Yeni Üyelik
1.
Bölüm

BİR

@aysema24

"Şu anda kulüpte keyfim yerinde arasan da seni duymuyorum zaman çekilirim bir kenara pistin ortasında oynuyorum" Ay birde bağıra bağıra eşlik ediyorlar "kızlar şarkının sesini biraz kısar mısınız?" Demem ile "HAYIIR" cevabını anlam bir oldu. Şu Ezgi ve Tuğçe ile başım belada hani ben neden bunlarla aynı eve çıkıyorsam zaten. Bu şarkıyı sevmeyen bir tek ben miyim acaba. Bir de son ses açmışlar Allah'tan evin ses yalıtımı iyi de komşular kapımıza dayanmadı.

 

Yine kendi kendime söyleniyorum ya bu kızlar beni delirtiyor ama seviyorum ya. Tekrar bağırmak istemediğim için onların kaldığı odaya gittim "Kızlar öncelikle şarkının sesini kısın yada kapatın ki düzgünce konuşalım" ki yine bağırdım ama neyse Ezgi şarkıyı kapatınca kapının eşiğinden omuzumu ayırıp ciddi bir moda büründüm ki beni dinlesinler.

 

"Yaklaşık olarak yarım saate yoka çıkmamız lazım ki akşam olmadan tatil köyüne ulaşalım akşam araba kullanmayı sevmiyorum biliyorsunuz " dedim en ciddi tavrım ile dün gece de erken uyansınlar diye onları bayağı bi tembihlemiştim zaten hem de elimde merdane ile

 

"Tamam aslında zaten hazır sayılırız biz Ay çok heyecanlıyım resmen kendi kazandığımız parayı da çıkacağımız ilk tatil" dedi heyecanla Ezgi

 

Bu sene üçümüz de mesleklerimizi elimize aldık ben mimar Ezgi dans eğitmeni ve Tuğçe dehemşire oldu. Onlar ile üniversiteden arkadaşız ve bu kadar alakasız bölümlerde okumamıza rağmen nasıl birbirimizi bulduk inanın ben de bilmiyorum.

 

"Ay evet ya şu an kendimde gurur duyuyorum" dedi Tuğçe kaslarını (!) göstererek gülüp "Mutluluğumuzu tatil köyündeki evimizde taçlandırırız hadi son kontrollerinizi yapın ve valizlerinizi indirin çabuk"

 

Onlar odalarında bırakıp kendi odama geçiyorum ben de aşırı derecede heyecanlıyım ya ve bizimle gurur duyuyorum bu tatili kesinlikle hak ettik kendi eşyalarımın da üzerinden geçip valizimi alıp odadan çıktım Kızlar hala odalarından çıkmadıkları için göz devirip dış kapıya yöneldim "Kızlar ben aşağı iniyorum yukarı çıktığımda sizi kapıda hazır bulmak istiyorum" diye seslendim.

 

"TAMAAM" diye cevap alınca asansöre yöneldim. Valiz arabaya yerleştiğinde tekrar yukarı çıkmak için ayakkabı dönmem ile çok sevgili komşum (!) Ecem'e çarpmam

bir oldu.Ya dikkat etsene ya makyajım bozulsaydı bunun için ne kadar uğraştım biliyor musun" Yani biz bu kızla aynı yaştayız şimdi kimse beni buna inandıramaz. "Afedersin Feyza arkamı görmedim de bir an" dedim ve onun cevabını beklemeden ilerlemeye devam ettim.

 

Şu cadı için sinirlenmeme değmez asansörün kapısı açılınca Kızlar "Hazırız kapıyı da kilitledik evde her şeyi de kontrol ettik merak etme" dediler. Ya bunlar neden aynı anda konuşuyorlar.

 

"Tamam o zaman hadi arabaya daha gidecek 7 saatlik yolumuz var Yolculuk başlasıın"

 

 

"Ay çok yoruldum"

 

" Ben de Tuğçe ben de"

Ya bundan şaka mı yapıyorlar 7 saatten direksiyon salladım hanımefendiler yorulmuş "Tuğçe arka koltukta 2.80 uzanmış uyuyan sen değil miydin nasıl yoruldun acaba" dedim kollarım kavuşturup "Yoruldum işte hem sen onu bunu boş ver de kalacağımız eve gidelim bir de ben çok acıktım" işte bu sefer tuğçe'ye %100 katılıyorum.

 

"Ben de çok acıktım ya keşke son benzinlikte durup bir şeyler yeseydik" Ezgi bana dönüp "Ama o zaman da tam olarak aç değildik hem biz evimiznasıl bulacağız ve anahtarı kimden alacağız"

 

Bu mantıklı soru üzerinde düşünmeye başladık tabii uzun yol çarpmış olacak ki pek bir yol kat ettiğimi söylenemez düşünemiyorum Bir de arkadaş o kadar yorgunum.

 

Ezgi "Acaba birine mi sorsak" diye aşırı mantıklı bir öneride bulundu ikimiz de onayladık birini aramak için arabaların Park edildiği yerden ayrılıp tatil Köyü'nün içine doğru ilerlemeye başladık.

 

Karşımıza çıkan ilk evin önünde bahçesinde sandalyede oturmuş kitap okuyan bir kadın dikkatimi çekti "Kızlar bence fazla ilerlemeden hemen önümüzdeki evde oturan kadına soralım çünkü valizlerimiz arabada bir de dönüp valizlerimizi almak için uzunca yürümeyelim" dedim.

 

"Tamam öyleyse o zaman sen ve Tuğçe gidip sorun ben de sizi burada bekleyeyim" başınıza onaylayıp Tuğçe ile yola koyulduk.

 

"Pardon rahatsız ediyorum kusura bakmayın ama bir şey sorabilir miyiz" tuğçe'nin seslenmesi ile bize dönen kadın "Ne kusuru tabii ki sorabilirsiniz" dedi aşırı da seveceğim biri taburunu umarım bu kadın komşumuzdur.

 

" Biz burada 2 aylığına bir ev kiraladık da ama eve nasıl ulaşacağımızı bilmiyoruz. Acaba bize yardımcı olabilir misiniz?" Dedim kadının tavrına ek sevecen bir tavırla

 

Kızın kitabının sehpanın üzerine bırakıp yanımıza geldi "Gelin sizi yetkililerin yanına götüreyim onlar size her konuda yardımcı olurlar"

 

Kadın önünden biz arkasından ilerledik hala kadınla tanışmadık ama neyse sonra da tanışabilirdik şu an istediğim tek şey evime gidip uyumak.

 

"Kızlar şuradaki mekanda buranın sahipleri kalıyorlar girişte anahtar teslimi yapılıyor orada size yardımcı olacaklardır" dedi "Teşekkür ederiz hanımefendi" ismini bilmeyince böyle hitapediyoruz işte "Seval ben bana Seval abla diyebilirsiniz buradaki herkes bana seven abla diye hitap eder" dedi Seval abla .

 

Kadının ismi bile sevecen ya "Tamamdır Seval abla bu arada ben Asrın arkadaşımda Tuğçe" Tuğçe de "Memnun oldum" dedikten sonra vedalaşıp ayrıldık ve anahtarımızı alacağımız yere doğru ilerlemeye başladık

 

Biz neden bunun için bu kadar uğraşıyoruz dizilerde olduğu gibi direkt gidip evde gününü gün etmemiz gerekmiyor muydu gelmemiz gereken yere gelince giriş kısmında ki koltukları gördüm üzgünüm Tuğçe ama geri kalan şeyleri senin halletmen gerekiyor "Tuğçe çok yorgunum. Ben şurada otursam sen gidip halletsen olur mu?" yüzüme de yavru köpek bakışları filtresini getirdin işte şimdi asla hayır diyemez.

 

" Tamam hadi sen geç otur ben de mümkün olduğunca hızlı bir şekilde gelmeye çalışacağım" Oleyyy! İşte insanın mükemmel arkadaşları sahibi olması böyle bir şey "Tuğçe sen bir tanesin o zaman ben seni burada bekliyorum"

 

"O Halde hadi ben de gidiyorum" aslında normal şartlar altında saçma sapan bir şekilde 2 saat burada aynı şeyleri söylerdik ama şu an cidden hiç sırası değil. Ne yani tuhaf olmak suç mu

 

Akşam oldu biz hala evimize ulaşamadık ya siyah deri koltukları kendime attım ve etrafı incelemeye başladım geldiğimiz yer 3 katlıydı benim olduğum yer koyu renk ahşap tabanları olan geniş iki yanında koltukların ve sehpaların bulunduğu ileride de üstünde danışma yazan bir kürsünün yer aldığı Sadi bir yerde kısacası otel lobisini andırıyordu.

 

Tuğçe'yi beklerken sıkılmamak için sosyal medyada gezinmeye başladım o sırada çok sevgili komşum Feyza'nın hesabı çıktı karşıma yeni bir gönderimi paylaşmış o

 

NE NE NE PAYLAŞTIĞI YER BİZİM GELDİĞİMİZ TATİL KÖYÜ yaa hayır bir de burada onu çekemeyiz ama lütfen hiç karşılaşmayalım lütfen hem burayı nereden bulmuş o ya off off

 

Tuğçe neşeli bir şekilde buraya yaklaşırken benim yüzümden düşen bin parçaydı. "işte geldimburadaki evler sırayla diziliymiş biz de A blok 8. Evdeyiz hadi gidelim" Elimde hala açık olan telefona baktım ve Feyza'nın da evi 10 numaraymış inşallah aynı bloktadeğilizdir

 

"Tuğçe sana kötü bir haberim var "

"Neymiş bu kötü haber"

"Feyza da burada "

"Ne!"

 

∞ BÖLÜM SONU ∞

Instagram hesabım:kitap_kelebegi_2409

Beni takip etmeyi bölüme oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.

NOT: Bu kitabı 1k kitaptan da yayımlıyorum hesabım aynı isterseniz oradan da okuyabilirsiniz. İlk üç bölümü orada yayımlanmıştır.

Loading...
0%