@azamet_29_2
|
Merhaba sevgili okurlarım canlarım. ******************************* ***** Banyoya temiz bir havlu alıp, ıslamak için girmiştim. Arkamdan kızların konuşma sesleri geliyordu. Enson Güneş'in yüksek sesle, "Çünkü sandığın gibi sadist değilim!" Sözüne takılmışken,sonrasında duyduğum tok bir ses ve Sevda'nın "Güneş! Demesiyle girdigim banyodan gerisin geri çıktığımda, Güneş'i yerde baygın yatarken, Sevda'yı korkudan ağlamak üzere ellerini ağzına kapamış bana bakarken buldum. Dediğimi yapmamış gözlerini açmıştı. Bazen bu durumundan zevkmi alıyor diye düşünüyorum. Hemen Güneş'in yanına gelip tek dizinin üzerine çökerek yüzünü kendime çevirdim. "Güneş. Desemde uyanmadı. Yavaşça kucaklayıp yatağa bıraktım. "Abi. Tamam güzelim korkma. Senin birşey yapmadığını biliyorum. Sadede yine bayıldı birşeyi yok Güneş'i kan tutuyor. "Ne! Sen ciddi misin? "Nerden bileceksin." Dedim tekrar banyoya girip ıslak bir havlu alırken. "Hadi. Bu arada şu sadist konusu ne? Anlatmak istermisin." Dedim imalı şekilde. "Şey..." "Bugün ben yokken birşeyler olmuş belli. Sevda'yı alıp odasına geçtim. "Sanki bir suç işlemişsin de bende sana kızmışım gibi duruyorsun. 'Şeyy.. Abi. Dedi sevda, yüzünde bir gülümseme oluştu. Güneş sana kızarken Gül ablada çayları tazeliyordu. Güneş o kadar sinirlenmiştiki sıcak çayı farketmeden sinirle tepesine dikti. "Ahh! Sıcak." Diye bağırarak ağzından geri çıkardı. Hâlini görmeliydin. Gülmemek için kendimi zor tuttum. "İyi olmuş cadıya." Dedim gülerek. Gülmemek için kendimi tutarken, "Gülmek istiyorsan gül." Diyince gülmeye başladım. "Ama sonra... "Sonra ne?" "Sonra birden ağlama isteği geldi nedense. Kendimi tutamadım." Güneş yanıma gelip oturdu. "Dokunabilirmiyim." Dedi. "Bende anlamadım diyince cevap bile vermeden koşarak odasına çıktı." "Hmm. "3-4 saat odada galiba, hiç görmedim. Özür diledi. Ama ben ona... "Sadist misin. Mi? dedin?" "Hı.hı." "Birincisi saçmalamışsın." "Bana benim halimden zevk alıyormuş gibi geldi o an." "İkincisi Güneş öyle biri değil. Bak Sevda." Dedim parmaklarımı saçlarıma daldırıp kaşıyarak. "Güneş farklı bir kız." "Nasıl yani?" " Güneş. "Gerçekten mi çok üzüldüm." "Sırtında hâlâ iyileşmemiş kemer izleri var. Dedim birazda düşünceli. "Anlamadım. "Bende öyle düşünüyordum. "Evet çok... ***** Rüya olmasa böyle boş bir sahilde,tek başına dalgalara basa basa gezebilmek bu şehirde mümkün mü.? Sonra denize doğru çevirdim bakışlarımı. İzledim... İzledim... Normalde bu kadar güzellik bir arada olmaz. *Güneş...* " Hı.. Biri sesleniyor. *Güneş... * Yine aynı ses,aynı kelime. İnsanın hem içini hem dışını ısıtıyordu sanki. "Güneş." Diyordu ama kim, kimdi..? Bu ses çok tatlı, çok yumuşaktı. *Güneş. "Kızım.??" Hızla arkamdan gelen sese doğru döndüm yönümü kocaman gözlerle. "Kızım...? Dedi. İşte! "Anne...? Annemle aramda kocaman, görünmeyen, kapanmayan bir mesafe vardı. "Bekle anne,beni bekle. "Olmaz! Sen gelemezsin. "Anne! Birden hava karardı,deniz kabardı annem dalgaların arasında kaybolup gitti. Koştum. "Anne... ***** "Sana yakışanı yaparsın güzelim." "Hadi aşağı... " Demiştimki devamını getiremedim. Güneş'in sesini, daha doğrusu çığlıklarını duydum. "Anne." Anında yerimden fırladım. Kapıdan çıkıp yan odanın kapısından içeri girdim. Güneş elleri kalbinin üzerinde gömleğini sıkmış yatağında oturuyor sadece karşı duvara bakıyordu. Hemen yanına geldim. Yatağın ucuna oturup omuzundan kavradım nazikçe. "Güneş?" Dedim. "Güneş iyimisin?" Güneş gözlerini duvara kilitlemiş nefes almadan sadece boş boş bakıyordu. Nefessiz nasıl duruyor? "Güneş!" Dedim omuzunu sarsarak. "Güneş diyorum. Bu kez sol elimle çenesinden tutarak yüzünü kendime çevirdim. Yüzünü avuçlarımın arasına aldım. "Güneş!! " Dedim yüksek sesle. "Güneş bana bak Güneş nefes al. Güneş!!" Güneş hâlâ boş gözlerle bakıyordu. Yediği tokatla yana düşünce eli yüzünde nefes almaya çalıştı. Omuzlarından tutup geri kaldırdım. "Güneş iyimisin?" "Ne.. Nefes alamıyorum." Dedi zar zor. "Nefes almaya çalış." Bir kaç denemeden sonra eli kalbinde nefes almaya başladı. Ne olmuştu da şoka gitmişti. "Ne oldu neden bu haldesin.? "Kâbus, kabus gördüm. İi. İlk kez annemi... Dedi dişlerini sıkarken. "Sadece kötü bir kabus gördüm hepsi bu." Dedim tekrar odaya gelerek. Güneşi yatağa bırakıp Sevda'ya döndüm "Sevda? İyimisin. Korktun.? Dedim sarılarak. O sırada Güneş de Sevda'ya bakıyordu. "Sevda sen odana geç, bende birazdan geleceğim tamam mı. " "Hı hı tamam." Dedi hâlâ Güneş'e bakarak Sevda dışarı çıkıp odasına gittikten sonra Güneş'in yanına oturdum. "Daha iyimisin?" Başını iki yana salladı sadece. "Güneş yardıma ihtiyacın var. "Benim Hakan'a değil,sadece ölmeye ihtiyacım var. Başka türlü kurtulamam." Sinirle ayağa kalktım. "Kes artık şu saçma sapan şeyi söylemeyi. Kendini suçlayarak annene olan ihtiyacını, belkide ölümüne kızgınlığını bastırmaya çalışıyorsun. Güneş bana kızgın şekilde baktı. Sözlerime kızmıştı. "İyi. Yap. Devam et. Kendine kız. Bana kız. Kendini öldürmeye çalış. Az önce zorla getirdiğim nefesini geri ver. İstersen camdan atla. Sonunda gerçekten kurtulacağını düşünüyorsan yap. Dedim arkamı dönüp çıkarken. Elime çevirdim başımı. Gitme! |
0% |