Yeni Üyelik
3.
Bölüm

B.3 Kimsin

@azamet_29_2

Merhaba canlarım yeni bölüme hoşgeldiniz. Keyifli okumalar.

Elindeki kendi kanımı görmemle birlikte film koptu. En son Maviş' in kollarının arasına düştüğümü hatırlıyorum.
Sonrası puslu bir gece.

*****

"Nereye gitti lan bu kız.
Nasıl kaybedersiniz. "

Dedim karşımdaki adamın yüzüne yumruğu geçirerek.
10 tane adam küçük bir kızı yakalayamadınız. Ne işe yararsınız o zaman lan.

"Abi kedi gibi kaçıyor. Çok hızlı ne ara kaybettik anlayamadık."

"Kes lan sesini. Birde üste çıkıyor.
Defolun lan gözüm görmesin sizi."

"Emir!"

"Buyur abi."

"Etrafa dağılın didik didik arayın. Bulmadan gelmeyin."

"Emredersin abi."

Kızı elimizden kaçırdık.
Nasıl kaçtı o kadar adamın elinden.
O kızı bulmam lazım.
Bana yapılacak suikasti nasıl biliyordu.
Nerden biliyordu.
Belkide işin içinde oda vardı sonradan vazgeçti. Yoksa bir hafta önce işe girip sonrada kaçar gibi gitmezdi.

Cafeye ayak üzeri küçük bir toplantı için gitmiştik.
Önüme gelen kahveyi elime aldığımda,önce fark etmemiştim fincanın altındaki kağıdı.

Sonradan fincanı tabağa koyarken farkettim. Kağıdı şüpheyle elime alıp etrafa baktım 2 erkek bir de kız çalışandan başka kimse yoktu.
Kâğıdı açarak okudum.
Banka Sniper ve Ölüm yazıyordu.

Anında ayağa fırladım.
Yanımdaki misafirlerim de panikledi bir an.

"Bora?
Ne oldu birden."

"Keskin nişancı." Dediğimde herkes ayağa kalktı.

"Ne? Nerde.? "

Kâğıdı gösterdim.

"Bu kâğıda göre karşıdaki bankanın çatısı."

"Kim verdi kağıdı."

Dediğinde bara doğru giderek bana kahveyi getiren çocuğu yakasından tutarak yumruğu geçirdim.
Yakasını tutmaya devam ederek kağıdı gösterdim.

"Bu ne lan.
Nerden biliyorsun. Kimsin sende mi onlardansın. Nasıl biliyorsun."

"Efendim?
Anlamadım.
Neden bahsediyorsunuz."

Dedi çocuk eli burnunda.

"Konuş lan."

Dedim kağıdı göstererek.
Çocuk kağıdı okudu.

"Abi ben... Ben bilmiyorum.
Ben yazmadım o kağıdı."

"Yalan söyleme lan!"

Dedim.
Hem vuruyor hem soruyordum.

"Abi yemin ederim ben değilim.
Ben sadece siparişleri hazırlarım.
Güneş getirecekti siparişi lavaboya gitti diye ben getirdim. "

Bir an düşündükten sonra çocuğu yakasından tutarak.

"Yürü lan lavabo nerde." Dedim

Eli burnunda önümden giderek lavaboya gösterdi. Hızla kapıyı açarak içeriye girdim. Bütün kabinlere baktım. Hepside boştu.
Çocuğu tekrar yakasından tutarak.

"Yalan mı söylüyorsun lan bana? "

Dediğim de mekanın sahibi geldi.

"Neler oluyor burda?"
Cem.
Ne bu hal?"

"Abi Güneşi arıyorlar."

Adam bize bakarak.

"Neler oluyor beyler."

Diye sorunca.

"Nerde o kız? " Dedim bağırarak.

"Sizden sonra arka kapıdan çıkıp gitti. Ne yaptı ki.
Neden Cem'i bu hale getirdiniz.
Neler oluyor?"

"Demek gitti."

Telefonumu elime alıp adamım Emir'i aradım.

"Emir on dakikada burda olun. Mekânın karşısındaki bankanın çatısında keskin nişancı var."

"Hemen geliyoruz abi. "

Cem denen çocuğa dönü,

"Dua et dediklerin doğru olsun."

"Abi yemin ederim yazı benim değil
Güneş'in yazısı.
Barın üzerinde sipariş defteri var kıyaslayın bakın."

Bara giderek defteri alıp içindeki yazılarla elimdeki kağıda baktım.
Doğruydu. Yazılar aynıydı.

Mekânın içine göz gezdirdim
Kameraları görünce.

"Kamera kayıtlarını verin."

Dedim. Ama mekân sahibi.

"Efendim şuan o kameralar devre dışı bakım yapıyoruz. Kameraların elektriği yok.
İsterseniz bakın arkadaki kutuya."

"Nasıl bulacam lan ben bu kızı."

"Efendim siz ilk geldiğinizde size o eşlik etmişti."

Dedi diğer eleman çocuk.
Elimle alnımı ovuşturdum.

"Kızın tipinemi baktım lan ben."

Biz tartışırken karşı caddeden silah sesleri duyuldu.
Emir ve adamlar gelmişti.
Bir kaç dakika sonra sessizlik oldu.

Dışarıya baktığımda Emir'i gördüm.
Mekandan dışarıya çıkıp, gelmesini bekledim.

"Ne oldu. "

"Doğruymuş. 2 kişi vardı.
Bankanın çatısındaydılar.

Biri kaçtı diğeri öldü.
Daha doğrusu kendini öldürdü. Yakalanma emri almışlar."

Sinirden damarlarım gerilmişti.
Biri bana tuzak kurmuş ve ben anlayamamıştım.
Başımı gökyüzüne kaldırdım.
Maviliği izledim düşünerek. Sonra yanımdaki iş merkezine çevirdim başımı.
Binanın camındaki güneşin yansımasına baktım.

Sonrada içeri girdim tekrar.

Cem denen çocuğa,

" Benimle geliyorsun." Dedim.

" Ne."

" Bizimle gelip o kızı arayacaksın."

" Ama abi."

"Başlatma lan abimden.
O kızı bulamazsam burayı yakarım.
Hemde siz içindeyken. "

Dediğim cümleyle mekan sahibi çocuğa döndü.

"Cem,beylere yardımcı ol."
Dedi çaresiz.

Cem denen çocuğuda alarak dışarı çıkıp etrafı aramaya başladık.

Emir ve Cem arka tarafa biz de ön tarafa bakıyorduk.

10-15 dakika sonra Emir'in,

"Abi burda."

Dediğini duydum. Koşarak yanına geldim. Ellerimi dizlerime koyarak soluklanırken kıza baktım.

"Dur!
Dur dedim!"

Diyerek bağırdım. Ama,

"Yok ya." diyerek topuklamış kaçıyordu.
Sonrada izini kaybettik.
O kadar adam yakalayamadılar bi kızı.

Bütün gün aradık durduk, ama yok.
Sonunda biraz dinlenip tekrar aramaya karar verip deniz kenarına indik.

Sahil kenarındaki banklardan birine oturup bir sigara yaktım.
Emir de hâlâ gözleriyle etrafı tarıyordu.

"Küçük bir kız nasıl bu kadar hızlı ve atik olur. "

"Ya otobüse ya dolmuşa bindi bence. Yoksa mutlaka denk gelirdik."

"Abi.?"

"Hımm. " Dedim Emir'e bakarak. Gözleriyle bir noktaya takılmış izliyordu.

"Bizim çocukların arkasına bak."

Başımı çevirip adamlarımın olduğu arabaların arkasına baktığımda onu gördüm.

"Abi bu o kız.
Bizimkileri farketti. Şimdide çaktırmadan sahile doğru geri gidiyor."

"Aynen.
Farkedilmemek için karanlığa kaçıyor aslında. Sen sessizce dolaşarak önüne geç. Bende arkasından geleceğim. "

"Tamam abi."

Hızla yerimizden kalkarak kızın peşine takıldık.

"Bu kez elimden kaçamayacaksın cadı."

Emir. Etrafından dolaşırken bende kızı arkasından takip etmeye başladım.
Denize yakın kuytu bir yer beğenip kumlara oturdu.
Dizlerini kendine çekip başını dizlerine yasladı.
Uyuyacak gibi duruyordu.

Ben yerimde beklemede kalırken Emir önüne kadar geldi.

Konuşmalarını dinledim, emin olmak için.

Kız başını kaldırıp Emir'i görünce ilk tepkisi küfür oldu.

"Hayy..Şansımı sıssss..."

" Bak sen gökte ararken yerde bulduk.
Sabahtan beri aramadık yer kalmamışken kendi ayağınla gelmen iyi oldu."

"Defol git rahat bırak beni.
İyilik ettik diye düştüğümüz hale bak ya. İnsanlık ölse daha iyiymiş."

"Benimle geleceksin."

" Yok ya anan güzelmi."

Dediği gibi önüne dönüp koşmaya başladı.
Bir yandanda arkasına bakıyordu.
Emir'in takip edip etmedigini kontrol ediyordu aslında.

Halbuki Emir benim beklediğimi bildiği için kolları bağlı gözleriyle izlemekle yetinmişti.

Arkasına bakacam diye önüne bakmayan cadı bana çarpınca gerisin geri yere düştü.

Kendini düzelttiğinde göz göze geldik. Kollarımı göğsünde birleştirmiş sinirle bakıyordum.

"Sonunda seni buldum küçük cadı."

" Cadı? "

"Kimsiniz tanıyamadım?"

Dedi. Yattığı yerden.
Ama bu cümle beni dahada sinirlendirdi. Birde dalga geçiyordu.
Kollarından tuttuğum gibi ayağa kaldırdım.
Ama anında kollarını kurtarıp.

"Yavaş ol be. "

Diye bağırdı.

"Defolup gidin başımdan yoksa bağırır herkesi başınıza toplarım.
Birazda siz uğraşırsınız. "

Dediği şeyi hiç umursamadım. Ellerimi ceplerime sokup gözlerine baktım dudağımda küçük bir gülümseme kırıntısıyla.

Hiç korkmadım söylediği şeyden.

"Sen istedin. " Dedi ve arkasını dönerek avazı çıktığı kadar çığlık attı bu kez manyak..

Anında bir elimle ağzından bir elimle kolundan tuttuğum gibi kızı arabaya doğru götürmeye başladım.

Lambanın altındaki arabaya doğru giderken birden fark ettiğim şeyle durdum.
Elimde tuhaf bir ıslaklık vardı.
Bu arada Emir gelmiş. Kızın karnına dayadığı silahla kıza rahat durmasını söylüyordu.

"Yaa iyilik ettik kurtardık diye peşime düştünüz. Bırakın gideyim kimseye söylemem valla bak."

Kızın sözlerine aldırmadım. Kolundaki elimi çekerek elime baktım.

" Bu ne..! " Dedim kırmızı sıvıyı görür görmez.

" Ne, ne!" Dedi kız.

Sonrada birden boşluğa bıraktı kendini. Yere düşmeden yakalayıp kucağıma yatırdım. Başı kolumun üzerinden geriye düştü. Kıvırcık saçları dağıldı geriye doğru.

"Ne oldu lan şimdi bu kıza."

"Abi. Elin."

Elimde kan vardı. Kızın tuttuğum kolundan bulaşmıştı.
Belliki kız yaralıydı.

"Emir arabayı getir."

"Tamam abi. "
Kızı kucağıma aldığımda Emir arabayı yanıma çekti. Arkaya binip kızı kucağıma aldım.
Pınar'ın hastaneye gidelim.

"Tamam abi."

Emir arabayı sürerken aynadan bana bakarak.

"Abi ne oldu anlamadım ben?"

"Ne bileyim oğlum.
Kolunda kan vardı bakarken düştü kaldı."

"Abi seni uyardı diye kızımı vurdular yoksa."

"Böyle olmayacak hırkadan anlaşılmıyor.
Hırkayı çıkarmak lazım."

Kucağındaki kızın önce sol kolunu hırkadan çıkardım. Sonra biraz kaldırarak kendime yaslayarak hırkayı arkasından geçirip sağ kolunu çıkardım.

"Kolu kan içindeydi ve kanama devam ediyordu.

"Kolu yaralı kanıyor.
Hızlan Emir."

"Tamam abi."

Bir yandan da telefonumu çıkarıp Pınar'ı aradım. Pınar okuldan arkadaşımdı. İyi de bir doktor tabi.

"Alo pınar. "

"Ne var baş belası?"

"Acile in lazımsın. "

"Vallaha mı?
Nerenden vurdular bu kez. "

"Susta in. "

"Öf be tamam."

"Abi geldik."

Kız kucağımda arabadan inerek acile yöneldim.

İçeri girip acil mudahale odasına doğru giderken Pınar'ı asansörden inerken gördüm.
O da beni görünce koşarak yanıma geldi.

"Bora?
Ne oldu.?
Şimdide kızlarımı vuruyorsun?"

Sinirle baktım yüzüne.
Odaya girip yatağa bıraktım kızı.

Pınar hemen kızın kanlı koluna baktı.
Kim sardı bunu böyle saçma sapan.

"Ne bileyim böyleydi zaten."

Dedim.
Pınar kızın kolundaki sargıyı açınca

"Oo. Aman Allah'ım.
Nasıl oldu?
Kim yaptı bunu? "

Kızın koluna baktığımda derin bir kesi gördüm.
Baya kan kaybetmiş.

"Dikişde atmak lazım. "

Pınar yanındaki hemşireye seslendi.

"Sibel malzemeleri buraya getir.
Bora kızı masaya yakın yatağa alalım."

"Benmi?"

"Sen.
Hemen.
Hadi!"

"Tamam lan." Dedim.

Tam kızı kucağıma alacakken gözünü aralayıp bana baktı.
Sonra geri kapandı gözleri.
Bir kolumu sırtının altına bir kolumu dizlerinin altına getirip kaldırdım.
O ara,

"Ahh! Acıyor. "

Dedi gözleri kapalı inleyerek.
Anlamamıştım. Yarasına dokunmamıştımki. Ama kafama takıldı söylediği şey.
Kızı yatağa bırakıp bekledim.

Pınar yarayı alkolle yıkayıp temizlerken hemşire serum taktı diğer eline.
Bense kollarımı göğsümde birleştirmiş onları izliyordum.

"İstersen çık bora."

Dedi Pınar dikişe başlarken.

"Gerek yok bundan sonra o kız bir an bile benim yanımdan ayrılmayacak."

"Neden?
Sevgilin mi yoksa?"

"Hayır Azrail'im."

"Ne!?"

"Bu gün bana suikaste kalkıştı."

" Anlamadım gerçekten mi?"

"Evet o yüzden dikkat et ölmesin.
Çümkü onu ben öldüreceğim, ölümü benim elimden olacak."

Dedim gözümü üzerinden ayırmadan.
Bir süre sonra kızın koluna dikiş atıp güzelce sardı Pınar.

"Günlük pansuman gerekecek.
Serum ve ilaçla da kendine daha çabuk gelir."

"Bitti mi işin. "

"Evet.
Yukarıya odaya alalım."

"Masadan hızla makası aldım."

Pınar:

"Ne yapıyorsun. " Dedi korkuyla.

" Karışma sen. Henüz öldürmeyeceğim merak etme.
Önce konuşacak."

Dedim.
Sonra kızın serum takılı kolunu göğsünün üzerine alıp kızı yan çevirdim.

Pınar öylece bakıyordu.

Kızın kıvırcık saçlarını yanda toplayıp Makası kullanarak gömleğinin yakasından başlayarak sırt bölümünü aşağı kadar kestim.

"Ne yapıyorsun delirdinmi Bora?"

Gömleğin bir tarafı aşağı düşünce
gördüğümüz şeyle ikimizde şok olduk.
Kızın sırtının her yeri morarmış yada kararmıştı. Sudyeninin kopçasınıda açtığımda dahada net gördüm sırtında santim yer kalmamış heryerinde eski ,yeni kemer izleri vardı.

Elimi kızın sırtında gezdirdim.
Kız kendinde olmamasına rağmen acıyla kendini geriye çekerek inledi.

"Bu yaralar yeni." Dedim.

Gömleği siyah olduğu için sızan kanı emsede belli olmuyordu.
Bazı yerlerde kemer tokasının izi olduğu gibi belliydi.

Pınar ağzı açık.

"Ne olmuş bu zavallı kıza.
Bu yaralarada bakmak lazım." Dedi.

"Sibel hastane kıyafeti getir.
Bora sende çık."

"Hayır."

"Ne! Bora çık! O kadarda değil."

"Bu odadan çıkmam."

Dedim kollarımı bağlayıp.

"O zaman arkanı dön gereksiz herif."

"O olur bak." Dedim dönerek.

Yarım saat sonra kızın bütün yaraları sarılmış odaya çıkarılmıştı.

Pınar. En son serumla bir ilaç daha katarak.

"Bugün sabaha kadar uyur. Sende evine git bence."

"Gerek yok."

"Zaten laf olsun diye söylemiştim. Ne halin varsa gör." Dedi ve çıktı.

Bende yatağın yanındaki koltuğa bıraktım kendimi.

Kızı izledim.

"Neden bu haldesin.
KİMSİN.?"

***********************************
EVET. Bölüm sonu canlarım. Yeni bölümler de görüşmek üzere sağlıcakla kalın.

Beğeni ve yorumlarınızı bekliyorum.

Loading...
0%