@azamet_29_2
|
Sabah müthiş bir çığlıkla uyandım. "Fermaaaaaaannnnnnnn!!!!!" Evet uyanan Alev değil Âsi idi. "Aslı, seni özledim gel artık ne olur." Yataktan bezgin şekilde kalkıp odamdan çıkarak Aslı'nın ah,pardon Âsi'nin olduğu odaya doğru gittim. Odanın kapısı hala kapalıydı. Kapıyı yavaşça açtığımda uçan bardağı görür görmez anında geri kapattım. Kapıyı tekrar açtım yavaşça. Tam tahmin ettiğim gibiydi odanın hali. Altı üstüne gelmişti. "Neden sabah sabah bu kadar bağırıyorsun." Dedim. Cevap: Dedi eline aldığı parfüm şişesini son hız bana fırlatarak. Sakin şekilde biraz kenara çekilerek şişeden kurtuldum. Kesin kaşım açılmıştı. Yüzüme bakarak Âsi'nin benden hoşlanmadığı bariz belliydi. Elinde tuttuğu şişeyi bana atamadığı için dahada sinirlenerek debelenmeye başladı. "Bırak! Aramızda sadece santimlik mesafe vardı. Aslı'yı... Onu ne kadar özlediğimi farkettim. " İstesen bugün çıkarırsın hayatından. Ama yapamıyorsun. Çünkü alıştın. Onun yanında oluşuna alıştın." Demişti. Haklıydı. Alışmıştım. Bana kızgın şekilde bakan kıza baktım tekrar. Eğildim. Bu hâli çok hoşuma gitti nedense. Gülümsememe engel olamadım. "Aslı. Kendimin bile zor duyduğu fısıltılı sesimle. Kolları serbes kalınca gözlerini açtı. "Bana bir daha bu kadar yaklaşırsan seni öldürürüm." Dedi. Bense bacağımdaki acıya aldırmadan hâlâ ona bakıyordum. "Misafirimiz. Evet. Aylin bugün geliyordu. Hatta her an gelebilirdi. Ben kapıdan çıkarken Âsi tekrar çeşit çeşit küfürler savurmaya başladı arkamdan. Kerem Gülce ve Esma teyze aşağıda bana bakıyordu. Elimi kaşımın üzerinde gören Gülce hızla yanıma gelerek. "Abi! Abi, iyimisin? Dur bi bakayım." Dedi elimi çekip kaşıma bakarak. "Önemli bişey değil güzelim. Sadece küçük bir kesik. Korkma." Esma teyze: "Abi kanıyor. Ben hemen geliyorum sen otur bekle." Dedi, Gülce koşarak üst kata çıkarken. "Abicim? "Aynen Kerem. Âsi. "Belli. Kafanı yarmakla başlamış işe." Kerem endişeyle bana bakarken ben gülümsedim. "Amma abarttınız. Yok bişey. Dedimya." Gülce: Gülce'nin gözleri dolmuştu. Annem ve babamın ölümünün ardından dahada hassaslaşmıştı. "Tamam güzelim nasıl istersen öyle yap. Ama üzülecek bişey değil abartma." Gülce gülümseyerek önce temizleyip sonra bant yapıştırdı kaşıma. Esma teyzedeki buzuda kendi eliyle tuttu. "Ferman oğlum kahvaltı hazır." "Tamam Esma Sultan geliyoruz." "Az önceki kavgadan sonra gelirmi ki." "Kendi bilir hiç uğraşmam." "Abicim. Dikkatli ol." ***** "Âsi." "Aslı?" "Evet Aslı." "Merhaba.Nasılsın?" Daha iyi... de. Sen.. Sen nasıl. "Evet ben... "Alev ben hastanedeyken oluştu. "Ben. Sen yangında son nefesini verirken oluştum Aslı." "Yaa ben,daha Alev ile birlikte yaşamaya alışamamışken birde sen.. "Hahahahhah. Merak etme ben kalıcı değilim. Daha doğrusu kalmak istemiyorum. Buraları Alev'e bırakmak olmazdı. "Ne! Anlamadım." "Daha sonra anlarsın. Korkuttun bizi. Biz bir an senin hiç gelmeyeceğini bile düşündük." "Bir an bende öyle düşündüm. "Alev mi?" "Ben... Ben değişik bir yerdeydim. "Anladım. Sen geleceğini görmüşsün. Kaderin belli olmuş Aslı. "Hayır bir süre böyle iyi. "Neden düşüneceksin. Ah! Sen alınma sakın. Bugün.. Seni özlediğini bile söyledi kulağıma." "Ne! Gerçekten mi. "Sen. Sen yoksa o odunu duydugun içinmi dönebildin." "Bilmem. Onun etkisi olurmu ki. Belkide öyle oldu. "Peki neden birden beni özlesinki." Öncelikle kısa sürede olsa öldün. Bu sırada Ferman gerçekten çok üzgün ve pişman oldu bence. "Ben yokken neler oldu anlat." "Imm. Nerden başlasam. "Nasıl... "Demir'inde hastaneye kaldırıldığını duyduk." "Gebersin insallah ta neden." "Hahahahaha. Aynen. "Ne! Ne diyorsun. Olmaz. Böyle Bir şeyi nasıl yaparlar." "Henüz yapamamışlar zaten. Aralarında kavga,sonrada çatışma çıkmış. Demir'i vurmuşlar. Ferman dün gece Hamdi'ye gizlice şirkete gel. Her ayrıntıyı konuşalım dedi. "Tuzağa düşürdü derken." "Yemeğime uyku ilacı karıştırmış. Pislik herif." İyide neden böyle birşey yaptı. Yangın yüzünden ciğerlerinde biraz sıkıntı var. Nefes alamadım. Bir süre oksijen maskesi takmak zorunda kaldım yeniden. Neyse. Şuan ne konuştular hiç bir fikrim yok. "Bir yol bulmalız. "Ama bunun içinde geçici bile olsa Ferman ile barış imzalaman gerekiyor sanırım." Evet Ferman'a işbirliği teklif edip planlara dahil olmalıyım. Ferman'ında yardımıyla belkide daha hızlı sonuca varabiliriz. Ama..." "Ama bunu Ferman'a söyleyemiyorsun değilmi." "Aahhh! Ona iş birliği teklif etmekteysen ölmeyi yeğlerdim. "Bu arada.Aylin seninle konuşmak tanışmak isteyecek. "Bilmem. "Aylin iyi biri. Bence tanışmalısın." "Ben sen gibi değilim Aslı. "Pekii..Sen bilirsin. Ama Aylin kolay pes etmez haberin olsun. "Tamam." "Şimdi her şeyden haberin olduğuna göre önce bi duş alayım. "Valla hiç hatırlamıyorum. Banyoya girip suyu sıcak şekilde ayarlayarak duşa girdim. Derin bir nefes aldım, tekrar bırakıp, nasıl hareket edeceğimi düşünürken kapının yavaşça açıldığını gördüm. Gelenin kim olduğunu tahmin ediyordum. Ferman olmalıydı. Bu adam elleri cebinde gezmekten resmen zevk alıyor bence. Hareketsizce oturmaya devam ettim. Ferman yanımda bi beş dakika kadar öylece durdu. Sonra elini alnıma koydu. "Çek elini be. Ne yapıyorsun. "Beş dakikadır bana birşey fırlatmadın. Ayağa kalktım sinirli şekilde. "Hiç çekinmeden gözünü bile kırpmadan bana bakıyordu." Gözüm alnındaki banda kaydı. "Küçük bişey." Dedi. "Hakettin." Dedim önüme dönüp tekrar otururken. "Hadi." Dedi arkasını dönerek. "Herşey senin suçun.Biliyorsun değilmi." "Ne? Ne benim suçum?" "Fazla gururlusun. Sen... Gerçekten Aslı'ya âşık olmuşsun. "Âsi abarttın iyice." Dedi Aslı. Koşarak arkamdan geldi Ferman. "Ne! Ne dedin." "Duydun işte. Sen inat etmeyip. Aslı'ya seninde onu sevdiğini söyleseydin. Ona sahip çıksaydın şimdi bu durumda olmazdık." Dedim arkamı dönüp giderken. Arkama bir saniye baktığımda boş boş bakan bir adet Ferman gördüm. Merdivenlere geldiğimde Aylin denen doktor salondaydı.. Bana daha doğrusu gözlerimin içine baktı. Bende hiç çekinmeden onun gözlerine.. "Âsi... Merhaba. Önce eline sonra Gülce ve Kerem'e baktım. Aylin'e ne elimi uzattım ne de konuştum. Yanından geçerek koltuğa oturdum. Arkamdan gelen Ferman'da benim oturduğum koltuğa az öteye oturdu. Ferman Kerem ve Gülce'ye göz işareti yapınca ikisi hızlı adımlarla mutfağa doğru gittiler. Ben hala Aylin'e bakıyordum. Aylin bir bana bir de Ferman baktı. "Aslı nerde." Dedi, direk konuya girerek. "Âsi benden bahsetme henüz." "Ona sor dedim. Yanımda oturan Ferman'ı işaret ederek. Ferman'a bakarak devam ettim. "Siz benimle konuşana kadar önce bu sırıkla konuşun bence." "Hayır. Ben önce seninle konuşmak istiyorum izninle." Dedi.Gülümseyerek. "Aslı benim uzun süre hastamdı. Sen. Seni tanımak istiyorum. "Evet. Oldu. Aslı ölümden döndü. "Ne! Anlamdım." "Aa. Tabi siz bilmiyordunuz değilmi. Dedim Ferman'a imalı şekilde bakarak. Aylin şaşkın şekilde Ferman'a baktı. "Ferman..?" Dedi sorgularcasına. "Aah. Ondan önce kaçırıldığını. "Ondan önce Demir tarafından da kaçırıldığını sonra Seyfi denen başka bir manyağa satıldığını.. Dedim parmağımla Ferman'ı göstererek. "Ama o gece Aslı'nın sırtından vuruluşunu. Ferman hemen yanıma gelerek sırtıma eliyle hafif hafif vurarak masaj yaptı. "Neden bu kadar bağırıyorsun." Dedi kızgın şekilde. "Çek elini dokunma." Bize ağzı ve gözleri sonuna kadar açık bakan Aylin'e bakarak. "Bu öksürük krizleride yangından hatıra." Dedim. Dudağımın ucundaki küçük bir gülümseme kırıntısı ile. "Ferman! Ne... Diyorsunuz siz. Şimdi en baştan herşey anlatın bana . "Sırık anlatsın." Dedim. Hâlâ kesik kesik öldürürken. Ferman. Demir'in Aslı'yı almak için baskın yaptığı günden başlayarak anlatmaya başladı. Ferman sakin şekilde. "Siz gidin ben gelmiyorum." Yüzüme neden dercesine bakan Ferman dönerek. "Sana güvenmiyorum." Dedim. Saçmalama dün gece durum farklıydı. Aylin bize dönünce. "Aa evet söylemeyi unuttu. "Gördüğün gibi her şeyi bilmiyorsun. Yemin ediyorum. Aslı dönerse. "Bu dediğini unutma." Dedim. "Herneyse. Dün Hamdi ile konuştuklarını duymak istiyorum. "Ben kimseden emir almam. Aslı'nın mallarını nasıl geri alacağımızı bilmek istiyorum. Birlikte yapmayı öneriyorum. "Öylemi. Dedi bu kez sesi alacıydı. "Nasıl?" "Çok basit. Bu evden çıkıp giderim, dönmemek üzere. "Bana bak Âsi." "Baktım işte" Dedim. Gözlerinin içine dimdik bakarak. "Sen..." Ferman: "Abi..." "Ne! Ne oldu." "Demir..." "Ne olmuş o pisliğe." "Ölmüş..." ***********************************
|
0% |