbiseyi giymiştim.altıma siyah topuklu ayakkabımı giymiştim,siyah kürkümüde omzuma atmıştım hafif bir makyaj vardı suratımda kötü değildim güzel görünüyordum saçlarımı açık bırakmam iyi olmuştu daha güzel duruyordu bu şekilde “bu ne güzelik ya”doğukanın iltifatıyla ona döndüm “bence sen ilk önce melodiye bak”Doğukan muzipçe melodiyi tekrar süzdü sonra bana döndü “sevgilim tabiki çok güzel olmuş ama sen benim kardeşimsin bu yüzden bu kadar güzel olmana sinir oldum şimdi şerefsizin teki sana bakacak bende deli olacam”doğukanın abilik damarı tutmuştu beli ki
“kumral şey denizinde orada olduğunu biliyorsun dimi ?”oyunculuk yeteneğimi kulanarak yüzümü hızlıca ifadesizleştirdim” evet “dedim duygusuzca.doğukan bana bakarak gülümsedi “merak etme abin yanında “gülümsedim “evet abim yanımda “tam o sırada odaya aydın daldı “lan bunun neresi abi amına koyayım”aydına tersçe baktım “sen kapasana çeneni hayır yani niye gitmiyon sen kankinin yanına”sırıttı “önemli bir görevdeyim”arsızca besteyi süzdü bestee ona cilveli bir bakış attı bu ikisi kesinlikle bir şeyler yaşamıştı. Doğukanın öksürüğü ile aydınla beste gözlerini birbirinden ayrıldı.aydın hızla koluma girdi “hadi biz çıkalım arkadanda onlar gelsinler eğer biraz daha oyalanırsak bunlar nişanlanamayacak”kıkırdayarak aydınla beraber ilerledim merdivenlerden indikten sonra aydın sekerek ilerlemeye başladı bende ona ayak uydurdum” varya kız seni çok seviyorum”kıkırdadım “hmm bende ayı seni seviyorum”kahkaha atarak ilerlemeye devam etik * Nişan için ayarladıkları mekandaydık besteyle beraber oturmuş şimdi gelecek olan melodi ile doğukanı bekliyorduk heycanla bana döndü “ay acaba süprizine nasıl bir tepki verecek Doğukan”gülümsedim “galiba kesinlikle denizin ağzına sıçacak denizle ayrıldığımızdan beri konuşmuyormuş “kahkaha attı melodi ve doğukanın giriş müziğimin çalmasıyla herkes sustu.Bir konfeti patladı sonra birer birer patladı Doğukan ve melodi görünmüştü çok güzel duruyorlardı bir gün benimde böyle olabileceğim hayalini kurmuştum. Melodi ve Doğukan ilk dansı yapıyorlardı bende planımı uygulamak için denizden işaret bekledim onu ararken gözlerim onun yerine babamı gördüm o da bana bakıyordu yanında ki bora abiyle gözlerimi ondan çekip sahneye ne zaman çıkmış olduğunu bilmediğim aydına baktım bana sırıtarak baktı ve mikrofonu eline aldı “şimdi sevgili doğukancım bu güzel dansı böldüğüm için beni öldürme sen birazdan olacak şeye odaklan “ban göz kırpmasıyla yerimden kalkıp girişe doğru ilerledim ve denizi kapının önünde gördüm nefesi kesilmiş gibi bana bakıyordu aynı şekilde bende onu eli belimi buldu “dün yaşadıklarımızı bugünde gerçekleştirme ihtimalimiz yüksek”kıkırdadım ve bana uzatığı koluna girdim özel tasarımlı yüzüğü deniz cebinden çıkardı ve yüzük parmağıma tekrardan taktım.kimse öğrenmesin diye yüzüğü denize geri vermiştim çünkü herkese sürpriz yapacaktık. Yüzüğün üstünde dalgayı andıran bir şekil vardı ve hemen üstünde de papatya vardı. “ve size özel kumral saygının sana hazırladığı sürpriz için bir alkış alalım”barış mançonun Alla beni pula beni şarkısı çalmaya başladı ve biz denizle ilerlemeye başladık insanların bizi görmesiyle alkış sesleri yavaş yavaş duraksadı büyük bir şok dalgası sarmıştı herkesi .Doğukan fal taşı gibi açılmış gözleriyle bize bakıyordu.Babama baktım nefretle denize bakıyordu burada aydın,beste ve bora abim dışında herkes şaşırmıştı eh bende bunu yapmak istemiştim.Doğukanın önüne geldiğimizde gülümseyerek ona bakıyordum melodi gülümseyerek “ayy ne kadar sevindim barıştığınıza bir daha sakın ayrılmayın”gülümsedim doğukana baktım ama o nefretle denize bakıyordu “LAN İT BEN SANA DEMEDİM Mİ UZAK DURACAN BU KIZDAN”doğukanın bağırmasına şaşırmamıştık bunu bekliyorduk”sus be oğlum sıçacaksan sonra sıç şimdi keyfine bak “göz kırptı doğukana ve benimle beraber ilerlemeye başladı aydın ve bestenin yanlarına gelince besteyle birbirimizin ellerine çaktık “hayatımda gördüğüm en havalı giriş” kahkaha atarak denizin göğsüne yaslandım… **** *** ************* *************** beğenip yorum yapalım lütfen en yakın zamanda duyuruyla geleceğim önemli bir duyuru eğer artış almazsa bölüm atmayaağım lütfen beni yanlış anlamayın ben yazar olmak istiyorum ve bana eleştirip yanlışlarıı söylemenizi istiyorum eğer bölümü beğenmişsenizde beğenin lütfen bende bu bölümü daha iyi yazmışım yani böyle yazmak okurların ilgisini daha çok çekiyor diye yorumlandırayım ve o şekilde yazayım diyorum lütfen beni yanlış anlamayınız kendinize dikkat eddin duyuruda görüşürüz |
0% |