@azamet_29_2
|
Beğeni ve yorumlarınız benim için çok değerli. ************************ Sağol. Tuba ayağa kalkarak, "Benim artık gitmem lazım. Ha! Bu arada artık burada kalmaya karar verdim. "Öylemi? Hayırlı olsun." Desemde memnun olmamıştım. "Olacak merak etme." Dedi gülümseyerek. İş yerlerimiz yakın olacak. Bir yerde güzel bir kahve içelim." Dedi ve arkasını dönerek uzaklaştı. Onu çağırarak hata yapmıştım sanırım. Gayri ihtiyari serum takılı olan elini tuttum. Hep bir terslik, bir zorluk çıkıyordu. Saate baktığımda öğleden sonra 3ü geçmişti. Yine akşam oluyordu. Bir kaç saate Aslı uyandığında hemşire gelip yarasına pansuman yapacaktı. Aslı'nın elini elimden yavaşça çekerek yatağa bıraktım. Koltukta bıraktığım bilgisayarımın başına tekrar döndüm. Sekreterimin yolladığı anlaşma metinlerini ve dosyaları burdan inceleyecektim. Aslı'nın düzene giremeyen hayatı benim iş hayatımı da ekliyordu. " Sağol koçum." " Abi yiyecek bir şeylerde istermisin." " Hayır koçum." " Tamam abi ben dışardayım." " Tamam. " Dedim sıcak kahveden bir yudum alarak. Aslı halen uyuyordu. Bende bu arada biraz kestirmeye karar verdim. ********* Kırılan bir şeyin sesi ile yerimden fırlarken anında Aslı'ya döndüm yönümü. Kerem yere eğilip cam parçalarını toplamaya başladı. Büyük ihtimalde yerde gördüğüm bardağı düşüren kendisiydi. " Ne oluyor lan burada." Dedim sinirle. "Beş dakika uyuduk diye " Ne beş dakikası abiciğim 2 saattir uyuyorsun. " Ne diyorsun lan! " Evet abiciğim biz 2 saat önce buraya geldik." Dedi Gülce. Saate baktım haklıydı. "Hem. Hem siz neden buradasınız. Şehir dışında değil miydiniz." " Öyleydi abiciğim." Dedi Kerem camları toplarken. " Ama olanları Zafer abiden duyunca firar ettik." " Ne yaptınız? " " Firar ettik. " "Aferin iyi halt etmişsiniz." Kağan: Yanlarına gelip Aslı'ya baktım. "Nasılsın? " Dedim. "Hâlâ konuşmayacakmısın? " Yine cevap yok. Gülce oturduğu yatağın yanından kalkarak yanıma geldi. "Abi Aslı neden konuşmuyor? "Neden konuşmuyor?" Dedim. Dedim sinirle. Ben çıkarken kapının önündeki hemşireyle göz göze geldim. Kağan arkamdan, "Hadi çocuklar müsahade edelimde pansumanı yapsın hemşire." Deyince onlarda çıktı. Koridordaki oturağa oturarak dirseklerimi dizlerime koyup ellerimle şakaklarımı oğuşturmaya başladım. Kerem ve Gülce de yanıma oturdu. " Sakin ol abicim senin de tansiyonun çıkacak." " Ben dışarı çıkacağım biraz. Sakinleşmem lazım. " Tamam abi. " Kabanımı omuzlarıma atarak hızlı adımlarla asansöre doğru giderken. Peşimdeki "Sen nereye? " Dedim. "Hava alacağım." Birlikte asansöre binince sıfıra bastım. Zemin katta inip giriş kapısından dışarı çıktık. " Her şeyi zorlaştırıyor. " Sen seçtin bu durumu abicim. " Ne.! Memnun mu? " Dedim Kerem'in sırıtan suratına bakarken. " Evet. Hadii yapma, abi. Mafya adamları bile senin ismini duyunca önce bir düşünüyor. Aslı'yı vurduğun o ilk gece. Demir'in baskın yaptığı o gün onun için ölmeyi göze aldın. Yaralandın, ama gözünü açar açmaz Demir'in peşine düştün. Sen kendi dünyanda gece gündüz işinle meşgul olarak ömrünü bir koşuşturmacada, kısır bir döngüde geçiriyordun. Ben onun konuşmasını şaşkın, kocaman gözlerle dinlerken. "Ooouuu!! " Dedi birden Kerem. " Soğukmuş abicim ben gidiyorum. Dondum. Koşar adım içeri giren Kerem'in arkasından baktım sadece. " Ne dedi lan bu. Ya SABIR! " Kerem'in sözlerine takılarak, içtiğim ikinci sigaradan sonra tekrar içeri girip Aslı'nın olduğu kata çıktım. Yanlarına gelerek. " Hayırdır." Dedim. " Zafer abi olanları anlatıyordu. Dedi Kerem sırıtarak. "Gülme lan zevzek." "Aslı.?" "Abi Aslı uyuyor. Bizde burada bekledik seni." " Tabi uyur, uyusun. " Abi. Aslı'nın gözleri neden öyle." " Bilmiyorum. Gülce: "Acile indi. " Bilmiyorum, belki yarın. " Abi sen." " Ben bu gece burada kalabilirim. " Tamam abi merak etme." " Hadi gidin dinlenin, birde siz hasta olmayın." " Zafer. " Tamam abi." Onları yolladıktan sonra Aslı'nın yanına girdim. " Kaçıyorsun." Dedim. " Yüzleşmekten kaçıyorsun. ********** Gece boyunca uyumayarak işleri bilgisayardan hallederek çoğu işimi bitirdim. Sabaha karşı gözüm dalınca 1 saat kadarda uyudum. Uyandığımda saat 7yi gösteriyordu. Ama bugün konuşacak. Koltuktan kalkıp yanına geldim. Yatağın yanına oturdum. "Nasılsın? " Ses yok. " Neden hala konuşmuyorsun? " Ses yok. " Hâlâ bana kızgınsın.." Ses yok. " Pekii ben kiminle konuşmaya çalışıyorum şuan.? " "Alev? Hangisisin.? " " Demek susmakta kararlısın. Koltuğa geri dönerek bilgisayarımı toplayıp çantasına yerleştirdim. Göz ucuyla Aslı'ya baktım tekrar. Odanın kapısının açıldığını duyup arkamı dönünce Kağan'ı ve bir hemşireyi gördüm. " Günaydın." " Günaydın Kağan." " Bugün nasılız? " " Hâlâ aynıyız." Dedim kollarımı göğsümde birleştirerek. " Günaydın. Kağan nasıl sesleneceğini bilemeyince direk söze girdi. " İzninle yarana pansuman yapacağım." Aslı'ya baktım. Camdaki bakışlarını kucağına çevirdi. Önce kıyafetin omuz kısmındaki düğmeleri açtı. Düğmeleri açınca Aslı'nın sağ omuzu dahil bütün kolu açığa çıkmıştı. Kağan sargıyı açınca önce öndeki kurşun girişine sonrada Aslı'yı yan çevirip arkadaki kurşun çıkış yerine baktım. Dedi. Pamuğu yaraya değdiği anda Aslı'nın yüzüne çevirdim gözlerimi. Yüzü değişti. Yaraya bıçak girmiş gibi dişini sıkıyordu. Gözlerini kısmıştı. Acıdan gözleri dolmuştu. Ama hala acımıyor gibi önüne bakıyordu. Anlamıştım. Aslı'ydı. Ben anlayacağımı anlamıştım. Muhatabım Aslı'ydı. " Eee. Nasıl. " " Yara iyileşmeye başlamış. Alev'in yüzüne çevirdim bakışlarımı. " Bugün çıkıyoruz o zaman. " Kağan, " Evet." Dediği anda Aslı bana döndü. Bu cevap 4 gündür uyuyan Aslı'yı uyandırmaya yetmişti. " Hayır." Dedi yüksek sesle. Aslı'nın yanına geldim, kollarımı göğsümde bağladım. Yüzüme gıcık olacağı bir gülümseme yerleştirdim.. " Demek sonunda konuşmaya karar verdin." " Ben gelmek istemiyorum. " Peki ne yapmayı düşünüyorsun." " Burada kalırım. " Yok öyle yağma bugün buradan çıkıyoruz. " Hayır." " Evet." " Hayır." " Eeevet." " Hayır, hayır, hayır." " Ya SABIR!!! Aslı bana bak. Dedim sinirli çıkan yüksek sesimle. Aslı öylece dolu gözlerle bana bakıyordu. Ona bağırmak istemezdim, ama kendine gelmesi için gerekliydi. " Hemşire hanım Aslı hanıma yardım edin kıyafetlerini giyinsin. Kağan sende işlemleri hallet. Artık bu hastaneden sıkıldım. " Tamam. "Lann!" " Tamaam ben kaçtım." Dedi Kağan hızlı adımlarla odadan çıkarak. Ben de arkasından çantamı ve kabanımı aldıktan sonra kapıyı çekip koridora çıktım. " Arabayı öne çek koçum defolup gidelim şu hastaneden. Yoksa bende delirecem." " Hemen abi." Kapıda beklediğim 20 dakikanın sonunda Aslı hemşirenin kolunda yavaş adımlarla çıktı. Gülce' nin yolladığı eşofman takımı gayet rahat olmuştu. Hemşirenin elinde getirdiği kabanı sol elime alarak sağ elimle Aslı'nın sol kolundan tuttum. " Ferman bey. " Tamam." Yüzünü yere eğmiş şekilde bekleyen Aslı'ya, " Hadi." Dedim yumuşak şekilde. Yavaş adımlarla asansöre doğru yürümeye başladık. "Neden." Dedi. "Ne,Neden." " Neden beni bırakmıyorsun." " En baştada söylemiştim. " O zaman neden izin vermiyorsun onu söyle." Aslı'ya döndüm. Kağan ve Zafer çıkışta bizi bekliyorlardı. Kağan, Aslı'nın çıkış kağıtlarını ve ilaçlarını getirmişti. Zafer işaretimle kağanın elindekileri alıp arabaya doğru gitti. Kağan'a dönerek " Başka bir şey varmı? " " Hayır yok. Dedi gülümseyerek asansöre doğru giderken. Aslı'ya bakarak. " Hadi gidelim." Dedim. Kapıdan çıkarken kolundan daha sıkı tuttum. Arabanın yanına geldiğimde rahat bir nefes alarak Aslı'yı açık olan arka kapıdan arka koltuğa bıraktım. " Eve çek koçum." *********************************** Gelecek bölümde görüşmek üzere sağlıcakla kalın
|
0% |