1. Bölüm

1.Bölüm: BOŞLUK

ayça yıldız
ayxayldz

Güneş, arabadan sızan ışık huzmeleriyle yüzüme vuruyordu. Bugün annem ve babam ile birlikte uzun zamandır hayalini kurduğumuz tatil yerine doğru gitmekteydik. Arabanın içindeki sessizliği radyodan gelen hafif müzik melodisi bölüyordu. Bugün fazlasıyla mutluydum çünkü bu tatil hayatımın en güzel dönemi olabilirdi. Peki hayatımın en güzel dönemi olacağını düşündüğüm tatilin bir felaketle sonuçlanacağını kim bilebilirdi? O gün karşıdan gelen bir kamyon, birden açılan farlar, annemin üstüme kapanışı ve çığlıklar hepsi bu kadardı. Ben bugün hem annemi hem babamı kaybettim kısacası bugün dünyam başıma yıkıldı söylediklerine göre babam annemden 2 dakika sonra yummuş gözlerini bu dünyaya. Peki ya ben? Benim o kazada ölme ihtimalim çok yüksekmiş fakat ölmeme engel olan ise annemin beni korumak için üstüme atlamasıymış ,bunu ise hastane yatağında yatarken doktorlardan duymuştum gözlerimden yaşlar akıyor yanağım ıslanınca fark ediyorum biri yaşlarımı siliyor kim anlayamıyorum genç bir erkek bana gülümsüyor nedenini anlayamıyorum ve kayıyor gözlerim sebebi ise iğne biliyorum…

Anne? Baba? Neredesiniz? Neden beni bıraktınız? Anne? Baba? Önüm arkam sağım solum her yer kapkaranlıktı tek bir ışık huzmesi vardı bu ışık ise bir tek beni aydınlatıyordu koştum nereye koştuğumu bilmeden koştum her yerde onları aradım fakat bulamadım tam yere çöküp ağlayacaktım ki tüm ışıklar birden söndü ve bir ses geldi çakmak? Hayır hayır bir kibrit sesi sesin geldiği yöne arkamı döndüm ve minik bir ateş parçası gördüm o ateş parçasına doğru yürümeye başladım ben adım attıkça ateş büyüdü ve adım attıkça ateşle beraber umudumda büyüdü yürüdüm… “sen kimsin” önümde genç fakat bir o kadarda ruhu yaşlanmış biri duruyordu dudağının bir kenarı yukarı kıvrıldı “ecelin” diyerek kenara çekildi ve önüme içler acısı bir görüntü serildi önümde kanlar içindeki annem duruyordu koştum yanına konuşamıyordu tek yaptığı kan kusmaktı gözleri bana döndü ve zorla da olsa gülümsedi ve tek bir cümle kurdu “ adaleti yerine getir” sonra annemin görüntüsü gerilemeye başladı ayağa kalktım koşmaya başladım ben koştukça annem geriledi annem geriledikçe ben koştum fakat en sonunda tutamadım haykırmaya çalıştım ama bağıramadım arkamı döndüğümde ise karşımda kırık bir ayna ile beyaz bir lale vardı gizemli adam ise, gitmişti…

“Anne?“ kafamı çevirdim ve anneannemi gördüm “anneanne?” dememle gözleri yaşlı bir şekilde bana döndü “kuzum, yavrumun yavrusu” diyerek bana sarıldı ve ağlamaya başladı ben ise tepkisiz bir şekilde duvara bakmaya devam ettim hala gördüğüm rüyanın etkisindeydim bir rüya nasıl bu kadar gerçekçi olabilirdi ki?

~~~

 

2 Hafta Sonra

“Bu sene üniversiteye gidecek zaten bırakalım oranın yurdunda kalsın her ay parada göndeririz”

“Nasıl bunu söylersin! O senin yeğenin kız kardeşinden bir parça nasıl onu istemezsin”

“Ne yapalım biz almak zorunda mıyız? Babaannesi ne güne duruyor onda kalsın”

“Şşh sus duyacak, kız zaten yeterince üzgün”

İşte bahsedilen kız benim kıvılcım; bilir misiniz bazı insanlar günlük tutar kimi acılarını kimi ise umutlarını doldurur o boş defter sayfalarına benim günlüğüm ailemdi acılarımı ve umutlarımı doldurduğum bir günlük 2 hafta önce ise benim ailemi elimden aldılar yada şöyle demek daha mantıklı olur benim elimden acılarımı umutlarımı kısacası her şeyimi aldılar şimdi camın önüne oturmuş camı inatla döven yağmuru izliyorum ellerim bomboş bir şekilde ne yapacağımı bilmiyorum yan odada teyzemle anneannem tartışıyor ve beni ne yapacaklarını düşünüyorlar sanki bir eşyaymışım gibi ben ise hala 2 hafta öncesindeyim kamyon, farlar ve ucu bucağı görülmeyen sis… Bide şey var çok gerçekçi görünen o rüya rüyadaki genç adam ve annemin sözleri… Kapım 2 kere tıklandı ve içeriye anneannem girdi “neden ağlıyorsun kuzum?” ne ağlıyor muydum omuz silkmekle yetindim sadece yavaş yavaş geldi ve temkinli bir şekilde yanıma oturdu ellerimi tuttu “ sana söylemem gereken bir şey var” yutkundu “benim bu hafta Antalya’ya geri dönmem gerek teyzenin ise işleri var o da New York a geri gidecek neyi seçeceğini tahmin ediyorum fakat yine de sormak istedim İstanbul’da ki bir üniversiteye gitmek mi istersin yoksa benimle Antalya’ya gelip orada benimle mi yaşamak istersin” kimseye yük olmak istemiyordum 2 hafta sonra ilk defa konuştum “İstanbul” babaannem apışıp kaldı “nasıl yani Antalya’ya gelmek istemez misin?” omuz silktim istemiyordum cümlemi tekrarladım “İstanbul a gideceğim.”

 

 

Umarım bölüm güzel olmuştur ve beğenirsiniz:)

kitap sizde ne tür hisler bıraktı sizi meraklandıran yerler varmı?

Bölüm : 14.11.2024 21:19 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...