15. Bölüm

14)OLAYLI ANTRENMAN

Aysel Gürel akgüç bektaş
aysel_akguc_bektas

Partiden sonra ki gün haftanın son ders günüydü. Mila erkenden kalkıp hazırlandı. Cecelia ile kahvaltı yapmak için yemek salonuna geçtiler.

Öğrenciler yorgun olsalar da çoğu dinç bir şekilde ayaktaydılar. Çoğu gece ile ilgili yorumlar ve dedikodular yapıyordu.

İki dedikodu konusu vardı. Kral ve Kraliçe'nin konuk Kral ve Kraliçe ile olan yakınlıklarıydı.

İkinci konu ise Veliaht Prens Jack Rondak'ın bir sıradan ile geceye katılmasıydı. Kızlar kıskançlık yaparak bol bol dedikodu yapmaya dalmışlardı.

Mila bütün bunların farkında olsa da pek önemsemedi. Jack kızların yanına yaklaşıp:

"Tepsileri alıp kafeteryaya geçin bizde geliyoruz. Bütün gözler bizim üzerimizde rahatsız edilmek istemiyorum," dedi.

Sesi biraz bıkkın çıkmıştı. Kızlar dediğini yapıp kafeteryaya geçtiler. Geniş bir masaya geçip oturdular. Az sonra Jack ve diğerleri gelip onlara katıldı. Jack ve Mila yan yana oturmuş sohbet ediyorlardı. Daha çok birbirlerini daha yakından tanımak için konuşuyor gibiydiler.

Diğerleri onlara fazla müdahale etmediler. Jack'in Mila'ya olan ilgisi ve sevgisi hepsini memnun etmişti. Ses çıkarmayıp onlara eşlik etmeleri etrafa sessiz bir mesaj veriyordu. Biz bu ilişkiyi onaylıyoruz demekti.

Bu arada Kral John ve Kraliçe Rosalinda konukları ile akademiye geldiler. Konuklar ikizleri Akademi ortamında görmek istiyorlardı. Onları Komutan Lordist karşıladı.

Kahvaltı ve sınıfta ki dersler için odasına geçip görüntüleme kürelerini açtı. Oturup takip etmeye başladılar. İkizlerin gayet iyi ve rahat olduklarını görünce ikisi de rahatlamıştı.

Cecelia Jack'e:

"Öğleden sonra sadece bir dersimiz var. Sonra biraz antrenman yapmaya karar verdik. Bize destek olup bir kaç numara göstermeye ne dersin," dedi.

Jack memnun olmuştu. Arkasına yaslanıp:

"Bu iyi bir haber tabii ki yardımcı olurum. Bir ay sonra grup seçimleri olacak. Hepinizi grubumuzda görmek istiyorum. Maria senin büyük ihtimalle Canavar Avcıları grubuna gideceğini biliyorum. Ronan ailesi grubun kurucusu sayılır.

Mila senden ikizleri gruba alabilmek için yardım isteyecektim. Bir çok kişi rahatsız olsa da gayet iyi uyum sağladılar," dedi.

"Elbette yardımcı olmaya çalışırım. Bu arada beni diğer grup liderleri davet etmeye başladılar. Bu biraz ağır olacak, ama arkamdan dedikodu yapanlar şimdi deyim yerindeyse yalakalık yapmaya başladılar."

Jack gözlerini devirdi:

"İkimizin artık sevgili olduğumuzu bile bile bunu yapmaları sadece bir saçmalıktır. Geçen yıl en iyi okçumuz mezun oldu. O yüzden özellikle Altın Pelerin grubu üstünlük peşinde bizi geçmeyi kafaya taktılar. Son üç yıldır okulun en iyi grubu biziz bunu kaptırmaya hiç niyetim yok," dedi.

"Gitmek isteyeceğim en son grup bile değiller. Bunu açıkça onlara söyledim. Beni düşman gibi gören insanlarla işim olmaz. Yine de bir işler çevireceklermiş gibi hissediyorum. Ben hislerimden kolay kolay yanılmam."

Daniel, "çok çok hile yoluna başvururlar. O da bir işe yaramaz aldığın ödül seni korur," dedi.

Yemek molası bitince kafeteryadan ayrıldılar Dersler için ana binaya geçtiler. Mila, Cecelia ve Jade birlikte konuşa konuşa sınıfa girdiler. Tüm sınıf onları izliyordu.

Doryan geceye birlikte katıldığı Sarah Armos ile sohbet ediyordu. Lora ikisinin samimi halini görünce sinir olmuştu. Sarah Farton kasabasının beyi Steven Armos'un kızıydı. Büyük bir abisi vardı. Jack ve diğerleri gibi o da üçüncü sınıftı. Üçü ile de iyi anlaşırdı. Beyaz Güç grubunun sonra ki lideri olacaktı.

Lora ise eski sevgilisini başka biriyle görünce sinirleri iyice gerildi. Onun bu halini gören Teresa bile endişe etmeye başladı.

Kızlar ise aralarında konuşup plân yaptılar. Mila ikizlere dönerek:

"Öğleden sonra tek dersimiz var biliyorsunuz. Daha sonra biraz antrenman yapmayı plânlıyorduk. Bizimle birlikte çalışmaya ne dersiniz? Grup seçimleri yaklaşıyor. Üstelik bu yıl düello yılı dersler ve üzerine bir de bu var. Her an hazır olmalıyız," dedi.

Onlar da bunu mantıklı bulmuştu. O yüzden bu teklifi kabul ettiler. Öğretmen gelince ders başladı.

İki saat süren ders biterken herkes ayaklandı. Mila sonraki derste diğerlerinden ayrıldı.

Doryan ve Sarah ile sohbet ederek ikinci derse girdi. Onlar da antrenman yapmayı plânlıyorlardı.

Lora ise geride üçünü yumruklarını sıkarak dinledi. Sonunda Sarah'a omuz atarak yanlarından geçip gitti.

Doryan sinirle arkasından baktı. Sarah "Doryan biraz sakin ol. Onunda tam olarak istediği bu eline koz vermemelisin. Senin halen onu önemsediğini düşünecek ve daha çok üzerimize gelecektir," dedi.

Mila başını sallarken:

"Sarah haklı bırak ne hali varsa görsün. Aşırı bir şey yapmaya cesaret edemez. Ederse de karşısında beni bulur. Bu yıl ne kadar sorunlu öğrenci varsa gelmiş. Haftalık raporları bir görseniz şaşırırdınız. Hiç bitmeyecek dertlerle ve sorunlarla uğraşıyorum," dedi.

Doryan ona:

"Yeni dertlere hazır olmanı tavsiye ederim. Jack ile yakınlığını kıskanıp üzerine üzerine geleceklerdir. Bir kaçı Yıldız Akademisine sırf onun için geldi. Tek dertleri geleceğin Kralını etkilemek ve en büyük engel sensin," diye uyardı.

"Bunu gayet iyi biliyorum. O tür insanlardan korksam ya da çekinmiş olsam burada olmazdım. Geçmişte nasılsam şimdi de öyle olacağım. Jack ve benim durumumuz sadece bizi ilgilendirir."

Derse girip boş sıralara geçip oturdular. Taraina ve Liyena Ruvor üçüne ama özellikle Mila'ya bakıp duruyorlardı. İkisi de ailesinden dolayı ona daha büyük bir kin besler olmuşlardı.

Atrias Dortis ise kozlarını paylaşmak için fırsat arıyordu. Onun derdi babası değildi. Yanlız geçen çocukluğu ve annesizlikti. Annesinin mezarının yerini bile bilmiyordu.

Öğretmen gelince ders başladı. İki saat süren ders sonunda bitti. Bir de ödev sahibi oldular. Mila önceki ödevin konusu olarak alış veriş yaptığı meydanı seçmişti. İki gün önce bitirip teslim etmişti.

Ders sonunda ayaklanıp sınıftan çıktılar. Lora arkalarından yetişip Mila'nın koluna yapışmaya kalktı. Ama Mila'yı almaya gelen Jack'i görünce vazgeçti.

Jack ilk anda gerginliği fark etti. Mila yaklaşıp koluna girdi ve dikkatini üzerine çekti. Tek derdi olay çıkmasına engel olmaktı. Arkadaşları da onlara eşlik etmeye başladılar. Birlikte sohbet ede ede yemek salonuna girdiler.

Jack Mila'ya masaya kadar eşlik etti. "Az kaldı kısa bir süre sonra benim yanımda oturuyor olacaksın. O güne kadar idare edeceğiz," dedi.

Mila gülümseyerek başını salladı. Cecelia ve Jade gelip oturdular. İkinci derste bir ödevleri olmuştu. Bu konuda fikir alışverişi yapıyorlardı. Yerel yönetimler üzerine yapılan bir dersti. Doryan ve Sarah gibi öğrenciler bu dersi ikinci sınıfta almaya başlayacaklardı.

Cecelia ödev hakkında Mila ile konuşup fikir aldı. Jade ve diğerleri de fikir edinmek için dinlediler.

Mila onlara yerel bazı sorunları anlattı. Öğretmenin verdiği çözüm önerileri ödevi üzerine konuştular. Her biri farklı bir sorun üzerine ödev hazırlamak için notlar aldılar.

Yemeğin ardından Jack ve Mila biraz vakit geçirmek için kafeteryaya geçtiler. Diğerleri onları yanlız bırakmışlardı.

Jack Mila'nın yanına oturup:

"Okuldu, dersti, görevlerdi derken birbirimize vakit bulmakta zorlanıyoruz. İlk dönem sonunu iple çekiyorum desem yalan olmaz. Bu hafta sonu için bir plân yaptım. Biraz dışarı çıkıp gezeriz. Ne dersin," dedi.

"Jack elbette seninle gezmeye hayır demem. İlk dönem sonuna gelince saray görevin olabilir. O yüzden plân yaparken onu da düşünmen gerekiyor. Sana engel olmak istemem. Geleceğin Kralı olduğun için bütün gözler senin üzerinde olacaktır. Her zaman her türlü göreve hazır olduğunu göstermen bekleniyor."

"Evet bende bunun farkındayım. Bir nöbet görevi verilecek bana eşlik etmesi için bir kişi seçme iznim var. O kişi sen olabilirsin. Daniel ve Revın iki farklı yere gidecekler. Revın Almina'ya eşlik etmesi için teklifte bulundu. Daniel'in ne yapacağını bilmiyorum."

"Peki öyleyse o göreve beni yazabilirsin. Sana yardımcı olmaya hazırım."

Bir süre daha oturup ders için çıkıp ayrıldılar. Mila sınıfa girip kızların yanına geçip oturdu. Cecelia abisinin teklifini duyunca kaşlarını havalandırdı.

"Mila bu harika bir haber bize ödev için yardım etmiştin. Jack'e gideceğiniz yerde ki insanlarla olan iletişiminde yardımcı olabilirsin. Bunu kabul etmekte biraz zorlansak da bir çok konuda kendimizi geliştirmemiz gerekiyor. Bizim bilmediğimiz veya görmediğimiz bir çok konuda yardımcı oluyorsun," dedi.

"Bunu ödev hakkında yardım istediğin zaman fark ettim. Beni yanlış anlamayın ama bazı konulara çok yabancı kalıyorsunuz. İnsanlara örnek olmanızın beklendiği bir konumdasınız. Buna göre düşünüp hareket etmelisiniz."

Yakında ki bir kız sohbeti duymuş ve araya girdi.

"Bir Prensese akıl vermek sana mı kaldı anlamış değilim. O sorun dediğin şeyleri çözmek için bir sürü insan vardır. Bu tür işlerle soylu birini hele ki bir Prensesi meşgul etneye değmez," dedi.

Lora ise kinini dökme fırsatını kaçırmadı.

"Üstelik bir de Veliaht Prense danışman olma hayaline kapılmış gidiyorsun. Sen kim danışman olmak kim kendini bize rezil etmekten başka bir işe yaramıyorsun. Daha dur bakalım başına neler gelecek."

Mila ilk konuşanı sesinden tanıdı. Akademiye gelirken arkasından laf söyleyip dedikodu yapan kızlardan biriydi. O yüzden onu alttan almayıp:

"Sen beni pek tanımasan bile ben seni tanıdım. Akademiye gelirken aynı servis aracındaydık. Boş boş konuşup arkamdan dedikodu yapan iki kızdan biride sendin. Plânların bir işe yaramadı diye kinini kusmana gerek yok. Sadece kendini küçük düşürüyorsun.

Lora sana gelince yıllar oldu. Ama benimle uğraşmaktan hiç bir zaman vazgeçmedin. Defalarca meydan okuyup bana yenilmek bile senin aklını başına getirmedi. Sen kendi işine bak. Anlamadığın şeylere de burnunu sokma kendini küçük düşürmeye de artık bir son ver."

İkisi de böyle bir tepki almayı beklemiyor gibiydiler. Cecelia ise bu durumdan oldukça memnun olmuştu.

Ders Öğretmenin sınıfa girmesiyle birlikte başladı. İki saat süren ders biterken ayaklanıp çıktılar.

Komutan Lordist konuklarına dönüp:

"Antrenman alanında çalışmaya karar vermişler. İzleme localarından birinde rahat rahat izleyebilirsiniz," dedi.

Konuklar bu durumdan oldukça memnun kalmışlardı. İkizlerinin gayet iyi ve uyumlu olduklarını görmüşlerdi. Arkadaş edindikleri de belli oluyordu. Başta sınırda tanıştıkları genç süvari dahil bir kaç iyi arkadaşları olmuştu.

Diğer yandan Mila ve diğerleri odalara dönüp hazırlandılar. Mila evden gelen bir aramaya cevap verdi. Konuşma sona erince merak eden Cecelia'ya:

"Yeni eve taşınma telaşına girmişlerdi. Hafta sonu oda takımımı seçmem gerekiyor. Onu haber vermek için aradılar. Bu kez ev daha büyük anlaşılan," dedi.

Cecelia başını salladı ve birlikte çıktılar. Beş dakika sonra antrenman alanına girmişlerdi. Kızlar onlardan önce gelmişti. Hemen yanlarına gittiler. Mila ilk önce kısa kılıç parkurunda çalışmak istedi.

Jack bugünü antrenmana ve yenilere yardım etmeye ayırmıştı. Onları görünce memnun olmuş bir ifadeyle yanlarına geldi.

"Derslere ve antrenmanlara sıkı sıkıya bağlı olmanız iyi oldu. Mila seni daha önce izledik. O yüzden gayet iyi olduğunu biliyorum. Biraz ısınınca ikinci kademe hedefleri açacağım. Biraz hız kazanmalısın.

Cecelia sen daha önce kısa kılıç üzerinde çalışmak istediğini istediğini söylemiştin. Önce Mila'yı biraz izleyip takip et. Daha sonra ikimiz sana birebir ders vereceğiz. Nede olsa benim uzmanlık alanlarımdan birisi de bu," dedi.

Mila kendi silahları ile bir parkura girdi. İkinci aşama için yaklaşık bir saat çalışma yaptı. Etrafta bir an oluşan sessizlik ile Jack etrafa baktı. Bir çok kişi kenarda merakla parkuru takip ediyordu.

Takip edenlerin çoğu erkek öğrenci süvarilerdi. Jack avını arayan bir avcı gibi takip edenlere kaşlarını çatarak baktı. Aralarında Devin Ruvor ve Atrias Dortis'te vardı.

45 dakika sonra parkuru bitiren Mila çıktı. Parkur puanı o sırada yandı. Sonuç 7.7 olmuştu. İkinci aşamada ilk kez çalışmıştı. Bu puan oldukça iyi bir başlangıç oldu.

Jack ve Daniel yanına yaklaşıp tebrik ettiler. Jack Mila'ya sarılıp, "oldukça iyi bir iş çıkardın sevgilim ilerde grubumuzun iyi ve yetenekli bir üyesi olacaksın," dedi.

Mila yanakları biraz kızarırken '"teşekkür ederim. Hak ettiğim yeri elde etmek için elimden geleni yapacağıma emin olabilirsin," dedi.

Cecelia'nın istediği ders için yanına gittiler. Bir kaç temel bilgi ve ilk aşama kısa kılıçları tanıtan Mila tam bir öğretmen edasıyla işi ciddiye almıştı.

Cecelia ile parkura girerek birebir hareketleri ve olası darbeleri göstererek çalıştırdı.

Doryan ve Sarah bir parkura girip düello çalışması yaptılar. İkisinin de performansı oldukça iyiydi. Jack ve diğerleri ikisini de takibe almışlardı.

Fredrik Armos kız kardeşini ve erkek arkadaşını takip ediyordu. Jack aynı sınıfta birlikte okuduğu arkadaşına dönerek:

"Kız kardeşin oldukça iyi bir performans sergiliyor. Doryan Buffor bizim takibimizde olan bir yetenek, kardeşin sizin gruba dahil olursa bu bir sorun olmaz umarım," dedi.

Bunu şakayla karışık bir şekilde söylemişti. Fredrik'i bu tür konular da sorun yaratacak biri olmadığını bilecek kadar tanımıştı.

"Sarah kolay kolay kimseye güvenen biri değildir. Doryan Buffor ile oldukça iyi anlaşıyorlar. Böyle bir durumda onlara engel olmam. Ama belki Doryan Buffor bizi tercih eder. O zaman ne yapacaksın."

Jack gülerek:

"Öyle bir durumda engel çıkarmam. Seven insanların arasına girmek gibi bir niyetim yok. Onları en iyi ben anlarım. Ne de olsa bende kalbimin sahibini buldum," diyerek eliyle Mila'yı işaret etti.

Genç adam başını sallayarak:

"Umarım çok mutlu olursunuz. Sen bunu hak eden iyi bir dostsun. Yanlız hakkında bir kaç şey duydum. Çetin ceviz birine çattın. Bir olaya karışırsan sana da acıyacağını pek sanmıyorum," dedi.

Bunun üzerine ikisi de kahkahalarla gülmeye başladılar. Etrafta onların bu haline bakıp duran insanlar vardı.

Devin Ruvor onların rakip gruplarda olmalarına rağmen bu kadar iyi dost olmalarına sinirle baktı. Ona göre arkadaşlık ve dostluk sadece göstermelik bir şeydi. Rekabet ve alacağı galibiyetler daha önemliydi. Onlar gibi kendisi de gelecek yıl grup yöneticisi olacaktı. İki de yardımcısı vardı. Ama onların fikirlerine asla uyacak biri değildi. Şimdiden grupta rakip olarak gördüğü öğrencileri kontrol altında tutmak için baskı kurmuştu.

Bir saatlik çalışmanın ardından Mila ve Cecelia dinlenmek için kenara çekilip oturdular. Aralarında sohbet ederken takip ediliyorlardı.

Atrias Dortis Mila'nın yorgun olmasını fırsat olarak görmüş olmalı ki plânını devreye sokmak için yaklaştı.

"Öğrenci Süvari Mila Kortas sana kısa kılıç parkurunda meydan okuyorum. Eğer bana yenilirsen listede ki yerini bana bırakacaksın. Meydan okumamı kabul ediyor musun?"

Mila onun tam olarak ne yapmaya çalıştığını anlamıştı. Ama hiç bozuntuya vermeden ayağa kalktı. Atrias'ın gözlerine bakarak:

"Benim yorgun olmamı fırsat olarak değerlendirdin. Ama bu yüzden kaçacak değilim. Eğer sen yenilecek olursan vereceğim cezayı kabul edecek ve sesini çıkarmayacaksın. Sen bunu kabul ediyor musun?" dedi.

Atrias kendine oldukça güveniyordu. O yüzden kabul der gibi başını salladı.

Cecelia ortadan kayboldu ve Jack, Jade, Daniel, Revın ve Almina ile geri döndü. Jack Mila'ya dönerek:

"Burada tam olarak neler oluyor. Mila biraz olsun dinlenmen gerekirdi. Atrias Dortis bu yaptığına çocukluk denir. Burası bir Akademi diye bilinir. 4 5 yaşında ki çocukların gittiği bir kreş değil," dedi.

Atrias Dortis damarına basılmasına rağmen geri adım atmadı.

Mila Jack'e:

"Beni tuzağın içine çekmeye çalışıyor. Ama merak etme başarılı olamayacak bana güven sevgilim," dedi.

"Off bana başka bir seçenek bırakmadın zaten. Tamam ama dikkatli ol. Kaybettiği an sana saldırmaya devam edecektir. O zaman bende durmam."

Mila sadece başını salladı. Atrias ile boş bir parkura girdi. Arkadaşları ona güvenseler de endişe etmeye devam ettiler. Mila üç saat boyunca çalışmıştı. Yorgun olması sorun olacak diye endişe ediyorlardı.

Jack ise her ihtimali değerlendirme düşüncesiyle etrafa bakındı. Birini arıyor gibiydi, sonunda buldu:

"Amanda iyileştirme ve enerji tılsım taşların yanında mı?" diye sordu.

"Evet ikisi de benim yanımda acil müdahaleye hazırım. Yanlız dikkat et, Dortis yenilecek olursa saldırmaya devam edebilir."

Jack bunu biliyordu ve başını sallayarak karşılık verdi. Doryan ve Sarah izleyen ekibe katıldılar. Doryan başını iki yana sallayarak:

"Dortis başına büyük bela aldı. Kaybettiği zaman Mila ona güzel bir ceza verecektir. Ceza anlayışı oldukça ilginç olabiliyor," dedi.

Devin Ruvor nefretle laf attı:

"Ne o Mila Kortas'ı iyi tanıyor gibisin. Eski sevgilin mi yoksa?" diye sordu.

Doryan ona bakmadan konuşmaya devam etti:

"Biz aynı kasabadan geliyoruz. Yetenek gelişim okulunda okurken neler yapabildiğini görmüş, biri olarak buna eminim. Sorunlu öğrencilerle neler yaptığını da iyi biliyorum. O yüzden hiç kimse bu sözlerimi farklı yerlere çekmese iyi olur," dedi.

Devin Ruvor kendini muhatap almak yerine ortaya konuşan Doryan'a ters ters bakıp 'göreceğiz ' diye sessizce mırıldandı.

Bu sırada karşılaşma da başladı. Mila yorgun olsa da gayet iyi iş çıkarıyordu. Atrias Dortis hırsla ve nefretle resmen saldırıya geçmişti. Nefret ve kinden gözü dönmüş bir şekilde saldırdı.

Mila tam tersine oldukça sakin bir şekilde karşılık veriyordu. Yaklaşık kırk dakika sonra Mila Atrias'a arkasından dizlerine tekme atarak dengesini kaybetmesini sağladı.

Atrias'ın elinde ki kısa kılıçlar az ötesine fırlamış ve dizlerinin üzerine düşmüştü. Mila onun bir sonraki hamlesinin zırh taşını aktif hale getirmek olduğunu anlamıştı. Bir kaç adım geri çekildi ve kendi zırh taşını aktive etti.

Atrias'ta o sırada kendi zırh taşını aktive etti. Ayağa kalkıp saldırıya geçti. Zırh koruması olan elektrik saldırısını başlattı.

Mila üstüne gelen iki yıldırım saldırısını karşılamayı başardı. Zırhı ona koruma sağladığı gibi gelen saldırıyı sahibine geri yansıtma özelliğine sahipti.

Atrias geri seken yıldırımlardan ilkini tam zamanında karşıladı. Ama ikinci saldırı için geç kalmıştı. Zırhı olmasa belki de ağır bir yara alacaktı. Onun yerine kısa bir süre hareketsiz kaldı.

Mila bu fırsattan yararlanıp atağa geçti. Jack ne olacağını az çok tahmin ediyordu. Yine de heyecanla nefesini tuttu.

Mila ayaklarına hız veren zırh yeteneğini kullanarak harekete geçti. Hızla yaklaşıp Atrias'ı kelepçe ile etkisiz hale getirdi. Böylece karşılaşma sona erdi.

Atrias donma saldırısından kurtulunca kendini hiç istemediği bir durumda buldu. İçeriye giren biri onu yerden kaldırdı.

Mila ise yanına gelen Jack'ten destek alıp parkurdan çıktı. Cecelia ve Jade hızla yanına gelip sarıldılar. İkisi de oldukça endişe etmişlerdi.

Bu arada Atrias parkurdan çıktı. Antrenman saati bittiği için içeriye bir grup temizlik görevlisi girdi.

Atrias oldukça öfkeli bir şekilde Mila'ya bakıp önüne döndü. Temizlik ekibinden bir kadınla karşı karşıya geldi. O sinirle:

"Ne bakıyorsun çekil yolumdan aptal yaratık," diye bağırdı.

Kadın bu tür hakaretlere alışkın değildi. O yüzden bir an ne yapacağını şaşırdı. Sonra da kenara çekilip yol verdi.

Atrias çıkışa yöneldi ama Mila'nın sesiyle durmak zorunda kaldı.

"Öğrenci Süvari Atrias Dortis benim vereceğim cezayı öğrenmeden nereye gidiyorsun."

Atrias yumruklarını sıkarak döndü:

"Tamam ben verdiğim sözü tutacağım. Biraz çabuk ol, yapacak işlerim var," dedi.

Mila çalışan ekibe döndü.

"Sizler bizden sonra burayı temizleyen ve toplayan ekipsiniz öyle değil mi?" diye sordu.

İçlerinde yaşça büyük kadın:

"Evet efendim biz her akşam burayı temizleyen ekibiz neden sormuştunuz," dedi.

"Ben bu yıl akademiye başladım. Listenin ilk sırasında yer alıyorum. Bugün bir başka öğrenci ile parkurda karşılaştım. O öğrenci bana yenildi ve bir ceza vermem gerekiyor. Bana meydan okuduğu zaman alabileceği cezayı kabul etmişti. Bu ceza sizi de ilgilendiriyor."

Sonra da Atrias'a döndü:

"Bu akşamdan itibaren bir ay boyunca temizlik ekibine yardım edeceksin. Verilen her işi ve görevi itiraz etmeden yapacaksın. Eğer işten kaçar ve ekibin herhangi bir üyesine hakaret edersen daha büyük ceza seni bekliyor olacak," dedi.

Atrias böyle bir ceza almayı beklemiyor gibiydi. İtiraz etmek için ağzını açmıştı ki Mila dinleme gereği bile duymadan çıkışa yöneldi. Jack ve diğerleri onu takip ederek çıktılar.

Jack Mila'ya gururla bakıp gülümsedi:

"Bu ona biraz ağır gelebilir. Yine de iyi bir iş çıkardın. Seninle gurur duyuyorum güzelim üstelik ilk kez bana sevgilim dedin. Bunu hiç bir zaman unutmayacağım," dedi.

Mila yanakları kızarmış bir şekilde dönüp baktı:

"Senden bunu duymak da benim için oldukça değerliydi. İlerde ne olursa olsun seninle sevgili olmaktan mutluluk duyuyorum," dedi.

El ele çıkıp önce revire uğradılar. Mila'nın ufak tefek yaraları vardı. Doktor ve hemşire bir kontrolden geçirdiler. Herhangi bir olumsuz durum yoktu. Amanda Rose bunun üzerine yanına yaklaşıp enerji tılsımını kullandı.

Jack önce revir konusunda ısrar ettiği için buraya gelmişlerdi. Sonra da yurt binasına girdiler. Görevli kadın ilk önce bir erkeğin içeriye girmesine izin vermedi.

Ama ikisini el ele görmüştü. Üstelik Mila'nın biraz yorgun göründüğünü fark etti. O yüzden izin verip yolu açtı. Jack Mila'ya odasına kadar eşlik etti.

"Seni artık gözümün önünden bir an olsun ayırmasam iyi olacak. Çünkü artık açık açık hedef olmaya başladın. Sana zarar vermek isteyen herkesin benden çekeceği var. Şimdi biraz dinlen yemek salonunda görüşürüz. Yanında olmak istesem de görevliyi zor durumda bırakmak istemiyorum. Belki daha sonra tekrar girmeme izin verir."

Sonra kardeşine döndü:

"Cecelia Mila sana emanet iyice dinlenin," dedi.

"Merak etme sevgilini gözümün önünden ayırmayı düşünmüyorum. Bugün beni de baya korkuttu çünkü."

Jack eğilip Mila'yı alnından öptü. O çıkınca Mila bir an elini alnına götürdü, gülümseyerek başını salladı ve duşa girdi. Çıktığında oda biraz kalabalıktı. Amanda Rose ile fazla bir sohbeti olmasa bile gelmişti. Meraklı ve endişeli gözleri görünce:

"Hey o kadar endişe etmeyin. Ben gayet iyiyim. İyi bir duş tüm yorgunluğumu alıp götürdü," dedi.

Jade, "onu zaten fark ettik. Güçlü bir bünyen varmış. Ayrıca Jack seni yanlız bırakırsak bizim canımıza okur. Üstelik seni henüz tebrik etme fırsatım olmadı. Hem harika bir düello gösterisi izlettin. Hem de iyi bir ceza nasıl verilir onu gösterdin. İlerde Carl'ın üzerinde denemeliyim. Bazen hepimizi deli ediyor. Belki aklı başına gelir," dedi.

Lisandre başını iki yana sallayarak:

"Kardeşlerimizin uslu duracağına gerçekten inanıyor olamazsın. Ben asıl bu durumda Jack, Daniel ve Revın üçlüsünün uslanıp uslanmayacağını merak ediyorum. Mila benden sana destek abime düşkün olsam da kontrol altında olması gerektiğini biliyorum," dedi.

Mila üçünün ne kadar baş belası olabildiklerini duymuştu. Başını iki yana sallayarak:

"Onların üzerinde herhangi bir yetkim yok. Bunca yıl sizlerin yapamadığını nasıl yapmamı bekliyorsunuz," dedi.

Amanda Rose:

"Senin Jack üzerinde büyük bir etkin var. Belki rahat durmaz ama senin için biraz durulur. Francesca büyük ihtimalle senden yardım isteyecektir. Sürekli üçü yüzünden çok yorulduğunu söyleyip duruyor," dedi.

Bu arada Jack çıkışta bir mesaj aldı. Müdür Lordist onu odasına çağırmıştı. Üstünü değiştirip hemen yönetim katına çıktı. Sekreteri Fiona onu bekliyordu. Hemen içeriye aldı.

Müdür Lordist masasında oturmuş bir dosyayı okuyordu. Jack içeriye girince başını kaldırıp baktı. Tam bir şey söyleyeceği sırada kapı bir kez daha çaldı. İzin verdiği zaman içeriye Kral John girdi. Komutan Lordist onu görünce hemen ayağa kalktı. Jack sırtı kapıya dönük olduğu için geleni görmemişti.

"Komutan Lordist bizi biraz yanlız bırakır mısınız? Oğlum ile özel olarak konuşmak istiyorum."

Komutan Lordist saygıyla baş selamı vererek odadan çıktı. Jack ise sesi duyunca merakla dönüp babasına baktı. İlk kez Kral John Akademide bir şeye müdahale ediyordu.

Kral John masanın önünde ki koltuklardan birine oturdu. Oğlunu baştan aşağıya süzerek baktı. Onda kendi gençliğini görüyordu. Eliyle karşısında ki koltuğu gösterip oturmasını istedi.

"Bu sabahtan beri seni ve diğerlerini takip ediyoruz. Seninle gurur duyuyorum oldukça iyi bir seviyeye geldin. Bence geriye bir tek ruh hayvanının ortaya çıkması kaldı.

Özel hayatına bir kez bile müdahale etmedik. Zamanı gelince en doğru insanı bulacağına inandım. Sanırım bu yıl o insanı bulduğunu düşünüyorsun. Mila Kortas ile yakın olmanı sorun edecek değilim. Sadece ileriye dönük plânlarının neresinde onu merak ediyorum."

"Dediğin gibi bunca yıl etrafımda olan hiç bir kıza ilgi duymadım. Benim etrafımda olma sebepleri belliydi. Mila'yı ilk kez Baverna kasabasına yaptığım gezide gördüm. Bana farklı bir şekilde davranmak yerine düzgün bir şekilde davrandı. İlk dikkatimi çeken de bu oldu.

Senin eski arkadaşının kızı olması da ayrı konu, evlatlık olduğunu bildiğini düşünüyorum. Şunu bilmeni isterim ki bu durumun benim için hiç önemi yok. Mila ile ileriye dönük plânlarım var. Mesela benim ara dönemde ki iki haftalık görevime dahil edeceğim. Sivil halkın arasına daha fazla karışmam gerekiyor. Mila bana sorunlar da yardımcı olabilir. Bilmediğimiz sorun ve konular da şimdiden bize yardımcı oluyor. O görevde daha çok dikkat çekecektir."

"Evet ilk evlatlık edinme başvurusu yaptıkları zaman haberim olmuştu. Onca yıl olanlardan sonra uzaktan koruma ve takibe almıştım. O zaman aktif göreve geri dönmeleri için teklifte bulunmuştum. Ama ikisi de bizden bile inatçı çıktı.

Belki de yıllar sonra buldukları huzuru kaybetmekten korktular. Mila onlara yeni bir nefes getirmişti. Bu yıl deşifre olunca geri dönmeyi kabul ettiler. Yeni subayların eğitiminden sorumlu oldular. Yeni ve daha genç bir eğitmen kadrosu oluşturuyorlar.

Mila ile olan durumuna gelince sonuna kadar arkanızdayız. Dediğin gibi o görevde Mila ile birlikte kendinizi kanıtlama fırsatınız olacak. Mila sana bir çok konuda yardım edebilir. Ama aynı zamanda yabancı olduğu bazı konular da sana ve yardımına ihtiyacı olacaktır.

Bu arada benden sana bir uyarı eğer onu üzersen karşında herkesten önce beni bulursun. Çünkü bende bir kız babasıyım."

"Bildiğin bazı konular olduğunu tahmin ediyordum. Beni yine yanıltmadın. Ben ne olursa olsun Mila'nın yanında olacağım. Sorun yaşadığı zamanda desteğimi hissedecek. Bu arada tehdit işini herkes ciddiye almış. En başta kardeşi ve benim kardeşim olmak üzere herkesten uyarı aldım. Bu kadar güvenilmez olduğumu bilmiyordum."

Kral John bunun üzerine kahkahalarla gülmeye başladı.

"Benim bir şey söylememe veya yapmama gerek kalmamış."

Biraz daha sohbet ettiler. Kral John onu yanlız bırakıp çıktı. Az sonra Komutan Lordist yanında Atrias Dortis ile geldi. Jack onun hemen itiraz ettiğini anladı. Borays gelince görüntüleme küresinin kaydı kontrol ettiler.

Borays "Öğrenci Süvari Atrias Dortis itiraz ettiğin cezayı en başından kabul etmişsin. O yüzden geri dönüp çalışmaya başlamanı emrediyorum," dedi.

Atrias Dortis sinirli olsa da sesini çıkarmadı ve çıktı. Borays Jack'e dönüp:

"Bugün yaşanan olay bir ilk olabilir. Ama bunun arkası gelecek bunu hissediyorum. Revirden olumsuz bir rapor çıkmadı. Ettiğin yeminin arkasında olmandan nemnunum.

Dönem arası görev yerin belli oldu. Batı sınırında ki Grodor şehrinin garnizonunda kalacaksın. Şehir beyi Patrick Klot ve eşi Candida Klot seni ağırlamak isteyecektir. Şehirde ki bazı etkinliklere katılma iznin var. Ona göre hazırlık yapmanı tavsiye ederim. Bu arada yardımcı öğrenci olarak birini belirledin mi? Onunda kaydını yapmam gerekiyor," dedi.

"Evet efendim hazır olarak gideceğiz. Yardımcı öğrenci olarak Öğrenci Süvari Mila Kortas'ı seçtim. Halk arasında ki sorunları daha iyi görmemi sağlayacaktır. Bu konuda kendini kanıtladı çünkü."

Borays bunun üzerine onay verdi. Jack onun bu karardan memnun olduğunu fark etti. İzin verildiği zaman çıktı.

Bölüm : 03.01.2025 12:44 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...