4. Bölüm

4.Bölüm: UÇURUM

ayça yıldız
ayxayldz

“beni bekleyin anne küçük kızınız geliyor, kıvılcım geliyor…”

Diyerek kendimi boşluğa bıraktım, yada öyle sandım… Biri kolumdan tuttu ve beni kenara çekti “ne yaptığını sanıyorsun sen?” beni tutan genç bir adamdı ama sadece gözlerini görebiliyordum ve gözleri fazlasıyla endişeli bakıyordu anın şokluyla ağlamaya başladım gerçekten ne yapıyordum ben resmen kendimi öldürecektim ben kimdim ne yapıyordum neden buradaydım tek bir şey bile bilmiyordum “bilmiyorum” diyerek ağlamaya başladım adam derin bir nefes aldı beni kolumdan tuttu ve kaldırdı ağlayarak ona yaslandım ve yavaş yavaş yürümeye başladık adam tek kelime etmiyordu bense nasıl böyle bir şeye kalkıştığımı sorguluyordum sonra önümüzde duran taksiye doğru yürümeye başladık kapıyı açtı ve beni içeriye ittirdi ve kapıyı örttü şoförün camının önüne gitti ve bir şeyler söyleyip parayı verdi şoför kafasını salladı parayı aldı ve yola çıktı dikiz aynasından bana bakarak sordu “nereye gidiyordunuz?” yutkundum “sahile” şoför kafasını salladı ve arabaya sürmeye devam etti sahile geldiğimizde arabadan indim ve yürümeye başladım yürüdüm nereye gittiğimi bilmeden saatlerce yürüdüm sonra sahil kenarındaki taşların üstüne oturdum ve düşünmeye başladım o adam kimdi neden bana yardım etmişti? Ve ben nasıl böyle bir şey yapmaya kalkışmıştım? Orada saatlerce oturdum ağladım hem de saatlerce sonra birden gök gürüldedi ve yağmur yağmaya başladı insanlar kaçışmaya başladı ben ise sadece oturdum ve kaçışan insanları izledim sahilde insan kalmayınca ise ayağa kalkıp yürümeye başladım sırılsıklam olmuştum kesin yarın hasta olacaktım bu kadar dertlenmek yeterdi kulaklıklarımı takıp yürümeye devam ettim ve sadece şarkının sözlerine odaklandım

Gelir diyorlar bir gün gidenler Aklın varsa sen geri dönme…

Şarkıyı mırıldanarak yürümeye devam ediyordum ki biri kolumdan tuttu elime bir şemsiye ve bir zarf sıkıştırdı olduğum yerde kaldım adam yüzüme bile bakmadan hızlı hızlı yürüyerek gitmeye başladı buda kimdi? Neden sürekli yabancı insanlar beni buluyordu, neyse en azından ıslanmayacaktım evim yakındı zaten hemen eve girdim hasta olmamak için hızlıca üstümü değiştirdim sonra kendimi koltuğa bıraktım ve sırtüstü yatarak bugün olanları düşünmeye başladım uçurum, şemsiye, zarf ve gizemli adamlar.. Bir saniye, evet zarf; zarfa bakmamıştım ne yazıyor olabilirdi? Hızlıca yerimden fırladım ve konsolun üstüne koyduğum mektubu aldım hızlıca açtım açmamla beraber içinden bir şey düşü elime aldım bu bir laleydi kurumuş beyaz bir lale… En sonunda dayanamayıp okumaya başladım

“Şuan benim kim olduğum önemli değil ama senin bilmen gereken bir şey var annen ve babanın ölümü bir kaza değildi bir cinayetti sebebi ise baban, şunu bil ki ateş böceği baban asla senin bildiğin gibi biri değil belki de bu hikayenin tek masumu sensindir… Unutma eğer ki kıvılcımını kaybettiysen kendine yeni bir ateş ara o ateşi bulamadın mı o zaman kendi ateşini yarat ama buna gerek kalmayacak çünkü senin ateşin seni çoktan buldu sadece onu fark etmeni bekliyor…”

Günümüz

“sana dosyayı veririm ama bir şartla” baktım baktı “sende senin için bu kadar önemli olan dosyayı bana vereceksin ve bu dosya üzerinde birlikte çalışacağız”…

Aklım haftalar öncesine gitti uçurum ,uçurumdaki laleler, mektup ve mektuptan çıkan lale bunların hepsi bağlantılı olmalıydı belki ateş bana yardım edebilirdi ve belki de ben çoktan kendi ateşimi bulmuştum belki de benim ateşim Ateş Yelkıran olacaktı…

“Şartını kabul ediyorum yarın saat 14.00 da kampüsün bahçesinde bekliyor olacağım”

 

 

Bölüm : 15.01.2025 15:02 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...