@azamet_29_2
|
Merhaba canlarım yeni bölüme hoşgeldiniz. Keyifli okumalar. Elindeki kendi kanımı görmemle birlikte film koptu. En son Maviş' in kollarının arasına düştüğümü hatırlıyorum. ***** "Nereye gitti lan bu kız. Dedim karşımdaki adamın yüzüne yumruğu geçirerek. "Abi kedi gibi kaçıyor. Çok hızlı ne ara kaybettik anlayamadık." "Kes lan sesini. Birde üste çıkıyor. "Emir!" "Buyur abi." "Etrafa dağılın didik didik arayın. Bulmadan gelmeyin." "Emredersin abi." Kızı elimizden kaçırdık. Cafeye ayak üzeri küçük bir toplantı için gitmiştik. Sonradan fincanı tabağa koyarken farkettim. Kağıdı şüpheyle elime alıp etrafa baktım 2 erkek bir de kız çalışandan başka kimse yoktu. Anında ayağa fırladım. "Bora? "Keskin nişancı." Dediğimde herkes ayağa kalktı. "Ne? Nerde.? " Kâğıdı gösterdim. "Bu kâğıda göre karşıdaki bankanın çatısı." "Kim verdi kağıdı." Dediğinde bara doğru giderek bana kahveyi getiren çocuğu yakasından tutarak yumruğu geçirdim. "Bu ne lan. "Efendim? Dedi çocuk eli burnunda. "Konuş lan." Dedim kağıdı göstererek. "Abi ben... Ben bilmiyorum. "Yalan söyleme lan!" Dedim. "Abi yemin ederim ben değilim. Bir an düşündükten sonra çocuğu yakasından tutarak. "Yürü lan lavabo nerde." Dedim Eli burnunda önümden giderek lavaboya gösterdi. Hızla kapıyı açarak içeriye girdim. Bütün kabinlere baktım. Hepside boştu. "Yalan mı söylüyorsun lan bana? " Dediğim de mekanın sahibi geldi. "Neler oluyor burda?" "Abi Güneşi arıyorlar." Adam bize bakarak. "Neler oluyor beyler." Diye sorunca. "Nerde o kız? " Dedim bağırarak. "Sizden sonra arka kapıdan çıkıp gitti. Ne yaptı ki. "Demek gitti." Telefonumu elime alıp adamım Emir'i aradım. "Emir on dakikada burda olun. Mekânın karşısındaki bankanın çatısında keskin nişancı var." "Hemen geliyoruz abi. " Cem denen çocuğa dönü, "Dua et dediklerin doğru olsun." "Abi yemin ederim yazı benim değil Bara giderek defteri alıp içindeki yazılarla elimdeki kağıda baktım. Mekânın içine göz gezdirdim "Kamera kayıtlarını verin." Dedim. Ama mekân sahibi. "Efendim şuan o kameralar devre dışı bakım yapıyoruz. Kameraların elektriği yok. "Nasıl bulacam lan ben bu kızı." "Efendim siz ilk geldiğinizde size o eşlik etmişti." Dedi diğer eleman çocuk. "Kızın tipinemi baktım lan ben." Biz tartışırken karşı caddeden silah sesleri duyuldu. Dışarıya baktığımda Emir'i gördüm. "Ne oldu. " "Doğruymuş. 2 kişi vardı. Biri kaçtı diğeri öldü. Sinirden damarlarım gerilmişti. Sonrada içeri girdim tekrar. Cem denen çocuğa, " Benimle geliyorsun." Dedim. " Ne." " Bizimle gelip o kızı arayacaksın." " Ama abi." "Başlatma lan abimden. Dediğim cümleyle mekan sahibi çocuğa döndü. "Cem,beylere yardımcı ol." Cem denen çocuğuda alarak dışarı çıkıp etrafı aramaya başladık. Emir ve Cem arka tarafa biz de ön tarafa bakıyorduk. 10-15 dakika sonra Emir'in, "Abi burda." Dediğini duydum. Koşarak yanına geldim. Ellerimi dizlerime koyarak soluklanırken kıza baktım. "Dur! Diyerek bağırdım. Ama, "Yok ya." diyerek topuklamış kaçıyordu. Bütün gün aradık durduk, ama yok. Sahil kenarındaki banklardan birine oturup bir sigara yaktım. "Küçük bir kız nasıl bu kadar hızlı ve atik olur. " "Ya otobüse ya dolmuşa bindi bence. Yoksa mutlaka denk gelirdik." "Abi.?" "Hımm. " Dedim Emir'e bakarak. Gözleriyle bir noktaya takılmış izliyordu. "Bizim çocukların arkasına bak." Başımı çevirip adamlarımın olduğu arabaların arkasına baktığımda onu gördüm. "Abi bu o kız. "Aynen. "Tamam abi." Hızla yerimizden kalkarak kızın peşine takıldık. "Bu kez elimden kaçamayacaksın cadı." Emir. Etrafından dolaşırken bende kızı arkasından takip etmeye başladım. Ben yerimde beklemede kalırken Emir önüne kadar geldi. Konuşmalarını dinledim, emin olmak için. Kız başını kaldırıp Emir'i görünce ilk tepkisi küfür oldu. "Hayy..Şansımı sıssss..." " Bak sen gökte ararken yerde bulduk. "Defol git rahat bırak beni. "Benimle geleceksin." " Yok ya anan güzelmi." Dediği gibi önüne dönüp koşmaya başladı. Halbuki Emir benim beklediğimi bildiği için kolları bağlı gözleriyle izlemekle yetinmişti. Arkasına bakacam diye önüne bakmayan cadı bana çarpınca gerisin geri yere düştü. Kendini düzelttiğinde göz göze geldik. Kollarımı göğsünde birleştirmiş sinirle bakıyordum. "Sonunda seni buldum küçük cadı." " Cadı? " "Kimsiniz tanıyamadım?" Dedi. Yattığı yerden. "Yavaş ol be. " Diye bağırdı. "Defolup gidin başımdan yoksa bağırır herkesi başınıza toplarım. Dediği şeyi hiç umursamadım. Ellerimi ceplerime sokup gözlerine baktım dudağımda küçük bir gülümseme kırıntısıyla. Hiç korkmadım söylediği şeyden. "Sen istedin. " Dedi ve arkasını dönerek avazı çıktığı kadar çığlık attı bu kez manyak.. Anında bir elimle ağzından bir elimle kolundan tuttuğum gibi kızı arabaya doğru götürmeye başladım. Lambanın altındaki arabaya doğru giderken birden fark ettiğim şeyle durdum. "Yaa iyilik ettik kurtardık diye peşime düştünüz. Bırakın gideyim kimseye söylemem valla bak." Kızın sözlerine aldırmadım. Kolundaki elimi çekerek elime baktım. " Bu ne..! " Dedim kırmızı sıvıyı görür görmez. " Ne, ne!" Dedi kız. Sonrada birden boşluğa bıraktı kendini. Yere düşmeden yakalayıp kucağıma yatırdım. Başı kolumun üzerinden geriye düştü. Kıvırcık saçları dağıldı geriye doğru. "Ne oldu lan şimdi bu kıza." "Abi. Elin." Elimde kan vardı. Kızın tuttuğum kolundan bulaşmıştı. "Emir arabayı getir." "Tamam abi. " "Tamam abi." Emir arabayı sürerken aynadan bana bakarak. "Abi ne oldu anlamadım ben?" "Ne bileyim oğlum. "Abi seni uyardı diye kızımı vurdular yoksa." "Böyle olmayacak hırkadan anlaşılmıyor. Kucağındaki kızın önce sol kolunu hırkadan çıkardım. Sonra biraz kaldırarak kendime yaslayarak hırkayı arkasından geçirip sağ kolunu çıkardım. "Kolu kan içindeydi ve kanama devam ediyordu. "Kolu yaralı kanıyor. "Tamam abi." Bir yandan da telefonumu çıkarıp Pınar'ı aradım. Pınar okuldan arkadaşımdı. İyi de bir doktor tabi. "Alo pınar. " "Ne var baş belası?" "Acile in lazımsın. " "Vallaha mı? "Susta in. " "Öf be tamam." "Abi geldik." Kız kucağımda arabadan inerek acile yöneldim. İçeri girip acil mudahale odasına doğru giderken Pınar'ı asansörden inerken gördüm. "Bora? Sinirle baktım yüzüne. Pınar hemen kızın kanlı koluna baktı. "Ne bileyim böyleydi zaten." Dedim. "Oo. Aman Allah'ım. Kızın koluna baktığımda derin bir kesi gördüm. "Dikişde atmak lazım. " Pınar yanındaki hemşireye seslendi. "Sibel malzemeleri buraya getir. "Benmi?" "Sen. "Tamam lan." Dedim. Tam kızı kucağıma alacakken gözünü aralayıp bana baktı. "Ahh! Acıyor. " Dedi gözleri kapalı inleyerek. Pınar yarayı alkolle yıkayıp temizlerken hemşire serum taktı diğer eline. "İstersen çık bora." Dedi Pınar dikişe başlarken. "Gerek yok bundan sonra o kız bir an bile benim yanımdan ayrılmayacak." "Neden? "Hayır Azrail'im." "Ne!?" "Bu gün bana suikaste kalkıştı." " Anlamadım gerçekten mi?" "Evet o yüzden dikkat et ölmesin. Dedim gözümü üzerinden ayırmadan. "Günlük pansuman gerekecek. "Bitti mi işin. " "Evet. "Masadan hızla makası aldım." Pınar: "Ne yapıyorsun. " Dedi korkuyla. " Karışma sen. Henüz öldürmeyeceğim merak etme. Dedim. Pınar öylece bakıyordu. Kızın kıvırcık saçlarını yanda toplayıp Makası kullanarak gömleğinin yakasından başlayarak sırt bölümünü aşağı kadar kestim. "Ne yapıyorsun delirdinmi Bora?" Gömleğin bir tarafı aşağı düşünce Elimi kızın sırtında gezdirdim. "Bu yaralar yeni." Dedim. Gömleği siyah olduğu için sızan kanı emsede belli olmuyordu. Pınar ağzı açık. "Ne olmuş bu zavallı kıza. "Sibel hastane kıyafeti getir. "Hayır." "Ne! Bora çık! O kadarda değil." "Bu odadan çıkmam." Dedim kollarımı bağlayıp. "O zaman arkanı dön gereksiz herif." "O olur bak." Dedim dönerek. Yarım saat sonra kızın bütün yaraları sarılmış odaya çıkarılmıştı. Pınar. En son serumla bir ilaç daha katarak. "Bugün sabaha kadar uyur. Sende evine git bence." "Gerek yok." "Zaten laf olsun diye söylemiştim. Ne halin varsa gör." Dedi ve çıktı. Bende yatağın yanındaki koltuğa bıraktım kendimi. Kızı izledim. "Neden bu haldesin. *********************************** Beğeni ve yorumlarınızı bekliyorum. |
0% |